Daily Archives: Ocak 5, 2020

Anlamsız Tartışma

Soru: Bir öğrenci, öğretmenle tartışabilir mi?

Cevap: Öğrenci,  öğretmen kadar yükselmedikçe bunun mümkün olduğunu düşünmüyorum. Ancak,  o zaman da onların bir tartışması olmaz. Belki henüz net olmayan olguların dikkatle incelenmesi vardır. Ne tür bir tartışmaya sahip olabilirler ki?

Biz, dünyamızın üst yönetim sistemini inceliyoruz ve ona ulaşan kişinin, onun güvenilirliği hakkında hiçbir şüphesi yoktur.  Ona ulaşmayan kişi havada dalgalanır. Onun için her şey (görmek istediği gibi) güvenilir gelebilir ya da gelmeyebilir.  Bu nedenle, bu anlamsız bir tartışmadır. Hiç kimse yapmaz.

Pointless Argument

 

Kabalistin Kişisel Sırrı

Soru: Kişisel olarak, manevi dünyanın yasalarının anlayışına ulaştınız mı? Bu, Yaradan ile kişisel bir bağa ulaşmanıza yardımcı oldu mu?

Cevap: Bunun hakkında konuşamam; Kabalistlerin hiçbiri sizin için bu soruları cevaplamayacaktır. Bu Kabalistin kişisel sırrıdır.

“Evet” veya “hayır” dersem size ne faydası olur? Bu size hiçbir şey vermeyecektir. Bu yüzden her şeyi kendinizin başarmaya çalışması ve bunun nasıl olduğunu görmesi daha iyidir.

Personal Secret Of The Kabbalist

 

Erkek ve Kadın, Bölüm 1

Evrendeki İki Güç

Soru: Kabalistler, cinsiyetler arasındaki ilişkinin tüm evrenin temeli olduğunu yazarlar. Yaradan ve yaratılan varlıklar olduğu için mi insanlar, erkek ve kadına ayrılmıştır?

Cevap: Evet. Evrenin iki gücü – ihsan etmenin gücü ve almanın gücü – maddede erkek ve kadın şeklinde tezahür eder.

Soru: Yani ihsan etme gücü, erkek özü ve alma gücü, kadın özü müdür?

Cevap: Evet ama yalnızca şarta bağlı olarak. Esas olarak kuvvetler açısından bu doğrudur: erkek güç, verir ve dişi güç, alır. Bununla birlikte, alma ve ihsan etme söz konusu olduğunda, bu, kadın gücünün almanın egoistik niteliğe, erkek gücünün ise ihsan etmenin özgecil niteliğine uyduğu anlamına gelmez.

Her insanda: hem erkek hem de kadın her iki güç de vardır.

Male And Female, Part 1

 

Tek Bir Düşünce İçinde Yaşama

Soru: Öğretmen, manevi bilginin iletilmesinde öğrenciye ne şekilde bağlıdır?

Cevap:  Birçok şekilde. Öğretmen, öğretmenle ortak bir dalgaya uyum sağlamasına yardımcı olmak için, öğrenciyi geliştirmeye çalışmalıdır. Sadece birbirlerini anlamaya değil,  yavaş yavaş ortak hislerle dolu tek bir düşünceyle birlikte yaşamaya çalışmalıdırlar.

Soru:  Bir Kabalistin öğrencisi olmak ne demektir?

Cevap: Bir Kabalistin öğrencisi olmak, öğretmenle aynı duygu, anlayış ve düşünceyi istemek demektir.

Soru: Bir öğrenci, Kabalist bir öğretmenle ilgili hangi kurallara uymalıdır?

Cevap: Öğrenci,  kendini öğretmeninin düşüncelerine bağlamaya ve mümkün olduğunca derinlemesine onun içine girmeye çalışmalıdır. Başka bir şeye ihtiyaç yoktur. Bunu yapmak için, öğretmenin faaliyetlerinde ona yardımcı olmak gibi, yardımcı yöntemler vardır.

Sıradan bilimde bile birçok şey, bir öğrencinin öğretmenine ne kadar yakın olduğuna bağlıdır. Kabala’da, bu daha çok böyledir çünkü bir Kabalist, öğrencilerine profesör gibi sadece bilgiyi değil, sıradan duyular ve nitelikler tarafından hissedilemeyen hisleri de aktarır. Bu nedenle, burada çok daha fazla yakınlık – aralarında ortak bir bağ gerekir.  Ancak bu, yavaş yavaş elde edilir.

Live In One Idea

 

Hayali Özgürlük

Soru: Onları yetiştirmeye başlamadan önce dünyamızda en özgür olanlar çocuklardır, doğru mu anlıyorum? Nasıl giyinileceğini veya nasıl yenileceğini umursamıyorlar. Onlardan örnek almalı ve bilimlerin en yükseği olan Kabala’yı çalışmalı ve birbirimizi sevmeli, dans etmeli, şarkı söylemeli ve çocuklar gibi sevinmeliyiz, doğru mu anlıyorum?

Cevap: Çocuklar kesinlikle arzularına ve niyetlerine bağımlıdırlar. Ve hissettikleri özgürlük hayalidir. Aslında, özgür olmadıklarını,  arzularına ve içgüdülerine körü körüne itaat ettiklerini bilmiyorlar.

Siz onları sınırlamaya başlar başlamaz ya da kendilerini kısıtlamaları gerektiğini söyler söylemez, hemen güçlü bir şekilde direnir ve ağlarlar. Çocuklar bir örnek değildir.

Imaginary Freedom

 

Egoizmin Köleliğinde

Soru: Seçim yoluyla az ya da çok acı çekeceğimiz gerçeği de dahil olmak üzere, her şey önceden belirlenmiş ise  o zaman neden Kabala’ya ihtiyacımız var?

Cevap: Kabala, bizi egoizmimizin üzerinde kimseye ya da hiçbir şeye itaat etmeyeceğimiz bir koşula yükseltmek için gereklidir.

Egoizm bizi köleleştirir, bu nedenle çalıştığımız bilime “Kabala bilimi” denir, egoizmin esaretiyle ve ondan yükselmenin bize nasıl özgürlük hissi verdiği ile ilgili bilimdir.

In The Bondage Of Egoism

 

Arzuların Gelişimi, Bölüm 1

Arzuların Dört Seviyesi

Soru: İnsanlığın tüm tarihi, insan arzularının gelişim sürecidir. Baal HaSulam makalelerinde hem doğada hem de insanın içinde dört arzu seviyesi olduğunu yazıyor: cansız, bitkisel, hayvansal ve insan. Bu nedenle, bu dört seviyeyi dışımızda görüyoruz.

Bu arzular nelerdir ve nitelikte ve nicelikte onların kaç tanesi vardır?

Cevap: Esas olarak, kendini doldurma arzusu doğanın her seviyesi için ortaktır. Doldurulacak olan şey, arzunun hissettiği eksikliğe ve ona tatmin ve haz hissi verecek olana bağlıdır.

Eğer bu arzu cansız bir seviyedeyse, kendini olduğu gibi gerçekleştirmek ister. Aynı zamanda, arzusuna bir şey ekleyemez veya çıkaramaz, sadece var olduğu gibi davranır. Bu arzu cansız olarak adlandırılır. Gelişemez, ama eksik olduğunu hissettiği her şeyi yerine getirmek, yani bir şeye yaklaşmak, kendini bir şeyden uzaklaştırmak ister. Bu şekilde çalışır.

Sonra arzu cansız seviyeden bitkisel olana kadar gelişir.

Bitkisel seviyede, arzunun kendisinde zaten değişiklikler vardır. Büyür, formunu değiştirir, kendini gerçekleştirmesi için her türlü destekleyici arzuları ve araçları yaratır. Bu nedenle, boyuna ve enine büyür, gelişir, güneşe, havaya ve suya doğru hareket eder. Kendini gerçekleştirmek için ilk baştaki arzusunu kontrol etme yeteneği kazanır. Bu arzuya bitkisel denir.

Ancak, yerinden hareket edemez; bir bitki gibi, ekildiği aynı yerde büyür. Oradan yayılabilir, ancak başlangıçtaki kökü, üst güç, bir şey veya dışsal biri tarafından dikildiği yerde kalır. Bu durumdan gelişmeye devam eder.

Yine de bu tür bir arzu çoğalabilir, çevreyi etkileyebilir ve çevreden etkilenebilir. Bu, doğanın dört hali – kış, ilkbahar, yaz ve sonbahar ile etkileşime giren bitkilere benzer. Ancak cansız arzu, bu yeteneğe sahip değildir.

Bitkisel arzu yayılıyor olmasından dolayı cansızdan farklıdır, ama şimdiye dek var olduğu aynı yerde kalır.

Bir sonraki arzu, canlı/hayvansaldır. O zaten bir yerden bir yere hareket edebilir, yani hareket özgürlüğü vardır. Doğal olarak, onun üremesi çok daha karmaşıktır, bir bitkinin koşullarıyla aynı koşullardan oluşmaz yani diğerleriyle bağ kurmak ister.

Canlı/hayvansal arzuda erkek ve kadın bireyler vardır ki hareket ederler, aralarında bir aile kurarlar, aktif olarak besin vb. ararlar. Burada,  bir yer için, bir tür ve bir dişi için zaten kavga vardır. Yani, bu arzu kendini en iyi şekilde gerçekleştirmek için bir dizi araca sahiptir.

Bir sonraki arzu seviyesi, önceki tüm arzuları içeren insandır. Ayrıca uygulamalarında özgür iradeye sahiptir ve hareket edebilir, birleşebilir, uzaklaşabilir, yaklaşabilir, ne için ve nasıl gelişebileceği konusunda hedefini değiştirebilir.

İnsan, arzuları ve onların yerine getirilmesi ile sınırlı değildir, her şey sadece ona bağlıdır. Bu nedenle onun: cansız, bitkisel, hayvansal ve insan arzuları, ona tam bir özgürlük verir. O liderdir, doğanın kralıdır.

Evolution Of Desires, Part 1

 

Kabala İpuçları – 5/12/19

Soru: Uzun yıllardır ıslah yolundasınız. Özgür biri olduğunuzu söyleyebilir misiniz?

Cevap: Dünyamızda, soruyu sormuş olduğunuz anlamda özgür bir insan olup olmadığını bilmiyorum. Aslında, bizim anladığımız şekilde özgürlük yoktur. Bu, sadece gerçeğin ne olduğunu bildiğiniz ve onun uğruna hareket edebildiğiniz zaman mümkündür.

Soru: Yaradan’a benzer hale geldiğim derecede, özgür olur muyum?

Cevap: Şüphesiz, çünkü Yaradan’ın bizim üzerimizdeki etkisi ihsan etme niteliğidir. Eğer onu edinirseniz, o zaman Yaradan’ı anlarsınız ve Yaradan sizi anlar. Bu derecede, hem egoizminizden hem de çevrenin etkisinden kurtulmuş olursunuz.

Soru: Şiddet ve zorlamayla başka bir kişinin veya bir grubun arzularına karşı olan özgürlük koşulu, belli bir dereceye kadar özgürlük müdür?

Cevap: Hayır, neredeyse her zaman diğer insanlardan etkileniriz. Bütün soru, kendimi hangi topluma sokmam gerektiğidir. Eğer kendimi doğru hedefe doğru ilerleyen bir topluma sokarsam, ona teslim olur ve itaat edersem, o zaman hedefe bu şekilde ulaşırım. İşte bu, özgürlüğümüzü nasıl gerçekleştirmemiz gerektiğidir.

Soru: Seçme özgürlüğü ve özgür irade arasındaki fark nedir?

Cevap: Özgür irade, nasıl davranılacağını seçmekten ibarettir. Seçme özgürlüğü ise seçimin kendisidir.

Soru: Kabala’nın bakış açısından, Hegel’in “özgürlüğün bilinçli bir gereklilik” olduğu varsayımı ne kadar doğrudur?

Cevap: Bu tamamen küçük bir materyalist kavram yanılgısıdır.

Soru: Yerine getirdiğim tüm düşüncelerim, isteklerim ve eylemlerim Yaradan tarafından mı yaratılıyor?

Cevap: Şu anda, evet, ama bir Masah (Perde) edinmeye başladığınızda, o zaman Yaradan sizin içinizde İstediklerini yapmayacaktır; bunun yerine, siz Yaradan ile istediğinizi yapacaksınız.

Soru: Herkes kendi kişiliğine sahiptir. Bu nedir?

Cevap: Kişilik bizi rahatsız etmez. Aynı şekilde, egoist taleplerinizi yerine getirirsiniz. Yani kişiliğinizin ne olduğu önemli değildir. Bir kişi yemek yemeyi sever, ikincisi dans etmeyi sever, üçüncüsü uyumak ister. Ne fark eder ki? Her koşulda arzularınızı yerine getiriyorsunuz.

Blitz Of Kabbalah Tips – 5/12/19

 

İlerlemenin Aracı Olarak Düşüşler

Soru: Düşüşleri birlikte hissetmeye çalışmamız gerektiğini mi söylüyorsunuz?

Cevap: Birlikte hissettiğimiz düşüş ve yükselişler vardır ve bireysel olanlar vardır.

Soru: Tüm grup olarak bir düşüş koşulunu hissetmek ne demektir?

Cevap: Düşüşü kimin yorumladığına bağlıdır.

Ben bunu Yaradan’dan, gruptan, yani ilerlemeden kopukluk olarak yorumluyorum. Örneğin, belli bir ağırlık hissederim fakat bunun bana ilerlemem için verildiğini hala belirleyemem; sadece içine batmış durumdayımdır.

Bu ağırlığı ileriye doğru ilerlemenin bir aracı olarak algılamaya başladığımda, o zaman bu benim ilerlememin aracı olur. Şimdi onunla hazla çalışır, onun sayesinde ilerleyeceğimi fark ederim.

Ortak bir hedefimiz, ortak eylemlerimiz ve yaşamımız olduğunda, ancak o zaman bazı şeylerde ortak yükselişler ve düşüşler olur ve bazıları da bireysel olur. Birlikte çalışabileceğimiz ve böylece ortak sonuçlar elde edebileceğimiz gerçeğini kullanmalıyız.

Burada dostlarımın durumunu az çok anlarım ve onlara yardım etmeliyim, bunun içinde yer almalıyım. Örneğin, kongre öncesi ilham almamız, hedefin önemi, toplantılarımızın önemi, kongre önemi, derslerin önemi hakkında konuşmamız bizim için çok önemlidir. Bütün bunları kendi aramızda toplamalı ve birbirimize ilham vermeliyiz.

Böylece, ortak bir alan oluşacaktır: Yaradan, herhangi kişisel bir hissiyatta değil, genel alanda kendini gösterecektir. Bu çok önemlidir çünkü onun tezahürü ancak onluda, ortak bir Kli (kap) formunda bağ kurduğumuzda gerçekleşebilir.

Descents As Means Of Advancement