Category Archives: Toplum

İyi Ve Kötü Arasında Özgür Seçim Var Mıdır?

Soru: Kişi başlangıçta iyi ya da kötü müdür? Sonuçta buna bağlı olarak tüm yönetim sistemleri ve koşulun sistemleri inşa edilmiştir. Kabala bunun hakkında ne diyor?

Cevap: Kişi, kendisinin tamamlanması uğruna, kendisine en yakın kişilere bile zarar verebilecek bir yaratıktır. Onun doğası budur.

Soru: Yani bunda özgürlük var mı? Doğasını kullanabilir mi, kullanamaz mı? Sonuçta, tüm insanların kötü olmadığını görüyoruz.

Cevap: Bu başka bir sorudur: “Doğamın üstüne yükselebilir miyim?”

Soru: Nazik olmak özgür seçim midir? İyi bir insan olmayı seçiyor muyum?

Cevap: Kişi hiçbir şey seçmez. Bu sorular çok dar bir çerçevededir, sanki bir mahkûma soruyoruz gibi: “Özgür müsün yoksa hapis misin?” Eğer hapishanede doğmuşsa ve hiç terk etmediyse, o, bu hayat diyecektir. Özgürlük veya hapsin ne olduğunu bile bilmiyor.

Soru: Yani Kabala bilimi, bir kişinin aniden bir soru sorması gerçeği ile başlar: “Ben özgür değil miyim? Hapiste miyim?” Bu an hayatın anlamını aramaya başlar. Bundan önce dokunulmaması gerektiği anlamına mı geliyor?

Cevap: Hiç dokunulmaması gerekir. Sadece bunu isteyen insanlar bize gelsin. Ve ilgilenmeyenler gelmesin. Onlarla yapacak bir şeyimiz yok.

Is There Freedom Of Choice Between Good And Evil?

Gerçek Özgürlük Kavramı

Soru: Kabala bilgeliği, egoist dünyamızda hiçbir özgürlük olmadığına dair bir anlayış sunar. Özgürlük, edinmem gereken ihsan etme ve sevginin nitelidir. Ancak, öyle görünüyor ki bu zorunluluğu kendim üstlendikten sonra, dünyevi algıma göre özgür olmayacağım. Sizce bu edinim özgürlük müdür?

Cevap: Ben başkalarından sorumlu olduğum zaman ve onlara ihsan etmek, tamamlamak, sevmek ve onlara yardım etmek için bir fırsata sahibim, o zaman özgürüm. Bu arzuların ifadesinde özgürüm.

Özgürlük, kişinin arzusunun yerine getirilmesidir. Dünyamızda, arzularımızın gerçekleşmesi olamaz, çünkü biz onları seçmiyoruz. Hem arzular hem de onların gerçekleşmeleri Yaradan tarafından bizlere empoze edilir.

The Concept Of True Freedom

Hızlı Kabala İpuçları – 4/23/17, Bölüm 1

Soru: Eğer ruh, arzu ise, kırık bir arzu nedir? İstemediğiniz bir arzu mudur?

Cevap: Kişinin, dünyada hiçbir şey düşünmeden yalnızca kendi iyiliği için haz almak istediği egoistik arzu, kırık bir arzu olarak adlandırılır.

Soru: Bir ruh, isme nasıl sahip olabilir? Kim ruha isim verir? Yaradan mı?

Cevap: Ruh adını, yükseliş derecesine göre kendi kazanır. Yaradan’a olan benzerlik seviyesi ruhun adını belirler.

Soru: Ruh herkes için tek mi?

Cevap: Genel olarak, bunun tam olarak böyle olduğunu anladığımız bir koşula ulaştık. 

Soru: Hayatın anlamı tek bir kişi için bireysel olarak mı var, yoksa gezegendeki tüm insanlar için ortak bir anlam mı var?

Cevap: Tek başına bir insan yaşamın anlamını bulamayacaktır, çünkü hepimiz Adem’in tek bir ruhundan geliyoruz. Bu nedenle yalnızca ortak ruhun edinimi bize hayatın anlamı hissini verir.

Soru: Tek bir ruhun parçaları arasındaki zıtlık, Yaradan’ın bir oyunu, aldatmacası mı?

Cevap: Evet. Bu, egoizmimize rağmen kendi aramızda birleşip, ilk koşuldakinden 613 kat fazla arzunun gücüne ulaşabilmek için gereklidir.

Blitz Of Kabbalah Tips – 4/23/17, Part 1

Geleceğin Toplumu: Yaradan İle Ortak Olmak

Soru: Yaşam “Her biri yeteneklerine göreden, her biri kendi gereksinimlerine göreye” prensibine dayanarak, pratikte neye benzeyecek? Ticaret ve finans gibi uygulamalar devam edecek mi, yoksa geçmişe ait bir şey mi olacaklar? 

Cevap: Her şey, konuştuğumuz toplumun seviyesine bağlı, çünkü o bugün ya da yarın inşa edilmeyecek. Bu, insanlara bağlı olan çok uzun, kademeli bir süreçtir.

Bu nedenle hiçbir zaman sınırlaması olamaz. Çok şey bu yola başlaması gereken toplumun acısına bağlı. Rusya’da acı, açlık, tahribat vb. yapay olarak dayatıldı. Buna ek olarak, bunun öncesinde Birinci Dünya Savaşı yapıldı.

Fakat esas olarak, burada insanların farkındalığı gereklidir. Ve acı çekme ihtimalinin farkına varmak, kendine acı çektirmeye eşlik etmemelidir. Bu önce gelir.

İkinci olarak, dünyada kademeli olarak yeni bir eğitim uygulamak gerekiyor. Bir insanın bu yöntemi gerçekten anlaması ve küçük gruplar halinde uygulaması ve üst Işık’ı çekmesi zorunludur.

Rus komünistlerinin problemi neydi? Dine karşı çıkmak zorunda kaldılar. Kendileriyle din arasında bir bağ olan doğru teması yaratamadılar. Yani eğer üst güç, üst yönetim varsa, o halde kendimizi kontrol eden biz değil, başkasıdır. Onların sorunu buydu.

Ve Kabala buna çok basit bir cevap verir. Elbette, üst yönetim her şeyden sorumludur, fakat “tanrı”nın altında onun küçümsenen köleleri gibi yürümekle değil, aynı zamanda Yaradan ile ortak olma yolunda kendimizi değiştirmek zorundayız.

Society Of The Future: Becoming Partners With The Creator

Geleceğin Toplumunun İdeal İlkesi

Soru: Baal HaSulam, “Herkes kendi ihtiyacına göre alacak ve becerisine göre çalışacak,” ilkesi son neslin temel taşı olarak koyar. Neden?

Cevap: Egoizmi ile ilgili olarak, bu en ideal ilkedir. Temel fizyolojik ihtiyaçlarınız olduğundan, onları doldurmalısınız, çünkü bedeniniz insan değil hayvansal seviyeye aittir ve istediği neyse verilmelidir.

Bir hayvan, içgüdüleri tarafından yönetilir; ihtiyaç duyduklarından fazlasını yemeyecek, günde 20 saat uyumayacak vb. Ve bizde her şey insan egoizmi üzerine inşa edilmiştir ve bu nedenle arzularımızda sınırlı değilizdir. Biz bütün dünyayı isteriz. Ne için? Aslında, bu şekilde kendinizi mahvediyorsunuz. Önemli değil, istiyorum!

Bu bir problemdir. Bu nedenle toplum, bir kişinin orta çizgiyi bulmasına yardımcı olmalıdır.

Yorum: Yani, tamamen yeteneklerine göre yerleştirilir. Ve yetenekleri ona yalnızca bunun için verilir.

Cevap: Doğadan, yani Yaradan’dan aldığımız her şeyi, sadece, aynı Yaradan’a göre düzgün davranıp, O’nun katından hem hayvan seviyesinde hem de manevi (insan) seviyede bize gelen her şeyi en iyi şekilde kullanmak için alırız.

The Ideal Principle Of The Society Of The Future

Yaradan ve Doğa Aynı Kavramlardır

Soru: Tanrı’nın (Elokim) doğa kavramıyla (Teva) aynı olması ne anlama gelir?

Cevap: Elokim (Yaradan) üst kuvvetin adıdır ve bu aynı üst kuvvet doğa, İbranice Teva olarak adlandırılır. Yaratıcı ve doğa aynı kavramlardır, Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam gibi farklı dinlerde tasvir edildiği gibi Tanrı yoktur. O sadece üst güçtür.

Kabala, dinle hiçbir ilgisi olmayan bir bilgeliktir. O, bize doğayı yöneten üst güç hakkında bilgi verir.

Doğa, insanın kendisi de dâhil olmak üzere hissedeceği her şeydir.

The Creator And Nature Are The Same Concepts

Ruhumu Yükseltmek

Soru: Benim içimdeki özlemi, benden gizlenen bilgiye ulaşmak ve edinmek için uyandıran şey nedir, Kabala bilgeliği mi?

Cevap: Ruh köküne özlem duyar. Ruhumun nereden geldiğini ve nereye gittiğini bilmek isterim. Beden doğar, gelişir ve ölür. Ve buna eşlik eden, ruh denilen bir durum var ve o sonsuzdur. Ona neler olup bittiğini bilmek isterim.

Neden bu dünyada varım? Öyle ki, benim çürüyen bedenimin yardımıyla, ruhumu az bile olsa bir sonraki seviyeye yükselteceğim.

Ne yazık ki, dünyamızda bu fırsat kişilere verilmektedir. Daha doğrusu, herkesin böyle bir fırsatı vardır, ancak bunu hissetmezler ve geçerler. Bu nedenle, ruhumuzu yükseltme ve belki de onun içinde Yaradan’ı ifşa etme fırsatına dikkat etmeliyiz. Bu, kişinin özel erdemi ve özel edinimidir. O zaman, hayat gerçekten iyi bir sebeple yaşanmıştır.

Hadi bunu yapmaya çalışalım. Yaşam – biz böyleyiz ve bu yüzden hayatı yaşıyoruz; ölüm – biz bu formda öleceğiz, ancak ruhumuzu bir üst seviyeye çıkarmayı denemek zorundayız.

Elevating My Soul

Hızlı Kabala İpuçları – 12/11/16, Bölüm 1

Soru: Kabala bilgeliğini, hayatımda çocuklarımın sorumluluklarını yerine getirip, maddi kazanç elde edip ve denge sağladıktan sonra çalışabilir miyim?

Cevap: Vaktin varsa yapabilirsin, bu senin işin.

Soru: Dünyam, var olduğum sürece var olur. Bu gerçek mutluluğun benim varlığım olduğu anlamına mı geliyor?

Cevap: Gerçek mutluluk, Yaradan’a ulaştığınız ve O’na haz verdiğinizi keşfettiğiniz zamandır. O zaman, en üst manevi noktanızdasınız ki bu tam ifşadır.

Soru: Dünyamızdaki dostluk ve sevgi, alma arzusu mudur?

Cevap: Evet, egoist bir alma arzusuna sevgi denir.

Soru: Kabala bilgeliği esrar ile ilgili ne söyler?

Cevap: Kabalistler uyuşturucu tüketmezler, çünkü uyuşturucular kişinin düşüncelerini etkiler ve kişinin duygularını düzgün bir şekilde keskinleştirmesine, açmasına izin vermez. Uyuşturucular bizi farklı fiziksel yolculuklara yönlendirir.

Soru: Bir Kabalist ölümle arkadaş olabilir mi?

Cevap: Ölümle arkadaş olmanın ne anlama geldiğini bilmiyorum. Bir Kabalist, içinde var olduğu ve onu tanımlayan bedenin kaçınılmaz bir koşulu olarak fizyolojik ölümle ilgilidir ve bundan başka hiçbir şey yoktur. Gerçek hayat aslında fiziksel bedenin üstündedir.

Blitz Of Kabbalah Tips – 12/11/16, Part 1

“1000 Beğeni, Yoksa Onu Bırakacağım”

Haberde (The Grio): “Cezayirli baba, küçük oğlunu pencereden sarkıtarak, Facebook’ta ‘beğeni’ talep ettikten sonra, Pazartesi günü iki yıla kadar hapis cezasına çarptırıldı.

BBC’ye göre Facebook kullanıcıları haklı bir şekilde panikledi ve tanımlanamayan baba, oğlunu Cezayir’de pencereden dışarı sarkıttığında kızdılar. Tehlikeli bir biçimde oturmuş olan küçük çocuğun resmini, 1000 beğeni gelmezse “onu bırakma” sözü ile yayınladı.

Soru: Nereye gidiyoruz?

Cevap: Artık gözümüzün korkmadığı bir koşula geldik, çünkü binlerce beğeni toplamanın cezaevinde oturmaktan daha önemli olduğu anlaşılıyor. Burada zaten dizginlenemeyen egoizm ile uğraşıyoruz.

Anlamalıyız ki, yalnızca üst güç, egoizm ile bir başka zıt içgüdünün, ihsan etme ve sevme içgüdüsünün yerini değiştirebilir. Ancak bu şekilde hayatta kalabiliriz.

Soru: Eğer kişiye, sevginin ne olduğunu, ihsan etmenin ne olduğunu göstermek için 1000 ya da 100 000 Beğeni ödense, bu dünya değişebilir mi?

Cevap: Evet. Fakat ona egoist olarak bakarsan, hiçbir şey yapamazsın. Birlikte bağlanmalıyız, yavaş yavaş üst Işık’ı, daha yüksek gücü çekmeliyiz. O gerçekten bunu yapabilir, insanların onun etkisi altında nasıl değişmeye başlayacağı budur ve sonra “beğeni” göndermeyi bırakacaklar.

Soru: Yani, bir insanda, ihsan etme ve sevme arzusu ortaya çıkacak mı?

Cevap: Kaçınılmaz olarak, üst Işık’ın etkisi altında. Aksi halde nasıl mümkün olabilir? Sonuçta, bugün bile, her şeyi isteksizce yapıyoruz. Bu güce köle olmanın ya da o güce köle olmanın bir önemi yoktur. Tek seçimimiz hangi gücün altında köle olacağımızdır.

“1,000 Likes Or I Will Drop Him”

İnsanlar Ve Hayvanlar

Soru: Hayvanlarda duyusal algı insanlarda olduğundan daha gelişmiş: görme, koku alma, işitme ve dokunma. Bu insanlardan daha gelişmiş oldukları anlamına mı geliyor?

Cevap: Dünyamızda, hayvanlar doğaya insanlardan daha fazla uyarlanmıştır. Bununla birlikte, doğayla ilgili insanın zayıflığı bir yandan ve gelişmiş zekâsı diğer yandan, tüm doğayı kendisine uyarlamasını sağlar. Bu yüzden, dendiği gibi, bu iki uçlu bir kılıç.

Soru: Maneviyatta, hayvanların duyarlılığı daha mı güçlü?

Cevap: Maneviyatta hayvanlar yoktur. Onlar, ihsan etme özelliklerini almayan insanlar gibi hayvan seviyesinde kalırlar.

Üst dünyaya, ihsan etmenin ve sevginin dünyasına girene kadar, biz hayvan olarak kabul ediliyoruz. Sonuçta, o zamana kadar, bizi hayvan seviyesinin altına düşüren, beş duyu ve birazcık fazla zekâ dışında hiçbir şeye sahip değiliz.

Humans And Animals