Monthly Archives: Nisan 2024

İhsan Etme Arzusunu Arttırmak

Soru: “Ekleyen herkes, kötüleştirir.” sözünün anlamı nedir? Manevi çalışmada neyi kötüleştirebiliriz?

Cevap: Eğer alma arzusu artarsa, bu koşulu daha da kötüleştirir. Sadece ihsan etme arzusunu nasıl arttıracağımızı düşünmemiz gerekir.

Mantık dâhilinde çalışmadan çıkmak için, onun üstüne mantık ötesi inançla çıkmamız ve alma arzusunun aynı yerde kalmasına izin vermemiz gerekir.

Yaradan’dan ihsan etme gücünü talepte etmekle yükümlüsünüz. O’ndan edinmeye başladığınız ölçüde, onu kullanmaya başlayabileceksiniz.

Soru: Anlayışımızda, edinimlerimizin manevi köküne dair net bir hissiyata gelebilir miyiz?

Cevap: Tabii ki yapabiliriz. Bu sadece bize bağlıdır.

Çabalara Yönelik Tutum

Soru: Rabaş’ın “Musa Gitti” makalesinde, kişi Hafetz Hesed’in mülkü olarak adlandırılan, sağ kola sahip olmadığında ve çalışmadan haz aldığında, o zaman Sitra Ahra’nın (ego) bu çalışmayla hiçbir bağı olmadığı yazılmıştır. Bu, çalışmada çabadan haz almanın yasak olduğu anlamına mı geliyor?

Cevap: Genel olarak evet. Çabanın kendisinden değil ama bu çabaların Yaradan’ı ve O’nun yaratılışa karşı tutumunu ne kadar etkilediğinden haz almamız lazım.

Soru: Çabalarımın Yaradan’a memnuniyet verip vermediğini nasıl kontrol edebilirim?

Cevap: Yaradan’a bir taleple döndüğünde, çalışman zaten senin tarafında belirli bir MAN yükseltmesini içerir (eylemin için istediğin ödeme). Dostlarının bundan bir yükseliş almasını istersin.

Soru: Eğer biraz çaba sarf edersem ve bununla ilgili iyi hissedersem, bu yasak mıdır? Sadece dostlarımın benim çabamdan ötürü bir yükseliş almasını mı beklemem gerekiyor?

Cevap: Bir taraftan evet. Öbür taraftan ise kendini kötü hissetmen yasaklanmamıştır.

Soru: O zaman bir çabadan ötürü kötü hissetmem iyi bir şey mi?

Cevap: Hayır hayır, çabalarına yönelik tutumun, kendini geliştirmeyi düşündüğün yolla aynı yönde olmalıdır.

İçinizdeki Erdemlinin Sesini Dinleyin

Soru: İçimdeki erdemli kişi sizsiniz, öğretmenim. Ve sizden bilgi olarak aldığım şeyi, onu edinime getirene kadar mantık ötesi bir inançla mı uygulamalıyım?

Cevap: Farklı bir şekilde yapılabilir: Erdemli olan senin içinde ve onu kendinden çıkarmalısın, başının üzerine kaldırmalısın ve her zaman onun düşünceleri ve arzuları tarafından yönlendirilmelisin. Bu senin mantık ötesi inancın olacaktır. Bu nedenle, erdemlinin içinde olup olmadığını, onunla ne ölçüde uyum sağlayabileceğini belirlemelisin ve o zaman kim olduğunu veya ne olduğunu anlayacak ve fark edeceksin.

Soru: Kişi, uygulamada erdemli olanı kendinden nasıl çıkarabilir?

Cevap: İçindeki erdemli kişinin söylediği her şeye itaat et. Sürekli onun sesini dinle.

Ruhlarla Bağlan

Soru: Bireysel ruhlarla bağ kurmamız ne anlama geliyor? Onludaki dostlarım ayrı ruhlar gibiler. Onlarla bağ kurduğum ruhun parçası nerede?

Cevap: Dostların manevi arzusu, kalpteki nokta onun özel ruhudur. Ortak bir ruhta bir arada olabilmek için her biriyle bağ kurmaya çalışmalısın.

Zamanla farklı seviyelerde daha da yakınlaşacaksınız ve bu bağdan ortak bir ruh oluşacak.

Kendimizi Yükseltmek

Soru: Rabaş makalelerinde, ebeveynlerin kendi çocuklarında sadece olumlu nitelikler ve komşularının çocuklarında ise sadece olumsuz nitelikler gördüklerine dair bir örnek verir. Doğal sevgiden bahseder.

Bu birbirine yabancı kişilerden oluşan bir grupta nasıl gerçekleşir?

Cevap: Grupta, kendi üzerimde çalışarak, zamanla dostlarımı takdir etmeye başlarım çünkü manevi edinime giden yolu benimle yürümeyi ve ortak manevi yükselişimize katılmayı kabul ederler. Bu yüzden onlara saygı duyarım, onları severim ve onlara her konuda yardım etmek isterim. Bunun karşılığında onlar da bana aynı şekilde davranırlar.

Soru: Tecrübelerinize göre, dostların hatalarını görmeye devam edip sadece bunların üzerine mi yükseliyorsunuz yoksa bunları hiç görmüyor musunuz?

Cevap: Egoist arzumda ifşa oldukları için, onların tüm hatalarını net bir şekilde görüyorum. Islah olmuş arzumda ise tam tersini görmeye başlıyorum – dostlarımın başarısını, manevi farklılıklarını ve benden ne kadar yukarıda olduklarını. Dostlarım hakkında düşüncelere sahip olduğum ortaya çıkıyor ve onlarla yükseliyorum.

Ayrıca birbirimizle bütünleşmiş durumdayız. Yani, onlunun her bir üyesi dostlarını kendilerinin üzerine çıkarmak için çalışır ve bu şekilde biz de kendimizi yükseltiriz.

Einstein’ın Acımasız Sözü

Yorum: Bir söz vardır: “Eğer tüm çabalar bir sonuç vermezse ve insanlar yine de birbirlerini yok ederse, o zaman Evren onlar için tek bir gözyaşı dökmeyecektir.”

Lütfen evrenin umursamadığını ifade eden bu acımasız alıntıyı açıklayın.

Yanıtım: Hayır, umursamadığından değil, bu sadece evrende var olan bir yasa. Eğer insanlar bunu doğru kullanamazlarsa birbirlerini yok edecekler ve evrenin pişman olacağı bir şey yoktur.

Soru: Birbirimizi yok edeceğimize üzülmeyen bu evren nedir?

Cevap: Kim neden üzülsün ki?

Soru: Ama merhamet yasası yok mu?

Cevap Hayır. Bu nereden çıktı?

Yorum: Merhamet yasasının yukarıdan geldiğini sanıyordum. Her şeyin bu yasaya dayandığını sanıyordum. Bunun genel olarak yaşamın ana yasası olduğunu sanıyordum.

Yanıtım: Neden öyle olsun ki?! Cansız, bitkisel ve hayvansal doğaya bakıyorum ve onlarda bu tür yasalara uyulduğunu görmüyorum. Bence insanın en kötü özelliği, kendisi için geleceği ya da çevresinde arzu ettiği varoluşu icat etmesidir.

Soru: Yani bu şiddet mi? İnsan doğaya şiddet mi uyguluyor?

Cevap: Evet. Ve sonra doğadan talep ediyor: “Onu bana ver!”

Yorum: Yani, sen merhametlisin ve ben etrafımdaki herkesin merhametli olmasını istiyorum.

Yanıtım: Cevap evettir. Eğer doğa hakkında aklıselim bir şekilde düşünecek olsaydık, doğadan değil, kendimizden talep ederdik; kendimize, başkalarına, doğaya, her şeye karşı doğru tutumumuzu talep ederdik. İşte o zaman evrenin nasıl var olduğuna ve bizim onun üzerine nasıl çıkabileceğimize dair bir tahminimiz olabilir.

Yorum: Yani evrenden “Bana karşı merhametli ol” diye bir talepte bulunmuyorum ama kendimden “Başkalarına karşı merhametli ol” diye bir talepte bulunuyorum öyle mi?

Yanıtım: Evet.

Soru: Neden başkalarına karşı merhametli olmalıyım?

Cevap: Kendim için istediğim tüm iyi ve nazik şeyleri, başkaları için yapmalıyım. Ve hiçbir durumda bunun için bir tür ödül alacağımı düşünmemeliyim. Hiçbir şekilde!

Yorum: Bu ikinci kısım çok zor, karşılığında hiçbir şey almamak.

Yanıtım: İlk bölümün bütün amacı budur.

Soru: Dediğiniz şekilde hareket etmeye başlarsam, bu beni evrenle dengeye getirir mi?

Cevap: Eğer öyleyse, evet. Ve o zaman yıkım olmayacak, öz yıkım olmayacak.

Dostları En Yüce Olarak Görmek

Soru: Rabaş, herkesin dostlarının yüceliğini görmesi gerektiğini çünkü ancak bu şekilde onlardan bir değer alabileceğimizi yazar. Mantık ötesi inanç denen yeni bir konsept ortaya atar. Dostlarının yüceliğini göremiyor olsan bile bu inançla ilerlemelisin. Bu nasıl mümkün olabilir? Sonuçta kişinin duyguları üzerinde hiçbir kontrolü yok.

Cevap: Gerçek şu ki, her birimiz diğerinden gizlenmiş durumdadır. Bir başkasını tam ifşa koşulunda göremeyiz. Bu yüzden tek bir tavsiye vardır. Seninle manevi yolda birlikte oldukları için dostlarını takdir etmeli, onlara saygı duymalısın ve onları mümkün olduğu kadar çok yükseltmelisin.

Gruptaki dostlarımıza bu şekilde davranmamız gerekir. Birlikte çalışan ve duygularını paylaşan tercihen on kişiden oluşan bir grup.

Kişi dostunu bu şekilde yüceltebildiği, onu kendi üzerinde tutup yükseltebildiği ölçüde, kendi üzerine de çıkar. Başkalarından güçler alır ve aynı zamanda kendisi de kendi gücünü bu tencereye koyar. O zaman herkesle birlikte manevi olarak yükselir.

Dileklerin Yerine Getirilmesi

Soru: Bana gelen bir arzunun, Yaradan’dan mı yoksa başka bir yerden mi geldiğini nasıl ayırt edebilirim?

Cevap: Her şey Yaradan’dan gelir. Yaradan’dan gelmiyor olamaz. O’ndan başkası yoktur.

Arzunu kontrol ettikten ve seni bir düşüşe değil de aksine bir manevi yükselişe yönlendirdiğine emin olduktan sonra, o arzuyu yerine getirebilirsin.

Yaradan’ın Faydasını Gözetmek

Soru: Sürekli olarak Yaradan’ın faydasını gözetmek ne anlama gelir?

Cevap: Yaradan’ın faydasını gözetmek, her şeyi O’nun rızası için yapmak anlamına gelir.

Soru: Böyle bir niyeti nasıl oluşturabiliriz?

Cevap: Anladığın kadarıyla, her şeyi O’nun memnuniyeti için yap. O’na arzularını, düşüncelerini, niyetlerini ve hayallerini ver. Sahip olduğun her şeyi O’na gönder. O da bunu hissedecek ve senden memnun olacak.

Manevi Çalışma İle İlgili Sorular – 72

Soru: Kişi, dünyanın barışa doğru gelmesine etki etmek için, dünya Kli’sinin içinde nasıl eriyebilir?

Cevap: Bu senin dualarına, sözlerine ve düşüncelerine bağlıdır. Eğer dünyada barış olmasını ve tüm dostların tek bir kalpte birleşmesini istiyorsan, bu böyle olacaktır.

Soru: Tüm koşullarımın üzerindeki kontrolümü nasıl bırakabilirim ve mantık ötesi inançla hareket edebilirim?

Cevap: Bırak gitsin. Yaradan’ın sana yapacağı şey gerçekleşecektir.

Soru: “Kişi sadece topluma zarar vermemeye dikkat etmelidir” diyor. Topluma nasıl zarar verebiliriz?

Cevap: Gururumuzda sıfırın üstüne yükseleceğimiz gerçeğiyle.

Soru: Onlunun ve tüm Bnei Baruch’un bağa gelmesi aynı anda mı gerçekleşmeli?

Cevap: Hayır kesinlikle. Sen bugün manevi bir yükseliş alabilirsin ve onlunun geri kalanı da bir ya da iki ay içinde.

Soru: Doğru duayı yükseltmek için onlu nasıl bir niyet inşa etmeli?

Cevap: Hepimiz bir olabilsin diye. Böylece herkes sonuncu olmayı arzular ama o ilk olacaktır.