Yaradan’a Doğrudan Derece

Rabaş, “Madde 17”: Ancak, topluma bağlı değilse, yani onları takdir etmiyorsa, toplumun etkisini alması mümkün değildir. Yapabildiği ölçüde, herhangi bir çalışma yapmadan, sadece topluma bağlı kalarak onlardan etki alabilir.

Bu, herhangi bir çaba harcamadan anlamına gelir. Yapamayacağım bir çabayı göstermem gerekmiyor. Gruba karşı olan tavrımın bağlı olduğu çabayı göstermem gerekiyor. Yükselişimiz sadece grup içindeki bağımızın ölçüsünde gerçekleşir. Ve bağ, grubun büyüklüğüne bağlıdır.

Dostları takdirim ve onlara teslimiyetim ölçüsünde, onlarla olan bağım ölçüsünde manevi dünyaya, manevi niteliklere girerim. Bencilliğimi iptal edip dostlarımı kendime bağladıkça, Yaradan’a benzer hale gelirim ve her şey önüme açılır. Bu her derecede böyledir.

Kendimiz üzerinde bu şekilde çalışmalıyız: grupla bağ, Yaradan ile bağ. Çünkü grupla bağ bir Kli‘nin (kap) inşasıdır ve Yaradan ile bağ bu Kli‘nin ışıkla doldurulmasıdır. Ve ilerleriz! Bir sonraki derecede, aynı şey olur: grupla bağ, Yaradan ile bağ ve biz ilerleriz! Ve bu şekilde sürekli gelişiriz.

Soru: Dostlarımızı kendimizden daha büyük görmemizin miktarı, egomuza acı çektirmek için gerekli mi? Yaradan’ı ifşa edene kadar bu acının yoğunlaşması için daha fazla mı devam etmemiz gerekiyor?

Cevap: Bunun size acı çektirmemesi gerektiği fikrine kendinizi alıştırmalısınız, tam tersine, bunu size yaptığı için Yaradan’a şükran duymalısınız ve burada üzerinde yükselebileceğiniz doğrudan bir dereceniz olduğu için, O’ndan talep edebilirsiniz.

Gruba ne kadar yaklaşırsanız, Yaradan’a da o kadar yaklaşırsınız. Kendinizi ne kadar alçaltırsanız, onlara o kadar yaklaşabilirsiniz. Burada dua etmeli ve Yaradan’dan onların önemini sizin gözünüzde yükseltmesini istemelisiniz, o zaman bu sizin için artık zor olmayacak.

Ne yazık ki, bu ögeye yorum yapma özelliği kapatılmış.

"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed