Koronavirüs: Doğa Bizimle Başa Çıkacak

Soru: Virüsten ölüm oranı% 3 ila % 5 arasındaysa, belki bu % 3 ila % 5’in ölmesine izin vermek daha mı doğrudur? Yani, tüm süreçleri durdurmamak ve tüm dünyayı karantinaya göndermek, nüfusun % 3 ila 5’in ölümünden daha korkunç ve daha kötü olabilecek uzun bir krize neden olur.

Cevap: Birini diğeriyle ilişkilendirmezdim. Dünyaya tamamen farklı bir şekilde bakıyorum. Bir yandan, virüsün neden olduğu: insan vücudunun düzgün işleyişinin bozan bir hastalık var. Ve sonrasında kişi ölür.

Öte yandan, bu hastalığın insanlarda neden olduğu korku var. Aynı zamanda, insanlar korkudan, evlerine saklanıp ve birbirlerinden uzaklaşırlar. Üst yönetim açısından, biri diğeriyle ilgili değildir.

Bir yanda gönderilen virüs, diğer yanda da ona eşlik eden korku. Hepsi bu kadar. Ama belki de virüs olmadan tek başına korku yeterli olur muydu? Hayır, bir sebep olmalı.

Ayrıca virüsü korku olmadan göndermenin de bir anlamı yoktur. Ne için? Bunun, birinin diğeri ile kombinasyonuyla yapıldığı için. Dahası, bunlar doğada tamamen farklı iki sistemdir: korku ve paniğe neden olan problemler ve daha sonra hastalığa neden olan problemler.

Korku ve panikte iyi olan nedir? İnsanlığı kesinlikle gereksiz, çirkin ekonomik, politik ve maddi gelişmeden durdururlar.

Bu noktada insanlar kendilerini silkeleyip: “Ne yapıyorum? Buna ihtiyacım var mı? ” diye düşünebilirler. Bilinçsizce, ürettiğimiz ürünlerin % 50 ila % 70’i gereksizdir. Yani bizler duracağız ve bunu yapmayacağız.

Şimdi, birçok aile evde otururken, ailemize bakalım ve çocuklarımızın nerede zaman geçirdiği, ne yaptığı ile ilgili düşünelim. Ve tüm aile, evde ne zaman bir araya geldi? Ne zaman birlikte oturdular? Şimdi aniden, bir şekilde yaklaşmaya başlıyorlar. İlk başta ayrı odalarda, alışkın oldukları gibi farklı köşelerde otururlar. Ve sonra birbirleriyle konuşmaya başlarlar, hatta birlikte bir şeyler oynarlar. Sonuçta, zaman var ve bir fırsat var.

Her şeyi ne kadar değiştirdiğini görüyor musunuz? Dünyamız değişiyor! Bu nedenle, virüsün gerçekten iyi olduğunu söylüyorum. Tüm insanlığı silkeleyecek.

Bunca zaman gökyüzüne duman yaymaya devam etseydik, o zaman virüsten çok daha fazla insan ölürdü. Diyorsun ki: “Virüs bin kişinin hayatını aldı.” Ancak bu günlerde yaratmış olacağımız hava kirliliğinden dolayı, çok daha fazla insan ölecekti. Şimdi, biraz daha fazla küresel olan şeylere bakalım ve burada tamamen farklı hesaplamalar yapılabileceğini göreceksiniz.

Ve biraz ileriye bakarsanız, bu virüsün yardımıyla, gereksiz üretim, gereksiz bağlar, uçuşlar ve diğer tüm şeyleri reddederek, belki nazik bir anne gibi, güzel yaşlı Dünya’mızın çiçek açmasına, duyarlı ve sevgi dolu olmasına yardımcı olacağımızı anlayabilirsiniz. Bunda kötü olan nedir? Neden dünyaya bu kadar dar bir bakışla bakıyorsunuz?

Tüm sistemi daha açık bir şekilde kucaklayın. Dünyanızı yücelten gücün: “Düşünün, ne ile bu kadar meşgulsünüz?!” diye kendinizi silkelemenizi sağladığını anlayın.Bu, bilge virüsümüzün yaptığı şeydir. Doğada hiçbir şey boşuna olmaz. Her şey sadece biz insanları doğru bağa getirmek, nazik ilişkiler kurmak, böylelikle egoizmimizi kötülük olarak fark edip, iyiliğe dönüştürmek içindir. Ve bu olacaktır. Sizi temin ederim.

Doğa bizden daha güçlüdür. Arka ayaklarının üzerinde duran bir köpek gibi, bizi nasıl ayağa kaldırabildiğini görüyorsunuz. Ve bizler hazırız. Bugün insanlığın virüse nasıl tepki verdiğine baktığımda, muhtemelen bu insanlığın güzel, iyi bir geleceğe sahip olabileceğine, doğanın bizimle başa çıkacağına inanmaya başlıyorum.

Ne yazık ki, bu ögeye yorum yapma özelliği kapatılmış.

"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed