Daily Archives: Mayıs 6, 2020

Twitter’da Düşüncelerim / 6 Mayıs 2020

En yakın gelecek herkese her şeyin parçalanacağını gösterecektir. Çünkü hepsi ego üzerine inşa edilmiştir. Doğa bizi EGO’nın ahlaksızlığını tanımaya ve onu inşa kuvveti olarak iptal etmeye zorlayacaktır.

Karantinadan sonra hayata dönerken, dünyanın integral doğasını ve içsel birliğini koruyarak onun yeni formuna gelmeliyiz. Herkes kendi refahını önemsemeye devam ederse, mutluluklarını başkalarının pahasına inşa ederse, sorunlar hepimize bir bumerang gibi dönecektir.

“Son nesil”in, birleşik entegre insanlık sistemine giriyoruz. Açılan integral formunu doğru kullanmayan biir, dünyayı bir ülke, bir ulus olarak görmez – kaybedecektir. Kendimizi diğerlerinden ne kadar çok ayırırsak, o kadar çok kaybederiz.

Çeşitli safhalarda ifşa olan negatif kuvvetler, insanlığın ilerlemesinin arkasındaki nedenlerdir. Onların işlevi, insanlığı gelişiminin son aşamasına, hatasız veya eksik safhaya getirmektir. (Baal HaSulam, “Ulus”)

Gelişim yasasını kendi ellerimize ve kontrolümüz altına almak daha iyidir, çünkü bu şekilde bugünden itibaren doğal gelişimin bizim için sakladığı tüm ızdırapları önleyebiliriz. (Baal HaSulam)

Evrim, doğayı çeşitliliğe ve bireyselleşmeye doğru iter ve çatışmaya yol açar. Çözüm, daha gelişmiş bir düzeyde işbirliğinde yatmaktadır. Dünyayı “küresel bir köye” dönüştürme süreci tesadüfi değildir, bu evrensel bağlantılı olmaya doğru medeniyetin gelişmesidir.

 

Virüse Karşı Tedaviyi Arayın

Koronavirüs, tüm faaliyetlerimizin gerçekten de gerekli olmadığını ve tüm yaşamımızın doğru yönde hedeflenmediğini bilmemizi sağlar. Bizim aldığımız ve şimdi çocuklarımıza geçirmekte olduğumuz yetiştirilme biçimi yanlıştır. Dünyanın yeni bir şekilde var olması gerektiğini anlamak gerekir: Birleşme temelinde.

Bizler buna gelebiliriz çünkü Kabala metodu vardır. Üst güç kasıtlı olarak bize çeşitli engeller gönderir, böylece doğal olmayan/abartılı faaliyetlerimizden vazgeçeriz ve hayatı, bu dünya ile manevi dünya arasında hiçbir farkın olmadığı ve yaşam ile ölüm arasındaki farkın ortadan kalktığı; yani ölümün olmayacağı yeni bir yönde inşa etmeye başlarız. Ölüm sadece alma arzusu için olacaktır – onu bu şekilde algılayacağız.

Başarılı olacağımızdan eminim. Ana şey, anlayış, farkındalık, aramızdaki iyi bağ ile gün geçtikçe ilerlemek ve insanlığın Yaradan’a olan arzularını arttırmaktır. Onların talepleri Koronavirüs korkusundan kaynaklansa bile, bu arzuları özümseriz, onları Yaradan’a yükseltiriz ve O’ndan ilaç talep ederiz.

Yaradan’ın hangi ilacı vereceği önemli değil, O’na: virüse karşı ya da egoizmimize karşı hangi ilacın olması gerektiğini söylemiyorum. Bizler o zaman bunun tek ve aynı olduğunu buluruz – egoizmimizin dışında başka bir zararlı yoktur. O şimdi sadece bir virüs olarak ortaya çıktı.

Koronavirüsü Nasıl Nötr Hale Getirebiliriz?

Soru: Başkalarını dikkate almaya başlarsak, arzularını dikkate alırsak, bunun virüsü nötr hale getireceğini mi söylüyorsunuz?

Cevap: Hayır, bunu şimdi yapmanızı önermiyorum çünkü bencil niyetlerinizden kurtulamazsınız. Size göründüğü gibi, başkalarına karşı farklı, sözde bencil olmayan bir tutum uygularsınız ancak hiçbir şekilde egoizmden kurtulamazsınız, bu sizin doğanızdır.

Egoizmden kurtulmanın, onun üzerine çıkmanın bir yöntemi vardır. Özel bir bilim, Kabala bilimi bununla ilgilenir. Ancak bu sıradan bir insana verilmez, bu öğrenilmelidir.

Kendinizden nasıl çıkacağınızı, kendinizin üzerine nasıl yükseleceğinizi düşünüyorsanız ve üst dünya anlamına gelen farklı bir doğa hissetmeye başladıysanız, o zaman ciddi bir şekilde Kabala’yla ilgilenmeye başlamanız gerekir. Web sitemizi ziyaret edin ve nasıl olduğuna yakınlaşın.

Gerçekten yakınlaşmaya başlar başlamaz, fiziksel olarak değil, bencil cazibe ile sevgili kişisel yararımıza değil, başkalarının yararına, kendi çıkarlarımız dışında ve belki de kendi zararımıza bile, o zaman dünyamızdaki tüm olumsuz olgular derhal yok olacaktır çünkü onlar bizim egoist ilişkilerimizin ürünüdür.

Manevi Bayramlar, Bölüm 9

Her Şey Pesah’tan Başlar

Soru: Şu net değil, neden Purim’den sonra yani kişinin arzularını ıslah etmesinden, Yaradan’a benzer hale gelmesinden sonra, yeniden Pesah başlar?

Cevap: Çünkü tüm bayramlar (Hagim) bir çemberdir,  “Mechuga”, daire içinde hareket eden kelimesinden gelir.

Her şey Mısır’dan çıkışı temsil eden Pesah’tan başlar yani egoizmin ifşasıdır.

Firavun, içimizde gitgide ifşa olan egoizmi temsil eder.

Musa (Moşe), “Limşoh” kelimesinden, bizi egoizmden çıkaran ve Mısır’dan çıkaran güçtür.

On veba, bizi Mısır’dan çıkmaya iten on kısıtlamadır; onlar olmadan terk etmezdik.

Soru: Bu, kişinin egoizmi üzerinde on darbe hissetmesi gerektiği anlamına mı geliyor?

Cevap: Evet. Onlar egoistik kötülüğün farkındalığında tezahür ederler. Doğanızın kötü olduğunu anlamaya başlarsınız.

Bir kişi Mısır’a girdiğinde, karanlık, tamamen umutsuzluk hisseder, hayatıyla, kendisiyle hiçbir şey yapamaz çünkü egoizm onu diri diri toprağa gömmektedir.

Bu Kabalistler tarafından, onların içsel duygularına dayanarak tanımlanmıştır.

Soru: Mısır vebalarından biri, tüm ilk doğanların öldürülmesidir. Bu ne anlama gelmektedir?

Cevap: Çocuklar bizim geleceğimizdir. Onları öldürmek, kişinin egoizminin içinde geleceği görmemesi anlamına gelir.

Soru: Yani Kabalistler bu koşulları hissettiler ve bizim dünyamızın benzetmesini yaptılar örneğin, ilk doğanın öldürülmesi ve Mısır karanlığı, onları mı tarif ettiler?

Cevap: Manevi dünyadaki bu eylemlerin, dünyamızda bu tür sonuçlar doğuracağı kesinlikle açıktır. Bu yüzden bu, dünyamızın dilinde tarif edilmektedir.

Soru: Bu ilk doğan bebekler, gerçekten Mısır’da öldüler mi?

Cevap: Hayır. Tora, içimizde kendi üzerimizde çalışırken, üst derecelerde olan her şeyi tanımlar; Mısır’dan çıkmaya çalışma, “Tora” adı verilen ışığı, İsrail Toprakları olarak adlandırılan manevi bir yükselme durumu olarak alma ve benzeri gibi.

Kabala ve İnançlar, Bölüm 6

Fedakârlık  – Yaradan’a Yakınlaşma

Soru: Tüm inançlarda, yüksek güçlerin fedakârlıkla birlikte ele alınması kavramı uygulanmaktadır. Kabala’da nasıldır?

Cevap: Kabala’da da “fedakarlık” adı verilen bir konsept vardır.

Ancak burada bu, kişinin egoizmini feda ettiği, onu kullanmak istemediği ve egoizminin ona komuta etmesini istemediği şeklinde anlaşılmaktadır. Kişi, ondan vazgeçmek, onu özgecilik ve ihsan etme yönünde değiştirmek ister.

İbranice’de “Fedakarlık”,   “Karov” (yakınlaşmak) kelimesinden gelen “Kurban” dır. Kişi egoizmini ıslah etmek ister ve buna bağlı olarak Yaradan’a yakınlaşır. Bu fedakârlıktır.

Soru: Yani Tora’da, Tapınağa bağışlar hakkında yazılmış olan her şey tam olarak bunu mu ima ediyor?

Cevap: Sadece bunu. Bağışlar, gerçekte onların Tapınak’ta yaptıkları şeydir çünkü Tapınak, kişi ile Yaradan arasında bir iletişim yeridir.

Soru: İnsanlar oraya birbirleriyle birleşmek için mi geldiler?

Cevap: Tapınağa fiziksel olarak gelebilirsiniz, ancak bu hiçbir şey ifade etmez. Adam, mutlak fedakârlık, sevgi, ihsan etme ve bağ hissiyatı ile Yaradan’a yakınlaşmak için, kalbinin içinde egoizmini feda edebildiği- onu “kesip”, kurban ettiği bir yerde ortaya çıkar.

Soru: Peki, bunun tapınakta hayvanların feda edilmesi gerçeğiyle bir ilgisi yok mu?

Cevap: Hayır. Hepsi alegoridir, kök ve dal, neden ve sonuç gibi, başka bir şey değildir. Yani istediğiniz kadar hayvan öldürebilirsiniz, bu hiçbir fark yaratmayacaktır.

Soru: Yani yüce önder, diğerlerine yakınlaşmak için egoizmini feda mı etti?

Cevap: O, tüm insanlar arasında en ıslah olmuş kişiydi.

Soru: İçsel çalışmaların yanı sıra, bir kuzu aldı, kesti ve yediler mi?

Cevap: Evet. Tüm eylemleri aynı anda gerçekleştirdiler, en manevi, en yüksek eylemlerden en düşük, maddi olanlara kadar – birlikte ve aynı niyet içinde.