Category Archives: Sağlık

Tüm Virüslere Karşı Evrensel Aşı

Şimdi bütün dünya, Korona virüse karşı bir aşı geliştirmeye çalışıyor. Fakat bu virüse karşı manevi bir aşı var. Ve hiç şüphe yok ki hastalığa karşı tek gerçek koruma olacaktır.

Korona virüsten sonra, mutasyonlarının çok daha fazlasının ortaya çıkacağından ve bu kısır döngüden kurtulamayacağımızdan korkuyorum. Darbeler, birbiri ardına büyük sıklıkta takip edecektir: bu virüs değilse o zaman başka bir şey. Zaten böyle bir dönemin içindeyiz ve ondan kaçamayız.

Yine de çözüm basittir: birbiriyle düzgün ve içten bir şekilde nasıl bağ kurulacağını açıklayan, Kabala biliminin bize sunduğu bağ kurma yöntemini uygulamak. Yıkıcı ve egoist ilişkilerimiz, dostça ilişkilerle yer değiştirdikçe, Korona virüs ortadan kalkacaktır.

Görüyoruz ki, bu virüs çok seçici bir şekilde çalışıyor: o, bizi ayırıyor, tüm endüstriyel ve ticari ilişkileri, bankacılık sistemlerini ve şirketleri yok ediyor.

Bize kendi dilinde, inşa ettiğimiz bütün dünyanın yanlış, egoist ve birbirini sömürmeye dayalı olduğunu açıklıyor gibi görünüyor. Bu, doğanın insan safhasından da talep ettiği, doğanın integral ve karşılıklı olma formuyla çelişir.

Doğanın diğer bütün seviyelerinde, cansız, bitkisel ve hayvansal, tam bir ortak yaşam vardır. Ve sadece insan seviyesinde sürekli bir savaş vardır. Doğa, insan aklımızı, duygularımızı ve anlayışımızı kullanarak, doğru bağı kurmamızı talep eder. Ve virüs bu konuda bize yardımcı olmaktadır.

Koronavirüs Salgını Tahmini

Koronavirüs salgınının gelişimi için hangi tahmin yapılabilir, dünyaya yayılacak mı yoksa durdurulabilir mi? Burada birkaç önlem seviyesi vardır.

Her şeyden önce bu, Kabala biliminin dağıtımına, insanların en azından dünyanın dengesi ve uyumu hakkında, insan toplumunda doğanın bizi zorunlu kıldığı olumlu bağlar ve doğa yasalarına uyumsuzluğumuzun tüm bu virüslere yol açtığı gerçeği hakkında işiteceklerine bağlıdır. Bu, tüm sosyal ağlar aracılığıyla açıklanmalı ve dağıtılmalıdır. Her şey bizim elimizdedir.

Küçüklüğünüzden korkmayın ve hiçbir şeyin size bağlı olmadığını düşünmeyin. İşimizi yapmak, doğanın bizi hedefimize doğru yönlendirdiğini açıklamak bizim sorumluluğumuzdur ve buna göre hareket etmeye başlamamız gerekir. Koronavirüsten kurtulamayız – bu virüs olmazsa, diğerleri ortaya çıkacaktır. Son ıslah dönemi, şiddetli  darbelerin zamanıdır.

Kabala, virüs için en iyi tedavinin insanlar arasındaki birlik olduğunu öğretir. Ancak insanlık, salgına karşı farklı, zıt bir çözüm buldu: birbirlerini enfekte etmemek için izolasyon. Burada bir çelişki var gibi geliyor ama aslında yoktur. Bu tür koşullar altında birleşme, izolasyon olarak ifade edilmektedir.

Böyle bir salgında başkalarını önemsemek, ayrı olma, izolasyon olarak ifade edilir. Komşuma olan sevgim, fiziksel olarak diğerlerinden ne kadar uzakta olduğumla kendini gösterir. Bundan ötürü, içsel, zihinsel olarak onlara daha yakın olurum; sonuçta, onları önemsiyorum ve bu nedenle fiziksel olarak uzaklaşıyorum. Uzaklaşma eylemim,  aslında bir yakınlıktır/bağdır.

Korona Karşılıklı Sorumluluk

Koronavirüs, bize alışık olmadığımız ve hoş karşılamadığımız sosyal davranışları dayatmakta; karşılıklı sorumluluğa zorlamaktadır. Aslında, virüs gelişimimizde yeni bir aşama başlattı ve her yeni aşama, öncekinden daha iyi ve daha gelişmiştir; insanlığın birlik ve bütünlüğe doğru ilerlemesinde bir başka adımdır.

Çoğunlukla, doğamız gereği değişikliklere itiraz ederiz ve bilinen, şikâyetçi durumunda kalmayı tercih ederiz. Nerede kalmak istediğimiz ile realitenin bizi nereye çektiği arasında hissettiğimiz bu uyumsuzluk, acı verici ve göz korkutucu gelmektedir ancak bireyler, toplumlar ve hükümetler olarak yaptığımız en büyük hata, yeni aşamanın gelişini inkar etmek ve gerçeği olduğu yerde kalmaya zorlamaktır. Bu olmayacak. Bugün, eğer mutlu, güvenli ve hatta sağlıklı olmak istiyorsak, toplumun tüm kesimleri arasında birliği ve karşılıklı sorumluluğu benimsemeliyiz. Ne kadar erken başlarsak, düşünce yapımızı “ben” den “biz” e ve nihayetinde “bir” e dönüştürmemiz bizim için daha kolay olacaktır.

Koronavirüs Realiteyi Değiştiriyor, Bölüm 8

Küresel çaplı sorunlar zamanında

Soru: Virüs, “insan” derecesinde yani manevi, psikolojik düzeyde tutumumuzu değiştirebilmemiz için, sadece hayvansal seviyeyi, biyolojik bedenimizi mi etkiliyor?

Cevap: Evet. Gerçek şu ki, insanlar arasındaki en yüksek bağlantı duygusal bir bağlantıdır – birbirleriyle karşılıklı ilişkileri ve bir kişinin diğerine karşı niyeti.

Eğer bu niyetler iyiyse, bağ kurmaya yönelikse, doğa mutlak integral durumuna geçer ve o zaman şüphesiz, her şey yolunda gider.  İnsanlar ancak eylemleri iyi olduğu sürece doğanın yardımını görürler.

Ancak başkalarının pahasına kâr etmek ve hatta başkalarına zarar vermek için, birbirleriyle gittikçe daha fazla egoist ilişkiler kurarlarsa o zaman tabi ki doğai onlara dair tam zıt yönde kendini gösterir.

Bu virüs gibi, her türlü biyolojik problemin ortaya çıktığı yer burasıdır. Ayrıca çevresel sorunlar, savaşlar veya her seviyede –  cansız, bitkisel, hayvansal veya insan, herhangi bir şey olabilir.

Ana şey dağıtmaktır. Yazıldığı gibi, “Günahkârları dağıtın; bu hem onlar için hem de dünya için daha iyidir.” İnsanlar yavaş yavaş doğru sonuca varmak ve tekrar bağlanmaya başlamak için, birbiriyle belli bir mesafeyi korumaktalar ama iyi bir şekilde.

Soru: Yani doğa bizi zorla bütünleştirdi ve şimdi bir şekilde, bizi felaketlerle birbirimizden ayırıyor mu? Kabala’ya göre bizi bu şekilde etkilediğini mi söylüyorsunuz?

Cevap: Kesinlikle. Tarih boyunca,  Adem’in günahıyla başlayan, daha sonra birçok parçaya ayrılan, tek bir sistem varken olan şey buydu. Şimdi birbirimizle doğru etkileşim kurarak onları yeniden birleştirmeliyiz.

“Koronavirüsün Küresel Ölçekte Yararları Nelerdir?” (Quora)

Dünya çapında yüz binlerce insanı hasta eden ve düzinelerce insanı öldüren bir virüsün faydaları neler olabilir ki?

Bir faydası, çok daha büyük bir doğanın mevcudiyetinde ne kadar küçük ve zayıf olduğumuzu uyandırmaya yardımcı oluyor.

Koronavirüs, doğanın, zengin ve fakir, ünlü ve ünsüz, güçlü ve sıradan, eğitimli veya eğitimsiz ve kendi üzerimize koyduğumuz diğer birçok kategori arasında, nasıl ayrımcılık yapmadığının en iyi örneğidir.

Bu nedenle, dünyanın dört bir yanında sosyal mesafeli koşullara yerleştirilmiş olsak da, aslında doğa karşısında hepimizin ne kadar eşit olduğu üzerinde düşünebiliriz.

Birbirimiz ve ülkelerin arasında belirlediğimiz sınırların, onların hepsine nüfuz eden minik ufacık bir virüs tarafından iptal edildiğini görebiliriz ve bu nedenle böyle bir örnekten öğrenmek, akıllıca olur.

Doğa ayrılmaz bir sistemdir ve bütünsel olarak işlevini yerine getirdiği kadar, bizlerin de birbirimizle bağlı olmamız için, farkındalığımızın artmasını istemektedir.

Bu nedenle böyle bir sonuca varmak için bu salgını kullanırsak (doğa bizden daha büyüktür ve eğer birbirimizle daha bütünleşmiş bir bağ kurarsak, önceki yaklaşımımız olan diğerleri pahasına yararlanmaya çalışmayı, hepimizin parçası olduğumuz tüm insan toplumuna ve doğaya fayda sağlamaya çalışmak ile değiştirirsek) o zaman doğa ile dengeye girer ve onun tepkilerini olumlu bir şekilde deneyimleriz.

Koronavirüs bize ulaşıncaya kadar, diğerleri pahasına kendisine fayda sağlamak isteyen egoist insan doğamızın  bizi gittikçe daha fazla ayırmasına izin vermekteyiz.

İnsan egosu, bütünsel doğa algısını küçük parçalara ayırır.

Koronavirüsün yıkıcı olan etkileri kadar, muhtemelen pandemi hayatımıza girmemiş olsaydı, egoist davranışlarımızın bizi böyle bir nefrete yönlendirmesine izin vererek kendimizin çok daha fazla acı çekmesine ve benzerleri dünya savaşında patlak vermiş olan bölünmeye neden olurduk.

Bu nedenle, Koronavirüsün asıl faydası, bu dönemi, sonuçta doğanın karşısında ne kadar eşit olduğumuzu, Koronavirüse yol açan egoist yaşam tarzımızın nasıl bizleri kendimize zarar vermeye yönlendirdiğini düşünmek için kullanmak ve bu salgından nasıl daha düşünceli, destekleyici, cesaretlendirici ve birbirimize karşı hangi tutumlarla çıkabileceğimizi öğrenmek, akıllıca olur.

Koronavirüs Bize Ne Öğretir?

İnsanlık gelişiminde çok yol kat etti ve tek bir organizma gibi hissetmeye başladığı noktaya ulaştı. Tüm dünyayı böyle bir birliğe getirdiği için Koronavirüse teşekkür etmeliyiz. Bu salgın uzarsa, o zaman insanlık gerçekten tek bir sisteme ait olduğumuzu ve hepimizin birbirine bağımlı olduğunu keşfedecek.

Şimdiye kadar, bu bağımlılık, enfeksiyon korkusuyla, kendimi diğerlerinden izole etmem ve olumsuz bağlantıdan kopmam gerçeğiyle ifade edilmiştir.

Sadece olumlu bağlılığı ortaya çıkarmaya başlayalım. Eğer doğru bir şekilde bağ kurarsak, olumlu virüsler üretmeye başlayacağız.

Şu anda doğa, kötülüğün ifşası olarak bizim için zararlı virüsleri ortaya çıkarmaktadır. Ama sonra iyiliğin gerçekleşmesi için bu sürece devam etmeliyiz, birbirimizle birleşerek muazzam bir başarı elde edebileceğimizi öğreneceğiz.

Ana çözüm, hava uçuşlarının durdurulmasında veya felç olmuş bir ekonominin yeniden canlandırılmasında değil, insanlar arasındaki bağdadır. Virüs, birleşmeye doğru en azından hafif bir kayma olursa, yok olmaya başlayacak ve o zaman, bağlanmak istediğimiz için birbirimizle bağları koparmak istemediğimizi göreceğiz. Ve bizler dünyayı tekrar baştan sona dolaşmak için değil, insanlarla bağ kurmak için birbirimizle iletişim kurmak isteyeceğiz.

Önceki bağ zayıftı ama şimdi iyi bir bağ inşa edeceğiz. Bu kritik durumda kullanmak istediğimiz ilaç budur: bağımızı yeniden kurmak ama tamamen farklı bir seviyede, birbirimizi kullanmak yerine iyi/yardımsever olarak. Bağımızın etkisi vasıtasıyla her kötülüğü, her virüsü yener ve iyi bir hayata ulaşırız.

Doğa bizi her hangi bir şekilde bu hedefe götürecek ve eğer kendimiz de ona doğru ilerlemeye istekliysek, yol boyunca farklı virüslerle enfekte olmak zorunda kalmayacağız. Her şey insanlar arasındaki ilişkilerin düzeltilmesi talep etmemize bağlıdır. Bu bilgi her şekilde tüm dünyaya yayılmalıdır: düşünceler, konuşmalar ve eylemler olarak. Ve o zaman üst güç, doğa, işini yapacaktır. Üst güç, yaratılışın tüm parçalarını birbirine bağlar. Bizler de kırılmanın meydana geldiği insan seviyesini ıslah etmek, onu birliğine geri döndürmek istiyoruz, böylece onu bencil önsezimizle çarpıtılmamış, gerçek haliyle görebiliriz. Kendimizi düzelterek, realiteyi düzeltiriz.

Koronavirüs bizlere, birbirimize karşı olumsuz bağımlılığımızı ifşa etmekte. Öncelikle, birlikte çalışmadan, birlikte kazanmadan yaşayamayacağımızı keşfetmekteyiz. Herkes için net olması gerekir ki, her birimiz tüm dünya tarafından desteklenmekteyiz. Ama tüm bunlar, ancak bağımızın olumlu olması şartıyla devam edebilir. Olumsuz bir bağ insanlığı yok eder ve bu formda var olmaya devam edemeyiz. Dünya öyle bir duruma düşecek ki, bir insanın yiyecek veya nefes alacak hiçbir yeri olmayacak.

İnsanlık, doğanın cansız, bitkisel ve hayvansal diğer tüm parçaları gibi, herkesin diğerlerini kendi içine aldığı tek bir sistemde birleşirse, hayatın nasıl güzelleşeceğini hayal edin. Bizi tek bir organizma içinde birleştirecek, dikip yapıştıracak bir gücü nereden alabiliriz? Böyle mükemmel bir sistemde, herkesin iyi hissedeceği açıktır. Tabii ki, başka bir kişiye merhametli bir bakışın Koronavirüsten hepimizi iyileştireceği,  yeryüzündeki herkesin hızlı bir şekilde hakkaniyetli/dürüst olacağı, bizim için netleşirse.

Fakat bu, üst gücün bizden istediği şey değildir. Kişinin, egoist kazanç için değil ihsan etmek için çabalaması gerektiğini, kendisi hakkında değil başkaları hakkında düşünmesi gerektiğini fark etmesi gerekir. Ve herkes iyi hissettiğinde, o zaman kişi hasta olmaya da son verecektir.

Bu arada, salgın devam ederken bundan öğrenecek önemli şeyler var…

Koronavirüs Realiteyi Değiştiriyor, Bölüm 7

Doğanın Planını Devam Ettiren İnsanlar Koronavirüse Yakalanabilir Mi?

Soru: Binlerce insan İsrail’deki son Kabala kongresinde birleşti. Hemen ardından, küresel salgın başladı. Bağ kurduk ve bakın neler oldu. Buna biz mi neden olduk?

Cevap: Hayır, buna biz neden olmadık. Her şeyden önce, salgın kongreden önce başladı; sadece bu kadar bariz değildi.

Kongre katılımcılarına hiçbir şey olmayacağından emindik. Dünyanın dört bir yanındaki on binlerce insan, güzel çabalarla fiziksel ve sanal olarak birbirleriyle bağ kurduğundan, burada tehlike yoktu.

Eminim ki hiçbir dostumuz, nerede olursa olsunlar, ayna kongreye katılmak için gittikleri yerlerde, hastalanmadılar. Kimsede bir sorun yoktu.

Aramızda daha da iyi bağlarla bağlanmak için toplandıysak, nasıl orada olabilirdi ki? Doğanın planı ile birlikte hareket ediyoruz; bu nedenle insanlar, toplumlar ve ülkeler arasındaki egoistik bağları etkileyen virüsten etkilenemeyiz.

Soru: Şu bağıntıyı çıkarmak mümkün mü: birbirleriyle doğru bir şekilde bağ kurmayı öğrenecek olan insanlar, bu virüsten etkilenmeyecek?

Cevap: Evet. Size bunun için söz verebilirim. Şunu anlamalıyız ki bunun nedeni, %100 analiz edebileceğimiz ve bunun neden bizim aşamamızda olduğunu görebildiğimiz, bireysel durumlar olduğu için değildir. Bununla birlikte, çok sayıda Kabalistin virüsten etkilendiğini duyacağımızı sanmıyorum. Bu imkansızdır. Sadece bekleyip göreceğiz.

Koronavirüs Neden Çocukları Öldürmüyor?

Koronavirüs neden limitsizce yayılıyor, tüm sınırları aşıyor ama çocukları öldürmüyor? En ağır hasta insanlar yaşlılardır, çocuklar virüsü taşımalarına rağmen,  kendileri hastalanmazlar. Bu haklı/adil olarak böyledir çünkü çocuklar suçlu değiller, bu hayatı inşa edenler onlar değil. Virüs neden onlara saldırsın ki? Bu korkunç hayatı inşa eden yaşlı insanların neslidir ve virüs, onların yaptıkları şeyi hissetmelerini sağlamaktadır. Bu nedenle, her şeyden önce yaşlıları vurmaktadır.

Koronavirüs Realiteyi Değiştiriyor, Bölüm 6

Kişi, yeni dünyada neyi bilmeli?

Soru: Birdenbire kendimizi içinde bulduğumuz bu yeni dünyada kişi neyi bilmeli?

Cevap: Sadece bir iyi eylem  (birbirine yakınlaşmak) ve sadece bir kötü eylem  (birbirini reddetme, uzaklaşma) vardır.

Soru: Varoluşun amacını biliyorsam ve kendime Koronavirüsün nedenlerini açıklayabilirsem, bu yardımcı olur mu?

Cevap: Bu çok basittir. Sonuçta, Koronavirüs veya aramızda ortaya çıkacak diğer problemler sadece doğru olmayan bağlarımızın sonucudur. Bu nedenle, bilge olmaya ve özel bir şey öğrenmeye gerek yoktur. Birbirimizle olan kötü bağımızın sadece tek bir ispatı yeterlidir.

Soru: Diyelim ki bir kişi programımızı dinledi, sonra ne olacak? “İşte bu, şimdi herkese iyi davranmaya başlıyorum” mu demeli?

Cevap: Bu ona yardım etmeyecektir çünkü kişi doğasını değiştiremez. İnsanlar doğalarını ancak kendilerini düzenli olarak olumlu bir etki altına alarak değiştirebilirler. Bunu yapmak, kanalımızı düzenli olarak dinlemeyi ve bunun düşüncelerimizi ve duygularımızı temizlemesine izin vermeyi gerektirir.

Soru: Doğru bağ içinde olmayı öğrenmemiz gerektiğini mi söylüyorsunuz?

Cevap: Tabii ki.

Soru: Yaşadığımız eski dünyaya geri dönmeyeceğiz ve bu virüs bitmeyecek, bu olabilir mi?

Cevap: Elbette.

Soru: Ancak, birkaç hafta içinde havaların ısınacağına ve her şeyin yoluna gireceğine dair bir görüş var. Kim bilir? İnsanlık böyle birçok felaketten geçti.

Cevap: O zaman da farklı bir tane olacaktır. Doğa bizi yalnız bırakmayacak. Bu virüs gibi birden bire ortaya çıkacak. Bunun ortaya çıkacağını kim düşünebilirdi ki? Aniden ve beklenmedik bir şekilde ortaya çıktı. Örneğin, Şubat ayının sonuna doğru, İsrail’de Dünya Kabala Kongresini başlattığımızda, neredeyse hiçbir şey yoktu. Ve bitirdiğimizde, bir hafta sonra İsrail’de ve dünya çapında bir panik vardı.

Doğa İnsanoğluna Ne Öğretmekte? (Quora)

Doğa bizi birbirimize bağlı ve bağımlı tek bir sistemin parçası olduğumuzu anlamaya yönlendiriyor, bu nedenle doğanın mükemmelliğini ve sonsuzluğunu keşfetmek için birbirimizle daha güçlü bir bağ kurma seviyesine ulaşmaya ihtiyacımız var.

Hepimiz doğal olarak egoist yapıdayız.  Bunun anlamı, tüm düşüncelerimizin ve eylemlerimizin, çevremizdeki herhangi bir şey ve herkes pahasına, haz alma arzusu tarafından harekete geçirilmesidir.

Egoistler olarak, her birimiz dar bir gerçeklik algılamaktayız.  Kendimizi diğer insanlardan ve olaylardan ayrı olarak hissetmekteyiz, öncelikle her biri geçici hazların peşinde sürekli bir yarış olan,  kendi kişisel sorunlarımızla ilgilenmekteyiz.

Ayrıca, egoistler olarak kendimizi yönetme şeklimiz, doğanın kendini yönetme şekli ile gittikçe artan bir şekilde çatışmaktadır.

İnsanın egoistik yapısının aksine doğa, herkesi birbirine bağlamayı ve her şeyi ahenkli tek bir bütün haline getirmeyi amaçlar. Ahenkli bir bütün, her bir parçanın beslenmesi için ihtiyaç duyduğu şeyi alacak şekilde hareket eder ve sağlıklı bir insan vücudunun hücrelerinin ve organlarının işleyişine benzer şekilde,  bütünün faydasına olacak şekilde verir.

Egoist yapımız artan bir şekilde doğanın özgecil yapısıyla çatışırken, gittikçe daha fazla darbeler alıyoruz. Doğadan gelen darbeler; şu anda Koronavirüs ile deneyimlediğimiz küresel salgın olarak,  büyük ekolojik felaketlerden depresyona, kaygı, stres, yalnızlık, boşluk, anlamsızlık ve uzun yıllardan beri bizi ayıran diğer bu tür olumsuz hislerin olduğu, kişisel duygularımızın her birine kadar, sayısız diğer şekillerde ortaya çıkabilir.

Doğanın bize gönderdiği darbelerin amacı nedir?  Doğa bize gönderdiği tüm acılar ve sorunlar yoluyla bize ne öğretmeye çalışıyor?

Bütün bunlar bir anlığına durup hayatımızı, onun amacını, neden acı çektiğimizi düşünmeye ve gittiğimiz yönü yeniden düşünmeye başlamamız içindir.

O zaman bu tür bir içsel gözlemi, kendimizi, acılarımızın sebeplerinin gizlendiği şimdiki egoistik varoluş biçimimizden, acılarımızın nedenlerinin ifşa olduğu, daha bağlantılı ve özgecil bir varoluş biçimine yükseltmek için kullanabiliriz.

Kabala bilgeliği bize şu yeteneği verir: doğanın gizli, bağlantılı ve özgecil yasalarını keşfetmek ve kendimizi bu yasalarla dengelemek. Doğa, bize darbeler göndererek nihayetinde hayatlarımızı yaşama şeklimizi gözden geçirmemiz, bugüne kadar olduğu gibi egoist olarak yaşamaya devam etmenin başarısızlığını fark etmemiz gerektiğini öğretir ve birbirimize karşı tutumumuzu, egoist olandan özgeciliğe dönüştürerek,  her zaman kendi faydasına çalışmak yerine başkalarına fayda sağlamaya çalışarak,  doğa ile dengeye geliriz ve böylece uyumlu, bütün ve ebedi bir varoluş yaşarız.