Sihir Değil Gerçeklik

Soru: İnsanlar her zaman anormal olaylara ve büyüye ilgi göstermişlerdir. Geçen bin yılda da büyü anlayışı çok fazla değişmedi.

Sözde sıradan bir büyücü kiti, hastalıkları iyileştirme, doğaüstü nesnelerle iletişim kurma, telekinezi ve geleceği öngörme yeteneğini içeriyor.

Kabala bununla nasıl ilişkilidir? Sonuçta, Kabalistik kaynaklardan çok şey alınmış.

Cevap: Kabalistik kaynaklardan pek bir şey alındığını düşünmüyorum çünkü Kabala’da doğaüstü dünyevi unsurlarla ilgili hiçbir şey yoktur. Bunlar sadece ona atfedilen şeyler.

Aslında, Kabala doğaüstü olandan değil, doğal olandan, gerçekte ne olduğundan bahseder. Bununla birlikte, kişinin kendisini ve başkalarını algılamak, hissetmek ve etkilemek için belirli doğaüstü yeteneklere, duygulara ve güçlere sahip olması gerekir.

Ancak bu bir mucize değildir çünkü herkes bu tür yetenekler geliştirebilir. Tıpkı bir yetişkinin yaptıklarını izleyen küçük bir çocuk gibi, bu çocuğa bir mucize gibi gelir. Ve çocuk büyüdüğünde, kendisi çocuklukta olduğunu düşündüğünden daha da büyük bir sihirbaz olur. Bu nedenle, burada mucizeler yoktur. Bilgi ve ustalık vardır.

Soru: Manevi dünyada büyü ve sihrin bir kökü var mı?

Cevap: Bu fenomenleri anlayan, bilen ve sahip olan biri için bu sihir veya mistisizm değildir. Onun için paranormal bile değildir, kesinlikle normal bir unsurdur.

Yorum: Fakat, örneğin nesneleri hareket ettirebilen insanlar var. Ve Kabalistler, anladığım kadarıyla bunu nasıl yapacaklarını bilmiyorlar.

Cevabım: Kabalistler bunu hedefleri olarak belirlemezler. Görevleri tamamen farklıdır: Yaradan’ı ifşa etmek. Ve bu, her türlü hile ile değil, ancak Yaradan’ın seviyesine ulaşılarak elde edilebilir.

 

Ne yazık ki, bu ögeye yorum yapma özelliği kapatılmış.

"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed