Daily Archives: Temmuz 8, 2020

Twitter’da Düşüncelerim / 8 Temmuz 2020

İsrail neden başta Koronavirüs’ü idare etmeyi başardı ve sonra çakıldı? – Çünkü başarısını, dünyaya nasıl doğru birlik olunacağını göstermek için kullanmadı. Bunun yerine, eski toplumsal ego ilişkilerine bir dönüş gösterdi … Şimdi ilişkilerin doğru formatını arayacak!

Bize karşı nefret uyandırarak, Yaradan acı yoluyla bizi hedefe doğru teşvik eder. Bu çok kötü …

Bölünmüş olduğumuz ölçüde, dünya uluslarının bizden nefret etmesine neden oluyoruz. Sonuçta, bilinçaltında dünyanın amacı ve iyi geleceğinin ifşa olacağı birlik çağrısı yapmamızı ve birliğin bir örneğini vermemizi bekliyorlar.

Koronavirüs darbesini aldıktan sonra, küçük bir köy olduğumuzu hissediyoruz. Virüs bize kalpten kalbe yakınlığa ve kalplerimizi bağlamamıza yardımcı olan fiziksel bir mesafeye ihtiyacımız olduğunu öğretir. Bedenimizi maddi düzlemde birleştirmektense ruhu yükseltmeye yönlendiriyor.

Kabalistik Terimler: “Zivug”

Yorum: Derin felsefi konular hakkında konuşurken birden bire  “sevgi” ve “ihsan etme” kelimelerini kullanmaktasınız.

Cevabım: Sadece bunlar değil. Kabala biliminde “Zivug”, “yapışma” ve “çiftleşme” gibi terimler de sıklıkla kullanılır. Dünyamızda bedenlerin içinde, bedenlerin dışında, bedenler arasında vb. olan her şey, doğal olarak bedenlerimizi ve ruhlarımızı kontrol eden manevi güçlerde meydana gelir. Bu nedenle, tüm bu eylemleri ve koşulları özel olarak adlandırmalıyız. Dünyamızın eylemlerini ifade eden kelimeleri alıp, onlara manevi eylemler diyoruz.

Bu nedenle, iki arzunun birleşimine Zivug diyoruz yani çiftleşme, birleşme. Manevi dünyada doğum, hamilelik, çocuk doğurma vb. bulunmaktadır. Genel olarak, dünyamızda var olan her şey, üst dünyanın bir sonucudur ve bu nedenle aynı terimlere sahiptirler. Maneviyatta, tüm bunlar bedenlerde ve maddede değil arzularda olur.

Soru: Aynı şekilde atomlar bir araya gelir ve bir molekül elde edilir, arzular da birleşir mi?

Cevap: Evet. Sonuç olarak, daha toplanmış, daha entegre arzular ortaya çıkar. Belirli bir HaVaYaH sisteminde toplanan arzular, Sefirot, Partzuf ve sonra Barış olarak adlandırılır.

Geçmiş Hakkında Ağlamaya Değer Mi?

Soru: Toplum, Koronavirüs’ten sonra nasıl yaşanacağı ve ne yapılacağı konusunda bölünmüştür. Bazıları virüs öncesi döneme döneceğimize dair endişelerini dile getiriyor. Ve bazıları her şeyin geri dönmesini istiyor, böylece daha önce olduğu gibi yaşayabiliriz. Ne yapmalıyız ve Koronavirüs’ten sonra nasıl yaşamalıyız?

Cevap: Birçoğu böyle düşünmek istese de, bu dönemi geçirdiğimizi sanmıyorum. Koronavirüs henüz yapması gereken şeyi yapmadı: Bizi integral (bütünleşik) bir topluma doğru ilerletmeyi. Bu arzuyu henüz hissetmedik; biz kendimizde de hissetmedik. Bu nedenle, hepimiz bunu unutup, bir önceki duruma dönersek iyi olmaz.

Önceden yakında üçüncü bir dünya savaşı olabileceğini, Dünya’nın havasının, suyunun, okyanuslarının vs. sürekli olarak kirleneceğini düşündük. Sonunda anlaşıldı ki ya Dünya bizi yok edecek ya da biz onu yok edeceğiz. Öyle umutsuz bir varoluşumuz vardı ki, eskiden yaşadığımız şekilde yaşamanın ne kadar iyi olduğunu bilmiyorum.

Herhangi bir plan olmadan, neden ya da ne için olduğu belirsiz bir şekilde, sadece kendimiz için olabildiğince alarak, olabildiğince fazla dünya etrafında uçup, uçuş için milleri toplayarak, hatta zaman zaman nerede olduğumuzu bile unutarak yaşadık.

Aynı zamanda, her birimizin bir dairesi olmasına rağmen, çocuklarımız tamamen evsiz kaldı. Ne tür insanlar olduğumuz belli değil. Nasıl ve ne için var olduğumuzu hiç anlamıyoruz.

Ne için? Sadece zamanı doldurmak ve diğerleri gibi olmak için. Sanki birisi, bir yerlerde bizim için bir tür yaşam tarzı yarattı ve biz bunu gerçekleştirmeye çalışıyoruz.  Zavallı, mutsuz, kafası karışmış insanlık, hiçbir şey düşünmeden yaşamaktadır.

Konserlerdeki veya diğer toplu etkinliklerindeki kalabalığı gözlemleyin, Roma İmparatorluğu’nun 21. yüzyılda ve 1. yüzyılda bir araya gelmesi arasında bir fark görmeyeceksiniz.  Aynı güdülenmeler, aynı zevkler: “göstermelik/uyutucu eğlence”

Önceki yaşam tarzının o kadar bulutsuz ve mükemmel olmadığını anlamalıyız ki bunun için çabalamalıyız. Ya şimdi, sadece geçmiş yaşam tarzına dönmekle kalmayıp, bir şekilde onu düzeltmek için bir fırsata sahipsek? Bunu yapmaya çalışalım. Doğal çevremizi kirleten, bizi boğan ve birçok hastalığa neden olan, tüm üretim süreçlerini tekrar açmamaya çalışalım.

Şimdi atmosfere, suya, bitkilere ve hayvanlara neler olduğuna bir göz atın. Her şey nasıl düzeldi ve insan biraz sakinleştiğinde dünya ne kadar rahatladı. Doğayı daha iyi yapalım. Burası bizim evimiz!

Geçmişe dönmek için ağlamamız gerektiğini düşünmüyorum. Çalışmak, yaratmak, çocuk doğurmak ve gelişmek istiyor muyuz? Doğru. Ancak yine de, tüm bunları çevresel ve sosyal koşulların kendimizden gerçekten memnun olmamıza izin verdiği çerçevede, bir tür normal sürece yönlendirmek gerekir.

Yeni Hayat 1082 – Minimalizm Akımı

Dr. Michael Laitman, Oren Levi ve Tal Mandelbaum ben Moshe ile söyleşide

Gerçek servet sonsuzdur. Bu, birbirine bir şeyler vermekle ilgili değil, başkalarını sevme kapasitemizle ilgilidir. İnsanların, onları köleleştiren mülkten kurtulmayı tercih ettikleri zamanlarda, eski kültürlerde de minimalizm vardı. Günümüzde, insanların daha fazla satın alırlarsa tatmin olacaklarına inanmaları için beyinleri yıkanmakta. Sadece memnun olma yöntemi, almak yerine vermeye dönüştürüldüğünde,  insanlık sınırsız tatmin hissedecektir. Gerçek minimalizm, tatmin olmuş hissetmek için sadece sevgi dolu insan ilişkilerine ihtiyaç duyulması anlamına gelir. Kabala yöntemine göre, ihsan etme ve sevgi niteliklerinin geliştirilmesi grup çalışması gerektirir. İnsanlar, kendileri hakkındaki düşüncelerini kısıtlamayı veya daraltmayı ve başkalarının iyiliği hakkında daha fazla düşünmeyi öğrenirler. Mal, mülk sahibi olmaya devam etsek de yaşam gücümüz, başkalarına verdiğimiz değerden ve tüm dünyaya olan sevgimizden gelir.

 

Söyleşinin tamamına aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.

http://www.kabala.info.tr/kutuphane/michael-laitman/dr-laitman-ile-yeni-hayat/yeni-hayat-1082-minimalizm-akimi/

Koronavirüs Öncesi ve Sonrası

Soru: Çalışmamız ve bağımız sayesinde dünyaya ıslah mı getiriyoruz?

Cevap: Evet, dünyaya olumlu bir unsur getiriyoruz çünkü onun birleşmesinden bahsediyoruz, insanların iyi bağlarla bağlanması gerektiğinden bahsediyoruz.

Elbette bu, dünyaya belirli bir olumlu yön,  bir tür ıslah getirir ancak bu yeterli değildir. Egoistik dünya için, bizlerin nispeten özgecil yanımız,  şüphesiz ki dünyanın gidişatının yönünü düzeltmek için çok küçüktür.

Dürüst olmak gerekirse, umarım şimdi, önceki koşullarımıza ve yönetim biçimlerimize döndüğümüzde, işletmeleri açtığımızda vb., yine de nasıl sınırlanmış olduğumuz ve nasıl farklı davranmamız gerektiği ile karşı karşıya kalacağız.

Soru: Karantinadan çıktıktan sonra, insanlar dünyanın farklı olduğunu anlayacak ve değişimleri sayesinde bunu kabul mü edecekler?

Cevap: Her durumu değerlendireceğimiz, belli bir içsel koşula geleceğimizi düşünüyorum: Koronavirüs öncesi ve sonrası.  Onları karşılaştıracağız ve işleri nasıl farklı bir şekilde yapabileceğimizi düşüneceğiz. İnsanların bizimle bir ilgisi olmasa bile, çağrılarımızı duysalar da, onlar gerçekliği bu şekilde algılayacaklar.

Soru:  İnsanların bu dönüm noktası nerededir? Acıyı biriktirmeleri mi gerekiyor,  böylece bir noktada bir değişme olacak ve bizi desteklemeye hazır olanların patlayan büyümesi başlayacak?

Cevap: Evet, bir yandan, bu acı ve memnuniyetsizlik birikiminden olacak.

Ancak öte yandan, bir öncekinden daha iyi bir koşul görmek için de farklı bir yol izlememiz gerektiğini anlamaya başlayacağız.

Bu nedenle, her türlü darbede göreceli bir eksiklik olabilir, ancak bunun yerine iyi bir geleceğe dair net bir vizyon olacaktır. Şuan eskiye dönerken yine de bunu düzeltmek isteyeceğimizi düşünüyorum.

Islahın Metodu, Bölüm 9

Birbirini önemsemek

Baal HaSulam, “Tanrı Sevgisi ve İnsan Sevgisi”: Şüphesiz 600.000 adamın yaşamda dimdik durmaktan ve geride dostunun doyurulmamış hiçbir ihtiyacı kalmadığını görmekten başka bir amacı yoktu ve onlar bunu tüm ruhları ve güçleriyle severek yerine getirdiler. Bu ulusun ihtiyaçlarının karşılanmasıyla ilgili endişe duymayan insanlardan oluştuğuna şüphe yoktur. Bu böyledir çünkü onun 600.000 gerçek dostu vardır.

Soru: Kişi bunu yapamadığı için mi bir tür toplumdan bahsediyoruz? Kişinin sadece örnekleri değil, insanlar arasındaki bu tür ilişkileri de görmesi mi gerekir?

Cevap: Elbette. Karşılıklı garanti, herkes birbirini desteklediğinde, kendinden ziyade başkalarını düşündüğünde, karşılıklı olarak birbirlerini güvence altına alırlar, bu karşılıklı garantinin yasasıdır.

Soru: Baal HaSulam daha sonra, karşılıklı garanti yasasını uygulamak için, belirli sayıda insanın gerekli olduğunu yazıyor. Neden böyledir?

Cevap: Çünkü kişi kendine, ihtiyacı olan her şeyi sağlayamaz. Bununla birlikte, eğer içinde yaşadığımız zamana, yaşam tarzımıza vb.ne bağlı olarak, belirli sayıda insan endişe duyuyorsa o zaman endişelenecek bir şeyimiz yoktur. Bizler sadece başkalarını önemsersek, kendimiz için endişelenmemize gerek kalmaz.

Yorum: Ancak Baal HaSulam, tek bir kişi bile egoizmin içine düşse ve sadece kendisi hakkında düşünmeye başlasa, diğer herkesin de birbirlerini önemsemekten vazgeçtiğini yazıyor.

Benim Yorumum: Biz burada, Baal HaSulam’ın mutlak yasalar olarak tanımladığı, mükemmel bir sistemden bahsediyoruz. Genel olarak, böyle olması gerekir.