Dünya – Gerçeklik Mi, İllüzyon Mu? Bölüm 11

Edinimin Bilgeliğine Hakim Olma

Soru: Yaradan’ın sonsuz olduğunu ve bu nedenle O’nu tanımlayamadığımızı söylemek doğru mudur?

Cevap: Gerçek şu ki, Yaradan hakkında konuşmamız için çok erken. O’nun hakkında değil kendimiz hakkında konuşmalıyız: Duygularımıza ne ölçüde güvenebiliriz, dün ile bugünün bilgilerini karşılaştırabilir miyiz, analiz edip ifşa edebilir miyiz yani edinimin bilgeliğine hakim olabilir miyiz?

Edinim sistemi, metodoloji oldukça karmaşıktır. Kabala bize bunun içinde ne kadar sınırlı olduğumuzu açıklar. Bu sınırlama sadece bizim için değil, bilim adamları için de, herkes için de geçerlidir.

Dünyamızda, algımız hakkında doğru bir şey söyleyemeyiz. Bu sadece Kabala’nın yardımıyla, Bina derecesinin üzerine çıktığımızda mümkündür.

Bina ( Havana, İbranice “anlayış”) bir algıdır. Bu derecenin üzerinde olunduğunda, özgecilliğe ıslah edilmiş arzularımızda üst ışığı, Hohma’nın ışığını almaya başlarız; yani ihsan etme uğruna alıp Yaradan’a benzer hale geliriz. O’na benzediğimiz ölçüde, edinimler, onları kontrol etme yeteneği hakkında konuşabilir ve bir şekilde onları birbirleriyle karşılaştırabiliriz. Gerçekte henüz bu hala çok uzaktadır.

Bu olmadan, her zaman doğru yoldan sapacak ve birbirimizi anladığımızı ve kendimizi diğerleriyle karşılaştırabileceğimizi düşüneceğiz. Bu çok büyük bir problemdir. Bu nedenle, Zohar Kitabı’nın yazdığı gibi, insanlar mutlak karanlıktadır. Gözleri kapalıyken yürürler, hiçbir şey görmezler, doğru bir şekilde var olduklarını ve her birinin diğerine öğrettiğini düşünürler.

 

Ne yazık ki, bu ögeye yorum yapma özelliği kapatılmış.

"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed