Daily Archives: Temmuz 21, 2021

“Karşınızda Delta Dalgası” (Linkedin)

2020 yılı ile birlikte Covid-19’un aramızdan ayrıldığını düşünenler için Delta adı verilen yeni türün bir haberi var: Covid hiçbir yere gitmiyor. Salgının başından beri söylediğim gibi (bir buçuk yıl önceki gönderilerime bakın), Koronavirüs sadece başka bir virüs değil; o yeni bir çağı başlatıyor ve hayatımızın her yönünü değiştirecek. Bu yeniçağın özelliklerini ne kadar hızlı öğrenirsek virüsten o kadar çabuk kurtuluruz. Şimdiye kadar isteksiz öğrencilerdik, bu yüzden virüs, Delta suşuyla geri gelmeye devam ediyor.

Zaten hayatımızda birçok şeyi değiştirmek zorunda kaldık. Artık çılgınca bir yerden bir yere uçmuyoruz (belki tatiller hariç) ve çoğumuz daha çok evden ya da sadece evden çalışmak istiyoruz. Bununla birlikte, bunlar yalnızca yüzeysel değişikliklerdir. Gerçek değişim içinizde gerçekleşmeli!

Bu değişiklik, ilişkilerimizin tamamen elden geçirilmesi olmalıdır. Bugüne kadar insanlığa doğadan ayrı gibi davrandık. Virüs bize, yaratılışın geri kalanıyla aynı yasalara tabi olduğumuzu gösteriyor. Bunlara uymadığımızda sistemi olumsuz etkiler, olumsuzluğumuz nedeniyle sistem çalışmaz hale geldiğinde sonuçlarına katlanırız.

İlişkilerimiz, gerçekliğin geri kalanıyla aynı yasalara tabidir. Gerçekliğin tamamında denge ve uyum vardır. Sistemlerin istikrarlı ve sürdürülebilir olmasını sağlayan şey budur. Gündüz ve gece uyumludur ve birbirini dengeler. Aynı şey doğum ve ölüm, yılın mevsimleri, tükenme ve gençleşme için de geçerlidir; her şey döngüsel, uyumlu ve dengelidir.

Döngüsel, dengeli veya uyumlu olmayan tek şey insan ilişkileridir. Şimdiye kadar, başkalarına zarar vermeye, alay etmeye, aşağılamaya ve patronluk taslamaya çalışan sürekli mücadeleler verdik. Bu, doğanın geri kalanında olduğu gibi bir hayatta kalma mücadelesi değildi. Mutlak güce ulaşmaya çalışan, herkesi aşağılayan ve kötüye kullanan bir savaştı.

Bu yüzden Covid’e minnettarım. Bize verdiği onca acıya rağmen, gelmeseydi kendimize vereceğimiz çok daha büyük zararlardan bizi kurtardı.

Bununla birlikte, buna zorlanmak yerine doğanın prensiplerini takip etmeyi seçersek, işleri çok daha iyi hale getirebiliriz.

Birbirimize karşı kötü niyetimizin ilişkilerimizi kirletmeye devam etmesine izin verirsek, daha kötü sonuçlara maruz kalırız. Fakat birbirimize karşı yaklaşımımızı değiştirirsek, sadece birbirimizle daha iyi hissetmekle kalmayacak, aynı zamanda doğanın kendisi kadar dengeli ve uyumlu olacağımız için doğa da bize iyi davranacak ve ilk kez dünyamızda olumlu bir unsur olacaktır.

Sadece Şimdiyi Yaşamak Mantıklı Mı?

Soru: Sadece anı yaşayıp geleceği düşünmemek akıllıca mı?

Cevap: Evet. Kişinin yapabileceği en akıllıca şey geleceği düşünmemektir çünkü gelecek aslında yoktur.

Şimdiki zaman,  her an yenilenir. Her an yenilenen şimdiki zaman, gelecektir ve benim istediğim aslında bu durumun içinde yaşamaktır.

Geçmiş, şimdi ve gelecek yanılsaması beni gerçekçi olmayan alanlara yönlendirmemeli. Sadece şimdi ne hissettiğimi biliyorum ve bir sonraki anda kendi duygularımı kendim inşa ediyorum. Bu, geleceğin dünyasının yaratılışıdır.

Manevi Benliğinizi Maddesel Benliğinizin Üstüne İnşa Edin

Soru: Kabala’ya göre, manevi olarak gelişmek, yani niyeti egoistten özgeciye değiştirmek için, kişinin doğasını değiştirmesi gerekir. Böyle bir alışkanlık nasıl geliştirilir?

Cevap: Bu bir alışkanlık olarak değil, insanın doğasının ne kadar kötü olduğunu görmesi nedeniyle acil bir zorunluluk olarak ortaya çıkar. Sadece bu nedenle bilinçli olarak onu değiştirmeye karar verir.

İlk başta bu duruma tamamen bencilce gelir çünkü bu şekilde davranmasının kendisi için daha iyi olacağını görür. Yaşamını, ölümünü, varoluş amacını ve daha büyük bir şeyi elde etmenin yolunu bilmek ve bu yaşam boyunca kendisini kontrol eden ve düzelten göksel mekanikleri öğrenmek ister. Başkalarının üzerine çıkmak, yarattığını hissetmek ister.

Bunun derinlerine inmeye başladığında, gerçekten diğerlerinden daha yüksek, diğerlerinden daha büyük olabileceğini ve kötü bir amaç için olmadığını görür. Sadece görmek, bilmek, yaratmak ister.  Kabala’nın açıkladıklarından, bunun ancak sıradan insan varlığının üzerinde olan yeni nitelikler – ihsan etme ve sevgi nitelikleri – edinerek yapılabileceği onun için netleşir.

Yavaş yavaş genel olarak, bunun muhtemelen imkansız olduğunu anlamaya başlar. Kendini aşması gereken, doğayla olan çalışmalarından, doğayla olan ilişkilerinden onu değiştirecek, düzeltecek ve egoizmin üstüne çıkaracak özel bir enerji almak için kendini ilerlemeye zorlayan çok ciddi bir dönemden geçer. Bu şekilde kişi, maddesel benliğin üzerinde manevi bir benlik inşa eder.

Kabala Bilgeliği Bize Hangi Hazları Vaat Eder?

Soru: Kabala bilgeliği bize hangi hazları vaat eder?

Cevap: Kabala bilgeliğinin bize verdiği hazları hayal etmek çok zordur, çünkü dünyamızın tüm hazları, manevi dünyadaki milyonlarca ton hazza kıyasla sadece bir gramdır.

Sonuçta bizler çok sınırlıyız. Ne kadar yiyebilir, içebilir, dinlenebilir ve herhangi bir şeyden zevk alabiliriz ki? Her şey sona erer, hayatımız bile çünkü o, kendi iyiliğimiz için alma niteliği üzerine kuruludur. Kabala bilgeliği ise bizi bu dünyadan çıkarıp ihsan etme dünyasına, sevgi dünyasına, bizim dışımızda var olan sonsuz duyguların dünyasına götürür. Kabala bilgeliğinin bize verdiklerini bile ölçemememizin nedeni budur.

Bunlar bizimle tamamen bağdaşmayan değerlerdir. Manevi dünyada yaşamın nedenini, nasıl düzenlendiğini, neye yol açtığını, bu dünyaya doğmadan önce size ne olduğunu ve bu dünyayı terk ettiğinizde size ne olacağını görmeye başlarsınız. Hiçbir şey gizli değildir. Her şey var olduğumuz aynı zaman diliminde gerçekleşir.

Gözleriniz açıktır ve artık bu dünyadaki hayvanlar gibi yaşayan ve bedensel yaşamlarının ötesinde hiçbir şeyleri olmayan diğer insanlar gibi kör değilsinizdir. Hayata ve dünyaya karşı sağlıklı, doğru bir tutum hissetmeye başlarsınız. Kabala bilgeliğinin bize her şeyden önce verdiği şey budur.