Daily Archives: Ekim 29, 2021

“Kişinin Bu Hayattan Sonraki Hayata Götürebileceği Şey Nedir?” (Quora)

Bu hayattan bir sonraki hayata götürebileceğimiz tek şey, bu hayatta yaptığımız, diğerleriyle olumlu bir şekilde bağ kurma çabasıdır.

Bizler, yavaş yavaş bir birleşme sürecinde olan parçalanmış bir ruhta varız. Bu nedenle, birkaç enkarnasyonumuz üzerinde yalnızca tek bir ruh olarak birleşme sürecine yardımcı olan çabalar, sonraki yaşamlarımızda kalır ve tek bir güç ve sistem olarak nihai birleşmemize kadar birikir.

Liderler Seçme Özgürlüğüne Sahip Midir?

Soru: Kabalistler, bakanların ve kralların kalplerinin Yaradan’ın elinde olduğunu yazarlar. Bu açıklama neyi gösteriyor? Gerçekten seçme özgürlüğüne sahip değiller mi?

Cevap: Liderler %100 değil kısmen seçme özgürlüğüne sahiptir, çünkü Yaradan diğer insanları onlar aracılığıyla yönetir.

Ve onlar bunu anlamasalar bile, Yaradan onlar üzerinde bu şekilde çalışır. Prensipte yüksek mevkilerdeki insanlar değil, kuklalar olan belirli insanlar aracılığıyla Yaradan’ın bizi nasıl yönettiğini ileride öğreneceğiz.

Bu ayrı bir sistemdir.

Aslında, en basit insan irade özgürlüğüne sahiptir. Kişi bir toplumda hiyerarşik merdivende ne kadar yüksekse, o kadar az özgür iradeye sahiptir.

Toplumsal Bütünlüğün Yıkımı

Soru: Kadın doğal olarak aileye yönelir ve onu korumak ister. Bir erkeğe ve bir aileye ait olma duygusuna ihtiyacı vardır ve bunun için çok şey feda etmeye hazırdır. Modern bir erkek neden bir kadına bu aidiyet duygusunu veremiyor?

Cevap: Ego buna izin vermez: “Kimseyle bağlı olmak istemiyorum!” der.

Yani biriyle bağlanabilirim, ancak yalnızca benim için uygun olduğunda, hoş olduğunda, hizmet edilmek ve tatmin edilmek istediğimde. Ama ihtiyacım olmadığı anda yanımda kadın, aile, hiç kimse olmasın. Egoizm böyle davranır.

Böyle durumlarda, kişi kimseye borçlu kalmamak için bir şeyi yapmaya zorlanmaya tahammül edemediğinde, aileyi ayakta tutmak da mümkün değildir çünkü aile bir ortaklıktır ve her şeyden önce birbirlerine karşı tavizler vardır.

Ve birbirimize boyun eğmek, kendini bunu yapmaya zorlamak demektir. Bunu istemem! Bundan haz alamam, egom buna izin vermez. Ve bu yüzden günümüz ailesinin dağıldığı anlaşılmaktadır. Ve daha da korkunç zamanlar bizi beklemektedir.

İnsanlar bunun için bir çeşit ikame bulmaya çalışacaklar, bir çeşit aslının yerini tutan şey, bir araya gelip ayrılacaklar. Çocuklar ebeveynlerini erken terk edecek ve daha erken bağımsız hale gelecekler. Devlet ve toplum bazı ek işlevler üstlenecektir.

Yani hayvanların bile sahip olmadığı bir şeyin, insanlık biriminin, toplumumuzun en temel biriminin yavaş yavaş yıkıldığını göreceğiz. Bununla birlikte hayvanlarda aile, türün üremesi için gerekli olduğu kadar korunur.

Ve bugün devlet bekar annelere veya bekar babalara yardım sağladığında, aileyi bir arada tutmak için hiçbir neden görmüyorlar.

Işığa Nasıl Geçilir?

Bizler, sanki bilincini kaybetmiş gibi manevi süreçte hiçbir şey görmediğimizi anlamalıyız. Manevi dünyadan tamamen kopuğuz ve eğer bu bilince geri dönmek istiyorsak, Kabala bilgeliğinin öğrettiklerini yerine getirmeliyiz: kendimizi egomuzdan ayırmak ve kendi dışımızda başkasının arzusuyla bütünleşmek.

Yabancı bir arzu, Yaradan’ın bana tamamen zıt olan arzusudur ve bu yüzden ona öylece geçiş yapamam. Kendimden Yaradan’a nasıl geçiş yapabilirim? Bunu yapmak için bana bir araç verildi: grup.

Üst ışık Sefirot boyunca yukarıdan aşağıya dört aşamada yayılır -Keter, Hohma, Bina, Zeir Anpin ve Malhut- ve Malhut’un içinde alma arzusunu inşa eder. Ve ışığa geçmek için aynı basamakları tekrar tırmanmak zorundayım.

Eğer bir on’lu grup toplar ve kendimi onların önünde ilk yüksek Sefirot’a doğru Malhut olarak iptal edersem, o zaman Keter gibi olma arzumu ifade ederim. Onlu grubun, grubun yardımıyla kendi tarafımdan Yaradan’ın tarafına geçerim. Tüm imtiyaz budur.