Her Gün Yeniden Doğmak


Soru: Eğer her şey Yaradan’ın planına göre oluyorsa, O’nunla şimdi bir antlaşma yapabilir miyim ve geçmişte yaptığım ve bugün hayatıma karışan bazı şeylerin sonuçlarını geçersiz kılabilir miyim?
Cevap: Geçmiş olmadığından, geçmişle ilgili endişe duymayı bırakabilirsin. Kişi her dakika yeniden doğar. Bu nedenle, kaç yaşında olduğun önemli değil, bu andan itibaren çalışmaya başla. Ben halen 70 yaşındayım ve çalışmaya her zaman yeni doğmuşum gibi başlarım. Her hangi bir sorun yok.

To Be Reborn Each Day

Grup İçindeki Çalışmayla İlgili Sorular

Soru: Dostlarımla ilgili şikâyetlerimle nasıl başa çıkacağım? Onunla oturmalı ve nelerden hoşlanmadığımı tartışmalı mıyım ya da bunu kendime saklamalı ve onun benden daha iyi olduğuna zihinsel olarak kendimi ikna etmeye mi çalışmalıyım?

Cevap: Grup içinde tartışın çünkü bunu Yaradan size grup içinde O’nun ifşası için daha büyük bir bağ kurmanız için veriyor.

Soru: Bağlantı üzerine çalışma, dostlarımın arzularını benimmiş gibi hissetmeyi istemek anlamına mı geliyor? Eğer evet ise, o zaman dostların hangi arzularından bahsediyoruz: dostların bütün arzuları ya da sadece Yaradan için olan arzuları?

Cevap: Bu dostların sadece Yaradan için olan arzulardır.

Soru: Grup içindeki birlikten on Sefirot’un ortaya çıkmasının işaretinin, mutluluk olduğunu söyleyebilir miyiz?

Cevap: Bu eşlik eden hislerden biridir.

Questions About Work In The Group – 2

Değişim Safhasının Başlangıcı

Soru: İnsanları birbirleriyle iletişim haline getirmek ve dünya topluluğunun çekirdeğini oluşturmak için Kabala grupları halinde organize etmek kaç nesil sürecek?

Cevap: Bu nesillerin sayısı ile ilgili değildir. Eğer kişi “sıkıntıda” ise bu çok uzun sürmez.

Mesele şu ki bugün insan toplumunun bir değişim geçirmeye ihtiyacı var; karşılıklı ilişkilerdeki, hayatın gerçek anlamını arayıştaki değişim ve bu yalnızca bir başlangıç. İnsanlık birkaç yıl sürebilecek bir safhanın içinde. Bugün olup bitenlere bakılırsa, bunun çok hızlı olacağına inanıyorum.

En azından çocuklarımızı hazırlamak zorundayız, böylece biraz yardımla, hayatın anlamı hakkındaki ebedi sorulara doğru cevaplar verebilsinler böylece kendileri için doğru ve güvenli çevreyi düzenlemeleri mümkün olacaktır.

The Beginning Of The Transition Phase

Av’ın 9’u

Av’ın 9’u, egoizmin bize hakim olduğu, aramızda olabilecek iyi her şeyi yok eden ve ayıran bir koşuldur. Bu Beit HaMikdaş’ın (tapınak) yıkılması denilen bir koşuldur.

Bugün tam da bu durumun içinde bulunuyoruz. Kimse başkaları için iyi duygulara sahip değil, bu yüzden tapınağımızı yeniden inşa etmek bize kalmıştır, Üçüncü Tapınağı inşa etmek: Birliğin ve birbirini tamamlamanın, nefret, kibir ve gururun üzerine yükselme koşuluna gelmektir.

Yaradan’ın ifşa olacağı, iyi güçler denilen bağı aramızda yaratmamız gerekir. Bu arada, bu hala dünyamızda gizlidir. Doğru ve iyi bağlantılar kurduğumuz an, dünyanın iyiliği içimizde ifşa olacak ve tüm insanlar için Üçüncü Tapınak nasıl inşa edildiğini tüm dünyaya göstereceğiz. Yazıldığı gibi “Benim evim tüm insanlar için bir dua evi olarak adlandırılacak. (Isaiah 56:7)”

Ben, halkımızın başına gelen tüm trajik olayların bitmesini diliyorum; bunlara neyin neden olduğunu fark edelim ve anlayım ve kökünü kazıyalım, sevginin bağıyla bunların üzerine yükselelim. Bunu başarıyla yapabilelim!

http://laitman.com/2016/08/the-9th-of-av/

 

Arzuları Islah Sırası

Tora, “Deuteronomy, Eikev 7:22 – 7:23”: Ve Efendi, Tanrın, senin önünde o ulusları azar azar dışarı atacak. Onları hızlıca yok etmen mümkün olmayacak, tarladaki hayvanlar sayıca senden fazla olmasın diye. Fakat Efendi, Tanrın, onları sana teslim edecek ve O, onlar imha edilene kadar büyük karmaşayla onları şaşırtacak.

Arzuların ıslah süreci en hafiften en ağıra yavaş yavaş ortaya çıkar. Uluslar, insan seviyesindeki arzularımızdır. Tarladaki hayvanlar, çekirgeler, akrepler ve benzerleri hayvan seviyesindeki arzuları sembolize eder.

Topraktan gelen her şey, volkan patlamaları, seller vb. cansız seviyenin arzularıdır. Yani her seviyede istediğiniz bir şey olabilir: cansız, bitkisel, hayvansal ve insan. Ve bütün bunlar kişinin içindedir ve ıslah edilmelidir.

Bu nedenle, bu yavaş yavaş olur, en küçük arzudan başlar ve en büyüğüyle biter. Kısacası eğer en geniş, yüksek bir arzuyu ıslah edebilsen, bu kategoriye dahil olan bu arzunun altında olan her şey ıslah olur.

Soru: Bu, en büyük arzuyu ilk olarak ıslah edebiliriz anlamına mı gelir?

Cevap: Bu kişinin nerede olduğuna bağlıdır. Prensip olarak, başlangıçta her şey en düşük seviyeden ve yukarıya doğru ıslah edilir.

The Order Of Correction Of Desires

Amaç Her Şeyi Belirler

Soru: Hoşlanmadığım bir ülkede yaşıyorum ve beni istemeyen birini seviyorum. Ne yapmalıyım?

Cevap: Bütün bunların üzerine çıkman gerektiğini düşünüyorum. Sevmek ya da sevmemek ne anlama geliyor düşünemiyorum. İlk olarak bunu hayatın amacına ilişkin olarak karşılaştır ve test et ve belki o zaman hoşlanmadığın ve hoşlandığın nedir belirleyebilirsin. Ve bugün tercih ettiğin şey yarın seni hayal kırıklığına uğratacak ve belki de ondan nefret bile edeceksin. Kendini bundan uzakta tutmaya başla. Böylece değerleri, yeniden gözden geçirmen gerekli olur. Sonuçta kişinin nerede yaşadığı önemli değil. Ben, bugün yaşadığım gibi yaşamayı hiç düşünmedim. Her şeyi belirlemede bir amaca ihtiyaç vardır.

Ve amaç, Yaradan’ın bu dünyada kişiye ifşa olmasıdır. Başka hiçbir şeye ihtiyacımız yoktur. Ve sen o zaman tamamen mutlu olacaksın ve sonsuzluğa, sınırsızlığa ve bütünlüğe kavuşacaksın, burada ve şimdi. Hangi ülkede yaşadığın, hangi işe sahip olduğun, hangi eşle hayatını yaşadığın vb. senin için önemli olmayacak. Yaradan’ın seni neden bu sistemin içine koyduğunu anlayacaksın ve sonuçta hayatında her şey yoluna girecek.

The Purpose Determines Everything

Manevi Başarı İçin En İyi Meslek

Soru: Kabala Bilgeliği iş sahibi olmaya karşı mıdır?

Cevap: Asla. Kişi, paraya ihtiyacı yoksa bile çalışmalıdır. Meslekle ilgili, Kabalist olmak isteyen birine, örneğin, doktor olmak yerine çok düşünce gerektirmeyen işleri seçmesini tavsiye ederim. Bir doktor işe boğulacak, geceleri bile çağrılacaktır. Oysa bir doktordan daha düşük maaş alsa bile, kişi daha rahat ve ruhun gelişmesi için daha çok zamana sahip olacaktır.

Yorum: Ancak bizimle çalışan birçok doktor ve programcılar var…

Cevap: Her şey görecelidir. Manevi çalışmaya bağlanmış kişi zamanını bir meslekte iyi bilinen olmaya adayamaz çünkü düşünceleri tamamen manevi edinime odaklı olacaktır. Odağı artık gelişmeye, yaratıcılığa ve zorlu mesleki vizyona yönlenmiş olmayacaktır.

Soru: Sizin bilime eğiliminiz ve sibernetik ile ilgilenmeniz Kabala ilmini öğrenmenizde yardımcı mı oldu yoksa engel mi oldu?

Cevap: Çalışmalarımı bitirdiğimde, bir enstitüde kan transfüzyonu için genç araştırmacı olarak çalıştım. Bu ben Kabala Bilgeliğini çalışmaya başlamadan çok önceydi. Mastır derecemi tamamlayınca İsrail’e göç ettim. Yani, bunların hepsi benim geçmişime ait, hepsini geride bıraktım. O zamandan beri sibernetikle ilgili değilim; sadece Kabala ilmini öğretmede bana yardımcı olan belirli temelleri hatırlıyorum çünkü sibernetik hayatın yönetimini ilgilendiren bir bilim dalıdır ve Kabala İlmi de hayatın yönetimiyle ilgilidir ama daha yüksek seviyede.

Ben içimdeki bir boşluğu doldurmak amacıyla sibernetik öğrendim. Hiçbir şeyin hayatın yönetimi hakkında bir teoriden, hayatın nasıl yaratıldığını, nasıl davrandığını, nereden geldiği ve ne için ve neden olduğunu anlamaktan daha ilginç olamayacağını düşündüm. Bir öğrenci olarak, yavaş yavaş bu kitaplarda neler yazıldığını ve neyle uğraştıklarını anladım böylece ilgilenmeye başladım. Ama çalışmalarımı bitirdiğimde, bu bağlamdaki tüm çekiciliği de “uçup gitti”.

The Best Profession For Spiritual Success

Özgür İrade Arayışında, 1. Bölüm

Doğuştan Gelen ve Sonradan Kazanılmış Olan:

Genel olarak özgür iradeyle ilgili iki zıt kavram bulunmaktadır. Birincisi, bir kişinin özgür kararlar almasını sağlayan fırsatlara sahip olduğunu ve kendi hayatına, önemli ölçüde yön verdiği söyler. İkincisi ise, bunun tam aksine olarak kişinin özgür iradeden yoksun olduğunu ve olayların daha önceden belirlenmiş ve her şeyin kadere ya da ilahi takdire bağlı olduğunu söyler. Peki, o zaman hangisi doğru?

Benim ilk mesleğim bio-sibernetikti; bu insan bedenindeki, bedeni kontrol eden ve hayatı fonksiyonların yerine getirilmesini sağlayan ve belirli işlevlere ve hedeflere yönlendiren sistemleri araştırır. Şöyle ki, bio-sibernetiğe göre hiçbir özgür irade yoktur. Sonuç olarak beden, iki tür değişkene sahip karmaşık bir biyolojik sistemdir:

  • Doğuştan gelen nitelikler
  • Dış çevreden edinilmiş nitelikler

Bu çerçeve içinde, ortalama bir insanın, zerre kadar bile, özgür iradesiyle hareket etme olanağı yoktur. Bazı niteliklerini ailesinden miras almıştır, bazılarını da çevresinden edinmiştir. Gelişimi bu iki faktörün bileşimiyle belirlenmiştir.

Şu halde soru şu: Kişi, değiştirebilecekleri vasıtasıyla, diğer faktörleri seçecek midir? Ve eğer seçebilecekse, onu ne yönlendirir? İçerde olan yani doğuştan gelen ve dışarıda olan yani çevre yoluyla gelen, halen zaten yönlendirilmiyor mu ki? Ve eğer kişiye başka bir şey verilse bile bu da kişiye bağlı değildir, doğru mu?

Tanrının İradesi:

Kişi her olup bitene öngörülen bir tepki verir ve yoluna devam eder. Kişinin rastgele durumlara dayalı özgür seçimler yapabildiğini kabul ederiz. Ama gerçekte, durum böyle değildir ve hiçbir şeyde özgürlük yoktur.

Kısacası, bizim doğa ya da Elokim (Tanrı) dediğimiz bütünleşik sisteme dair yeterli bilgimiz yok. Tamamen karşılıklı olarak bağlantılı alt sistemlere ayrılmıştır ve onda tesadüfi hiçbir şey yoktur. Tam tersine, her şey tam olarak belirlenmiştir. Böylece insan içsel doğanın ve çevresel doğanın bir yaratığıdır. Kendisine bağlı özgür kararlar vermeye muktedir değildir.

O zaman bunu nasıl ele alabiliriz? Kişinin hareketini ve tavrını, iyi ya da kötü olarak değerlendirmek mümkün mü? Doğruyu söylemek gerekirse; hayır.

Ürettiğimiz bir cihazın üretim hatalarını değerlendirirken de bu aynı şekildedir. Eğer bir parçası arızalı ise, bunun ya içsel bir defodan ya da temasta bulunduğu dışsal bir faktörden olduğunu biliriz. Kısacası başka bir seçenek yoktur.

Şu halde, eğer sistemi doğru biçimde anlar ve hissedersek, bir insanı cezalandırmak için hiçbir sebep olmadığını görürüz. Tora’nın modern anlayışı içinde hiçbir cezalandırma olmayışı tesadüfi değildir; onda sadece ıslahat vardır. Kişi, dışsal faktörler vasıtasıyla değişim yaşayacağı bir sistemin içine yerleştirilmelidir ve böylece hayatı değişik şekilde akmaya başlayacaktır.

Ancak bizler, kadercilik ve kadere inanmaktan, kör talihe inanmaya uzayan bir ölçekte kafamız karışmış bir haldeyiz. Bazıları, her şeyin tanrının ellerinde olduğuna inanıyor; diğerleri ise sadece bazı olayları tanrının iradesine terk ediyor.

Esasen, tanrı, hayatlarımızı iyileştirmek için bir tür ilişki kurmaya çabaladığımız, bilinmeyen bir bileşendir.

(Kab.Tv’den, Yeni Hayat, 28 Haziran 2016)

http://laitman.com/2016/08/in-search-of-free-will-part-1/

Gümüş Ve Altın

Soru: Paranın manevi kökü nedir?

Cevap: İbranice’de paraya Kesef denir. Bu iki anlama sahiptir: O, gümüş (Kesef) ve örtü/örtme/kapatma (Kissufim) ima eder. Eğer ihtiyaçlarımı kapatmak için yeterince sahipsem, buna para (kesef) denir. İhtiyaçlarımızı kapatabildiğimiz (Kissui) ölçüde, arzularımızı yerine getirebiliriz. “Kesef” kelimesi Doğu kökenlidir (Kesef, Tanga), Rusya’nın güney çevresinden gelir.

Bizim zamanımızda para sanal olabilmektedir ve Yahudiler zamanlar yanız gümüşle ödeme yaparlardı. Tora’da, İbrahim’in karısını gömdüğü Makpele Mağarası için 400 gümüş şekel ödediğinden söz edilir.

Tora özellikle gümüşten bahseder altından değil çünkü gümüş Bina’nın, ihsan etmenin özelliği iken altın alma niteliği olarak kabul edilir. Gümüş Atzilut’u, cömertliği, vermeyi ve ihsan etmeyi sembolize ederken, altın hırsı ve açgözlülüğü temsil eder.

Silver And Gold

Kabala Bilgeliği Ve Diğer Öğretiler

Soru: Kabala Bilgeliğindeki derslere ilave olarak hayatın anlamı hakkındaki sorular çok ilgimi çekmekte, ayrıca ben başka öğretmenlerden çeşitli diğer kaynakları ve doktrinleri de dinledim. Bunlar manevi hayatım için “çöp” müdür?

Cevap: Diğer öğretiler ile Kabala Bilgeliğini birleştirmenizi tavsiye etmem. Diğer metotlarla ilgilenmeniz ve Kabala çalışmayı bırakmanız sizin için daha iyi olur.

Bu sizin ruhsal sağlığınız için daha iyi. Örneğin, Yoga ya da Tarot kartlarıyla, istediğiniz her hangi bir şeyle meşgul olun ama hepsiyle birden değil. Hepsini anlayabileceğinizi düşünüyorsunuz. Ama yapamazsınız! Kişisel ve ruhsal “çöp” gerçekten ortaya çıkar ve bundan kurtulmanız zor olur.

Kişi herkesten duyduğunu derinden anlamak ve ilerlemekten acizdir. Bu sadece, ona “samandan buğdayı ayıklayabilirmiş” gibi görünür.

The Wisdom Of Kabbalah And Other Teachings