“Kovid Sonrası Günlerde” (Linkedin)

Şimdi toplu aşılama kapıda, Koronavirüs, insan uygarlığını ele geçirmeden önce, herkes 2019 yaşam tarzına dönecek gibi görünüyor. Ama bence bir sürprizle karşı karşıyayız. Herkes sağlıklı olduğunda ve hepimiz seyahat edip, alışkın olduğumuz şeyleri yapabildiğimizde, sanırım önceki hayatlarımızdan uzaklaştığımızı keşfedeceğiz. Gelişimimizde yeni bir aşamaya başladık. Bazılarının yapacak olmasına rağmen, insanların ofislerde çalışmaya geri döneceğini sanmıyorum. İnsanların Covid-19’dan önce, dünyayı bir salgın gibi saran “seyahat çılgınlığına” geri döneceğini düşünmüyorum ve güvenli olsa da önceden dışarı çıktığımız kadar dışarı çıkacağımızı da düşünmüyorum.

Sanırım biraz büyüdük, daha sabitlenmiş hale geldik. İnsanların sosyal varlıklar olduğu ve çevrelerindeki insanlara ihtiyaç duyduğu söyleniyor, ama biz gerçekten öyle miyiz? İşe ihtiyacımız var çünkü bir gelire ihtiyacımız var, bu yüzden meslektaşlarımızla sosyalleşiyoruz, peki biz sosyal varlıklar mıyız? Ayrıca, sadece diğer insanlardan alabileceğimiz onaya da ihtiyacımız var, bu yüzden başkalarıyla iletişim kurmalı, onlara hükmetmeye çalışmalı, onaylarını almalı veya onları, bize tabi kılmalıyız. Fakat bunlar sosyal ihtiyaçlar değildir; tatmin isteyen bencil ihtiyaçlardır.

Bana öyle geliyor ki, Koronavirüs bizlere, daha önce yaptığımız gibi güç ve çoğu kez seçimimiz olmamasından dolayı prestij için dünyayla rekabet etmekten daha çok, kendimizle veya ailelerimizle birlikte olma konusunda yeni hazlar verdi. Açıkçası, herkes bu şekilde değişmedi, ancak değişimin hissettirilmesi, kalıcı olması ve büyümesi için yeterince insanın değiştiğinden eminim.

Gençken başkalarına bakar ve yaptıklarını taklit ederiz. Büyüdükçe daha bireysel bir kişilik geliştiririz ve içgüdüsel olarak sürüyü takip etme eğilimimiz azalır. İnsanlığın da benzer bir aşamadan geçtiğini düşünüyorum. Kendimize daha sık sormaya başlayacağız, “Ne için? Buna değer mi? Herkesin yaptığı şeyden gerçek bir fayda sağlayacak mıyım? ”

Eski zevklerimizin yerini neyin alacağını, örneğin seyahat etmek yerine neyin geleceğini hâlâ bilmiyorum. Bu, büyük ölçüde, onlar için kazançlı olduğundan dolayı,  bize kalıcı tatmin sağlamayan şeylere para harcamaya bizi ikna etmek isteyen fikir liderlerine ve tepedeki kişilere bağlıdır. Ama her iki durumda da, bana öyle geliyor ki, Covid öncesi çılgınlığımızın etkisinden kurtulduk ve şimdi daha yerleşik, sakin ya da başka bir deyişle olgun olacağız.

Ne yazık ki, bu ögeye yorum yapma özelliği kapatılmış.

"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed

Sonraki yazı: