Twitter’da Düşüncelerim / 9 Eylül 2020

Tüm sıkıntılarımızın sebebinin, toplumun egoizm tarafından parçalanmış olması olduğunu anlamalıyız!

Herhangi bir sistemde (organizma veya makinede) olduğu gibi, bozukluklar, bir arıza olarak ortaya çıkana kadar birikir. Aynı şekilde – koronavirüsün olduğu toplumda, hayatın bütünsel bağımlılığı ortaya çıkar.

Her geçen gün bir şey netleşiyor: ortak düşmanımızın, egomuz olduğunu kabul etmeliyiz. O yok edilemez ama birlikte üstesinden gelebiliriz. Amerika, toplumun kendini düzenlemekten aciz olduğunu kanıtlıyor. Hala duyarlı bir işbirliğine gelebiliriz; diğer alternatif ise savaştır…

Ama şimdilik her şeyin daha da parlak olacağını anlamıyoruz. Kendimizi içinde bulduğumuz karanlığı bile anlamıyoruz.

Koronavirüsten önce dünya kriz içindeydi ve insanlar, dünya savaşından veya ekolojik  felaketlerden söz ediyordu. Durum çok sorunluydu, birçok problem vardı, hastalığının ne olduğunu bilmeyen, ancak ağrı için ağrı kesici enjekte etmeyi ve bir şekilde yaşamaya devam etmeyi başaran bir insan gibi..

Virüs bizleri biyolojik düzeyde vurarak toplumu ve aileleri etkiler. Bu nedenle, doğanın bize neden bu şekilde davrandığını ve bu fenomenden saklanmak yerine, iyileşmek için ne yapabileceğimizi anlamalıyız.

Her hastalık şifa içerir, hastalık iyileştirir. Koronavirüsün bizi nereye götürdüğünü görmeli ve bu sağlıklı duruma kendi başımıza ulaşmalıyız. Bunun için darbeyi anlamak zorundayız. Onun arkasında sadece bize zarar vermek istemeyen, bizi iyileştirmek isteyen bir güç var.

Durum, Koronavirüs salgınından çok daha kötü olabilirdi. Ancak Yaradan daha sert yöntemler kullanmadı. Çünkü doğanın bir amacı vardır – hepimizi doğru bağa getirmek. Herkes arasında birliğin açıkça uygulanması gereken bir zamanda yaşıyoruz.

Koronavirüs, hayatlarının amacını anlamayan insanlar için, sevgi ve merhametten gelen küçük bir darbedir. Neden böyle darbeler aldığımızı anlamalıyız. Davranışımızı değiştirmek ve iyi yaşamak için, neden iyi çocuklar gibi ebeveynin ilk uyarısını duymuyoruz?

Bütünsel olmamız, iyilikle birbirimize bağlanmamız, birbirimize iyi davranmamız gerektiğine dair doğanın uyarılarını duymayız. Diğer taraftan, davranışlarımızla doğanın davranışını belirleriz ve onun dengeye girmesine izin vermeyiz – dolayısıyla tüm doğayla birlikte acı çekeriz.

Herkes bu yerde tökezler, ancak ileriye doğru yürüyen kişi, Yaradan’ın dünyasına girer.

Tüm insan komplo teorilerinin ve diğer hilelerin üzerinde, her durumda, yolumuzu belirleyen Yaradan’ın planı vardır. Bizler, düşüncelerimizin içinde yuvarlanmakta ve mantık ötesi inançla Yaradan’ın derecesine yükselmek istememekteyiz.

Koronavirüsün sebebini anlamak zorundayız. Kişilerarası ilişkilerimizi nasıl değiştireceğimizi anlarsak – tüm sorunlar anında ortadan kalkacaktır! Doğanın amacı, acı ve virüslerin, bizi kötü ilişkilerimizi açığa çıkarmaya zorlaması dışında, bizi hastalıklara sürüklemek ve iyileştirmek değildir.

 

Ne yazık ki, bu ögeye yorum yapma özelliği kapatılmış.

"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed