Tanınmış Kabalist, Ölüme Yakın Deneyimini Anlatıyor

Yirmi yıl önce oldu ama daha dün gibi hatırlıyorum. Uzun süreli öğrencilerimle beraber Kudüs dışındaki bir yolda araba sürerken, başka bir araba bizim aracımıza şiddetle çarptı. Hepimiz ağır yaralanmıştık ama klinik olarak ölü olarak bildirilen tek kişi bendim.

Çarpışmadan hemen sonra durumumun farkında değildim. Tek bildiğim nefes alamadığımdı. Akciğerlerim kanla dolmaya başlamıştı ve nerdeyse bilincimi kaybetmiştim. Ardından ambulans geldi. Hastaneye giderken çevremde sadece belirsiz bir hissiyat vardı, bilimcim bir geliyor bir gidiyordu.

Beden Dışı Deneyimim;

Hastanede bir kağıt imzalamam istendi, kolumu kaldırdılar ve bir şeyler karaladım. Daha sonra tam bir bayılma deneyimledim. Bununla birlikte, bir şekilde, doktorun beni yeniden diriltmeye çalıştığını görebiliyordum. Bacağımı agresif bir şekilde kaldırdı ve büktü, gövdeme doğru çok sert bir şekilde bastırdı. Daha sonra bana, klinik olarak ölü olmama rağmen karaciğerimde iç kanama nedeniyle düzensiz olan kan akışımı stabilize etmeye çalıştığını açıkladı.

Doktorla daha evvel hiç tanışmamıştım ve yoğun bakımda geçen 3 haftanın sonuna kadar da tanışmayacaktım. İlginç bir şekilde, bacağımı ittiğini açıkça görmüştüm. Onu gözlerimle görmedim. Kendimi ve bana ne olduğunu, bedenimin dışından görüyordum. Evet, insanların çoğunlukla “beden dışı deneyim” olarak bahsettikleri şey budur.

Beden Dışı Deneyim Nedir?

Kabala öğretmeni olduğumdan beri: Eğer doktoru gözlerimle görmediysem, onu neyle gördüm? Ayrıca, beden dışı bir deneyim tam olarak nedir? Maneviyat ile bağlantılı mıdır? diye öğrencilerim bana sordular.

Doktoru ya da etrafımı gözlerimle değil içsel bir duyuyla gördüm. Bununla birlikte, bu içsel hissiyatı ya da beden dışı deneyimimi maneviyata bağlamam. Bu tür deneyimler sadece psikolojik, beynimiz tarafından yönlendirilen ve doğaüstü/normal dışı biçimde tezahür eden, tesadüfi olmayan izlenimlerdir.

Ameliyattan sonra düzelirken ve bilincim gidip gelirken, bulanık ve renkli görüntüler gördüm ama somut şekilleri yoktu. Yine de benim için açıktı ki bütün bunların maneviyatla ilgisi yoktu.

İnsanlar görüntüleri sanki onlar dışarıdaymış gibi algıladıklarında, aslında, hayatları boyunca öğrendikleri, duydukları ve yönlendirildikleri şeylerin benzerini görürler.

Bedensel Çamaşır;

Her şeyden evvel Kabala ilmine göre klinik ölüm diye bir şey yoktur. Ölüm ölümdür ve ölümü, fiziksel insan işlevleri ya da onların eksikliklerinden ölçmek için inkar edilemez bilimsel göstergeler vardır.

Beden, sadece ruhu sarmak için vardır. Maddesel beden ölür ve parçalanır ama ruh, tam ıslahına kadar manevi döngüsünü sürdürmek için yeni bir bedende kıyafetlenerek yaşar.

Sadece bu dünyada, hayatta olduğumuz sürece, manevi ilerleyişimiz/gelişimimiz mümkündür. Öyleyse öldüğünde ne olur? Çok basit, eğer yaşamımızda bir ruh geliştirmek için çaba göstermezsek, reenkarne olmaya devam ederiz. Kabalist Yehuda Leib HaLevi Aşlag’ın (Baal HaSulam) Bedenimden Tanrıyı Göreceğim adlı makalesinde açıkladığı gibi “Beden ile ruh arasındaki bağlantı, sadece en başta ona olan şeyler doğal ve kendiliğindendir ve sonrasında, onlar manevi ve bedensel arasındaki çalışma ve ortak ilişki yoluyla olur.”

On yıldan fazla bir süre benim öğretmenim olan, Baal HaSulam’ın oğlu Rav Baruch Aşlag’a (Rabash) geldiğimde, ilk sorularımdan birinin: “Maneviyatı edinmiş olan kişi yaşam ve ölümle nasıl bağlantılıdır?” olduğunu hatırlıyorum. Şöyle cevap verdi: “Bugün güzel, yeni, beyaz bir gömlekle dersime geldiğini görüyorum ve daha sonra onu değiştireceksin. Biliyorsun ki gömleğini değiştirmek zorunda kalacaksın. Bu tam olarak, ruhunun içinde yaşayan bir insanın bedenini nasıl gördüğüdür: o bilir ki değiştirmek zorunda olduğu zaman gelecektir.”

Öyleyse neden ölmekle ilgili büyük bir anlaşma yapıyoruz? Kabalistik açıdan bakıldığında, bu hiç önemli değildir. Manevi gelişimimize ve ruhumuzun ıslahına yatırım yaparsak, gömleğimizi çıkardıktan sonra hayatta kaldığımız gibi fiziksel bedeni “çıkardıktan” sonra da hayatta kalırız. O bir çeşit çamaşırdır: biz sadece kirli kıyafetlerden kurtuluruz.

İnsanlığın Google’ını Çözme;

Eğer bir insan yaşamı boyunca ruhunu geliştirmezse, bu, varoluşunun ikinci aşamasına hazırlanmadığı anlamına gelir; ki bu, bedensel egoist arzunun, hayattan zevk alma arzusunun üstünde bir yaşamdır. Bu arzu kendini yeniler ve farklı şekillerde ortaya çıkar, bir enkarnasyondan diğerine yükselerek geçer. Kabala’ya göre, ne için yaratıldığını edinene kadar yeni bir fırsat kazanır: hala bu dünyadayken ruhun edinilmesi -manevi dünyaya bağlantı-.

Maddesel beden ölünce, geriye kalan arzu, Reshimo (İbranice roshem -bir kayıt ya da anımsama-) olarak adlandırılır, bir insanı oluşturan her şeyi içeren bir tür kod, nesilden nesile geçen bir çeşit manevi DNA. Sonunda ondan bir ruh geliştirdiğimiz parçacıktır.

Baal HaSulam bunu, “Barış” makalesinde “Nitekim, bizim dünyamızda, bedenlerin yenilenme biçiminde yeni ruhlar yoktur, ama sadece enkarne olan belli miktarda ruh vardır… Bu nedenle, ruhlarla ilgili olarak, yaratılışın başlangıcından ıslahın sonuna kadar tüm nesiller, birkaç bin yıl boyunca hayatını uzatmış olan tek bir nesildir…” diye açıklıyor.

Bu manevi bilginin koleksiyonu “insanlığın Google’ı” dır, sanki hepimizin bağlı olduğu bir sistem. Kabala aracılığıyla, bu sistemi açabilir, keşfedebilir, anlayabilir ve kullanabiliriz, “kontrol odasına” girerek, etrafımızdaki gerçekliğimizle daha yüksek bir denge ve uyum hissiyatı yaşayabiliriz.

Üstelik Kabala, böyle bir birlik ve uyumlu bir koşula ulaşmanın, hayatta olmamızın sebebi, varoluşumuzun amacı olduğunu söyler. Onun edinimi bize, sonsuz ruhumuzun algısını ve aramızdaki bağı ve bu maddesel varoluştan ayrılmadan sınırsız huzur ve mutluluk hissiyatını bağışlar/nasip eder.

Korkudan Kurtulma;

Ölüme yakın deneyimimde hissettiğim ve birçok insanın hissettiklerini söylediği şey, gerçekten de maddesel bedenden belirli bir özgürlük duygusunu örneklemektedir.

Yaşam ve ölüm arasındaki bu belirsizlikteyken, durumumu düşündüm ve bunu canlı bir şekilde hissettim. Korku ya da haz hissetmedim, sadece yeni bir koşula geçiş hissiyatı. Öldüğümü veya hayatta kalmamı umursamadım ve iyi ya da kötü bir algım yoktu. Sadece her nereye isterse beni götüren bir akışın hissiyatını hissettim, burada ya da orada ve hiçbir şey bana bağlı değildi.

Korku sadece bir insanın hayata güçlü bir şekilde bağlı olması durumunda ve bilinmeyenden korktuğu zaman yaşanır. Ancak, ölümün eşiğinde, beş duyu kapandığında, maddesel bedenden özgürleşirsiniz; ona ait olma hissiyatı yoktur.

Ancak, bu tür özgürlük duyguları, sonsuz ruhumuza erişmekten kaynaklanan tamamlanmanın sonsuz hissiyatı, bağ ve haz duygusuyla karşılaştırıldığında geçici, sınırlı ve küçüktür.

Kabala bilgeliği, yaşamımız boyunca ruhun keşfinin yolculuğuna çıkmayı arzulayan herkesi davet eder. Dahası, hem Baal HaSulam hem de Zohar Kitabı (Kabalistik bir kaynak metni) özellikle bizim dönemimizi, giderek daha fazla insanın hayatlarının anlamını sorgulayacağı, ruhlarını edinme yolunda adımlar atmaya hazır olacakları, bu amaç için Kabala bilgeliğinin öğrenileceği ve kullanılacağı dönem olarak işaret etti.

Prominent Kabbalist Describes Near-Death Experience

Üst Gücün Diktesi Altında

Soru: Hayvanlar Yaradan’ı hisseder mi?

Cevap: Hayır. Üst güç, insanlarda olduğu gibi, onlarda da sadece kendiliğinden işler/çalışır.

Dünyamızda bizler, başka biri değil, yalnızca Yaradan tarafından bunun ne ölçüde belirlendiğini bilmeden, bir kişinin kötü, diğerinin iyi, bir diğerinin akıllı ve başka birinin aptal olduğunu düşünürüz. Kimse özgür iradeye sahip değildir. Herkes üst gücün onlara dikte ettiği şeyi yapar. Ama bu bizden gizlenmiştir.

Dahası, Yaradan’ı hissetmeye yaklaşan insanlarda, bu yavaş yavaş ifşa olur. Yaradan’la olan ilişkilerini hissetmeye başlarlar: Yaradan’a doğrudan bağlı olup olmadıklarını, O’nun isteğini yerine getirip getirmediklerini, vb.

Soru: Yaradan’a yakınlaşmaya gelen insanlar, programlanmış robotlar gibi davranan diğer herkes için üzüntü hisseder mi?

Cevap: Küçük oğluna baktığın zaman, ne kadar kontrollü olduğunu görüyorsun. Ne olmuş yani? Onun için üzülüyor musun?

Ayrıca, sonuçta onun kendini ıslat etme fırsatına sahip olacağı durum dışında sıradan bir kişiyle bu konu hakkında konuşmamalısınız. Uygun ortamda değilse ve böyle bir ihtiyacı yoksa o zaman hiçbir durumda yapılmamalıdır/konuşulmamalıdır. Yazıldığı gibi, “Kör adamın önüne engeller koymayın”.

Under The Dictate Of The Upper Force

Bilinmeyeni İfşa Etmek

Soru: Dünyamızın bilim adamları sürekli olarak anlaşmazlık içinde ve birbirleriyle aynı fikirde değiller. Herkes kendi teorilerini destekliyor. Kabalist bilim adamları arasında bu nasıl çalışıyor?

Cevap: Eğer bir Kabalist bilim adamı, nerede bulunduğunu açıkça bilir ve ifşa etmediği bir şeye geçmeden, sadece kendi edinimlerinin seviyesinden konuşuyorsa, o zaman gerçek bir bilim adamıdır ve onun sonuçlarına güvenilebilir.

Eğer bir Kabalist, var olduğu yeri açıkça tanımlayamazsa ve sınırını biraz “aşabilir” ise o zaman bu alandaki edinimleri gerçekten doğru değil. Zira her türlü tahmin, teori, varsayım ve bazen hatalara sahiptir. Kabalistler, kendileri bunun hakkında yazarlar.

Özellikle Baal HaSulam, üst doğanın ediniminin bütün bir aşamasını yanlış olarak tanımlayan, 17. yüzyıla ait büyük bir Kabalist hakkında bir kitap yazdı. Kabala’da, tıpkı başka herhangi bir bilimde olduğu gibi, bunun bir yeri vardır.

Kabalistler, tıpkı diğer bilim adamlarının olduğu gibi, çeşitli anlaşmazlıklar yaşayabilir ve birbirlerini eleştirebilirler. Bu, onların bilgileri, varsayımları, çizimleri veya diğer birçok şey aracılığıyla ifade edilebilir.

Başka bir deyişle Kabala, kişinin bilinmeyen bir şeyi ifşa etme gerçeği ile karşı karşıya olduğu sıradan bilim gibidir.

Revealing The Unknown

Manevi Edinim İçin Tek Yol

Soru: Baal HaSulam, Yaradan’ı her şekilde ifşa etme hakkında yazıyor. O, Yaradan’ın nitelikleriyle form benzerliğine doğru tek yoldaki, çok sayıda yollardan ya da birçok farklı yoldan mı bahsediyor?

Cevap: Her bir kazanım seviyesinde değişmeyen ilkeler vardır ve değişebilenler vardır.

Diyelim ki fizikte, okulda öğrenilen herhangi bir denklem, üniversitede tamamen farklı bir bakış elde eder: integraller, diferansiyeller vb. eklenir. Neden okulda öğrendiklerimizden tatmin olamıyoruz? Çünkü üniversitede, aynı yasaların daha genel bir şekilde kavranması gerçekleşir. Kabala’da da aynı şey olur.

Soru: Manevi yolda, edinimin birçok biçimi mi var?

Cevap: Hayır. Manevi yol, kesinlikle iyi tanımlanmış bir edinim yolu ile karakterize edilir: kişisel duyarlılığın her türlü manevi niteliklere genişlemesi/büyümesi.

The Only Path To Spiritual Attainment

Maneviyatta Doğum Ve Ölüm

Soru: Maneviyatta doğum, ölüm, birleşme ve reddetme nedir?

Cevap: Onlar karşılıklı arzuların bir araya gelmesidir. Arzular tamamen ters olabilir, yani bütünüyle uzak, kutupsal anlamında. Birbirlerine yavaş yavaş benzeyerek, daha yakın hale gelebilirler, kısmen örtüşebilirler, ortak bir bölüm/parça oluşturabilirler ve tam benzerlik durumunda, birbiri üzerine tamamen eklenebilir.

Soru: Maneviyatta, ölüm ve doğum nedir?

Cevap: Manevi dünyada ölüm yoktur. Bir seviyeden diğerine geçiş vardır. Doğum, daha büyük bir perde elde etmeye başlayan arzunun ortaya çıkmasıdır.

Soru: Eğer kişi çalışamayacağı bir isteği erteliyorsa, bu bir süreliğine “ölüm” olarak adlandırılmaz mı?

Cevap: Hayır, çünkü onunla sonra çalışacağız. Bir koşuldan diğerine geçtiğimizde pek çok fırsatlar vardır ve bir sonraki koşulda, bir öncekini kısmen kullanırız ve ilerlemede, hazır olan arta kalan arzular daha yüksek seviyelerde kısmen kullanılacaktır.

Birth And Death In Spirituality

Ortak Ağda

Soru: Dünya ruhunun birliği, tarihte var olan tüm Kabalistlerin ruhlarının şu anda bize bağlı olduğu anlamına mı geliyor?

Cevap: Modem aracılığıyla bize bağlanmazlar ama hepimiz sürekli tek bir ortak ağdayız.

Soru: Siz bir keresinde onlara doğrudan soru sormamızı önerdiniz. Bunu yapmayı nasıl öğrenebiliriz?

Cevap: Sorular sorun ve belli içsel hissiyatlar geliştirmeye başlayacaksınız.

In The Common Network

Hangi Dünya Gerçek?

Soru: Manevi dünyanın sadece Kabalistlerin hayal gücünde var olması mümkün müdür? Bunun Gerçek olduğuna dair garanti nedir?

Cevap: Kimse size manevi dünyanın, dünyamızdan daha gerçekçi bir şekilde var olduğu sözü veremez ve garanti edemez.

Ancak, dünyamızın gerçek olmadığı gerçeği Kabalistler tarafından zaten ifşa edilmiştir. Bunu, bizim hayali dünyamızın üzerinde var olarak hissederler ve bu dünyanın amaca uygun olarak yaratıldığını anlarlar, bu yüzden bizler, kendimizi bundan uzaklaştıracağız ve gerçek dünyaya çıkacağız.

Üst manevi dünya gerçektir, çünkü Yaradan’ı, tek harekete geçiren gücü onun içinde ediniriz, “O’ndan başkası yok”. Manevi dünyada, her şeyi yöneten gücü ifşa ederek, onun gerçekten var olduğunu belirleriz.

Which World Is Real?

Kişi Ve Üst Kuvvet Arasında

Grup: 10 + İnsanlık

Grup, kişi ile üst kuvvet arasındadır. Kişinin, grubu atlayarak üst güçle çalışma, alma veya verme şansı yoktur. On yıl önce yalnız kalmış gibi görünse de, o hala gruba aittir, sadece ondan gizlenmiştir. Şimdi rastgele bir grupta oturduğunda – bu Yaradan ile bir bağlantı kurmak için çeşitli fırsatların ortaya çıkmasıdır.

Grup her zaman oradadır. Ona Adam (insan) denir. Grup tüm sistemdir: onlu ve tüm insanlık. Bu nedenle, kişi grubu atlayarak, Yaradan’dan kendi başına talep etmek isterse, o hatalıdır/yanlıştır. Bundan ciddi bir şey çıkmayacaktır, tıpkı yeni başlayan biri gibi. Eğer kişi gerçekten Yaradan’la bir bağlantı kurmak istiyorsa, gruba katılmalı ve onun içinde Yaradan’ı ifşa etmelidir.

Yaradan onun (grubun) içinde olduğundan dolayı, grubun üstünde asla herhangi bir alan hissedemeyeceğiz. Grup kalıcı bir yapıdır, fakat gizlenmiştir ve Yaradan da kalıcı bir unsurdur ve O da gizlidir. Sözde grubun, sanki dostları görüyormuşuz gibi fiziksel bir tezahürü vardır. Fakat gerçek grup – manevi alan, manevi nitelik/kalite ve üst güç – kendini bize gösterdiği an, Yaradan da onun içinde ifşa olacaktır. Kişi diğerleri olmadan var olamaz.

Between A Person And The Upper Force

Geri Sayım Başladı

Tapınak, o sanki tekrar yıkılmış gibi her gün onarılmıyor. Her şeyden önce, Ari’nin zamanından bu yana, yıkımı düzeltmek için zaten bir görevimiz var. Bu nedenle, o andan beri, geçtiğimiz ıslahlarla/düzeltmelerle ilgili gecikmemizin uzun yıllarını saymaya başlayabiliriz. Ayrıca, ıslahın yapılmadığı her gün, yıkıma eklenir. Daha ve daha fazla egoist arzular ifşa oluyor ki bunlar zaten ıslah edilmiş olmalıydı ve biz onların üzerinde bağlanmış olmalıydık. Ancak, bunu henüz yapmıyoruz ve bu nedenle, kalbin yükünü güçlendiriyoruz.

The Count Down Has Begun

İnsan Gelişimin Son Aşamasında

Soru: Eğer ruhsal kazanım bireysel ise, o zaman başkalarıyla olan bağlantının sonuçları, geçmişte yaşadığım her şeyden bir daha geçmem gerekmediği gerçeğini nasıl etkiler?

Cevap: İnsanlığın gelişiminin son aşamasında olan ilk bizleriz ve bunu tamamen geçmeliyiz. Kabala kapalı olduğundan, 2000 yıldan fazla bir süredir milyonlarca insandan gizlendiğinden, şimdi onu yeniden canlandırmaya ve yaymaya başlamalıyız. Bizler bu yüzden öncüleriz, onun dağıtımında ön ayak olan kimseleriz.

Soru şu ki, tekrar geçmemize gerek olmayan, geçmişte yaptığımız ıslahlar oldu mu? Cansız, bitkisel ve hayvansal seviyelerde, ruhun ıslahının neredeyse tamamlandığı söylenebilir. Bununla birlikte, son seviye hala ıslah edilmelidir.

At The Last Stage Of Human Development