Daily Archives: Mayıs 13, 2019

Yaradan ve Atzmuto

Soru: Doğru ilişkiler ağı inşa edersek, o zaman bu tür bir iletişim bizi “Yaradan” olarak adlandırılan sisteme benzer bir duruma getirir mi?

Cevap: Maddesel dünyada, görme ya da duyma duyumuz belli bir dalga aralığını yakalar. Görme duyumuzun altında ve üstünde dalgalar vardır ve 20 kHz den daha büyük ve 20 Hz’den daha düşük ses dalgaları vardır, fakat onları algılamayız. Bununla birlikte, onların var olduklarını bilmekteyiz ve duyularımızın kapsamını genişletmemizi sağlayan araçlar icat ettik.

Burada sadece genişletmiyoruz ama içimizde almak için değil ihsan etmek için çalışan, tamamıyla yeni bir duyu organı yaratıyoruz.

Yeni duyu organımızda hissettiğimiz güç, kendimizi inşa ettiğimiz benzerlik, “Bo”(gel) ve “Reh”(gör) sözcüklerinden gelen, Boreh olarak adlandırılır.

Bunun üzerinde Atzmuto (Yaradan’ın Özü) olarak adlandırılan, bizim algılayamadığımız başka bir şey vardır. Bir şeyi algıladığımız kesin bir sınır vardır, ama yukarıda yoktur. Bizler bu sınırı net bir şekilde hissederiz.

Soru: Atzmuto hakkında herhangi bir bilgi var mı?

Cevap: Pek çok nesiller boyunca, 6000 yıldan beri, bizler sadece Yaradan’ın ediniminde bulunduk.  Ancak, tüm insanlık O’nun tam edinimine geldiğinde ve kendi dışındaki duyusal organa girdiğinde, yani, beş bedensel duyu organına ek olarak ve ihsan etme üzerine inşa edilen beş manevi duyu organını hissettiğinde, o zaman Atzmuto adı verilen daha yüksek bir boyuta geçeceğiz.

The Creator And Atzmuto

 

Karşılıklı Garantiyi “Tutmak”

Soru: “O’ndan başkası yok” ilkesinin önemini sürekli geliştirmeli/işlemeli miyiz?

Cevap: Eğer gruptaki dostların hiçbiri Yaradan’ı, koşullarının temel nedeni olarak görmeyi unutmamaları gerektiğini düşünürse, o zaman gerçekten birbirinize yardım edeceksiniz.

Bu safhaya karşılıklı garanti denir; bu, kendimizi “Ondan başkası yok” düşüncesinde tutup sadece mekanik olarak birbirimize yardım etmeyi istememiz gerçeğinden başlar. Aynı zamanda, her birimiz diğerini düşünürüz.

Hepimiz birbirimizle ilgili bu şekilde düşündüğümüzde,  karşılıklı garantiyi “tutarız” ve bu işe yarar. Bu durumda, grubun her üyesi, Yaradan’ın kendi düşüncelerinin ve duygularının kaynağı olduğunu daha sık hatırlar ve birbirleriyle tek bir ağa bağlanmak için biçimlenmeye başlarlar.

Sürekli olarak dostlarımıza, karşılıklı olarak birbirimize dahil olduğumuzu ve Yaradan’a bağlı olduğumuzu hatırlatmada yardımcı olarak, Yaradan’ı ortak kaynağımız olarak tanımlamaya çalışırız. O zaman, her birimiz diğerine öyle bir şekilde bağlanır ki Yaradan’dan gelen işaretler her birinden diğerine geçer.

“Turning On” Mutual Guarantee

 

Denge Noktasını Amaçlamak

Soru: Gerçek, denge noktasında ifşa olur. Peki, akıl neden sürekli bizi bu noktadan çıkartmaya/düşürmeye çalışıyor?

Cevap: Zihin bizi bu noktadan düşürmeye çalışmıyor, ama ipte dengede duran bir akrobatta olduğu gibi, dengesizlik duygusunu uyandırmaya çalışıyor.

Bizim tüm yaşamımız, bize bir dengesizlik hissi vermek, bizi daha yüksek bir denge noktası aramaya zorlamak ve böylece yükselmek demektir.

Bu denge noktası, miktarında değil ama niteliğinde sürekli olarak yenilenir. Biz bunu, kendimiz hissetmeliyiz.

Aiming To The Point Of Balance