Category Archives: Kadın

Kadının Arzusu

Soru: Yaradan neden kadınlara değişme ve Kabalayla ilgilenme arzusu verdi? Aile için arzu vermek daha iyi olurdu ve o zaman bir kadın dersleri dinlemeye değil, kocasına eşlik etmeye çalışacaktı.

Cevap: Bir kadının ruhunun kaynağına yani Yaradan’a ulaşma arzusu hiçbir şekilde, bir erkekten daha az değildir. Bir aile ve çocuk sahibi olmak için maddesel özlemler tarafından biraz gizlenmiştir ama aslında çok güçlüdür.

Ruhun özünü, kaynağını, kökenini, Yaradan’ı edinmek bir insan arzusudur. Bu, insanlara özgüdür. Bu özlem, bir kadında bir erkek gibi uyanırsa, ona yardım etmeliyiz, kaderinin amacını keşfedebilmesi ve gerçekleştirebilmesi için tüm koşulları sağlamalıyız.

Başarı Kadına Bağlıdır

Kadınlar arasındaki bağın, hükümetler, ülkeler ve tüm dünya üzerinde çok güçlü bir etkisi olabilir. Gerçekten de, Koronavirüs salgınının bu zamanında, her şey eylemlere değil niyetlerimize bağlıdır.

Erkekler savaşa gittiğinde ve kadınlar evde kaldıklarında, erkeklerin savaşta zaferi sağlayan güç olduğunu düşünürüz. Ama aslında bu doğru değildir. Savaşın başarısını belirleyen, onların niyetlerindeki kadınlardır.

Malhut’tan yani bir kadından, onun arzusunun derinliğinden gelen; adamın üzerinde olacak perde ve yansıyan ışığı belirleyen şeydir. Bu nedenle, Koronavirüs salgınını ne kadar çabuk bitirebileceğimiz, aramızda bir bağ kurmamız ve dünyanın ıslahının sonuna gelmemizle ilgili tüm başarılar, kadınların niyetlerine ve bilginin kadınlar tarafından dağıtımına bağlıdır.

Sonuçta bu salgın, “son nesil” olarak adlandırılan, insanlığın gelişiminin son aşamasında olmamızın bir sonucudur. Öyleyse bencil gelişimi ve eski yaşamı sona erdirelim ve daha yüksek dünyada yaşam denilen, daha yüksek bir varoluş seviyesine geçelim.

Erkek ve Kadın, Bölüm 8

Aile Hayatı – Anlaşmalı Sistem

Not: Ailede çatışmaları önlemek için, Kabalistler, ilişkide önceden net bir çerçeve ve sınırlar oluşturmayı, onları hatırlatmayı unutmamayı ve ihlal edilirse eşinizi uyarmaktan korkmamanızı önerirler.

Yorumum: Aile hayatı, elbette değişebilen bir anlaşmadır. Ancak, hala anlaşmaya bağlı bir sistemdir.

İki kişi birbirleri ile kesintisiz, daima değişen ve gelişen bir anlaşmaya girer. Daha sonra onlara çocuklar, ortak mülkiyet ve bu yaşam üzerindeki izlenimlerini büyük ölçüde artıran birbirleri üzerindeki etkileri, aile vb. eşlik eder.

Yani, anlaşma şartlarının sürekli genişlemesine sahibiz. Bu nedenle, onları her zaman tartışmalıyız.

Not: Esas olarak, aynı anlaşma Kabalistik bir grupta, dostlar arasında, hemfikir olan insanlar arasında da vardır. Ancak bana öyle geliyor ki ailede, Kabalistik gruptan çok daha fazla iletişim ve etkileşim var. En azından ekonomik ve duygusal olarak.

Hem fikir olan insanların grubunda, hala soyut ve duygularımızda mevcut olmayan, sadece aynı fikir vasıtasıyla bağ kurarız.

Yorumum: Eğer eşler arasında böyle bir bağ, böyle bir birlik oluşturmak mümkünse bu, manevi hedefe ulaşmak için çok ciddi bir teşvik olabilir.

Soru: Bu, her iki kişi de hem fikirse, Rabaş’ın yazdığı gruptaki çalışmaların tüm ilkelerini alabileceğimiz ve bunları ailede uygulayabileceğimiz anlamına mı geliyor?

Cevap: Bu çok zordur ama mümkündür.

Soru: Doğru mu anlıyorum, onları ailede kullanmak grupta kullanmaktan çok daha mı zor?

Cevap: Bilmiyorum. Bunun hakkında konuşmak benim için çok zor. Her ne kadar öğrencilerim arasında böyle başarılı örnekler görsem ve onlardan memnun kalsam da, şimdiye kadar bunlar ayrı birkaç vaka.

Soru: Yine de çiftlerin bu şekilde çalışmasını tavsiye eder misiniz?

Cevap: Evet ve hayır. Sorun şu ki, bir erkeğin önce bir erkek grubunda kendini ustalaştırması gerektiğidir.

Bunu tarihten görüyoruz. Kişi, bir erkek olduğunda yani Yaradan’la temas kurmaya başladığı erkekler grubunun içinde olduğunda, o zaman doğru bir şekilde, doğru kadınla bağ kurabilir. Bu, basit değildir.

Soru: Bir ailedeki çalışma, bir gruptaki çalışmanın yerini alır mı?

Cevap: Kişi kendini grupta ciddi bir şekilde ayarlayana kadar, ailede çalışmaya başlamayı tavsiye etmem.

“Günümüzde Kadının Toplumdaki Yeri Nedir?” (Quora)

Kadınların gücü, kadın dayanışmasıyla toplumun refahına ve mutluluğuna katkıda bulunabilecekleri, insan toplumu için yeni, rahat ve hoş bir ev inşa etme çabalarını birleştirebilecekleri şekilde yönlendirilmelidir.

Doğanın yapısına göre, erkekler verme niyetini temsil ederlerken kadınlar alma arzusunu temsil etmektedir.

Bu nedenle eğer kadınlar, tüm bölünmelerinin üzerinde insanlığın birliği için bir arzu gösterirlerse ve bu arzuyla büyük bir güç olarak birleşirlerse, erkekleri birlik yönünde zorlayacaklardır.

Ardından, erkekler birleşmek için kadınlardan böylesine güçlü bir uyarı aldıklarında, bu talepleri yerine getirmek için çalışacaklar, birlik olmak için çaba gösterecekler ve tüm parçaları arasında özgecil bağlarla çalışan birleşik doğa formuyla birleşmeye ve dengeye gelmeye çabalayacaklardır.

Dünya ve insan toplumu daha sonra yeryüzü üzerindeki Cennete,  doğanın en temel yasası olan  “Komşunu kendin gibi sev” e göre çalışan bir topluma dönüşecektir. Bizler o zaman ortak bir evi paylaşıyormuş, sevgi dolu kocaman bir aileyle yaşıyormuş, doğa yasaları ve içinde bulunduğumuz dünya hakkında tamamen yeni ve yükseltilmiş bir farkındalık içindeymiş gibi hissedeceğiz.

Twitter’da Düşüncelerim / 8 Mart 2020

İşte Korona Virüsü sorununun çözümü veya daha net olarak söylemek gerekirse, Kabala bilgeliğine göre insan doğasının ıslahı: https://laitman.info.tr/2020/03/korona-virusunun-faydalari/

Kadınlar günü kutlamaları adına herkese en içten dileklerimi iletiyorum! “Dünyamızda erkek gücü kadın gücünü kontrol ettiği için, gelecekte kadın gücü erkek gücünü kontrol edecek” Midrash Tehilim, 73:3

Erdemli kadınların faziletleri sayesinde İsrail ulusu Mısır köleliğinden çıktı. Rabbi Akiva, Yalkut Shimoni, Tehilim

Nesiller ancak erdemli kadınların faziletleriyle kurtarılır . Midrash Zuta, Rut 4:11

 

Erkek ve Kadın, Bölüm 7

Karı Ve Koca Aynı Çevreden Gelir

Yorum: Kabala’ya göre, ortak bir temele ve niteliklere sahip bir eş aramamız gerektiğini söyleyen form eşitliği yasası vardır.

Benim Yorumum: Evet, bu  gereklidir. Sizinle aynı çevreden gelen ve size yakın olan bir eş aramanız tavsiye edilir.

Yorum: Ancak Kabala, zıtların bağının daha büyük ve daha iyi bir etki yarattığını da söyler.

Benim Yorumum: “etkilere” ihtiyacımız yok. Barışa ve normal bir varoluşa ihtiyacımız var. Aileden bahsediyoruz.

Eşimin beni hissetmesine,  zevklerimi ve alışkanlıklarımı anlamasına ihtiyacım vardır çünkü o da kendini geliştirdiği toplumda benzer şeyler görüp geçirmiştir. Dünyanın başka bir yerinden  bir kadınla evlenirsem, bu istenildiği gibi olabilir ancak her zaman tamamen içgüdüsel düzeyde bazı  yanlış anlamalar yaşarız.

Soru: Hala özelliklerin benzer olması gerektiğini tavsiye ediyor musunuz?

Cevap: Evet. Prensipte bunu Tora’da görürüz,  İbrahim genç erkeklere,  kendilerine geldikleri yerlerden eş getirmelerini tavsiye etmiştir.

Erkek ve Kadın, Bölüm 6

Diğer İnsanlarda Ne Görürüz?

Soru: Günümüzde giderek daha fazla insan bir aile olmadan yaşayabiliyor. Ama  henüz kimse aileyi tamamen iptal etmedi.

Gerçeklik algısı açısından Kabalistler, kişinin, eşinde aslında kendisine ait olmayan olumsuz nitelikleri görmemeyi öğrenmesini, bunların benim ona karşı tutumumdan kaynaklandığını anlamayı tavsiye ederler.  Bu prensibi pratikte nasıl uygulayabiliriz?

Cevap: Birçok kaynakta yazılıdır ki kişi, diğerlerinde kendisinin yansımasından başka bir şey görmez. Yani ben, asla başka bir kişinin, hatta hayvanların, bitkilerin veya herhangi şeyin niteliklerini asla görmüyorum.

Her zaman, herhangi bir nesne üzerinde,  özellikle de karşımda olan, birlikte yaşadığım kişide niteliklerimin izlerini görürüm.   Bu doğaldır. Bu nedenle, bunu dikkate almamız gerekir.

Yorum: İnsanların bunu doğal olarak algıladıklarını düşünmüyorum.

Benim Yorumum: Herkes bunda hemfikir olabilir ama bununla yaşayamazlar. Teorik olarak hepimiz hemfikiriz.

Soru: O zaman ne olacak? Buna gerçekten nasıl ulaşırız?

Cevap: O zaman, bu işe yaramaz. Şimdilik bu soruyu bir kenara bırakalım ve sonra tüm bu problemlerin tek bir çözümü olduğunu göreceğiz.

 

Erkek ve Kadın, Bölüm 5

Kadın Erkek İlişkilerinin Gelişimi

Soru: Kabala bir erkek ve bir kadın arasında ilişki kurmaya nasıl yardımcı olabilir?

Cevap: İnsanlık geliştikçe bunun gittikçe zorlaştığını görmekteyiz. Eskiden erkek ve kadın arasındaki ilişkiler toplum tarafından düzenlendi: bir köy, küçük bir kasaba, dinler, yerleşik gelenekler vb.

Örneğin, erkeklerin hakları vardı, kadınlar yoktu ve her şey bu şekilde düzenlendi.  Her şey çok basitti. Bir kadın amacının ne olduğunu biliyordu. Bir erkek amacının ne olduğunu biliyordu.

Prensip olarak, ikisi de ne için var olduklarını ve nasıl yaşamaları gerektiğini anlamışlardı. Yeni bir aile türü icat etme, “taviz” veya başka bir şey gibi yeni işbirliği türleri konusunda hiçbir şansları yoktu. Her şey sakin ve açıktı.

Kız ailesinde, genç adam ailesinde büyüdü. Ebeveynlerinin ilişkisinden, bir aile hayatı yaşamanın ne anlama geldiğini gördüler. Bunun için büyüdüler, evlendiler ve bu şekilde var oldular.

Bütün bunlar insanlık, kendi çerçevesinin ötesine geçene kadar devam etti.

Egoizmin gelişiminde seviyeler vardır: yemek, cinsellik ve aile gibi temel arzular ve zenginlik, onur, güç ve bilginin toplumsal arzuları. Arzuların gelişimi temel olanların ötesine geçmediği sürece her şey sakindir; bu tür toplumlar normal bir şekilde var olabilir. Yüksek dürtülere sahip değillerdir.

Toplum, servet, güç ve bilgi ile ilgilenmeye başladığı seviyeye girer girmez sorunlar ortaya çıkar çünkü insanlardaki bu arzular yemek, cinsellik ve aile arzularından çok daha güçlüdür.

Bu nedenle, kişi daha yüksek hedeflere ulaşmak için aileden ayrılır. Genel olarak burada, zamanımızda gördüğümüz kafa karışıklığı vardır.

 

Erkek ve Kadın, Bölüm 4

Ruhun Cinsiyeti Var Mıdır?

Soru: Ruhun cinsiyeti var mıdır? Örneğin, kişi bu hayatta kadınsa, bir sonraki yaşamda bu ruh bir kadın bedeninde mi kıyafetlenecek?   Yoksa bu öyle değil mi?

Cevap: Diyelim ki öyle.

Soru: Kabala bu konuda ne diyor?

Cevap: Kabala bu kavramlarla hiç ilgilenmez çünkü dünyamız hayalidir, duyu organlarımızda bizim tarafımızdan hayal edilir.

Yorum: Ama biz, ruhlardan, bu enerji yığınının son ıslaha gelene kadar her türlü başkalaşıma ve sürekli olarak çeşitli bedenlerde kıyafetlenmesi gerçeğinden bahsediyorduk.

Benim Yorumum: Kolaylık için, bir erkek ruhunun bir erkek bedeninde ve bir kadın ruhunun bir kadın bedeninde kıyafetlendiğini varsayalım.

Soru: Bu enerji yığını ya da bu nitelikler grubu insanlara mı özgü? O, maddenin daha düşük bazı formlarında kıyafetlenebilir mi?

Cevap: Hayır, başka hiçbir şeye bürünmez.  Bu Hinduizm değil.

Male And Female, Part 4

 

Erkek Ve Kadın, Bölüm 3

Erkek ve Kadın Kısımlar Nereden Geldi?

Soru: Yaratılışın tümü haz alma arzusudur. Kendi iyiliği için haz alma arzusuna kadın kısım ve Yaradan uğruna olana erkek kısım denir. Bu ne anlama gelmektedir?

Cevap: Kadın ve erkek kısımlar, başlangıçta yaratılan varlıkta ortaya çıkmadı çünkü yaratılan varlık gelişmek zorundaydı.

Bu, evrenimizin, enerjinin en küçük parçacığından, ancak en üst sınıfın en yüksek seviyedeki enerjiden nasıl yaratıldığına benzer. O enerjiden hakkında  hala hiçbir şey bilmediğimiz uzayımızda olan her şeyi yaratacak kadar vardı. Onu dolduran her şeyle bugün hayal edebileceğimizden milyarlarca kat daha büyüktür.

Her şey üst dereceden bizim derecemize giren küçük bir enerji parçacığından doğdu.

Bu parçacık kendi içinde her şeyi içeriyordu: daha sonra genişleyen, gelişen ve birbirine zıt olan her türlü olumlu ve olumsuz nitelikleri. Yine bu niteliklerin hepsi, aralarında hiçbir fark olmaksızın potansiyel bir durumda olduğu tek bir noktadan geldi.

Bu nedenle, bir erkek ve bir kadından bahsediyorsak, o zaman onların prototipi,  Adem denilen ne erkek ne de kadın kısımlarının bulunmadığı böyle bir nitelik,  bir imajdır. Onlar potansiyel olarak var oldular ve bu nesneden yavaş yavaş geliştiler.

Dünyamızda bu, yaratılış konusunun kademeli bir gelişimi olarak kendini gösterdi: cansız, bitkisel ve hayvansal doğa ve insan.

Kabala’da anlatıldığı gibi bu, cansızdan bitkisele, bitkiselden hayvansala ve bir maymundan gelişen hayvansaldan insana ara aşamalar aracılığıyla meydana geldi.

Male And Female, Part 3