Category Archives: Kabala

Kabalistik Kitapların Anlamı, Bölüm 7

Kabala Çalışmasında Üç Sınırlama

Yorum: Baal HaSulam, onun Zohar Kitabı hakkındaki yorumunu ya da Zohar Kitabı’nın kendisini çalışmaya başlamak için, önce onun tarafından yazılan dört önsöz hakında bilgi edinmeniz gerektiğini yazıyor: “Kabala Bilgeliğine Önsöz”, “Sulam Tefsirine Önsöz”, “Zohar Kitabına Giriş” ve “Zohar Kitabına Önsöz”.

Cevap: Evet. Bu dört önsözde ciddi bir çalışma yapmadan, Zohar Kitabı’nı okumaya başlamak mümkün değildir.

Soru: Buna ek olarak, Baal HaSulam, Zohar Kitabı çalışmalarına devam etmeden önce, ihlal edilemeyecek üç sınırlamanın açıklığa kavuşturulması gerektiğini yazıyor. Manevi edinimde: madde, maddenin içinde kıyafetlenmiş form, soyut form ve öz olarak adlandırılan dört kategori vardır. Zohar Kitabı, öz ve soyut form gibi kavramlarla ilgilenmez. Bu sınırlama nedir?

Cevap: Özümüzle ilgilenmek imkansızdır çünkü doğamızın üzerindedir.

Soyut formla ilgilenemeyiz çünkü bu bir bilim değildir.

Biz sadece şekil alan maddeyle ilgileniriz.

Örneğin, bizler belirli egoistik veya anti-egoistik, özgecil formlar edinebilen egoizmi çalışıyoruz. Bu formları alabilir ve inceleyebiliriz çünkü biz kendimiz bu formları alan maddeyiz. Kendinizin dışındaki bir şeyi, özellikle de Yaradan gibi bir gücü keşfetmek imkansızdır. Sadece O, bir insan olarak görünür ve kendini: sevgi, ihsan etme niteliği şeklinde gösterirse.

Soru: İkinci sınırlama — Baal HaSulam, Zohar Kitabı’nın sadece Beria, Yetzira ve Assiya dünyalarını, yani üst gücün yaratılıştan gizlenmesini incelediğini söylüyor. Neden?

Cevap: Bizler sadece madde içinde neyin tezahür ettiğini ve üstünde olanı, soyut formları, madde içinde kıyafetlenmemiş soyut güçleri inceleyebiliriz, onları tartışamayız çünkü kesinlikle kanıtlanamazlar ve gerçek dışıdırlar.

Soru: Yani beş dünya var ve Baal HaSulam sadece üç dünyadan mı bahsediyor?

Cevap: Evet. Yalnızca var olduğumuz dünyalardan bahseder: Beria, Yetzira ve Assiya.

Soru: Üçüncü sınırlama — BYA dünyalarının her birinde üç kategori vardır: on Sefirot, insanların ruhları ve realitenin geri kalanı. Zohar Kitabı, sadece insanlarla ilişkili olguları açıklar. Bunun anlamı nedir?

Cevap: Sadece bizi ilgilendiren şeylerle ve içimizde neyin kıyafetlendiğiyle ilgilenmeliyiz ve bunu pratik anlayışımızdan keşfedebiliriz.

Sınırlamaları çok net görmeliyiz. Birçok form alan arzumuzun sınırlarının ötesinde, sola bir adım sağa bir adım, bizleri filozoflara ve psikologlara dönüştürür ama bilim insanlarına dönüştürmez. Kabala tamamen pratik bir bilimdir.

Twitter’da Düşüncelerim / 8 Temmuz 2020

İsrail neden başta Koronavirüs’ü idare etmeyi başardı ve sonra çakıldı? – Çünkü başarısını, dünyaya nasıl doğru birlik olunacağını göstermek için kullanmadı. Bunun yerine, eski toplumsal ego ilişkilerine bir dönüş gösterdi … Şimdi ilişkilerin doğru formatını arayacak!

Bize karşı nefret uyandırarak, Yaradan acı yoluyla bizi hedefe doğru teşvik eder. Bu çok kötü …

Bölünmüş olduğumuz ölçüde, dünya uluslarının bizden nefret etmesine neden oluyoruz. Sonuçta, bilinçaltında dünyanın amacı ve iyi geleceğinin ifşa olacağı birlik çağrısı yapmamızı ve birliğin bir örneğini vermemizi bekliyorlar.

Koronavirüs darbesini aldıktan sonra, küçük bir köy olduğumuzu hissediyoruz. Virüs bize kalpten kalbe yakınlığa ve kalplerimizi bağlamamıza yardımcı olan fiziksel bir mesafeye ihtiyacımız olduğunu öğretir. Bedenimizi maddi düzlemde birleştirmektense ruhu yükseltmeye yönlendiriyor.

Kabalistik Terimler: “Zivug”

Yorum: Derin felsefi konular hakkında konuşurken birden bire  “sevgi” ve “ihsan etme” kelimelerini kullanmaktasınız.

Cevabım: Sadece bunlar değil. Kabala biliminde “Zivug”, “yapışma” ve “çiftleşme” gibi terimler de sıklıkla kullanılır. Dünyamızda bedenlerin içinde, bedenlerin dışında, bedenler arasında vb. olan her şey, doğal olarak bedenlerimizi ve ruhlarımızı kontrol eden manevi güçlerde meydana gelir. Bu nedenle, tüm bu eylemleri ve koşulları özel olarak adlandırmalıyız. Dünyamızın eylemlerini ifade eden kelimeleri alıp, onlara manevi eylemler diyoruz.

Bu nedenle, iki arzunun birleşimine Zivug diyoruz yani çiftleşme, birleşme. Manevi dünyada doğum, hamilelik, çocuk doğurma vb. bulunmaktadır. Genel olarak, dünyamızda var olan her şey, üst dünyanın bir sonucudur ve bu nedenle aynı terimlere sahiptirler. Maneviyatta, tüm bunlar bedenlerde ve maddede değil arzularda olur.

Soru: Aynı şekilde atomlar bir araya gelir ve bir molekül elde edilir, arzular da birleşir mi?

Cevap: Evet. Sonuç olarak, daha toplanmış, daha entegre arzular ortaya çıkar. Belirli bir HaVaYaH sisteminde toplanan arzular, Sefirot, Partzuf ve sonra Barış olarak adlandırılır.

Islahın Metodu, Bölüm 9

Birbirini önemsemek

Baal HaSulam, “Tanrı Sevgisi ve İnsan Sevgisi”: Şüphesiz 600.000 adamın yaşamda dimdik durmaktan ve geride dostunun doyurulmamış hiçbir ihtiyacı kalmadığını görmekten başka bir amacı yoktu ve onlar bunu tüm ruhları ve güçleriyle severek yerine getirdiler. Bu ulusun ihtiyaçlarının karşılanmasıyla ilgili endişe duymayan insanlardan oluştuğuna şüphe yoktur. Bu böyledir çünkü onun 600.000 gerçek dostu vardır.

Soru: Kişi bunu yapamadığı için mi bir tür toplumdan bahsediyoruz? Kişinin sadece örnekleri değil, insanlar arasındaki bu tür ilişkileri de görmesi mi gerekir?

Cevap: Elbette. Karşılıklı garanti, herkes birbirini desteklediğinde, kendinden ziyade başkalarını düşündüğünde, karşılıklı olarak birbirlerini güvence altına alırlar, bu karşılıklı garantinin yasasıdır.

Soru: Baal HaSulam daha sonra, karşılıklı garanti yasasını uygulamak için, belirli sayıda insanın gerekli olduğunu yazıyor. Neden böyledir?

Cevap: Çünkü kişi kendine, ihtiyacı olan her şeyi sağlayamaz. Bununla birlikte, eğer içinde yaşadığımız zamana, yaşam tarzımıza vb.ne bağlı olarak, belirli sayıda insan endişe duyuyorsa o zaman endişelenecek bir şeyimiz yoktur. Bizler sadece başkalarını önemsersek, kendimiz için endişelenmemize gerek kalmaz.

Yorum: Ancak Baal HaSulam, tek bir kişi bile egoizmin içine düşse ve sadece kendisi hakkında düşünmeye başlasa, diğer herkesin de birbirlerini önemsemekten vazgeçtiğini yazıyor.

Benim Yorumum: Biz burada, Baal HaSulam’ın mutlak yasalar olarak tanımladığı, mükemmel bir sistemden bahsediyoruz. Genel olarak, böyle olması gerekir.

Twitter’da Düşüncelerim / 7 Temmuz 2020

Bir kadın bir şeyleri doğru bir şekilde tartabilir ve eğer ülkesini onun için önemli ve kıymetli olan evi olarak görürse, o zaman tüm çelişkili eğilimleri ve partileri uzlaştırabilir ve hepsini dengeleyebilir. Bunu sadece bir kadın yapabilir.

Zaman geldi. Üst ışık Malhut’ta parlar. Bu nedenle, kadınlar dünyayla çalışabileceklerini, düzeni yeniden sağlayabileceklerini erkeklerden daha iyi hisseder, kadın Malhut’tan gelir ve Yansıyan ışığı yükselterek, kendisinden önceki tüm Sefirotları birleştirir ve kontrol eder.

Tarih boyunca gölgede kalan kadın, şimdi ön plana çıkmalı ve insan toplumunun yeniden inşasına katılmalıdır. Ve erkekler buna hem fikir olacaklar. Doğa kadını öne çıkarıyor ve kimse itiraz etmiyor.

Bu süreç son birkaç yüz yıldır gelişmektedir.

Twitter’da Düşüncelerim / 6 Temmuz 2020

Bugün en büyük düşman – Sahte Haberlerdir(yanlış, kafa karıştırıcı bilgi) Anında, bilinçli veya bilinçsiz olarak yayılır. Bir çocuğun bozuk telefon oyunu gibi: haberler zincir boyunca iletilir ancak 1. kişi tarafından söylenen tek bir kelime bile 10. kişiye ulaşmaz. Biz sağırız!

Bir yalan dünyasında gerçeği söylesem yalancı olarak bilineceğim. Bu, 1. Tapınak döneminde kimsenin kral olarak tanımak istemediği kral Süleyman ile oldu. Kimse onun bilgeliğine inanmadı. Ama Sanhedrin’de bilgeler onu anladı. Bugün anlamak için kimler kaldı?

Gerçek haberlere, yani gerçeğe geri dönmek için çok sıkı çalışmayı gerekir. Bozulmuş yiyecekler yemeye alışkınız ve onları sindirmeyi ve iyi hissetmeyi öğrendik. Gerçekle yüzleşildiğinde, tıpkı taze yiyecek gibi, aklın hazımsızlığını elde edeceğiz. Üst ışığa ihtiyacımız var!

Bizler doğru şekilde bağ kurana kadar Koronavirüs geri çekilmeyecek. Doğru bağ formu, herkes başkalarını önemsemeye hazır olduğundadır. Sanki virüsün tek taşıyıcısıymışım gibi etrafımdakileri etkilememekten endişe duyarak sokakta yürümeliyim. Ardından salgın ortadan kalkacak !

İki Realite Nasıl Birleştirilir

Soru: Bir sonraki gerçeklik algısındaki bir Kabalist, mükemmel gerçekliği, ıslah olmamış, bütünleyici olmayan, kötü, dünyevi bir gerçeklikle nasıl birleştirir?

Cevap: Kabalist bunu kendi içinde birleştirir. Biz insanlar her iki dünyada da var olan özel canlılarız: mükemmel bir üst dünyada, bütünsel bir sistemle birleşmeye girebildiğimiz ölçüde ve aynı zamanda dünyamızda, egoist dünyamızdan hala çıkamayacağımız ölçüde.

Dünyamızı kötü ve berbat olarak düşünmeyin. Bu, realitenin dilinde, sadece içimizde var olan özel bir sistemdir. Sadece içimizde algılanır.

Bu nedenle, sadece kendimizi ıslah etmeliyiz. Subjektif olarak dünyamız olarak algıladığımız hiçbir şey yoktur. Bize gerçek gibi görünen şey bizim içimizde vardır. Sen benim içimde var olmaktasın, ben de senin. Bu, genel resmin algısını biraz karmaşıklaştırır, ancak genel olarak bu böyledir.

Arzuların Gelişimi, Bölüm 12

Kabala bizi neye yönlendiriyor?

Açıkça söylemek gerekirse, herkesin doğası, dünyadaki tüm canlıların yaşamını, kendi yararına kullanmaktır. Kişinin komşusuna verdiği her şey sadece zoraki, zorlama altında yapılır. (Baal HaSulam, “Dünyada Barış”)

Soru: Baal HaSulam, her insanın bir diğerini farklı şekillerde kullandığını yazıyor. İnsanların sadece% 10’u özgecil bir yönelime sahiptir. Ama yine de, Baal HaSulam’ın vurguladığı gibi, onlar kendi iyililikleri için bencilce özgecillerdir.

Kabala bizi neye yönlendirmek istiyor?

Cevap: Her şeyden önce Kabala bizlere, doğamızın ne olduğunu öğretir: biz her seviyede mutlak egoistiz. Fakat kendimizi cansız, hayvansal ve bitkisel seviyelerde ıslah etmemize gerek yoktur çünkü bunu yapamayız.

Kendimizi sadece insan seviyesinde yani toplum içinde ıslah etmemiz gerekir. Birbirimizle uyumlu bir şekilde bağ kuracağımız, birbirimizi değiştireceğimiz, birbirimizi destekleyeceğimiz bir toplum yaratmalıyız.

Sadece birbirimiz arasındaki bağlantı ağında, aramızdaki doğru iletişimde, egoizmin üzerine çıkabiliriz. Ve sonra tüm diğer egoizm seviyeleri de – cansız, bitkisel, hayvan – insan seviyesine katılacaktır.

Birliğin Özü ve Kökü, Bölüm 5

Neden sadece birlik olmuş insanlar futbol oynayabilir?

Yorum: Birçok bilim adamı, ortaklığın, birlik olmanın, ilişki kurmanın, birbirleriyle yaşama ve işbirliği yapma eğiliminin, yaşamın en büyük ayırt edici özelliklerinden biri olduğunu söylüyor.

Benim Yorumum: Hayat birlik üzerine inşa edilir.

Soru: Gelişim, karmaşık yapıların bütünleşmesinin, birleştirilmesinin, ortak büyümesinin bir yoludur.

Bir yandan, servet, güç ve bilgi arayışında ayrılmaz bir şekilde birbirine bağlı ve birbirine bağımlı insanlar, kabilelere, imparatorluklara ve devletlere entegre edilir.

Bununla birlikte, cansız, bitkisel veya hayvansal doğaya bakarsanız, bir araya geldiklerinde bir çeşit süper-akıl edindiklerini göreceksiniz. Örneğin, canlı hücreler birleştirildiğinde, bir süper organizma oluştururlar. Ve insanlar sadece futbol oynamak veya en fazla kendi türlerini öldürmek için birleşebilirler. Neden böyledir?

Cevap: Çünkü cansız, bitkisel ve hayvansal seviyelerde, doğanın tüm parçaları içgüdüsel olarak,  onların böyle yapmalarını sağlayan, daha yüksek bir gücün dış etkisi altında birleşirler. İnsan kendi içinde, egoizmine ters olan bu yöntemi, gücü ve birlik düzenini bulmak ve yaratmakla yükümlüdür.

Bu, insan dışındaki cansız, bitkisel ve hayvansal doğa koşullarında bulunmayan, insanları diğer her şeyden ayıran bencilliğe aykırı bir çalışmadır. Bu, insanların doğayı ifşa etmek için büyüyen bir akla, becerilere ve ilkelere sahip olmalarını sağlar. Onların altındaki her şey, cansız, bitkisel ve hayvansal seviyelerdedir.

Ancak, onların seviyesinde, insanın, toplumun seviyesinde, insanlar hiçbir şey ifşa edemezler. Sadece bazı ilkel bağımlılıkları keşfederler, daha da fazlasını değil. Sonuçta, sadece bir güçleri vardır yani ayırmanın egoistik gücü.  Onlar, özgecil olan, ikinci güce sahip değillerdir.

Bu nedenle, tek bir güçle çalıştıklarında hiçbir şey olmaz. Onlar, kesinlikle bencil gücü geliştirmek için birbirleriyle ilişki içinde olmaya çalışırlar. O zaman da bu, sürekli dürtüklemeler ve krizlerle çok kötü bir şekilde gerçekleşir.

Eğer insanların emrinde de olumlu bir güç olsaydı, olumsuz olana karşı çıkan bir güç, o zaman elbette her şeyde başarılı olurlardı.

Kabalistik Terimler: “Yesh Mi Ain”

Yorum: Kabala’da, “yoktan var olma” olarak tercüme edilen “Yesh Mi Ain” terimi vardır.

Cevabım: Bu terimi hiç çevirmezdim. “Yesh Mi Ain” olarak bırakmak daha iyidir.

Burada, var olan her şeyin sıfırdan geldiği anlaşılmaktadır – bir şekilde bir yerden, bir zamanlar yüksek manevi doğa alanından, yüksek bir zihinden, bir yaratılış planının ortaya çıkmasından. Ve ondan sonraki her şey bu düşünceden iner ve gelişir. Bu nedenle, Yesh Mi Ain şimdi var olan şeydir, ama bir zamanlar değildi.