Talebimiz Bağışlanma Değil Islahtır

Haber raporları, dünyanın uçuruma doğru ilerlediğini, her gün daha da aşağı battığını ve acilen gerçek bir tedaviye ihtiyaç duyduğunu gösteriyor.  Ancak böyle bir aşının bir laboratuvarda yapılamayacağına şüphe yok ve maalesef salgın daha da şiddetlenecek. Henüz Dünyanın iyi bir yönde değiştiği  belli değil.

Bizler realitenin tamamından sorumlu hissetmeliyiz ve tam olarak da bunun için Yaradan’dan af dilemeliyiz. Sonuçta, her şeyin bize bağlı olduğunu anlıyoruz. Yaradan bizi Kendisine yakınlaştırdı ve O’ndan, yüce hükümdar olarak tüm dünyayı talep etmemizi bekliyor. Işığın Kendisi ile tüm dünya arasında akacağı bir kanal olmamızı istiyor, ama biz yine de O’ndan bunu isteyemiyoruz.

Bu yüzden bunun için af diliyoruz çünkü bugün zaten onu uygulama yükümlülüğümüz var. Geçmiş suçlar için değil, dünyanın durumundan sorumlu olduğumuzu bildiğimizden, şimdi yapmamız gereken şey için af diliyoruz. Bu nedenle, dünyayı bugünkü böylesine korkunç bir duruma getirdiğimiz için Yaradan’ın önünde tövbe etmemiz gereken şeye sahibiz.

Tüm bu sorunlardan, Koronavirüs pandemisinden önce bile doğru bir şekilde davranmış olsaydık, dünyaya iyi güçler çekerdik ve dünya iyi bir yöne dönmüş olurdu.

Görevimizi, Yaradan ile bağımızı ihmal ettiğimiz için özür dileriz. Biz af dilemiyoruz; daha ziyade ıslah edilmek istiyoruz: Bırakın Yaradan bize bilgelik, hisler versin ve dünyayı düzeltebilmemiz için bizi O’na yakınlaştırsın. Dendiği gibi: “Yaratılan sevgisinden, Yaradan sevgisine.”

Ne yazık ki, bu ögeye yorum yapma özelliği kapatılmış.

"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed

Sonraki yazı: