Ruh geçmiş yaşamları hatırlar mı?

Soru: Ruh niçin geçmiş, dünyevi yaşamlarının deneyimlerini hatırlamıyor?

Cevap: Ruh her şeyi gayet iyi hatırlar, çünkü mevcut safhası zaten geçmiş olduğu, önceki safhalar tarafından belirlenir.

Her şey kesinlikle belirleyicidir. Şans eseri olan hiçbir şey yoktur.

Does The Soul Remember Its Past Lives?

Kabala ve Zihniyet

Soru: Bir insanın kimi coğrafi yerlere yerleştiğini ve oraların karakterini ve zihniyetini kazandığını varsayalım. Hepsi yukarıda mı belirlendi?

Cevap: Evet.

Soru: Kabala’da bir zihniyet kavramı var mı?

Cevap: Hayır. Üst dünyada bir kişi tamamen yeni özellikler, yeni safhalar edinmeye başladığı için dünyevi insan özellikleri, ruhun özellikleri üzerinde çok küçük bir etkiye sahiptir.

Bununla birlikte, kişi Adem’in genel sistemine dahil edilmesinin sınırlarını ve aynı zamanda hayvan safhalarını, özellikle de maddesel zayıflıklarını ve eğilimlerini görür. Fakat manevi ıslah için gerçekten önemli değil.

Kabbalah And Mentality

İnan ya da İnanma

Soru: Kabalistler için ışık ve karanlık ne ifade ediyor?

Cevap: Işık ihsan etme niteliği ve sevgidir. Karanlık, nefret uyandıran alma niteliğidir.

Bizim dünyamızda, ikisini de anlamıyoruz, çünkü biz, gerçek ihsan etme ve sevgi niteliğine sahip değiliz ve sadece egoizmden hareket ediyoruz. Yine de, birini diğeri olmadan anlamak imkansız.

Üst dünya ile kesinlikle hiçbir temasımız yok, manevi bir kıvılcımdan başka. Bu nedenle, her şey gruptaki bütünsel ilişkilerin gelişimine olan katkımıza bağlıdır. Bu ilişkiler sayesinde üst ışığı çekebiliriz ve o içimizde hem iyi (ışık), hem de kötü (karanlık) safhalarda var olacağımız, karşılıklı ilişkiler sistemini yaratacaktır.

Soru: Işığın ne olduğunu ne zaman anlamaya başlayacağız?

Cevap: Karanlıkta olduğumuzu, fark etmeye başladığımızda olacak.

Soru: Yaradan’ın bizi O’nun karşıtı olarak yarattığı yazılıyor. Öyle değil mi?

Cevap: Hala ulaşmamız gereken gerçek egoizm hakkındadır. Bununla birlikte, cansız, bitkisel ve hayvansal seviyelere sahibiz. Şimdi dördüncü seviyeye, insan seviyesine yükselmeliyiz. Yaradan’ın karşıtı olan düzey bu düzeydir. Bu seviyeye henüz ulaşmadık. Ruhsal Dünyada ona sol çizgi olarak ulaşıyoruz.

To Believe Or Not To Believe

Her Şey Işık Tarafından Biçimlenir

Soru: Daha önemli olan nedir? Hazzın ışığı mı ya da arzu mu? Işık arzuyu biçimlendirir mi, yoksa ışığın niteliğini ve miktarını belirlediği süreçte tersine çevirmek mümkün mü?

Cevap: Her şey sadece Işık tarafından biçimlendirilir – O ilk ve sondur. Biz onu teşvik etmeliyiz.

Eğer doğru bir şekilde yaparsak, Işık üzerimize gelir ve işlevini yerine getirir, ve eğer yanlış bir şekilde yaparsak, o zaman ışığın etkisi altında hala bizi ıslah eden doğanın zorlayıcı güçlerinden etkileniriz ama hoş olmayan bir yolda.

Işık Yaradan’ın arzusudur. Çevreleyen ışık ise dört bir yanımızdadır ve aşamalı olarak bizi, alımına hazırlar.

Everything Is Formed By The Light

Gizlilik Özgürlük Verir

Soru: Grup aracılığıyla güç alabileceğimi söylüyorsunuz. Grup Yaradan’dan bir verici midir, yoksa manevi bir güç kaynağı mıdır?

Cevap: İkisi de. Gerçek şu ki, bana göre, grup Yaradan’nın tezahürüdür. Bu nedenle, grupla birleşmeye çalıştığım ölçüde Yaradan’a bağlı kalmaya çalışıyorum. Gruba ihsan ederek, Yaradan’a ihsan ederim ama ben ne bunu görüyorum ne de biliyorum.

Eğer grup yerine Yaradan’ı görseydim, bir köle gibi o’na sürekli olarak ihsan etmek zorunda olurdum. Otomatik olarak bir meleğin forumda olurdum. Bununla birlikte, bu Yaradan’ı görmeyerek nasıl özgür seçimimin olduğudur.

Yaradan bu dünyanın ardında gizlenmiştir.

Bu nedenle, “Olam” (Dünya) kelimesi “Alama” kelimesinden gelir (Gizlenme). Buradan gizlemenin bize özgür seçim veren büyük bir lütuf olduğu çıkar.

Sadece Yaradan’ı edinmede özgür kalabildiğim ölçüde, her şeyi kontrol eden bu büyük gücü ortaya çıkarabilirim : geçmiş, şimdiki zaman ve gelecek.

Soru: Diyelim ki; dünya çapında saygı gören zengin bir insanla tanıştım. Onu kendi çıkarlarımla kullanmak istemediğim için, onunla tanışlığımı daima herkesten ve hatta kendimden bile saklıyorum. Yaradan ile ilişkimizi de böyle düşünmek mümkün mü?

Cevap: Bana tamamen ifşa olmasına rağmen, Yaradan’la tanışlığımı kendi hatrıma kullanmıyorum, “O evimin tümünde sadıktır” diye yazılmıştır.

O size güvenir ve arzularınız üzerinde bir kısıtlama (Tzimtzum) yapmak için kendi içinizde bir ekran yaratmanız gerekir – Yaradan’dan hiçbir şey kabul etmemek ve sadece ihsan etmek için çalışmak.

Soru: O, kendisini sürekli bana ifşa etmeye çalışıyor ve ben kendim onu sürekli olarak gizliyor muyum?

Cevap: O sadece sen onu gizlemeyi öğrendikten sonra ifşa olur…

Concealment That Gives Freedom

Cadılar, Şeytanlar ve Hortlaklar

Soru: Ruhlar, cinler, melekler ve şeytanlar var mıdır?

Cevap: Cadı, hortlak, şeytanlar, cinler yada diğer kötü ruhlar yoktur.

Bunlar bir kişinin tüm nitelikleridir. Kabala’da, hem saf (özgecil), hem de saf olmayan (egoist) güçlerin pek çok ismi vardır. Ancak, hepsi bir insanın içindedir. Bu şeytanları kovmamız gerektiği anlamına gelmez. Egoist niteliklerimizi düzeltmeliyiz.

Onları bir görüntü şeklinde hayal etmeyin. Bir şeyi değiştirmek mi istiyorsun? O zaman kendini değiştir, egoizmini değiştir. Diyelim ki; dün egoizmin -20 idi ve bugün -10. Bu, içinizden bazı “şeytanları” kovduğunuz anlamına gelir.

Witches, Devils, And Ghouls

Yaradan İle Bağ Stresi Ortadan Kaldırır

Soru: Dış dünya, modern kişiyi devamlı bir stres durumuna sokuyor. Bununla nasıl baş ediyorsunuz?

Cevap: Devamlı stresin ne olduğunu hayal edemiyorum çünkü ben olan her şeyde Yaradan’la bağlarım. Eğer onun gücündeysek, onun sürekli etkisi altında isek ne tür bir stres olabilir ki? Sakinleşmekten ve onun üzerimizdeki eylemlerinin akımıyla yüzmekten başka bir şeye ihtiyacımız yok.

Baal HaSulam ve Rabash’ın düzenli olarak makalelerini okumanızı tavsiye ederim. Tüm stresi hızlı bir şekilde sizden alacaklar. Dünyanın bir iyiliksever güç tarafından yönetildiğini ve ihtiyacımız olan tek şeyin, her şeyi Yaradan’a getirmek için, onunla sürekli bir bağ olduğunu anlayacaksınız.

Connection With The Creator Annihilates Stress

Zihin ve Duygular

Soru: Bir kişi Kabala’yı akılla anlayamaz ancak sadece duygusal açıdan mı anlayabilir?

Cevap: Zihnimiz duyuların bir türevidir. Ruhsal dünya akıl ile anlaşılamamaktadır, çünkü Yaradan bir arzu yarattı yani duyguları ve arzularımızı değiştirmeye başladığımız zaman akıl onlarla birlikte değişir.

Bu nedenle duyulara dönüyoruz – değiştirilmek zorundalar ve akıl sırasıyla değişecek.

Akıl bizim egoist arzularımıza hizmet eder. Diğer bir deyişle, bencildir.

Soru: Niyetler değiştiğinde akla ne olur? Farklı olmaya mı başlar?

Cevap: Duygular sevgi ve ihsan etme için değiştiğinde, akıl da değişir. Akıl açıkça arzuların bir hizmetçisidir.

Soru: Bilim adamları, bir kişinin beynin potansiyelinin% 3-5’ini kullandığını tespit ettiler. Eğer kişi ihsan etmek için çalışıyorsa, kalan% 97’yi kullanacak mı?

Cevap: Evet. Ancak bunun için hala ihsan etme niteliğini elde etmek gerekir.

Mind And Feelings

Yukarıdan Bir Hediye

Soru: Sıradan hayattaki korkunç hayal kırıklığımın, üst dünya gerçeğine gelmeme yardımcı olacak bir hediye olduğunu söyleyebilir miyim?

Cevap: Kesinlikle! Bu gerçekten bir hediyedir. Nihayetinde pek çok kişi hala maddi hedeflerin tatmininin peşinde koşuyor.

Aynı zamanda, Kabalistler hiçbir şekilde bir kişinin bir keşiş haline gelmesini, kendini sınırlamanı, açlıktan ölmesini vb. söylemez. Aksine, hayattan zevk al! Vücuda ne istiyorsa ver. Asıl önemli olan onun sana müdahale etmemesi, çok fazla zaman ve çaba gerektirmemesi ve sana daha yüksek doğayı inceleme fırsatı vermesidir.

A Gift From Above

Yaradan Neye Benziyor?

Soru: Büyük Kabalistlerden herhangi biri Yaradan’ı kendi içsel görüşüyle gördü mü? Yaradan neye benziyor? Belki bu saçma ama umutsuzca onu bir şekilde hayal etmek istiyorum. Bir damla su bir okyanusun indirgenmiş örneği ise o halde Yaradan’ın kişiliğinin de görünür bir örneği olmalıdır.

Cevap: İlk olarak, Yaradan’ın kişiliği yoktur. İkincisi, bizler anlamadan bir şey hayal ettiğimizde onu Yaradan’a işaret edemeyiz. Yaradan bağ, ihsan etme ve sevginin niteliğinden başka bir şey değildir. Herhangi bir ses veya görüntü olmadan objektif olmayan bir şeydir. Sahip olan bir kişide tanımlayabileceğimiz bir niteliktir.

Başka bir deyişle, eğer sende herhangi bir ölçü, güç ya da kuvvette ihsan etme niteliği varsa, o zaman Yaradan’ın senin içinde somutlaştığı ve bu bölümde senin içinde var olduğu söylenebilir.

Soru: Bir kişi Yaradan’ın içinde somutlaştığını görebilir mi?

Cevap: Hayır, görmek imkansız. Sadece bir birey ihsan etme ve sevginin niteliğini edindiğinde, kendi içinden içsel görüşü ile Yaradan’ın içinde ne kadar var olduğunu hissedebilir, hatta onu ölçebilir.

Gerçek şu ki; Kabala bilgeliği, niteliklerin, duyuların, arzuların, güçlü yönlerinin, ekranların uzaklıktan sevginin gücüne yakınlık ya da reddedilme kuvvetinin vs. ölçülmesini sağlar. En nihayetinde, hepsi bize Yaradan’la birliğe doğru form ya da hareketin benzerliğinin resmini verir. Bir kişi “Yaradan” anlayışına ne kadar yakın ya da ondan ne kadar uzak olduğunu anlayabilir.

Soru: Bir Yaradan var ve onun nitelikleri var denebilir mi?

Cevap: Hayır. “Yaradan” derken, nitelikleri kastediyoruz. Maddi düzeyde de sadece nitelikleri görüyoruz, yalnızca bize bunlar nesnelermiş gibi geliyor. Aslında tüm bunlar kuvvetlerdir.

Her şey iki kuvvetten oluşur: Alma kuvveti ve ihsan etme kuvveti. Onların etkileşimleri bizim için formun her biçimini yaratır.

What Does The Creator Look Like?