Daily Archives: Ocak 26, 2023

Roş HaŞanah—Islah Yolundaki İlk Durak

Yahudi Yeni Yılı’nın başlamasıyla gelen bayramlar, kişinin manevi çalışmaya girişini sembolize eder. Aslında bu giriş çok daha erken, hazırlık döneminde başlar. Bu nedenle Elul ayı, “Ben sevgilim için, sevgilim benim için” anlamına gelir. Yani kişi, Yaradan ile bir bağı olduğunu ifşa etmeye başlar.

Kabala çalışmaya başladıktan birkaç yıl sonra, kişi ruh halinde, metinleri anlamada ve algılamada yükselişler ve düşüşler yaşadığını keşfeder. Akabinde, bir süre sonra maneviyata ancak bağ yoluyla ulaşılabileceğini anlar yani okuduklarına inanmaya başlar ve materyalle bağ kurar.

Başka seçeneğin olmadığını anlar, pratik çalışma için gruba katılmak gereklidir. Sonuçta, güzel sohbetler yeterli değildir, kişinin kalpten hissetmesi ve birisinin duygularını uyandırması gerekir. Bu, manevi edinim ve duyum ve kişinin yaşamını gerçekleştirmesi için gereklidir. Hayatın doğum ile ölüm tarihleri arasında geçip, iz bırakmadan son bulmasını istemez. Üstüne çıkıp daha da ilerlemek ister.

O zaman, ihsan etme gücünü, alma gücünün üzerinde elde etmek için kendini ıslah etmesi gerektiğini anlar. İçsel değişim ihtiyacının farkına varılması, Elul ayının başlangıcıdır.

Elul bir iç gözlem ayıdır: Yaradan ile ilk temasa yaklaşmaya başlamak için ruhumla ne yapabilirim? Üst gücün ifşasını, ondan haz almak için değil, onun önünde eğilmek için beklerim.

Bırak egoizmim boyun eğsin ve Yaradan’a kul olmamı sağlasın. Kendimi üst ışığın gücü altına almaktan ve onun mükemmelliğini, sonsuzluğunu ve büyüklüğünü hissetmekten mutlu olacağım. Alma arzum böyle bir ifşanın önünde eğilmeye, kendini küçültmeye ve üst gücün kontrolüne teslim etmeye hazır.

Özü, Yaradan’ı tüm dünyanın kralı olarak ilan etmek olan Yeni Yıl’a, Roş HaŞanah’ya bu şekilde geliyoruz. Üst güç her şeyin başında, sonunda ve ortasında durur, istisnasız her şeyi kontrol eder. İhtiyacımız olan tek şey, kendimizi Yaradan’ın köleleri, O’nun sadık kulları olarak üst gücün etkisi altında hissetmek, mantık ötesi inancı, almanın ötesinde ihsan etme gücünü almak ve onu arzumuz üzerinde çalışmak için kullanmaya başlamaktır.

Tüm bu çalışmalar, yaradılışın ıslahına giden yolun ilk aşaması olan Roş HaŞanah bayramıyla ilgilidir.

“Erdemli İnsanın Nitelikleri Nelerdir?” (Quora)

Öncelikle, insanların genel olarak neyin erdemli olduğunu düşündüklerini açıklığa kavuşturmak faydalı olacaktır – başkalarının iyiliği için kendilerinden fedakârlık yapan insanlar, örneğin muhtaçlara para, giyecek ve yiyecek veren insanlar – bu tür insanlar aslında erdemli değildir.

Neden? Çünkü bu tür insanlarda doğal olarak iyilik yapma arzusu vardır ve içgüdüsel olarak arzularının peşinden gitmek, erdemli bir insanın niteliği değildir.

Erdemli bir insan, olumlu ve olumsuz iki karşı güce ev sahipliği yapan ve kendi doğal arzularına karşı olumlu gücü ve eylemi yükseltmek için özgür seçimini kullanan kişidir.

Olumsuz güç, başka kimseyi umursamadan kendimize fayda sağlamak istememize neden olan egoist arzumuzdur.

Pozitif güç, bize her şeyi kendimiz için almamızı söyleyen negatif güce rağmen, geçimimiz için ihtiyacımız olanı almamızı ve aldığımızın fazlasını başkalarına fayda sağlamak için vermemizi sağlar. Erdemli insan, bu iki gücü barındıran ve olumlu gücü olumsuz olanın üzerine çıkaran kişidir.

Kendimiz için olan alma arzumuz karşısında, kendimizden başkalarına verdiğimizde, arzumuzu ıslah ederiz: kendimiz için almaktan başkalarına vermeye. Ruhumuz, kolektif arzularımız o zaman ilahi bir ışıkla dolar.

Geçimimiz için ihtiyacımız olanı alırsak ve geri kalanını başkalarının yararına verirsek, o zaman gerçek erdemli insanlar oluruz. Dahası, doğa ile dengeleniriz. Hayat ve doğa ile doğru dengeyi tutturmak, normal bir yaşam sürmek için kendimize ihtiyacımız olanı almak ve fazlalığımızı topluma dağıtmak demektir. Bu sadece zar zor maddesel ihtiyaçlarla yaşamak anlamına gelmez. Sağlıklı ve zengin olabilir ve başkalarına çok şey verebiliriz.

Kalbimizdeki bir eğilimden bahsediyoruz ve bu eğilim kalbimizde kendisini -kötüden iyiye doğru- düzenledikçe, onun tüm dünya genelinde olumlu şekilde somut hale gelmesini daha fazla göreceğiz.

Güneş, Ay ve Dünya

Soru: Bizim algımıza göre Ay ve Güneş nelerdir? Kabala’nın bakış açısından, bu iki nesne ile olan ilişkisine göre Dünya nedir?

Cevap: Dünya alıcı kısımdır. Güneşin ışığını alır; kendi ekseni etrafında döner ve her seferinde diğer tarafını Güneş’e açar. Dünya, Güneş ve Ay arasındadır ve bu nedenle Ay’ı Güneş’ten gizler. Bu, Ay’ın evresini belirler.

Her şey, Ay, Dünya’nın etrafında belirli bir periyotla dönecek şekilde düzenlendiğinden, bir ay takvimimiz vardır. Dünya, kendi ekseni etrafında dönerken dünyevi, 24 saatlik bir takvim oluşturur ve Ay ile birlikte Güneş etrafında dönerken de yıllık bir takvim oluşturur.

Ayrıca, tüm güneş sisteminin dönüşü, Yahudi takviminde (29 yıl vb.) işaretlenen özel dönemler yaratır.

Kabala’nın bakış açısından Güneş, Zeir Anpin’i temsil eder, Dünya, Malhut’u temsil eder ve Ay, aralarındaki bağın derecesini gösterir. Dünya’nın bir perdeye sahip olmasının ölçüsü, Ay’ın evrelerinde görülebilir. Dünya’nın Ay’ı güneş ışığından ne ölçüde koruyabildiği, bize perdenin büyüklüğünü gösterir.

Bunu Ay’ın evrelerinde tersten görürüz çünkü kendi yansımam dışında kendimi görmem. Büyüyen ay, perdemin büyümeye başladığı ve dolunaya kadar büyüdüğü ve ardından azalmaya başladığı anlamına gelir. Dolayısıyla gelişimin dört aşamasından ikisi büyür, ikisi azalır ve ardından yeni bir dönem başlar. Manevi araç olan Kli’nin (kap) gelişiminde gerçekleşen şey tam olarak budur.