Tag Archives: Kabalistler

Maneviyata Giden En Kolay Yol

Baal HaSulam, Rabaş ve diğer büyük Kabalistler eğer ilerlemek istiyorsak bunu yapmanın en kolay yolunun durmaksızın hep birlikte olduğumuzu düşünmek ve hayal etmek olduğunu söylüyorlar. Zaten orada iken manevi realiteyi tanımlıyorlar. Ama biz oraya nasıl erişebiliriz? Bunu yapmak için bize yardımcı araçlar verildi: aynı şekilde aynı realiteyi edinmeyi arzulayan dostlarımızla sevgi ve karşılıklı garanti aracılığıyla bağ içerisinde olduğumuzu hayal etmek.

Bu şekilde içsel çalışmamı yaparak benden gizlenmiş bir koşulun içerisine giriyorum. Daha onu görmüyorum ve onu hayal edemiyor yada anlayamıyorum. Bu yüzden gelin hep birlikte olduğumuzu hayal edelim. Bu bizi Zohar’da anlatılan realitenin ifşasına kesinlikle daha da yaklaştırır.

– 16/08/10 tarihli Günlük Kabala Dersinin (Zohar) ikinci kısmından alıntıdır.

Kabalistler Nesli Yeniden Dirilten Ruhlardır

Baal Hasulam’ın makalesi, ‘Panim Meirot uMasbirot kitabına giriş’ madde 8: Bu yüzden, kendi kutsal Işıklarını bizlere bildiren ve kendi ruhlarını bizlerin ruhlarına iyi bir şeyler yapabilmemiz için adayan hocalarımıza ne kadar minnettar olmamız gerektiğini gel ve gör. Onlar, tövbenin ve çok ağır eziyetlerin yolunun tam ortasında dururlar. Onlar, bizleri ölümden daha beter olan diğer dünyadan kurtarır ve eşsiz hazlara, yüce nezakete ulaşmamıza yardımcı olurlar ve yukarıda bahsettiğimiz gibi başlangıçtan şimdiye bizim için beklemekte ve hazır olan hoşnutluk bizim paylaşımımızdır.

Bizler belli bir zaman önce yaşamış olan bu yüce Kabalistlere normal insanlar gibi bakmamalıyız; onlar bu muazzam sistemin parçalarıdır: ruhlardır. Bir Kabalist Yaratan’ı edinen bir ruhtur, O’nu hisseder ve bilir, ruhların kolektif sisteminde, Adam HaRishon sisteminde bulunurlar. Kabalist onun bütünleşmiş parçasıdır ve bizim bunun farkında olmadığımız ve algılamadığımız zaman bizleri manevi dünyaya bağlayan bir ara vasıta olarak hareket eder.

Diğer bir ifade ile bir Kabalist bizleri kendi yazılarıyla bırakmaz, o aynı zamanda ruhlarımız ve kolektif sistemle aramızda bir bağı gerçekleştirir. Bizler kendi başımıza Kabalistlerin ruhlarını algılamayız. Yine de, onlar ruhlarımızı (kalpteki noktaları) ortak sistemle bağlarlar, her biri ile bağlanmamızı ve bu sistemin parçası olmamızı sağlarlar. Dolayısıyla, sistemin içinden akan Işık akımı bizlere ulaşır ve bizleri diriltir böylece sistemin aktif parçaları haline dönüşebiliriz.

Tüm nesillerin içerisinde Kabalistlerin yaptığı çalışma budur: Onlar hayatımızı manevi sistemin içine alırlar. Şu an var olan zamanda, bizler bu sistemin içindeyiz fakat bilinçsiz olarak. Ancak Kabalistler sistemde var olan Saran ve İç Işıkları bizlere iletilmesine yardımcı olarak bizleri uyandırırlar.

Bu yüzden Kabalist’in hayatı fiziksel bedeninin ölümü ile sona ermez. Bir Kabalistten konuştuğumuz zaman, ruhların ortak bütünlüğü içerisinde var olan ve kayıtsız hareket eden veya materyal bir dünya içinde var olan bedeninden değil bir ruhtan bahsediyoruz. Bu ruh sistemin aktif bir parçası ve bize en yakın olan ( örneğin Baal HaSulam veya Rabaş)

Bizim toplam Kabalistik grubumuz kolektif ruhun manevi bir organını temsil eder ve onlar bizlere manevi olarak dikkat ederler. Bizim hakkımızda şöyle yazılır : ‘Bizler, bizlere kendi kutsal Işıklarını veren hocalarımıza minnettar olmalıyız.’  Onlar şu anda bile bizlere bildiriyorlar!

Bizler bir sistemden diğerine yön değiştirmeyiz. Biz sürekli aynı sistemin içerisinde varız ve sadece buna doğru daha fazla bilinçle uyandırılarak.

‘Panim Meirot uMasbirot kitabına giriş’ 08.05.2010 Günlük Kabala dersi 4. bölüm’den.

MANEVİYAT ÇALIŞMASINDA AYRILIK VE KAVUŞMA

Deniyor ki, herşey benim içimde bulunur, tüm insanlar, tüm gerçeklik. Bana, dışımda bir yerlerde bulunan, neşamalar ile birleşmemi, bütünleşmemi söylüyorlar. Burada bir ayrılık söz konusu ve üstesinden nasıl gelineceği henüz bilinmiyor.

Anlaşılan tüm karmaşanın çözümü ve düzeltilmesi Zohar Kitabı tarafından yapılacak. Bizlere kalan sadece onu okumak ve muhteviyatına nüfuz etmeye çabalamak. Neşamayı açmaya ve tüm dünyanın, onun içinde bulunduğunu hayal etmeye istekli olunduğunda, neşamalar arası bağın gerekliliğini anlamaya başlarız. Bu nedenle bizim gibi, maneviyata istekli insanlar arar ve içimizde Yaratanı ifşa edeceğimiz bir sistemi gerçekleştirmeyi deneriz. Ve azda olsa maneviyatın ifşası ile, birinin diğerine nasıl bağlı olduğu , bariz bir şekilde açığa çıkar.

Şimdilik, realiteyi algılayışımız tek bir yönden olduğundan değersiz ve yalan, diğer yönü ile hayal edip bağ kuramıyoruz, dolayısıyla daha çok öğrendikçe daha da şaşırıyoruz ve bu da aslında anlamanın yöntemi olduğundan iyi birşey. Anlamak için önce şaşkınlık içinde olmamız ve sonra da bozulma ile gelen düzelme. Ancak bu arada öğrenmenin, individual neşamamızın anahtarı olduğunu hayal edip, uygulamalı çalışmamızda kalpteki noktalarımızı tek bir amaç uğruna birleştirmeye Yaratan’ın ifşası niyetlenmeliyiz.

KABALİSTLER GRUBUNDA ÇALIŞMA

Kalpteki tüm noktaları birleştirerek bir Kabalistler Grubu oluşturmak isterim, Kineset Yisrael “Yaşar-El”. Her birimizin, kalpteki noktası dışında birde egoistik arzudan oluşan bir bölümü daha mevcuttur ki, ondan, bütünleşme ve birleşme uğruna vazgeçmeye hazırdır. Aramızda kurduğumuz bu ortak bütünleşme ve karşılıklı aravut arzumuza, benzeyebidiğimiz oranda, Üst Işığı, Yaratan’ı, bizi yücelten Aşpaa niteliğini hissederiz.

ZOHAR KİTABI İLE İNDİVİDUALİST ÇALIŞMA

Ben, içimde Yaratanı ve Neşamamın tüm parçalarını ifşa etmek istiyorum. Keter, Hohma, Bina, Hesed, Gvura, Tiferet, Netsah, Hod, Yesod, Malhut ve aralarında var olan tüm ilişkiler. Bu nitelikler Avraam, Yitshak, İsmail, Esav, Yaakov ve oniki oğlu ve Yosef, David, Şelomo diye anılırlar. İyi ve kötü güçler onlara her yönden kıyafetlendirilir: İyuv, Paro ve vs.

Manevi çehreyi (partsuf), üç yönlü (gimel-kavim) olarak değil, çok yönlü olarak hayal etmeliyim. Aynen insan bedeninde var olan farklı birçok sistemin bulunuşu gibi. Sinir sistemi, Kan dolaşım sistemi ve henüz hakkında hiçbir şey bilmediğimiz, içinden enerji ve kimyevi malzemelerin geçtiği dolaşım sistemleri.

Ruhsal Bedende ise, çok daha fazla sistem mevcuttur ve bazılarının niteliklerine baktığımız zaman, farklı biçim ve seviyelerde, fazladan bağların olduğunu görürüz ancak onları gerçekten hissetmediğimiz sürece öğrenebilmemiz mümkün olmaz. Bizden talep edilen, sadece onları hissetme arzusu, tümüyle Aşpaa niteliğinde çalışan bu sistemi içselleştirmek. Orada, içerde, sadece Yaratan ve Yaratılan bulunuyor herşey içinde. Ben ona, “Adam u Olam Katan” ”İnsan Küçük Bir Dünyadır” ilkesi ile yaklaşırım. Bizim Dünyamız, fiziki bedenimiz üzerine konuşuluyor.

“Adam” bu benim ve “Olam Katan” da, Zohar kitabı ve içindeki hikayelerdir.

17-01-10-Zohar Kitabı-Dersinden alıntıdır