Daily Archives: Ekim 6, 2022

“Ne İçin Minnettar Olmalıyım?” (Quora)

Sabahleyin, uyandığımız için minnettar olmalıyız, önümüzde ışık, hava ve bütün bir gün var.

Öğleden sonra, günün yarısını çoktan geçirdiğimiz için minnettar olmalıyız ve yakında günü bitireceğiz, dinlenmek için eve gideceğiz ve ailelerimizle akşam yemeği yiyeceğiz.

Uyumadan önce, yakında tekrar kalkabileceğimiz ve yarının güzel bir gün olacağı için şükretmeliyiz.

Her zaman minnettar olmak, dünyada bolca bulunan kötülüklere gözlerimizi kapamak gibi görünebilir, ancak sürekli kötü olguları görmenin bir sonucu olarak ne elde ederiz? Onlar gayri ihtiyari ortaya çıktıkları için, yaşamın olumsuz yönlerini aramaya yatırım yapmamıza gerek yok. Ancak böyle bir durumdan gözlerimizi açmaya ve her şeyde iyiyi görmeye çalışan insanların olduğunu görmeye yatırım yapmalıyız. Hayatın olumlu yönlerini görmeye çalışmak için ne kadar çok yatırım yaparsak, o kadar çok olumlu olayların hayatımıza gerçekten girdiğini göreceğiz.

Sonsuzluk Koşuluna Doğru

Soru: Kişi, sonsuzluğun ne olduğunu nasıl anlayabilir?

Cevap: Sonsuzluk, onun için kullandığımız temel tanımlara bağlı olarak zamanın veya yerin içindedir. Teorik olarak; sonsuzluk, sonu olmayan bir şeydir. Sonu olmayan bir süreçten bahsetmek istersem buna “sonsuzluk” derim.

Yorum: Dünyamızda bu kategoriyi anlamak zordur çünkü her şey sonludur.

Cevabım: Evet çünkü burada her şey, bize göreceli olarak meydana geliyor. Ama aslında Kabala’da; sonsuzluk, Yaradan’ın bir niteliği olarak ifşa olur çünkü O sonsuzdur. Dünyamızda tabii ki böyle bir şey yok.

Kabala çalışan kişi bu dünyada yaşarken bile üst dünyayı hissetmeye başlar, onun içine girer ve sınırlarını hisseder.

Bu nedenle dünyamız kişiye tamamen sınırlı, küçük ve önemsiz gelir. Üst dünya, kişi için gerçekten sonsuzluk dünyası haline gelir. Ama kendi başına dünya değil, çünkü içinde dünyalar, dereceler, Sefirot ve benzeri şeyler var, zira o sonsuzluk durumuna götürür.

 

“Dünya Neden Bu Kadar Çok Kriz Ve Sorunla Karşı Karşıya?” (Quora)

Bizler, bir arınma sürecinden geçiyoruz. Sanki bir çamaşır makinesinin tamburunun içindeyiz ve birbirimize, hayata ve dünya görüşlerimize karşı tutumlarımız yuvarlanıyor ve dönüyor.

Bu gerçekten de zamanımızın bir işaretidir ve bu arınma sürecinin bir sonucu olarak, birbirimizle, dünyayla ve doğayla ilişki kurma biçimimizi gözden geçirmemiz – herkesi ve her şeyi gördüğümüz, açıkça tanımlanmış bir içsel referans çerçevesine ulaşmamız gerekiyor.

Kendi içimizde ne kadar belirsiz ve eksik olduğumuzu, her türlü nesnel gerçeklik görüşünden ne kadar uzakta olduğumuzu ve dünya görüşümüzdeki her şeyin bize empoze edildiğini ve hayatımız boyunca karşılaştığımız çeşitli etkilere göre değişebileceğini ortaya koyma sürecinden geçmeliyiz.

Dünya görüşlerimiz ve tutumlarımızdaki sürekli savrulmamızın üstesinden gelmek için hayatın nihai amacına odaklanmamız gerekir. Hayatımızın amacını zıpkınla avlar gibi yakaladığımızda, o bizi daha da yakına çekmeye başlayacak ve sürekli ona doğru ilerleyeceğiz.

Hayatımızın amacı, niteliklerimizi (egoist), doğanınkilerle (özgecil) eşitleyerek, doğa yasalarının, sevgi ve ihsan etme yasalarının net bir algısına ve duyusuna ulaşmaktır. O zaman sonsuz ve mükemmel bir varoluş halini yaşayacağız ve aynı şekilde şu anda yaşadığımız biriken krizlerden ve sorunlardan arınmış, uyum ve barış içinde var olacağız.

O zaman başka hiçbir şeyin gerçekten var olmadığını göreceğiz. Hâlihazırda kendimizi katlanarak artan bir krizler ve sorunlar koşulu içinde bulmamız, zaten böyle bir varoluş koşulunun başlangıcıdır.

Dahası, varoluşun son koşulunun ifşasına bilimsel olarak, deneyim yoluyla: bilim adamları gibi araştırma, inceleme ve sonuçları yeniden üretme yoluyla yaklaşıyoruz:. Bu süreci oldukça doğal bir şekilde, deneme yanılma yoluyla, çeşitli deneylerle, neyin işe yarayıp neyin yaramadığını görerek geçiyoruz.

Havacılıkta, uçağın uzaydaki yönünü koruyan jiroskop adı verilen bir mekanizma vardır. Bu, örneğin Kuzey Yıldızı’nda net bir hedefi olan bir motordur ve bu nedenle, herhangi bir yönden nasıl döndüğünden bağımsız olarak, motor, iç ekseni ile kesin olarak belirli bir koordinat setini hedefler.

Biriken bunalımların ve deneyimlediğimiz sorunların sonucu, nihai amacımız olan mutlak sevgi, ihsan etme ve bağ koşuluna ulaşmak zorunda olduğumuzu göz önünde bulundurularak, içimizde benzer bir içsel araç, herkes ve her şeyle ilgili bir içsel tutum geliştirmek içindir.

Böyle bir içsel aygıt geliştirdiğimizde, her şeyin nasıl sakinleşeceğini ve yeni keşfedilen bir denge, uyum, huzur, mutluluk, güvenlik ve güven duygusuna nasıl ulaşacağını göreceğiz.

Meyve, Bilgi Demektir

Soru: Meyve derken neyi kastediyorsunuz?

Cevap: Dünyamızda, bitkilerin meyvelerini elde etmek için, uzun süre bir ağaç yetiştirmek, üzerinde belirli uygulamalar yapmak, bakımını yapmak, gübrelemek, sulamak vb. gereklidir. Ve meyvenin tam olgunlaşmasına ulaştığımızda, onu kullanabiliriz.

Manevi dünyada meyve, gerçek bilgi anlamına gelir. Manevi bilgi, bizi çevreleyen her şey hakkında, dış ve iç güçler hakkında ve en önemlisi onların kaynağı olan Yaradan hakkında bilgidir.