Daily Archives: Ekim 7, 2020

Twitter’da Düşüncelerim / 7 Ekim 2020

 

Yaradılış amacına bu formda ulaşamazsınız, çünkü İbrahim’in niteliğinde yaratılış niteliği yoktur, haz alma arzusu …

Sukot bayramı, ruhun inşasının başlangıcıdır. Ruh, İbrahim’in (Hesed, ihsan etme) niteliğinden başlar, tüm yaratılanlar için sevgiye yönelik açık bir kalp, onların faydası için.

İbrahim, Hesed niteliği, Yaradan’ın yarattığı tüm alanı doldurur. Yaradan, tüm yarattıklarını O’nun ile sevgi ve birlik içinde birleşmiş görmek ister. Yaratılış, ancak İshak’ın doğumundan sonra ortaya çıkar – İbrahim’in ihsan etme niteliğine bağlı haz alma arzusu.

Ardından, İbrahim’in niteliği olan Hesed’i, mantık üstü inanç yoluyla İshak’ın niteliği olan Gevurah ile birleştirmek.

İnsan, içinde tüm değişiklikleri yaşamalıdır: Hessed niteliğinden önce kendisini tamamen iptal etmek. Eleştirel düşünceyi biraz uyandırmak ve haz alma arzusunun tezahür etmesine izin vermek.

Sadece ona ihsan etme arzusunun otoritesini dayatmak için haz alma arzumuzu kullanırız. Sadece bu formda kendimize, egomuzla çalışma izni veririz. Ve bunu bu şekilde ıslah ettiğimizde, orta çizgi, Yakup ortaya çıkacak.

Yakup, en önemli manevi niteliktir. İbrahim Yaradan’dan ihsan etmeyi sembolize eder, İshak ise yaratılıştan haz alma arzusunun açığa çıkmasını ifade eder. Yakup, bu iki niteliğin birleşimidir: ihsan etme ve alma, sağ ve sol çizgiler insanın içsel çalışmasının bir sonucu olarak. Kişi iki çizgiyi birleştirdikçe, Yaradan gibi olur.

Bunlar, Yaradan’ın yaratılışta ortaya çıkan nitelikleridir.

İnsan (Adam) Yaradan’a “benzer” (Dome) anlamına gelir. Yakup, Yaradan’a benzerliği ölçüsünde insanın içinde ortaya çıkan nitelikler olan üç Patrik arasında en önemlisidir. Yakup’un niteliğine Tiferet (güzellik, büyüklük, şeref) denir.

Yukarıdan iki nitelik alıyoruz: iyi ve kötü eğilimler. İyi eğilim, İbrahim aracılığıyla Yaradan’dan gelir. Yaradılışta tezahür eden kötü eğilim, onu yaratan Yaradan’dan gelir. Bu iki kuvveti doğru şekilde birleştirmek bizim işimiz ve bunu gerçekleştirmeliyiz.

İhsan etme kuvveti ve alma kuvveti, orta çizgide birbirini güçlendirerek uygun formda birleştiğinde, insanda sadece basitçe sağ ve sol çizgilerin toplamı olarak tezahür etmez, daha ziyade her çizgi diğer çizginin zıtlığını ortaya koyar ve onu yüceltir.

Yeni Hayat 1151 – Gerçekliği Yaratmak

Dr. Michael Laitman, Oren Levi ve Tal Mandelbaum ben Moshe ile söyleşide

Bizler farklı bilgi alanları, arzu alanı ve düşünce alanı içindeyiz. Form eşitliği yasasını tutarak realiteyi programlayabiliriz. Bir grup içinde, aramızda bizi çevreleyen ışık alanına göre kendisini ayarlayacak ve onun yararlı etkisini davet edecek bir ilişki sistemi kurmayı öğrenebiliriz. Bu karşılıklılığın gerçekleşmesi için ona doğru çekilmeli ve ona benzer hale gelmeliyiz. Bu, ancak bir grup içinde buna göre hareket ettiğimizde mümkündür. Günlük egzersizler yapmak, başkalarıyla bağ kurmak ve karşılıklı ihsanla bütünün iyiliği için ışık alanına yönelmek gerekir.

 

Söyleşinin tamamına aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.

http://www.kabala.info.tr/kutuphane/michael-laitman/dr-laitman-ile-yeni-hayat/yeni-hayat-1151-gercekligi-yaratmak/

Kötülük Neden İyiden Önce Gelir?

Soru: Kötülük neden iyiden önce gelir?

Cevap: Yaradan kötüyü yarattı ve onu dengelemek için iyiyi de yarattı. Bunun nedeni, egoist bir kişinin olumsuz etkiler tarafından sarsılabilmesidir. Ve kişi kötü olanları dengelemek için olumlu etkilerin peşine düşecektir.

Bu, kişinin hem sol çizginin olumsuzluğunu hem de sağ çizginin olumluluğunu biriktirip, akıllıca büyümesinin tek yoludur.

Bunu yapmanın başka yolu yok! Tek bir nitelikten oluşamayız. Yalnızca Yaradan tek bir nitelikten oluşur.

Bu, Kabala bilgeliğinin arzu ve niyet üzerinde çalışmasının sebebidir. Yaradan sadece ihsan etme arzusu sahipken,  hepimiz sadece alma arzusundan oluşmuşuz. Ama alma arzusu üzerindeki niyeti değiştirmemiz gerekiyor ki bu, edinebileceğimiz, yukarıdan alabileceğimiz, Yaradan’a ihsan etmek için olan bir niyet olacaktır. O zaman bizler, O’na benzeyeceğiz.

Bu Dünyayı İncelemek

Yorum: Yüzlerce filozof ve bilim adamı, tüm insanlığın tek bir aile, tek bir organizma olduğunu yazdı. Yani, bir şekilde bizim ortaklığımızı hissettiler.

Cevabım: Birçok insan bugün hala bu ortaklığı hissediyor. Bunun için Kabalist veya bilim adamı olmanıza gerek yok. Dünyayı inceleyen bir kişi olmak yeterlidir. O, doğanın içindeki her şeyin birbirine bağlı olduğunu – cansız, bitkisel, canlı ve insan seviyelerinin tek bir ortak organizma, tek bir ortak sistem olduğunu görür.

Ancak kişi onu nasıl hissetmeye başlar, onu kontrol eden gücü hissetmek için bu sistemle nasıl çalışılır? Bunu sadece Kabala öğretir.

Üç bin beş yüz yıl önce yaşayan İbrahim, bu ortaklığı ilk hisseden kişiydi. O, tezahür eden üst güçleri Yaradan olarak adlandırmaya başladı.

Kalpteki Noktayı Nasıl Büyütebiliriz?

Soru: Kalpteki nokta, egonun içindeyse ve onun tarafından yönetiliyorsa onu nasıl büyütebiliriz?

Cevap: Manevi yaşamımızın temeli olan bu nokta, şimdi ego tarafından esir alınmıştır. Kalpteki noktanızı onun üzerine yükselterek egodan çıkmalısınız.

Ancak bunu yaptığınızda egoizminizi kaybetmezsiniz. Ego kalır ve hiçbir şekilde ortadan kaldıramazsınız. Ama onu kontrol etmek için üzerine çıkabilirsiniz.

Soru: Ego içinde noktanın kendisinin bir hareketi var mıdır?

Cevap: Evet. Kalpteki nokta, manevi kabımızın, ruhumuzun temelidir. Fakat aynı zamanda, embriyonun geliştiği bir damla meni gibidir. Bu nedenle, onu geliştirmeye başlamalıyız ve o yavaş yavaş egomuzun üzerine çıkacaktır.

Bu noktanın egodan ayrılışına alegorik olarak Mısır’dan çıkış, Firavun’un yönetiminden, egoizmimizden ayrılış denir. Özgür olabilmemizin tek yolu budur. Kalpteki noktayı geliştirmeye devam edersek, büyüyecek ve onun içindeki manevi dünyayı hissetmeye başlayacağız.