Category Archives: Kabala

Önemli Olan Gerçeğin Kendisidir

Soru: Yaratanı ifşa ettikten sonra, Kabalist, dindar birine dönüşürmü?

Cevabım: Kabalistin kendine dert edindiği tek şey, Yaratanla nasıl bağ kuracağıdır. Geriye kalan her şey bu ilişkiye göre düzenlenir. Şu an, seninle olan herşey, bozulmuş arzularında. Dünyaya, kendine ve Yaratanınla olan ilişkinde, tüm bunlar bozulmuş, arızalı. O halde, O na karşı, nasıl doğru davranabilirsinki?

Eğer, kendini islah edersen, o zaman kurduğun ilişki, gerçek bir ilişki olacak, aynen Yaratanın senden beklediği ilişki. Bu yüzden, gelecekte dinler nasıl görünecek, insanoğlu nasıl davranacak, yaşam şekli ne olacak, bu dünya var olmaya devam edecekmi diye sormuyoruz ve ancak gerçeğe önem veriyoruz.

Eğer şu an tekamül etmiş değilsem tüm gördüklerim, hissettiklerim, düşünüp anladıklarım, tüm bunlar da doğru olamaz, ne aklen ve ne de kalben. Dolayısıyla da bunlardan geleceğe hiç bir şey kalmıyacak. Tüm kırılan ıslah olanla yer değiştirecek.

Peki ne olacak? Bilmiyorum ve bozulmuş isteklerimde bunu tahayyül dahi edemem. Söyleyebileceğim tek şey her şeyin kendi zıddına dönüşeceği. Yazılmış olduğu gibi: “Tersine Dönmüş Dünya Gördüm”

Dolayısıyla tüm yapmamız gereken tek şey Üst Işığın bizde yaratacağı değişikliğe hazır olmak.

(23-11-09-İgeret şel Baal aSulam) Dersinden alıntıdır.

Öğretmen Arayın

Maneviyatı elde etmek (ihsan-etme niteliğine sahip olup, Yaratana benzemek) bir başına kitaplardan öğrenilemez.

Hayatta bir öğretmene muhtaçsın. Ancak O, senin seviyeni manevi seviyeye bağlıyabilir. Tek başına asla Yaratan seviyesine ulaşamazsın ve ancak öğretmeninin Yaratanla aranda oluşturacağı basamak sayesinde manevi aleme girersin. Sadece öğretmenin sen ve manevi dünya arasında basamak olabilir çünkü o aynı zamanda her iki alemde de bulunmakta.

Ari ve Baal HaSulam (Talmut Eser Sefirot, cilt 3,”içe bakış”) bizimle üst alemler arasında olan basamakları çıkabilmek için kullanımımıza sunulmuş araçların olduğunu yazdılar. Öğrenci ilk basamağı tek başına çıkmayı başarırsa dahi, öğretmeni olmadan o alemi tanıması uzun yıllarını alacağı gibi kendini ıslah etmesi için yeterli zamanı da olmazdı.

Bu dünyada da benzer şekilde erginliğe ulaşabilmemiz için önce bir 20 yıllık öğrenme safhası geçirmemiz gerekiyor. Eğer ilk manevi “20 yıl” hocanın yanında geçirilmezse, eğitim ve öğrenim görmemiş bir çocuğa, büyüklerinden hiç destek almamış birine benzeriz. Dolayısıyla kişi hocasının sölediklerini iyice duymalı ve tüm gücüyle onları kaale alıp kendi egoist düşüncelerinin üzerine çıkarmalıdır.

Tüm bunlardan sonra eğer kişi bebek gibi davranıp ağzına kaşıklanan yemeği yemiyor ise, hoca daha ne yapabilir ki?

(22-11-09-Torat Akabala ve Mahuta) Dersinden alıntıdır.

Örnek Alaraktan İhsan Etmek

Soru: Altta olan kişi, üsttekine karşı kendini nasıl nötrleştirir?

Cevabım: Başlangıçta, bir sonraki manevi seviye bana karanlık gibi görünür, fakat aslında o daha üst seviyede bulunan ihsan niteliğidir. O seviye ile ilişki kuramadığımdan dolayı içimde karanlık hissine, boşluk hissine ve depresyona sebep olur.

Yalnızca bu üst seviyenin yardımı ile egomu (kendimi) nötr hale getirebilirim. Bunu yapabilmem için, gruba yönelmem gerekiyor ve gruptan hedefin büyüklüğünü, ihsan niteliği ile Üst Seviye’ye bağlanma hedefinin önemini almam gerekir. O zaman Üst Seviye’ye yakarışta bulunmak için hazırımdır. Bana hedefin büyüklüğünü vermesi için, hedefin almaktan daha önemli olduğunu göstermesi için yakarışta bulunmaya hazırımdır. Bu şekilde Üst Seviye ile uyuşabilirim, Üst Seviye ile mutabık olabilirim ve kendimi karşısında nötrleştirebilirim.

Yakarışıma cevaben Üst Seviye bana açılır ve bana ihsanın büyüklüğünü o denli gösterir ki, ihsan etmeye hazır olurum. O zaman onunla eşit olurum ve o seviyeye yükselirim. Üst Seviye’nin zekasını alarak onunla birleşirim. O zaman ikinci aşamaya ilerlerim ve bağımsız olarak davranmaya başladım.

Bu, genel olarak kabul görmüş eğitim metoduna benzer; Son sınıf öğrencisi bir örnek verir, sonra elimi avucunun içine alır ve bir resim çizer. Sonrasında o resmi kendim de çizebilirim.

İstekleri Doğru Yerlerine Düzenlemek

Kabala bilgeliğini öğrenen kişi anlamaya ve keşfetmeye başlarki insanın “kendi beninden dışına çıkması” onun özel birşey, ebedi ve bütünsel birşey elde etmesine, kendi küçücük dünyasının çok üstünde bir konuma erişmesini sağlar.

Tüm bunlar, değerlerinin değişmesi ve çevresinde varolan herşeyden daha çok maneviyata önem vermesinden dolayı oluşur. Amaca ulaşmak kişinin önemsediği tercihlere bağlılığı ve onlara verdiği önem sırası ile oluşuyor.

Eğer ebedilik ve tamlık elde edilmesi, kişiye çevresindeki tüm diğer şeylerden (yaşam için elzem olanlar dışında) daha önemli geliyorsa, bu, kişinin tercih ve değerlerini doğru bir şekilde düzenlediği anlamına geliyor.

Tercih ve değerlerin kendisi tarafından şüphe götürmez bir tarzda kabul görmesi ve içten içe kendini kontrol etmesidir aslında. Beslenme, seks ve aile- maddi dünya arzular (hayvansal – arzular) biryere kadar tatmin edilmesi gereken arzulardır.

Sosyal arzular; para, saygı, otorite, bigi. Ve tüm bunların üzerinde, maddi dünyamızın ötesinde bulunan maneviyat arzusu. Eğer insan her zaman isteklerini doğru bir düzene koyma dikkatinde ise o zaman maneviyata giden yolda amacını korumuş olur ve her durumda ona ulaşmak için ilerler.

(20-11-09-Derse Hazırlık) İçinden alıntıdır.

Üst Işığın İfşa Yolu

Soru: Bilgelik Işığını (Or Hohma) neden keşfedemiyorum?

Cevap: Çünkü sende Hasadim Işığı yok. Sadece alma arzun olup Hohma ışığında kendini kötü hissederek tatmin olamazsın.

Gerçekte Hohma Işığı egoistik isteklerde olmayıp sadece Hasadim yaklaşımlarda, “ihsan etme“ niyetlerinde ifşa olur. (Aynen Bina‘nın Or-Yaşar’ın dört safhasında yaşadığı süreç gibi).

Şimdilik herbirimizde Or-Hohma‘nın dolumuyla sonsuzluğu içeren bir kab mevcut ancak Or-Hasadim yoksunluğu nedeniyle cehennemi bir karanlığın içinde hissederiz kendimizi. Hasadim eksikliğindeki en küçük Hohma Işığı bile bizde ısdırab, hastalık ve krizlerin hissedilmesine neden olur.

Or-Hasadim de bize Or-Hohma‘nın sıfır hissiyatı verilir (Yarata‘nın merhameti) ve bu yaşamın hissiyatıdır. Bizde ki Or-Hasadimi var edip onu geliştirebilelim ve taki özgür irademizle Or-Hohma‘yı ifşa edebilelim.

Yaratan bizi bizle oynıyarak tekamül ettirmekte. Bir yandan nurunu hohma-Işığı ile bize haz verirken diğer yandan da bizi kötü hissettirerek Or-Hasadime olan ihtiyacımızı anlamamızı sağlar. (Perde, yansıyan-ışık, ihsan-etmeye niyet ve sevgi).

Perde tarafından itilen Or-Hasadimde Or-Hohmayı ifşa ederiz.

Henüz bilincinde olmasakta tokat yedikçe ve az ya da çok darbeler artıkça kendimize sormaya başlarız; Neden ıstırab çekiyorum? Neler oluyor? Hayatımın amacı nedir? diye. Ve bunlar senin gruba, öğretmene, kabala öğrenimine gelmeni temin ederek zamanla kendindeki eksikliğin Or-Hasadim olduğunun bilincine varırsın yavaş yavaş. Dolayısıyla kabala bilgeliği bize ihsan-etme perdesini nasıl inşa edeceğimizi (ihsan niyeti ve sevgi, yansıyan-ışık) öğretir.

İhsan edebildiğim ölçüde, Yaratan, ihsan eden olarak ifşa olur bende, aynen misafir ve evsahibi örneğinde olduğu gibi.

(21-10-09-Mahuta şel Hohmat ha Kabala) dersinden alıntıdır.

Makale ile ilgili kısa sözlük

Üst-ışık: Or Elyon- Özgecilikten edinilen haz.

Bilge-ışık: Or Hohma- Haz veren ışık.

Hasadim Işığı: Yaradana benzer olma niyeti.

Or-Yaşar: Direkt ışık- Haz veren ışık.

Yansıyan Işık: Or hozer- Hazzı reddeden.