Twitter’da Düşüncelerim / 22 Eylül 2020

Dünyamızın üzerine yükselmeden, yaşamı tek hücre içinde hissederim. Başkalarıyla birleşirsem, her şeyin içinden akan ortak yaşam akımını hissederim. Buna manevi yaşam denir. Ortak bir yaşam bir hissine ulaşırız ve onun 125 seviyesini ediniriz. Ve onların tümü sonsuz yaşama aittir

Maneviyat, Mısır’dan (ego) kaçış, Pesah ile başlar. Ama haz alma arzusundan (Malhut) ihsan etme arzusuna (Bina) kadar 7 ay boyunca gelişmesi gerekir. Pesah’tan sonraki yedinci ayda Roş Haşana (Yeni Yıl) gelir, yeni bir manevi derece oluşturmaya başladığımızda yeni bir başlangıç.

Ama ne inşa etmeliyim? Neden uzaklaşıp neye yaklaşmalı? Bu yüzden egoist niteliklerimi incelediğim Selihot (pişmanlıklar) dönemi yeni yıldan önce gelir. Ben almadan ihsan etmeye, hayvan zihninden Yaradan’ın aklına, mantık üstü inanca gitmek istiyorum.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, “Koronavirüs salgını kontrolden çıkıyor” dedi. COVID-19 salgını, başka hiçbir şeye benzemeyen bir krizdir. Bu doğru: İnsanlığın iyilik ya da kötülük yoluyla ıslahının bir dönemine girdik. Islahın yöntemi Kabala’dır. Gecikmemek iyi olur!

Bu Yeni Yıl öncekilerden farklıdır, çünkü Yaradan dünyayı bir bütün olarak açıkça ele almaya başlıyor. Ve biz O’na aynı şekilde davranmalıyız, tüm dünya olarak Yaradan’a dönmeli, tüm dünyayı Yaradan’ın bizim için belirlediği bu hedefe çekmeliyiz.

Bu Yeni Yılda, yeni bir gerçeklik hali ortaya çıkıyor. 5780 yıllık gelişimden sonra, insanlık ilk manevi dereceye yükselebilir. İlk onlular kapıyı açıp giriyor, bütün dünyayı onlarla birlikte çekerek. Haydi sorumluluğun ağırlığı, güveni ve karşılıklı garanti ile hazırlanalım.

Bireysel onlulardan tüm insanlığı içeren tek bir onluya. Bu, Yaradan’a bağımızın ölçüsüdür!

Bizim günahımız başkalarıyla bağ kurma arzusunu ihmal etmek ve bu konuda yardım için Yaradan’a dönmemek. Yaratılışın amacı, sadece yaratılanları tek bir arzu içinde birleştirerek, Yaradan’da birleşmektir.

Yaradılışın amacına bu şekilde ulaşırız- Yaratan’ın nitelikleriyle benzerlik, sevgi ve O’na bağlılıkla

Yaradılışın ıslahı, Adem’in ruhu, yaratılanların birliğinde, karşılıklı garantide, “Komşunu sev” emrinin gerçekleşmesinde ve ötesindedir, yaratılan sevgisinden Yaradan’ın sevgisine, gelişimimizin amacı.

Roş Haşana (Yeni Yıl) – Günahlarımız için Yaradan’dan af dileme zamanı. Yaradan’ın bir önemi veya büyüklüğü hissine sahip olmadığımı hissediyorum, bunun için tövbe ediyorum. Sonuçta, Yaradan’ı büyük ve önemli hissetseydim, farklı davranırdım. Tek eksikliğim Yaradan’ın hissidir.

“Bırak Seni hissedeyim ve ben değişeceğim!” – Yaradan’a söylenmesi gereken budur, bu doğru istek ve pişmanlıktır. Suç işlerim çünkü Yaradan’ın hissi yok, inanç yok ve beni durduracak kimse yok. Farklı davranamam çünkü Yaradan hükmetmiyorsa o zaman bu kötü eğilimdir!

Geçmişi gündeme getirmiyor ya da bunun için özür dilemiyoruz. Daha önce ne olduğunun değil, şimdi düzeltme istemediğimin ve bu konuda Yaradan’ın yardımını talep etmediğimin farkındalığına gelmeliyim. İlerlemek istiyorum, yaptığım şey hakkında gözyaşı dökerek geçmişe dalmak değil.

Ben bir şey yaptım mı ? Ben hiçbir şey yapmadım, hepsi Yaradan’dı. Ve bunu bilerek yaptı ki böylece neyi düzeltmem gerektiğini bileyim. Bu kötülüğü, şimdi ortaya çıkan suçu alıyorum ve düzeltmeye başlıyorum. Tüm amacım ileriye doğru, geriye değil …

“Bırak seni hissedeyim ve ben değişeceğim!” Yaradan’a tam olarak söylenmesi gereken şey budur, bu doğru istek ve gerçek pişmanlıktır. Suçu işlememin sebebi neydi? Çünkü Yaradan’ın İnanç denen bir hissi yoktu.

Yaradan hissi yok, inanç yok, bu yüzden beni durduracak kimse yok. Farklı davranamam çünkü Yaradan bana hükmetmezse, o zaman kötü eğilimin – egoizmin kontrolü altındayım! Bu nedenle, Yaradan’dan bana hükmetmesini istiyorum. Bu benim temel talebim!

Roş Haşana (Yeni Yıl) arifesinde, herkese en çok eksik olduğumuz şeyi diliyorum – bağı, aramızdaki yakınlığı, sevgiyi. Bu her zaman halkımızı kurtarır, kodekste, sicilde, milletin kendisinin kromozomlarında.

Bize Yaradan’a benzer, Adam olma ve tüm insanlığı ıslaha doğru çekme şansı veriliyor. Bu bizim işimiz, bu nedenle Yaradan’ın hizmetkarları olarak adlandırılıyoruz. Bu çok yüksek bir ayrıcalık, özel ve onurlu bir görev. Bir kişi bunu ihmal ederse, başkasıyla değiştirilir …

Şu anda, insanın ve tüm insanlığın ıslah metodunu yaymak bize ağır bir yük gibi görünebilir. Ama ilerledikçe, Yaradan’a zevk veren şeyin bu olduğunu anlayacağız ve eğer O’nu yüce olarak hissedersek, o zaman memnuniyetle bu yüke katlanacağız ve hiçbir ağırlık hissetmeyeceğiz.

Ne yazık ki, bu ögeye yorum yapma özelliği kapatılmış.

"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed

Önceki yazı: