İmkansıza Doğru Nasıl İlerleyebiliriz?

Yorum: Dersi dinlerken, hoş olmayan şeyler yapmak zorunda kalacağım, yapmak istemediğim, iğrenç koşullardan geçeceğimiz sonucuna vardım.

Cevabım: Elbette istemiyorsunuz. Egomuza karşı çalışmaktan daha iğrenç bir şey yoktur. Bu açıkça imkansızdır.

Soru: Peki, imkansıza doğru, hoş olmayan bir şeye doğru ilerleme gücünü nerede bulabilirim? Kim bana bunu yapma arzusunu ve gücünü verecek?

Cevap: Yaradan’ın sizi neden bu koşullar altına soktuğunu sorun.  Bu yüzden O’ndan güç talep edeceksiniz ve böylece O’na bağlanacaksınız.

Kötülüğün Farkındalığı Nedir?

Soru: Bağ kurmaya doğru hareket edememe – bu kötülüğün farkına varmak mıdır?

Cevap: Bağ kuramama, sevginin ne olduğunu anlamama, kötülüğün farkına varmadır. Sevgi nedir, biz bunu sadece onun zıttından öğreniriz. Bu nedenle, Yaradan, O’nun niteliğinin tam zıttı olarak egoizmi yarattı, böylece bizler doğal egoizmimizi fark ederek,  yavaş yavaş onun zıttına geçeriz.

Soru: Kötülüğün farkındalığı,  anlaşılabilir. Ama neden hep “nefret” gibi negatif bir kelime kullanıyorsunuz?

Cevap: Sevmeye zıt başka ne olabilir? Sevgi ve nefret, birbirine zıt iki özelliktir.

Soru: Kişinin kendi kötülüğüne mi yoksa komşusuna olan nefret mi?

Cevap: Kendi kötülüğümden, başkaları ile herhangi bir bağı hayal edemediğim gerçeğinden, içinde “Ben” imin kaybolduğu bir feshetmeden nefret ederim. Bu benim için imkansızdır.

Ancak Yaradan tarafından yaratılan şey budur. Ve bu nedenle, bağ kurma arayışının reddetmeye yol açtığı ve reddetmenin de gerçek sevgi hissine yol açtığı ortaya çıkmaktadır.

Koronavirüs Salgını Tahmini

Koronavirüs salgınının gelişimi için hangi tahmin yapılabilir, dünyaya yayılacak mı yoksa durdurulabilir mi? Burada birkaç önlem seviyesi vardır.

Her şeyden önce bu, Kabala biliminin dağıtımına, insanların en azından dünyanın dengesi ve uyumu hakkında, insan toplumunda doğanın bizi zorunlu kıldığı olumlu bağlar ve doğa yasalarına uyumsuzluğumuzun tüm bu virüslere yol açtığı gerçeği hakkında işiteceklerine bağlıdır. Bu, tüm sosyal ağlar aracılığıyla açıklanmalı ve dağıtılmalıdır. Her şey bizim elimizdedir.

Küçüklüğünüzden korkmayın ve hiçbir şeyin size bağlı olmadığını düşünmeyin. İşimizi yapmak, doğanın bizi hedefimize doğru yönlendirdiğini açıklamak bizim sorumluluğumuzdur ve buna göre hareket etmeye başlamamız gerekir. Koronavirüsten kurtulamayız – bu virüs olmazsa, diğerleri ortaya çıkacaktır. Son ıslah dönemi, şiddetli  darbelerin zamanıdır.

Kabala, virüs için en iyi tedavinin insanlar arasındaki birlik olduğunu öğretir. Ancak insanlık, salgına karşı farklı, zıt bir çözüm buldu: birbirlerini enfekte etmemek için izolasyon. Burada bir çelişki var gibi geliyor ama aslında yoktur. Bu tür koşullar altında birleşme, izolasyon olarak ifade edilmektedir.

Böyle bir salgında başkalarını önemsemek, ayrı olma, izolasyon olarak ifade edilir. Komşuma olan sevgim, fiziksel olarak diğerlerinden ne kadar uzakta olduğumla kendini gösterir. Bundan ötürü, içsel, zihinsel olarak onlara daha yakın olurum; sonuçta, onları önemsiyorum ve bu nedenle fiziksel olarak uzaklaşıyorum. Uzaklaşma eylemim,  aslında bir yakınlıktır/bağdır.

Düşüşlerden Kurtulma Yöntemleri

Soru: Düşüşlerden kurtulmanın yöntemleri nelerdir?

Cevap: En etkili yöntem,  uygun bir çevreye sahip olmaktır. Baal HaSulam makalelerinde çevrenin bir kişi üzerindeki etkisinin, her koşuldan kurtulmanın en önemli ve güçlü yolu olduğunu yazar; çünkü bir gruba katılırsınız ve istemeden sizi beraberinde çeker.

Bir grup hemfikir olmuş insanın içinde, farklı koşullardan geçer, birlikte çalışır, çalıştaylara katılırsınız, hatta mekanik olarak eylemler gerçekleştirirsiniz. Böylece, grup sizi etkileyecek ve herkes kendinden çıkabilecektir.

Soru:  Ve o zaman düşüş geçecek mi?

Cevap: Evet, ama tam olarak ne geçecek? Uygun topluma gelirseniz, manevi yükselişle ilgilenirseniz, eninde sonunda onlarla yükselmeye başlarsınız. Bu ilk şeydir.

İkinci olarak, yakınlarda grup yoksa o zaman, hemen interneti açmanızı, web sitemize gitmenizi ve her türlü dersi aramanızı öneririm. Her şeyden önce, “O’ndan başkası kimse yok” makalesini okumanızı tavsiye ederim.

Soru: Bir kitap açabilir miyim?

Cevap: Tabii ki, çünkü bir şekilde yazarla bağlantı kuruyorsunuz. Bu nedenle, en etkilisi olmasına rağmen çevre, sadece insanlar olmayabilir, aynı zamanda farklı medya kaynakları da olabilir.

Koronavirüs Realiteyi Değiştiriyor, Bölüm 9

Koronavirüs ve Anti-Semitizm

Soru: Yakın zamana kadar anti-Semitizm sorunlarına değindiniz, bu konuda makale ve kitaplar yazdınız. Aniden bu virüs çıktı ve şimdi bu darbenin nereden geldiğini açıklamakla daha çok ilgileniyorsunuz. Neden?

Cevap: Hayır, virüsle özellikle ilgilenmiyorum. Bunun neden bize verildiğini anlıyorum. Bu oldukça basit bir iştir. Her şeyi ideolojik düzeyde açıklamanın gerekli olduğu anti-Semitizm gibi çözülemez.

Soru: Şu an olanlarla anti-Semitizm arasında herhangi bir bağlantı var mı?

Cevap: Yakında olacak. Yakında Yahudiler bu virüsü Çin ve İran, yani onların dedektörleri aracılığıyla kasten başlatmakla suçlanacaklar.

Yorum: Bu, İran medyasında zaten var.

Cevabım: İran’da bu anlaşılabilir. Yakında bu her yerde haber olacak ve insanlar bunun hakkında konuşacaklar. Ancak yapabileceğimiz çok şey var. İşte o zaman anti-Semitizmin nedenlerini tekrar açıklamaya başlayacağım.

Şimdilik insanlara, virüs ve Yahudiler arasındaki bağlantıyı, onların tarihsel rollerini ve farklı ulusların egoist bağları arasındaki bağlantıyı açıklamak çok zordur.

Korona Karşılıklı Sorumluluk

Koronavirüs, bize alışık olmadığımız ve hoş karşılamadığımız sosyal davranışları dayatmakta; karşılıklı sorumluluğa zorlamaktadır. Aslında, virüs gelişimimizde yeni bir aşama başlattı ve her yeni aşama, öncekinden daha iyi ve daha gelişmiştir; insanlığın birlik ve bütünlüğe doğru ilerlemesinde bir başka adımdır.

Çoğunlukla, doğamız gereği değişikliklere itiraz ederiz ve bilinen, şikâyetçi durumunda kalmayı tercih ederiz. Nerede kalmak istediğimiz ile realitenin bizi nereye çektiği arasında hissettiğimiz bu uyumsuzluk, acı verici ve göz korkutucu gelmektedir ancak bireyler, toplumlar ve hükümetler olarak yaptığımız en büyük hata, yeni aşamanın gelişini inkar etmek ve gerçeği olduğu yerde kalmaya zorlamaktır. Bu olmayacak. Bugün, eğer mutlu, güvenli ve hatta sağlıklı olmak istiyorsak, toplumun tüm kesimleri arasında birliği ve karşılıklı sorumluluğu benimsemeliyiz. Ne kadar erken başlarsak, düşünce yapımızı “ben” den “biz” e ve nihayetinde “bir” e dönüştürmemiz bizim için daha kolay olacaktır.

Manevi Bayramlar, Bölüm 8

Purim’in Karakterleri Neyi Temsil Ediyor?

Soru: Purim Bayramı’nın karakterleri:  Kral, Kraliçe Ester, Mordehay ve Haman neyi temsil ediyor?

Cevap: Haman bizim büyük egoizmimizdir ki onsuz tam ıslaha ulaşamayız.
Ester, “gizlenme” kelimesinden, gizlilik içinde hareket eden ve her şeyin çevresinde döndüğü Malhut’u temsil eder.

Mordehay ( Mor-Dror ) hiçbir şeye ihtiyaç duymayan, dürüst/erdemli adamın, Bina’nın niteliğidir. Sadece, gerçekten hizmet edebileceği durumu beklemektedir.

Ahaşveroş, bir kraldır, üstünde Yaradan vardır.

Bu insanlar tüm arzularımızı temsil etmektedir. Bütün bu aktör grubu, Purim’i canlandırmaktadır.

Soru: Gerçekten Purim’i, herkesin kostüm giyip maskeler taktığı, bir çocuk bayramı olarak görüyoruz. Neden böyle bir gelenek var?

Cevap: İnsanlar maskeler takarlar çünkü bu bayramın özünü:  her insan gerçekten kimi oynuyor, kim neyin arkasında saklanıyor ve neden tüm bunların gerekli olduğunu, tam olarak bilmemekteyiz.

Bu hikayeyi kendi içimizde, ruhun içinde, aramızdaki bağda doğru bir şekilde yapmaya çalışırsak o zaman, sonunda “Purim” denilen bir koşula ulaşırız.

Kader, öyle bir şekilde rolleri dağıtır ki, neden kesinlikle belirsizdir. Sonunda, her şey halkı yok etmek isteyen kötü adam Haman’ın tarafında olmalıydı, ama tam tersi ortaya çıktı: O, Mordehay için hazırladığı aynı darağacına asıldı.

Twitter’da Düşüncelerim / 10 Nisan 2020

Toplum, mevcut haliyle, kendini tüketmiştir. Koronavirüs değişmemize yardımcı olmayı amaçlamaktadır: varoluşun amacı, gelişimi ve yönetimi. Virüs benzer olmamıza yardımcı oldu. Herkesin paylaştığı bir talihsizlikten, ortak bir çözüm arama ihtiyacını hissetme

Koronavirüs nedir? Virüs, aramızda bağ yerine, doğru ilişkilerle doldurulması gereken boş alanlar olduğunu gösteriyor. Aramızdaki bu boşlukları ifşa ederek, bu bozuk bağ aracılığyla virüsü birbirimize geçirdiğimiz için bu boşluklar üstünden iletişim kuramayacağımızı keşfederiz.

Aramızdaki boşluklar “kaybolmaya” başladığında, dünya tam da bu boş alanların içinden bağlanacaktır. Gerçekliğin tüm parçaları, Adem’in yeni, ıslah olmuş bir sistemini bağlayacak ve oluşturacak ve Yaratan, bağlarımızı düzenleyip onları üst kuvvetle, kendisiyle doldurarak bağın içinde belirecek.

Dünyamız manevi dünyanın şeklini alıyor …

Ne kadar farklı olduğumuzu ifşa etmeliyiz- Koronavirüsün bize göstermek istediği budur. Bu arzumuz ya da içsel niteliğimiz ile ilgilidir.

Dünyanın iyileşmesi sadece insanların ilişkilerine bağlıdır. Doğa, küresel bir organizma haline geldiğinden tüm insanlığa darbe vuracaktır. İnsanlık, iyi güçlerle birbirine bağlı olması gerektiğini anlayana kadar-onlarla insanlar arasındaki boşlukları doldurmak için vuracak ..

İnsanlığın sorunu artık krizden tek doğru çıkışın insan ilişkilerini egoist olandan özgeciliğe doğru ıslah etmek olduğunu farketmekte yatar. İnsan ilişkilerini düzeltmeden iş ilişkilerine dönmek, büyük bir krize yol açacaktır.

Koronavirüs Realiteyi Değiştiriyor, Bölüm 8

Küresel çaplı sorunlar zamanında

Soru: Virüs, “insan” derecesinde yani manevi, psikolojik düzeyde tutumumuzu değiştirebilmemiz için, sadece hayvansal seviyeyi, biyolojik bedenimizi mi etkiliyor?

Cevap: Evet. Gerçek şu ki, insanlar arasındaki en yüksek bağlantı duygusal bir bağlantıdır – birbirleriyle karşılıklı ilişkileri ve bir kişinin diğerine karşı niyeti.

Eğer bu niyetler iyiyse, bağ kurmaya yönelikse, doğa mutlak integral durumuna geçer ve o zaman şüphesiz, her şey yolunda gider.  İnsanlar ancak eylemleri iyi olduğu sürece doğanın yardımını görürler.

Ancak başkalarının pahasına kâr etmek ve hatta başkalarına zarar vermek için, birbirleriyle gittikçe daha fazla egoist ilişkiler kurarlarsa o zaman tabi ki doğai onlara dair tam zıt yönde kendini gösterir.

Bu virüs gibi, her türlü biyolojik problemin ortaya çıktığı yer burasıdır. Ayrıca çevresel sorunlar, savaşlar veya her seviyede –  cansız, bitkisel, hayvansal veya insan, herhangi bir şey olabilir.

Ana şey dağıtmaktır. Yazıldığı gibi, “Günahkârları dağıtın; bu hem onlar için hem de dünya için daha iyidir.” İnsanlar yavaş yavaş doğru sonuca varmak ve tekrar bağlanmaya başlamak için, birbiriyle belli bir mesafeyi korumaktalar ama iyi bir şekilde.

Soru: Yani doğa bizi zorla bütünleştirdi ve şimdi bir şekilde, bizi felaketlerle birbirimizden ayırıyor mu? Kabala’ya göre bizi bu şekilde etkilediğini mi söylüyorsunuz?

Cevap: Kesinlikle. Tarih boyunca,  Adem’in günahıyla başlayan, daha sonra birçok parçaya ayrılan, tek bir sistem varken olan şey buydu. Şimdi birbirimizle doğru etkileşim kurarak onları yeniden birleştirmeliyiz.

“Koronavirüsün Küresel Ölçekte Yararları Nelerdir?” (Quora)

Dünya çapında yüz binlerce insanı hasta eden ve düzinelerce insanı öldüren bir virüsün faydaları neler olabilir ki?

Bir faydası, çok daha büyük bir doğanın mevcudiyetinde ne kadar küçük ve zayıf olduğumuzu uyandırmaya yardımcı oluyor.

Koronavirüs, doğanın, zengin ve fakir, ünlü ve ünsüz, güçlü ve sıradan, eğitimli veya eğitimsiz ve kendi üzerimize koyduğumuz diğer birçok kategori arasında, nasıl ayrımcılık yapmadığının en iyi örneğidir.

Bu nedenle, dünyanın dört bir yanında sosyal mesafeli koşullara yerleştirilmiş olsak da, aslında doğa karşısında hepimizin ne kadar eşit olduğu üzerinde düşünebiliriz.

Birbirimiz ve ülkelerin arasında belirlediğimiz sınırların, onların hepsine nüfuz eden minik ufacık bir virüs tarafından iptal edildiğini görebiliriz ve bu nedenle böyle bir örnekten öğrenmek, akıllıca olur.

Doğa ayrılmaz bir sistemdir ve bütünsel olarak işlevini yerine getirdiği kadar, bizlerin de birbirimizle bağlı olmamız için, farkındalığımızın artmasını istemektedir.

Bu nedenle böyle bir sonuca varmak için bu salgını kullanırsak (doğa bizden daha büyüktür ve eğer birbirimizle daha bütünleşmiş bir bağ kurarsak, önceki yaklaşımımız olan diğerleri pahasına yararlanmaya çalışmayı, hepimizin parçası olduğumuz tüm insan toplumuna ve doğaya fayda sağlamaya çalışmak ile değiştirirsek) o zaman doğa ile dengeye girer ve onun tepkilerini olumlu bir şekilde deneyimleriz.

Koronavirüs bize ulaşıncaya kadar, diğerleri pahasına kendisine fayda sağlamak isteyen egoist insan doğamızın  bizi gittikçe daha fazla ayırmasına izin vermekteyiz.

İnsan egosu, bütünsel doğa algısını küçük parçalara ayırır.

Koronavirüsün yıkıcı olan etkileri kadar, muhtemelen pandemi hayatımıza girmemiş olsaydı, egoist davranışlarımızın bizi böyle bir nefrete yönlendirmesine izin vererek kendimizin çok daha fazla acı çekmesine ve benzerleri dünya savaşında patlak vermiş olan bölünmeye neden olurduk.

Bu nedenle, Koronavirüsün asıl faydası, bu dönemi, sonuçta doğanın karşısında ne kadar eşit olduğumuzu, Koronavirüse yol açan egoist yaşam tarzımızın nasıl bizleri kendimize zarar vermeye yönlendirdiğini düşünmek için kullanmak ve bu salgından nasıl daha düşünceli, destekleyici, cesaretlendirici ve birbirimize karşı hangi tutumlarla çıkabileceğimizi öğrenmek, akıllıca olur.