Category Archives: Kongre

Twitter’da düşüncelerim / 11.08.2017

Litvanya’nın başkenti Vilnius’daki Dünya Kabala Konferansı’nın üç günü, Kabala’nın bilgeliğinin ne olduğunu deneyimlemeye gelen yüzlerce Avrupalı’nın kalbinde değişiklik meydana getirdi.

Kişisel çıkar dünyası (liberalizm) parçalandı. Kabala, O”M [Or Makif], parçaların karşılıklı tamamlayıcısında, onları düzgün bir şekilde birleştirebilir.

Kabala Yaradan’ı ifşa etme yoldur. Kural 38: Yukarıdan sadece sizin gelişmeniz için gönderilen testlerin kesilmesini istemeyin!

Kabala Yaradan’ı ifşa etme yoludur. Kural 39: Sadece Yaradan’dan ve sizin gelişiminiz için geldiğinden hepsiyle minnet ile yüzleşin.

Testi, Yaradan’dan doğru bir şekilde aldıktan sonra, Yaradan’ın testi gönderdiği kişiye harici bir reaksiyonunu düşünün.

Kötü eğilim; ego, Yaradan’ın gücüdür. İçeri girince; dost olmaya başlar bu yüzden bu iki güç, iyi ve kötü; birbirini tamamlar.

Kim kötülüğü etkisiz hale getirirse bir kahramandır ve kim kötülüğü dost edinirse en büyüktür. Şeytan bir melek olmaya başlar ve her ikisi de Yaradan’a yönlendirir.

Dünya Yaradan tarafından inşa edildi ve parçalandı. Tüm çelişkili parçaları beraberce Onu ifşa etmek için orta çizgiye çekin!

My Thoughts On Twitter, 11/8/17

Şimdiki Kongrelerin Eşsizliği

Soru: Kongrelere nasıl hazırlanalım?

Cevap: Genel kural olarak tüm kongreler çok farklıdır, ancak şimdiki kongreler eşsizdir; çünkü onlara gelen insanlar hazırdır. Onlar neden geldiklerini biliyorlar ve kendilerini anlamanın, farkına varmanın, onlara bağlı olduğunu tam olarak anlıyorlar.

Onların amacı manevi dünyayı keşfetmektir. Bu çok dikkat çekicidir. Ancak bu bende çok gerginlik yaratıyor, çünkü herkese yardım etmeliyim. Beklentilerinin gerçekleşip gerçekleşmediği onlara bağlı, ama sanki onlar benim çocuklarımmış gibi endişeleniyorum, böylece başarı onlar üzerinde parlayacak.

İbranicede, başarı Mazal (şans) olarak da ifade edilir, “Nozel – damlayan” sözcüğünden. Bunlar daha yüksek bir seviyeden inen başarı işaretleridir.

Biz yukarıda başarı (Mazal) biriktiririz ve daha sonra o bize iner. Her şey içsel ihtiyaçlara bağlıdır.

The Uniqueness Of The Current Conventions

Kongre: Bağlantı Yönü Ve Eğilimi

Soru: Kongredeki zamanı en üst düzeye çıkarmak için kongre boyunca nasıl davranmalıyız?

Cevap: Basitçe kendinizi unutmalısınız ve sürekli ortak bağın çekirdeğini, ortak düşünceyi ve ortak arzuyu hissetmek için genel birliğin bir parçası olmalısınız.

Soru: Kongrede, kimleri hedefliyorsunuz, yeni gelenleri mi, yoksa deneyimli öğrencileri mi?

Cevap: Hiç kimseyi. Ben insanlar arasındaki bağlantıya rehberlik ediyorum.

Bir kongre sırasında zor materyalleri çalışmamalıyız. Kongre, çalışmayla ilgili değildir, ancak birlikle ilgilidir. Bu nedenle çalışma materyalinin herkes tarafından erişilebilir olması gerekiyor, buna söylediklerim ve yapılması gerekenler de dahil. Herkes, kendi seviyesine göre alacaktır – kişinin içinde bulunduğu bireysel manevi koşullara göre.

Convention: Direction And Inclination To Connection

Kongrede Kendinizi Unutun

Soru: Kongre sırasında hangi manevi rahatsızlıklar olabilir ve bunları nasıl aşabiliriz?

Cevap: Kongre süresince hiç manevi rahatsızlıklar ya da problemler hakkında düşünmeyiz.

Size tek bir şey öneriyorum: tüm enerjinizle katılın ve kendinizi unutun. Önemli olan budur. Dikkatinizi bedenin üstünde yoğunlaştırın ve herkesle ve diğerlerinin içinde ifşa olacak Yaradan ile birlikte olmaya çalışın.

Arkadaşlarınızla entegre olursanız, onları hissetmeyi bırakacaksınız ve Yaradan’ı hissetmeye başlayacaksınız. Yapılması gereken şey budur. Ve herhangi bir hesaplama yapılmamalıdır.

In A Convention, Forget About Yourselves

Kongrenin Hazzı Ve Hayatın Anlamı Hakkında Soru

Soru: Kongrenin hazzı, hayatın anlamı hakkındaki sorumu silip atabilir mi?

Cevap: Hayır, bu olmayacak, çünkü herkes varoluşunun anlamını düşünür. Aksine, her kongreyle insanlar bu soruyu daha çok sormaya başlarlar ve artan bir şekilde, bir cevap ihtiyacı hissederler.

Ancak, kongre süresince başarısızlıklara ve hayal kırıklıklarına sahip olurlar: “Her şey yok oluyor, burada hiçbir şey yok, ben neden buradayım?”

Sonra aniden her şey ortaya çıkmaya başlar ve tekrar belirginleşir. Ve bu harikadır! Bu kongre süresince gerçekleşirse, harika olur.

Pleasure From The Congress And Question About The Meaning Of Life

Kongrenin Sonuçları Henüz Ortaya Çıkmadı

Soru: İçinden geçtiğimiz bir dizi güçlü kongreden ve kendimizi iptal etmek için yaptığımız
onca çalışmadan sonra, manevi embriyoyu inşa etmek için başka neyimiz eksik?
Cevap: Hala embriyo gibi bağlanmadık, içinde embriyonun gelişebileceği bir rahim
oluşturmak üzere bağlanmadık. Yalnız bağ kurmaya ihtiyacımız var; hepsi bu. Tek bir beden
ve tek bir kalpte tek bir insan gibi bağlanmak zorundayız. Hala buna istek duymuyorsunuz.
Yalnız öğrenmeye çalışıyorsunuz.
Soru: İstemediğim bir şeyi birden bire nasıl isteyebilirim ki?
Cevap: Böyle bir yoksunluğa dolaylı olarak yaptığımız eylemler yoluyla erişebiliriz.
Egomuza karşı bir şeyi doğrudan doğruya yapamayız, ancak dolaylı olarak Islah Eden Işığı
uyandırıp çekebiliriz.
Soru: Büyük grubumuzun içinden küçük bir grup embriyo gibi bağlanabilir mi yoksa bu
duruma erişmek için herkesin mi bağlanması gerekir?
Cevap: Şu anda bunun nasıl gerçekleşeceğini kesin olarak söylemek mümkün değil, çünkü
bu durum daha önce hiç gerçekleşmedi. Bu unsuru adamakıllı hazmetmeliyiz. Henüz
tamamlanmamış olan bir şeyin bir şekilde olmuş olacağından emin olmamalıyız.
Maneviyatta sonsuz seçenekler var. Bu nedenle, içsel grubun dışsal gruptan, rahim içindeki
embriyo haline dönüşmesinin nasıl olacağını bilmiyorum.
Giderek ve hızla bu duruma yaklaşıyoruz. Yeni ileri atılışlarımıza her defasında hayranlık
duyuyorum. Ancak istisnalar yoktur. Alma arzumuza olan tutumumuzda hepimiz embriyo
haline gelmek zorundayız ve ihsan etme arzumuza olan tutumumuzda ise rahim haline
gelmeliyiz. Bunların hepsini kendimizden inşa ederiz.
Önce rahmi inşa etmeliyiz, ihsan etme seviyesini ve onu göğe yükseltmeliyiz. Sonra, onun
altında, alma seviyesini inşa edebiliriz bu, yer ayaklarımızın altında demektir. Sol çizgiden,
almaktan önce her zaman sağ çizgi, ihsan etmek vardır. Bu Şulhan Aruh kitabında söylenen
şeydir, emirleri açıklar. Bu kitap bize içsel çalışmamız için pek çok pratik talimatlar verir,
eğer bunları manevi kavramlar olarak yorumlarsak.
Soru: Bu gün neye çalışmalıyız?
Cevap: İhsan etmenin yüceliği üzerine ve bir embriyo oluşturmak üzere aramızda bağ
kurmaya çalışmalıyız. Aramızda bağ kurmak zorundayız, bu Yaradan’dır ve bağlantı,
yaratılmış olandır. Böylece bunların aynı paranın iki yüzü olduğunu göreceğiz.
Soru: Ama biz bu iki zıtlığı birbirine bağlayamıyoruz!
Cevap: Yaradan bu iki zıtlığı orta çizgi olarak düzenler. Endişeye kapılmayın! Çok fazla
zaman kalmadı. Büyük bir atılış yaptık ve kısa zamanda bunu hissedeceğiz. Kongrenin
sonuçları henüz görmüyoruz ama göreceğiz ve sürekli olarak buna doğru ilerliyoruz.

Grup Tarafından Şarj Edilmiş

thumbs_laitman_547_06Soru: İsrail’e tatiller ve kongreler için geldiğimiz zaman, eşsiz bir bağ ve mutluluk hissediyoruz. Ve eve döndüğümüz zaman, her şey tamamen bunun tersine dönüyor. Neden bu oluyor?

Cevap: Yurtdışına çıktığımda, çevremdeki toplumun ve bulunduğum yerin değişiminden etkilenmem. Etrafımdaki güzel manzaraların keyfini çıkarırım ancak her dakika kendimin içinde kalırım. Kendi kişisel mikro durumum değişmez.

Ancak sizin probleminiz şu, bir yere gittiğinizde o yerin yerel atmosferinin içine dalıyorsunuz ve bu yüzden de dışarıdan çok güçlü bir etki altına giriyorsunuz ve bu da sizi yoldan çıkarıyor.

Sizi çevreleyen toplumun etkisine daha az kapılmanız gerekiyor. Diyelim ki, etrafınızda birisi sürekli koşuşturuyor, bisiklete biniyor, sizin bir adım daha üstte ve tamamen farklı düşünceler ve beklentiler içinde kalmanız gerekirken bir şeyler yapıyor. Bunu başarmayı öğrenmeniz gerekli.

Eğer buna mümkün olan en hızlı şekilde ulaşmak istiyorsanız, o zaman grup tarafından yeniden şarj edilmeniz gereklidir ve sabahları dersten çıktığınız zaman, dersin bir sonucu olarak sizde doğmuş olan grup hissiyatını, bu sıcaklığı kaybedecek olmaktan dolayı korkmanız gereklidir. En nihayetinde, bizim derslerimiz sadece, bağ kurmak için olan arzuya, Üst Işık’ı davet etmek için  gereklidir.

Birlik için olan özlem, her şeyden önce gelir. Bundan sonra, Işık sizin duanıza bağlı olarak gelmelidir. Ve bundan sonra da, aranızdaki bağda, Yaradan’ı hissetmeye başlarız. Her zaman için bu çalışmanın içinde olmalısınız.

Ancak, eğer dışsal egoistik alanın etkisi altına girerseniz, bu sizin gelişmediğiniz anlamına gelir. Gün boyunca, grubun merkezini hissetme ihtiyacına en azından birkaç kez geri dönmeniz gereklidir.

Günlük Kabala Dersi17/4/2014, Dr. Laitman ile Soru ve Cevap

Dünyadaki En İyi Yer

thumbs_laitman_744Soru: Daha önce bilgisayar ekranın arkasında otururken manevi çalışma gerçekleştirmek mümkündür demiştiniz. Peki, neden o zaman şimdi, kongreye gelmeyen kişi kaybeder diyorsunuz?

Cevap: Bana, “Bu dünya üzerinde maneviyatın diğer yerlerden daha fazla hissedildiği özel, kutsal, eşsiz yerler var mıdır?” şeklinde bir soru sorulmuştu, ben de bu tarz yerlerin olmadığı şeklinde bir yanıt vermiştim. Dünyada yer alan her şey, tek eşsiz bir gücün kontrolü altında bulunur, o da Üst Işık’tır ki O da mutlak bir hareketsizlik içindedir ve tüm uzayı eşit bir şekilde doldurur.

Aynı zamanda, kişi gelişmek istiyorsa, güzel bir yer bulmalıdır demiştim. Bu ne anlama gelmektedir? Üst gücün daha yüksek bir derecede ifşa olduğu yerler de vardır ve daha az bir derecede ifşa olduğu yerler de vardır.

Bu kuvvetin kendisi her yerde mevcuttur, ancak eğer bir yerde, aralarındaki bağ ile ilgilenmekte olan bir grup insan varsa, o zaman kendilerinden ve  aralarındaki karşılıklı bağlantıdan bu kuvveti algılayabilecek bir dedektör yapabilirler. Bunu algılayabilirler ve bu da içlerinde yaşar ve bunu aralarındaki karşılıklı etkileşimden arttırabilirler.

Bu, bir apartmanda bu tarz bir grubun yan dairelerinde oturarak onların iyi etkilerinin altında olabileceğim anlamına gelmemelidir. Ancak, eğer bu grubun içine girersem ve onlarla birlik olmayı denersem, o zaman ben de bu dostların aralarında biriktirmiş olduklarının etkisi altında olurum ve sonrasında dünyada güzel bir yer bulmuş olurum.

Coğrafik yerlerde, kayalar, ağaçlar ya da diğer objelerde kutsal birşey yoktur. Kutsallık, karşılıklı özelliklerinde, Üst Güç’e benzemeye çalışmak üzere biraraya gelmiş olan insanlar arasında bulunur. Bu tarz insanlar arasında çok daha çabuk ve kesin olarak gelişebilirsiniz. Bu en kutsal yerdir.

Bu nedenle, kongrelerimize gelmeyen kişiler büyük şeyler kaçırmış olurlar. Kongre günleri boyunca burada var olan iyinin içindeki kutsamaya dahil olamazlar. Yazıktır ki, buna benzer başka bir yer de bulamayacaklardır. Yaşamda, kişi için bu tarz fırsatları içeren çok az yerler vardır ve bu yüzden de bunun avantajını yaşamak gereklidir.

Bulgaristan’daki Uluslararası Yaz Kampı’ndan, Ders #4

Edinmiş Olduğunuz Seviyeyi Kaybetmeyin

Soru: Artık kongremiz tamamlandı ve ben sanki daha evvelki seviyeme geri gidiyormuşum gibi hissediyorum ve bunun gerçekleşmesini hiç istemiyorum. Yapmış olduğum ve düşünmüş olduğum herşeyin Yaradan’a memnunluk vermek olması için ne yapmam gerekir?

Cevap: Hayatlarımızı Yaradan organize etti ve hiçbirşey bize bağlı değil. Aynısı, politikacılar, ekonomistler, akrabalarımız hatta bizim için de geçerli. Yaradan, kasıtlı olarak hayatlarımızı hissetmekte olduğumuz şekilde ayarlar ki, bu belli koşullardan bizler O’nun eşsizliğini, bütünlüğünü ifşa edebilelim.

Hala bizler ile buradayken, kongreden ayrılıp, normal hayatınıza döndüğünüzü hissediyor olmanız gerçeği, güzel bir işaret değil. Kazanmış olduğunuz seviyeyi kaybetmemek ve ona dişleriniz ile asılmak adına, elinizden gelen tüm güçle kendinizi ısıtmak için herşeyi yapmalısınız.

Bunun zor olduğunu anlıyorum ve hatta bunun imkansız olduğunu da biliyorum ancak bunu başarmak için göstereceğiniz en ufak bir çaba bile manevi olarak yükselmenize yardım edecektir ve bu da sizin net kazancınız olacaktır. Özellikle, hala Eğitim Merkezimizdeyken ve günlük rutin işleriniz üzerinizde baskı oluşturmamışken en azından seviyenizi kaybetmemek adına buna mümkün olan her yoldan direnç göstermelisiniz.

Ben de Rabaş’layken Körfez Savaşı sırasında Irak, İsrail’i bombalarken ve çalışmış olduğumuz yerin 500-700m  yakınına füzeler düşerken benzer alıştırmaları yapmıştım. Hiç hoş olmayan bir durumdu fakat kişi sürekli olarak, iyi durumlar karşısında da, kötü durumlar karşısında da, Yaradan ile arasındaki bağa tutunmaya çalışmak zorundadır. Yani, hangi koşulda olduğunuzdan bağımsız olarak hatta bu hiçbirşey hissetmediğiniz bir koşul dahi olabilir, sürekli olarak aklınızda,  Yaradan ile sürekli temasta olacağınız küçük bir alan tutmaya çalışın.

18 Şubat 2014’de yayımlandı.

Uzun Zamandır Beklenen Konuğun Gelişi için Hazırlık

Henüz karşılıklı güvence kavramının tüm parçalarını çözmeye çalışıyoruz. Bu güvencenin kefili Yaradan’dır, Üst Güç. Ve bu güç her eylemde ortaya çıkarılmalıdır:  her eylemin başlangıcında, ortasında ve sonunda. Yaradan çok “kıskanç “tır ve eğer O’nu unutursak, bizi anında terk eder ve hemen yere düşeriz çünkü tüm ilerleyişimizin sebebi yalnızca O’dur.

Peki fark nedir? Sonuç olarak, Yaradan tüm doğayı destekler: cansız, bitkisel ve hayvansal seviyeleri. Ama orada O’nunla olan ilişkimize bilinçli olarak iştirak etmek zorunda değiliz. Ancak gelişimimizin insan seviyesinde, her an Yaradan’a yöneltilmeliyiz. Aksi takdirde, eğer Yaradan’a benzer olma (Dome) rüyasını görmüyorsa, Adam ne tür bir adam olabilir ki?

Bu sayede, ilerleyişimizdeki eksik parça hakkında kaygılanmamız gereklidir: Yaradan hakkında! Birdenbire başarılı olamayabiliriz ve ilk başta birliğimizi korumak için bir şeylerin eksik olduğu hissiyatına sahip olacağız. Aslında, her zaman kırılmamızın ifşasıyla başlarız. Ancak Yaradan’ın her zaman her eylemin en başında ve en sonunda ve her anında olması şarttır.

O bizi garantinin kuvveti gibi bağlamalıdır, ıslah eden kuvvet, kendi önümüzde görmek istediğimiz bir örnek,  referans sistemi. O’nu her dostun içinde görürüm ve frambuaz topunun içinde.  Sadece O’nu O’nu ve O’nu görürüm.

Özünde, dostlarla ne için çalışıyoruz? Kendi aramızdaki Yaradan’ın ifşası için! O en önemlisidir, itibarlı konuktur, O’nun için bekleriz, O’nun gelişi için hazır oluruz! Kendi aramızda öyle bir bağ , öyle beklenti ve umutlar hazırlarız ki O gelsin!