Category Archives: Kabala

Kabala İpuçları- 6/24/18

Soru: Bir Kabalist, dünyada meydana gelen zor olaylarla nasıl ilgilidir? Akrabalarının ölümü ya da bir çeşit felaket gibi kişisel olduklarını varsayalım. Bunu nasıl kabullenir?

Cevap: Bir Kabalist, her insan gibi, her türlü duyguyu yaşar. Ancak, her şeyi, örneğin başkalarının ve kendi ölümünü; başkalarının veya kendi mutluluğunu, biraz farklı algılar. Manevi olarak gelişmiş bir insanda olduğu gibi, algısının yumuşaması vardır.

Soru: Kabala Bilgeliği’ni öğrenerek BaalHaSulam’ın seviyesine ve daha üste ulaşmak mümkün müdür?

Cevap: Hiç kimse için, neredeyse hiçbir sınırlama yoktur. Yaradan’ın seviyesine ulaşmak ister misiniz? Buyrunuz.

Her şey, herkese açıktır. Dahası, herkes bu seviyeye ulaşmalıdır. Ancak o zaman kendini doğru ve eksiksiz olarak gerçekleştirecektir.

Soru: Manevi gelişim için, dünyevi egoizmi kullanmak nasıl mümkün olabilir?

Cevap: Dünyevi egoizme ihtiyacımız vardır, böylece bir gruba geleceğiz ve içinde tam anlamıyla doğru bir şekilde hareket edeceğiz. Baal HaSulam ve Rabaş’ın tavsiye ettiklerini okuruz, makalelerinde önerdikleri her şeye uyarız ve dünyamızda dostlarımız arasındaki bağı korurken; egoizmin bulunduğu yerde nasıl birleşebileceğimize vb. dair açıklamalarla, her şeyi uygularız. Bu Kabala’nın gerçekleştirilmesidir.

Soru: Üst dünyaya doğru, aktif bir şekilde ilerleme sağlamak için, sadece oturmak ve sizi dinlemek dışında ne yapmalıyız?

Cevap: Azami içsel birleşme, anlayış ve sürekli destek için uygun koşulları yaratmanız gerekir. Bu, yapmamız gereken manevi eylemdir, Yaradan’ı keşfetmek için hazırladığımız aynı Kli (kap) dir.

Soru: Neden Yaradan şimdi, Musa zamanında olduğu gibi, daha fazla sayıda insanı ona ulaşma arzusuna çekmek için bir tür mucize gerçekleştirmiyor?

Cevap: Çünkü o zaman bu, bir kişi içinde yaratılan ve olgunlaşan bir arzu değil, dayatılan bir arzu olurdu.

Soru: Eğer çevremdeki her şey ve ben kendim, Yaradan isek, kötü eğilim, ego nerededir?

Cevap: Kafanızı karıştırmayın. Her şey çok basittir. Eğer egonuzu ve diğerleri hakkında bütün bozuk ve istenmeyen düşünceleri ortadan kaldırsaydık, o zaman bütün bu engeller yerine, Yaradan ifşa olurdu. Aranızda bunun gibi bir egzersiz yapmaya çalışın.

Blitz Of Kabbalah Tips – 6/24/18

Kendi Hislerinizden Öğrenin

Soru: Sürekli, kalpteki noktaların içsel bağının bir kişi için üst Işığı çektiğini söylüyorsunuz. Kişi bu haykırışa nasıl gelir? Kalpteki noktaların içsel bağı nedir?

Cevap: Bu, Işık’ı çeken, büyük karşılıklı bir çabayla birbirine bağlanan, aşamalı bir çalışmadır. Sizler uygun şekilde düşürülürsünüz, sonra yükseltilirsiniz ve sonra tekrar sıkıştırılırsınız ve tekrar düşürülür, yükseltilir ve sıkıştırılırsınız. Bu, üst Işığın sizin üzerinizdeki bu tür çalışmalarının bir sonucu olarak, kendi içinizde onu hissetmeye başlayana kadar defalarca gerçekleştirilir.

Kabalistik kitaplarda içsel bağ hakkında yazılmıştır. Ancak, onu hissettiğinizde, yazarın onu tarif ettiği gibi olduğunu, muhtemelen aynı şeyi hissettiğini hatırlarsınız. Ona yakınlaşırsınız ve kitaptan değil, ondan öğrenmeye başlarsınız. Kendi içinizde onun hislerini ne kadar hissetmeye çalışırsanız, o sizi o kadar ileriye götürecektir.

Learn From Your Own Feelings

Geleceğim Dostuma Bağlıdır

Rabaş, ‘‘Dostların Önemine Dair’’: Öyle anlaşılıyor ki, dost sevgisi konusunda herkes birbirine yardım eder; yani dostuna kendisiyle aynı seviyedeymiş gibi bakmak yeterlidir, fakat dostlardan öğrenilmesi gerektiğinden, öğretmen ve öğrenci konusu vardır. Bu nedenle, kişi dostunun kendisinden daha yüce olduğunu düşünmelidir.

Soru: Bir yandan, dost, benim için bir öğretmen gibidir; onunla karşılaştırıldığımda küçüğümdür. Öte yandan, onun öğretmeni gibiyim. Bu dereceler nasıl birbirini izler?

Cevap: Bebeği olan bir anne gibi eş zamanlı çalışırlar. Bir yandan, çocuk anne için en önemlisidir ve diğer yandan anne her zaman ona bakar ve çocuk annenin iktidarı altında gibi görünür. Sonuç şudur ki çocuk, anneye hükmeder ve anne, sanki bebeğe hükmediyormuş gibi ona bakar.

Eğer geleceğim bir dosta bağlıysa, o zaman benim için en önemli olan odur. Eğer maneviyatta yapabileceğim her şey sadece onun vasıtasıyla mümkünse, o zaman bu, ondan almam değil, ona vermem gerektiği anlamına gelir. Etkileşimlerimiz tamamıyla açık ve eksiksiz olmalıdır. Sonra, birbirimizle olan iki açık ilişki tek bir hal aldığında, üçüncü bir koşula geliriz.

Soru: Sonunda eşit olduğumuz mu anlaşılır?

Cevap: Hedefimizle ilgili olarak o kadar eşitiz ki “biz” kaybolur ve ortak bir çalışma alanı, ortak bir yaşam ortaya çıkar, içinde Yaradan’ın ifşa olduğu ortak bir alan.

Soru: Burada mantık ötesi inanç nerede?

Cevap: Mantık ötesi inanç, ancak Işık aşağı indiğinde ve bize güç verdiğinde ortaya çıkar ve ihsan etme ihtiyacını hissetmeye başlarız. Bu kişinin kendinden ayrılma, ihsan etme ve ışığı yayma isteği, mantık ötesi inancın gerçekleşmesidir.

My Future Depends On My Friend

Sorularınıza Cevaplar, Bölüm 228

Soru: Kabala bilgeliğini tesadüfen buldum, sadece bana meditasyon yoluyla “astral” e nasıl girileceğini öğreten bir sihirbaz bana bunu önerdi. Bu büyücü son beş enkarnasyonunu hatırlamakta ve birkaç Kabalistik kitabı bile değerlendirmiş: Uygulamada, EtzChaim (Hayat Ağacı) ve Talmud Eser Sefirot (OnSefirot’un Çalışması)

Size iki sorum var:

  1. Üst dünyalara meditasyon yoluyla girme hakkında ne düşünüyorsunuz?
  2. Onlu grup olmadan ne yapacağımızı nasıl açıklarsınız? Belki bu onlular gerekli değildir? Sizce bu yol, insanları Kabala çalışmaktan korkutur mu?

Her türlü, muazzam çabalarınız için çok teşekkür ederim ve Tanrı sizi korusun!

Cevap: Kabala, egoizmin bizim doğamızın temeli olduğunu ve ondan ayrılıp daha yüksek bir doğaya doğru yola çıkarak, sevgiye dönüşene kadar, egoizmin üzerinde ihsan etme niteliğini edinmeyi öğretir. Soru şudur: Egoizminiz dışında, herkesi seven bir insan haline gelir misiniz?

Answers To Your Questions, Part 228

6.000 Yıl Beklemek Zorunda Mıyız?

Soru: Eğer hepimiz birleşik bir sistemin parçalarıysak ve ancak birlikte 6.000 yıl sonra üst Işığa ulaşabilirsek, bireysel ruhların üst dünyaya ulaşma noktası nedir? Kişi hala geri kalanı beklemek zorunda mıdır?

Cevap: Beklemeye gerek yok. Kabalistler hiçbir şey beklemezlerdi. Her zaman, hem geçmiş yüzyıllarda hem de günümüzde üst dünyayı edinirler ve son ıslaha ulaşırlar. Bu yüce, mükemmel ve uyumlu ıslah hepimizi bekliyor!

Şimdi kendimizi ıslah edersek ve bununla beraber dünyayı düzeltirsek 6.000. yıla kadar beklememiz gerekeceğini düşünmeyin. Hayır! Zaman yoktur. Islah olur olmaz onu ediniriz. Mükemmel koşul hazır, o var ve her şey sadece onu ifşa ettiğimiz zamana bağlıdır!

Do We Have To Wait 6,000 Years?

Nihai Amaç Evrensel Islahtır

Soru: Dünya nereye gidiyor?

Cevap: Nihai amaca bakarsanız, o zaman dünya iyi bir duruma doğru gidiyor – evrensel ıslaha. Bu, ulaşmamız gereken hedeftir.

Prensipte bu, başlangıçta manevi dünyada zaten vardır. İlk olarak, amaç her zaman belirlenir ve sonrasında yalnızca davranışımıza bağlı olan olaylar, buna göre yaşanır/gelişir. Bunu nasıl başaracağımızı belirleriz.

Manevi dünya, bizim dünyamızdan farklı bir şekilde inşa edilmiştir. Sondan başa doğru ilerler. Yani, neye ulaşmak istediğinizi ve sonra ona nasıl ulaşacağınızı yavaş yavaş belirlersiniz.

Örneğin, bir mimar bir bina tasarlarsa, en son amacını yaklaşık olarak hayal eder, ancak bina henüz mevcut değildir. Ve burada hedef mevcuttur. Her şey bizim katılımımızla belirlenir.

Hedefin tam olarak ne olduğunu belirlememiz gerekir ki böylece o her zaman önümüzde olur ve her an ona doğru ilerleriz.

Kabala’da almanın üzerinde ihsan ettiğimizde, manevi dünyanın niteliklerini tamamen açıkça hayal etmek ve onları zaten varmışız gibi gerçekleştirmeye çalışmak, mantık ötesi inançla gitmek olarak kabul edilir.

The Final Goal Is Universal Correction

Tek Yönlü İletişim

Açıklama: Rabaş’ın zamanında internet yoktu. Bugün sosyal ağlar oldukça gelişti. Sosyal ağlarda dağıtım yaparken, bedensel/maddi hazlara karşı koyamama riski vardır. Kelimenin tam anlamıyla insanları içlerine çekerler.

Benim Yorumum: Dağıtım sadece kendi görüşümü, Kabala’nın görüşünü veya öğretmenlerimin görüşlerini ifade ettiğimde olabilir.

Sadece tek yönlü iletişimimiz var! Kim isterse, sitemize gelir ve çalışır. İstemeyen ayrılmakta özgürdür. Herhangi bir diyalog veya tartışmaya girmeyiz.

Soru: Son nesil grubundaki insanlar, çevrelerindeki diğer insanlardan bir şeyler alacaklar mı?

Cevap: Onlardan alacak hiçbir şeyimiz yok. Sadece zamanlarını ve enerjilerini boşuna harcadıkları için üzüntü duyabiliriz.

Diğer insanlardan, yalnızca akılcı, iyi ve ebedi bir anlayışa yaklaşma arzularını fark edebiliriz, başka hiçbir şeyi değil.

One-Way Communication

Kabala Metodunun Özü Nedir?

Soru: Kabala metodunun özü nedir? Mümkün olduğu kadar çok insana bir manevi özgecilik genini aşılamak mı?

Cevap: Metodun özü, tüm insanların arzularını ortak bir arzuda birleştirmek ve herkesin başkalarıyla bir bütün olarak hissetmeye başlamasıdır. Daha sonra bir kişi diğerlerinden ayrı, yalnız olduğu hissiyatını kaybedecektir.

Bizler, birleştiğimiz zaman, bireyselliğimizin ne kadarının, İbranice’de “insan” anlamına gelen “Adam” adında ortak bir bireysellik oluşturduğunu hayal edemeyiz. Bu yaratılmış olan şeydir.

Şu anda, her birimiz bu sistemin sadece küçük, kısmi parçalarını algılıyoruz. Ancak, Adem’in tüm sistemini tek bir bütün olarak ve kendimizi hep birlikte var olan olarak algılayacağımız bir koşula ulaşmalıyız.

Duygularımızda ve anlayışımızda, ortak bir arzu içerisinde, ortak bir düşüncede aramızda bir fark olmadan kendimizi herkesle birleşmiş hissetmek için geçirmemiz gereken dönüşümü düşünün! Ve bireyselliğim, geçmişim nerede? Ben, diğerlerinin içinde yok olurum.

Tarif etmek imkansız, ama sonunda gelmemiz gereken şey budur. Fiziksel dünyamızın yavaş yavaş nasıl geçici, hayali, aldatıcı hale geldiğini göreceğiz.

Kendimizi aktif olarak mevcut durumdan yenisine dönüştürmeliyiz. Bu yeni koşul çok gerçektir. Bir hücrenin, milyarlarca hücreden oluşan tüm organizmayı hissetmeye başlayarak, kendi başına değil, aynı anda tüm hücrelerde kendini nasıl hissettiği ile karşılaştırılabilir. Burada böyle bir dönüşüm, gerçekleşir; dünyamızda benzeri yoktur.

What Is The Essence Of The Method Of Kabbalah?

Kabala Ve İnanç

Rabaş, ‘‘Dost Sevgisi- 2’’: Bu yüzden, amaca ulaşabileceğimize dair güven duymalı ve yarı yolda çaresizliğe kapılıp mücadeleden kaçmamak için, inanca tutunmalıyız. Daha doğrusu, Yaradan’ın kendimiz gibi bayağı birine bile yardım edebileceğine inanmalıyız. Bu demektir ki Yaradan beni O’na yakınlaştıracak ve ben O’nla birliği elde edebileceğim.

Hedefe ulaşmak kolay değildir. Ama gerçek şu ki, bize bir grup, yardım edecek bir çevre verildi. Bu tür bir çevreyi önceden oluşturmak, iniş zamanlarında sizi destekleyebilmek için gereklidir. Eğer onu yaratırsanız, inişinizin çok özel, yumuşak, anlaşılabilir olacağını ve bu inişte bir Işık parıltısının olacağını önceden garanti edersiniz.

Soru: Kabala’da inanç kavramı nedir?

Cevap: İnanç, ihsan etme niteliğidir.

Soru: Öyleyse neden: ‘Bilgelere inanç’ denir? Bu ne demektir?

Cevap: Bilgelere inanç, onların durumu ne kadar anladıklarını kavradığım ve bu yüzden onları küçük bir çocuk gibi takip etmeye hazır olduğum bir koşuldur. Ne hakkında konuştuklarını anlamadığım gerçeğine rağmen, bunun yapılması gereken şey olduğunu iddia ediyorlar ve ben de yapıyorum.

Onlara olan inancım onların yüceliğini anladığım gerçeğine dayanıyor. Daha aşağıda biri olarak, kendimi daha üstte olana karşı iptal ederim. Dolayısıyla inanç, üst Partzuf’un, üst koşulun, üst ruhun büyüklüğünün hissiyatıdır.

Bu his, ben onu hak ettiğimde gelir. Bunun için çok çalışmam gereklidir.

Soru: Bu, birisi bir şey söyler ve ben ona inanırım değil midir?

Cevap: Hayır. Böyle bir yaklaşım beni kurtarmayacaktır. Kişi başka hiçbir seçeneği olmadığı zaman ya da tüm incelemelerden geçtiğinde, umutsuzluk/çaresizlik koşulunda olduğuna inanır ve bunun böyle olduğuna ikna olur.

Soru: Peki din ve Kabala arasındaki fark nedir?

Cevap: Din şöyle der: “Gözlerini kapatmalısın ve sana söylenilenlere inanmalısın.” Ve Kabala der ki: “Bir insanın gözlerinin gördüğü şeyden başka bir şey yoktur.”

Kabbalah And Faith

Bir Kabalistin Tavsiyesine Göre

Soru: Kabala metodunu, kalpteki noktaya sahip olmayan bir kişiye açıklamak mümkün değil mi? O, sadece fiziksel mantığı, grup psikolojisini anlar, ancak daha yüksek psikolojiyi anlamaz.

Cevap: Kabala, açıklamalarla ilgilenmez; çünkü başlangıçta ne insan düşüncesinin ne de arzularının olmadığı bir seviyede çalışır. Herhangi bir şeyi açıklamanın anlamı yoktur. Bu, felsefi kanunları yorumlamak için bir köpeğin önüne oturmakla aynı şeydir, çünkü senin sevgine karşılık vererek kuyruğunu sallar ve sizin ne söylediğinizin bir önemi yoktur.

Bu bir Kabalistle de böyledir. İnsanlara bir şey iletmeye çalıştığında, sanki “Gevezeliğe devam et” der gibi onaylayan bir gülümsemeyle başlarını sallarlar, ama hiçbir şeyi araştırmazlar.

Zaman geçiyor ve Kabalistlerin tavsiyesine göre çalışmaya devam ederlerse, yavaş yavaş, bunun nereye gittiğini anlamaya başlarlar. Kendilerinde çeşitli değişiklikler hissederler; konuşulan terimlere göre, daha önce hissetmedikleri daha yüksek eylemlere karşı yeterli tepkiyi hissetmeye başlarlar. Tamamen yeni tanımlamaların olduğu bir alana girerler ve böylece ilerlemeye devam ederler.

Fakat bu, her şeyi zihinleriyle özümsedikleri için değil, öğretmenlerinin direktiflerine göre hareket ettikleri içindir.

According To The Advice Of A Kabbalist