Daily Archives: Ağustos 1, 2020

Yeni Hayat 1109 – Öfke

Dr. Michael Laitman, Oren Levi ve Yael Leshed-Harel ile söyleşide

Kabala bilgeliğine göre, öfke dengesizlikten kaynaklanır. Bir insandaki egonun egemenliği, onun dünyadaki resmini çarpıtır. Bir durumu kontrol edemediğini hisseder ve onu sakinleştirmek için dinlendirici bir ortamın etkisine ihtiyaç duyar. Çevre ona,  öfkenin üzerine çıkmasına yardım etmelidir. Bize olan her şey yukarıdan gelen ve bizi daha da yükselmeye yönlendiren bir oyundur.

 

Söyleşinin tamamına aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.

http://www.kabala.info.tr/kutuphane/michael-laitman/dr-laitman-ile-yeni-hayat/yeni-hayat-1109-ofke/

Üst Gücü Edinmek

Soru: Hayatın anlamı sorusu bireysel mi yoksa herkes için ortak mıdır?

Cevap: Hayatın kökünü anlamak herkes için ortaktır. Ama siz bireysel olarak fark ediyorsunuz.

Gerçek evrenin sonsuz, sınırsız olduğunu görmeye başlıyorsunuz ve siz de bu sonsuz, sınırsız hayatın içinde var oluyorsunuz. Bize görünenin dışında ölüm yoktur çünkü bu sadece bizim hayvansal koşulumuzun üzerine gelir. Daha yüksek koşul, hayvansal bedenin ölümünden etkilenmez.

Görüyorsunuz ki hayatın bilgisi, tüm doğayı yöneten gücün edinilmesindedir. Biz buna “Yaradan” diyoruz çünkü bizi yarattı. Fakat bu, dinlerde ima edilen şey değildir. Bu güç, tamamen net bir şekilde, tecrübe ederek elde ettiğimiz niteliklerin içinde edinilir. Etrafınızdaki her şeyin nasıl var olduğunu hissetmeye başlarsınız ve aynı zamanda bu seviyeye yükselirsiniz.

Bir insanın ne anlama geldiğini, cansız, bitkisel ve canlı dünyadan nasıl farklı olduğu size net hale gelir. Sonuçta, biz de dahil olmak üzere, onların hepsi küçük bir Dünyevi egoizm çerçevesinde var olmaktadırlar.

Ve eğer hayvansal egoizminizin üzerine çıkarsanız, o zaman bu dünyada, bu hayatta ebedi, mükemmel bir koşulu edinmeye başlarsınız. Ve maddesel var oluşumuz hiçbir şekilde bizi sınırlamaz.

Neden Bir Virüse İhtiyacımız Var?

Soru: Virüsten sonra birleşmemizi nasıl gerçekleştirebiliriz?

Cevap: Böylelikle bu virüs artık var olmaz. Yeni bir birleşme sistemi oluşturmak için virüse ihtiyacımız var. Onsuz bunu yapamayız. O bizlere kendi aramızda ne tür bir birlik oluşturmamız gerektiğini gösteriyor.

Şu anda hala onu anlamıyoruz ve hissetmiyoruz. Virüse bir engel gibi, kötülük gibi bakıyoruz ama gerçekten yakında onun üzerine çıkacağız ve onunla çalışacağız. Bağımızdaki çalışmayı başka nerede iyileştirmemiz gerektiğini gösterecektir.

Soru: Bütün insanlar sadece krizin sonunu bekliyorlar. Bir sonraki salgını nasıl önleyebiliriz?

Cevap: Yaşamış olduğumuz şeye dayanarak doğru bir şekilde davranmaya başlarsak, daha sıcak ilişkiler ve karşılıklı yardım için çabalarsak bir sonraki krizi önleyeceğiz. Eğer yapmıyorsak, o zaman bir sonraki salgına şimdiden girmeye başlıyoruz.

Karakter Özelliklerini Değiştirmek Mümkün Mü?

Soru: İnsanın temeli DNA’dır, yani her şeyi belirleyen genlerimiz: fizyolojimiz, her türlü eğilimi ve hatta günümüzde söyledikleri gibi politik görüşleri. Buna katılıyor musun?

Cevap: Genler veya diğer bazı parçacıklar, dalgalar veya elementler eğilimlerimizi belirlerse ne fark eder ki? Elbette bize rehberlik eden ve sayesinde insanların karakterlerini, hayata karşı farklı yaklaşımlarını vb. ayırt ettiğimiz özellikler vardır. Buna gen denir.

Yorum: Genlerimiz kendilerini değiştirilebilen veya değiştirilemeyen nitelikler olarak gösterebilirler. Örneğin, bir çocuk para kültünün hüküm sürdüğü egoist bir ailede doğarsa, prensip olarak, onun bir özgecil olarak büyüme şansı yoktur.

Benim Yorumum: Hayır, buna katılmıyorum. Doğada zıt nitelikleri görüyoruz. Öğretmenimiz Baal HaSulam, tersine dönmenin çok sık gözlemlendiğini yazıyor. Rusya’da devrimcilerin soylu ailelerde doğduklarını biliyoruz. Bu, çocuklar ebeveynlerine karşı zıt gittiklerinde, babaların ve çocukların ebedi sorunudur. Bu nedenle, bu çocuklarda tersine dönen, ebeveynlerin özellikleridir.

Soru: Sizce karakter özellikleri değiştirilebilir mi? Kişinin cimrilik için bir tutkusu olduğunu varsayalım.

Cevap: Hiçbir şeyi değiştirmeye gerek yoktur. Bunun yapılamayacağına inanıyorum çünkü içimizdeki veriler, her insanda, her Partzuf’ta, her ruhta ilk dokuz Sefirot olarak adlandırılır. Bizim sadece onları doğru bir şekilde nasıl kullanacağımızı öğrenmemiz gerekiyor.

Bilginin Yolunda

Soru: Derslerinizden, bir insanın hayvansal, egoist bir doğası olduğunu anlıyorum. Aynı zamanda bizi özgecil doğamızın gelişimine götüren üst güç de vardır. Ancak, özgeciliği eylemde görmezsek, bu güce ulaşmak yine de mümkün müdür?

Cevap: Çok zor, neredeyse imkansızdır. Üst güçle gerçekten bağ kurmak için bir gruba ihtiyacınız var. Sizinle aynı gelişmeyi gerçekleştirecek, tercihen on kişiden oluşan küçük bir gruba.

Esas olarak, dışınızdakileri hissetmek için kendi içinizde ayrılmaz nitelikler geliştirmeniz gerekir. Bunu kendi türünüzle birlikte bir grupta yaparsanız, o zaman birbirinizle doğru bağ içinde, dış gücü yani Yaradan’ı algılamaya başlayan bu nitelikleri, tam olarak onlunuzda bulacaksınız ve O’nu aranızdaki bağda ifşa edeceksiniz.

Soru: Yaptığınız şey aynı zamanda insanlara hizmet etmenin belli bir yoludur, burada onlara Kabala yöntemiyle temas kurma fırsatı vermektesiniz. Başka bir deyişle, bu özgecil bir yoldur ve onlu ile sınırlı değildir. Bu on kişi olması gerekmediği anlamına mı geliyor? İnsanlık da olabilir mi?

Cevap: İster insanlık ister birkaç kişi olsun, buna yine de onlu denir.

Soru: O’nu tamamen anlayarak mutlakla bir tür bağa ulaşmak için çabaladığımız noktalardan biri olan bilgi, yolumuzun bir parçası mıdır?

Cevap: Evet. Bu, üst güçle tamamen bağ kurmak için, kendi güçlerinizi incelemenin ve doğru bir şekilde uygulamanın sonucudur.

Soru: Diğer bir nokta ise uyum bulmayı hedeflediğimiz nokta mıdır?

Cevap: Uyum sağlamak, bunun tam tersi durumda olduğumuz sürekli bir ifşa üzerine kuruludur. Bununla birlikte, özlem tam olarak uyum için olmalı; tüm güçleri, tüm nitelikleri, tüm düşünceleri birleştirilmiş bir bütün içine dahil etmelidir.

Soru: Bilgi yolunda ilerleyen bir kişi, başka bir Kabalistik hakikat biçimiyle karşılaşırsa, onun ilerideki hizmeti diğer insanların da onunla tanışabileceği bir alan yaratmakla ilişkili midir?

Cevap: Elbette. Bu genel ilerlemedir, dünyanın genel ıslahıdır, onun amaca doğru gelişmesidir. Ve amaç iyi güçler vasıtasıyla aramızdaki ayrılmaz bir bağdır.