Uyum, Çelişkilerin Dengesidir

Soru: Kabalistik bakış açısından istikrar ve uyum nedir?

Cevap: Uyum, alma ve ihsan etme güçleri arasındaki karşılıklı olarak birbirini dengeleyen, vurgulayan, büyüten, arttıran ve aynı zamanda istikrara yol açan dengedir.

Soru: Öyleyse, neden bir zıtlık yaratmak gerekliydi? Doğrudan uyum ve istikrar yaratmak mümkün değil miydi?

Cevap: Hayır. O zaman onları hissetmezdik. Göreceli bir uyum içinde var olan böcekler gibi olurduk. Varoluşun, özellikle de dünyamızda, tam olarak iki ilke arasındaki mücadeleden oluştuğunu görürüz. Bu nedenle, burada bir uyum yoktur, ancak iki zıt kuvvet arasında daha büyük veya daha küçük bir denge durumuna yol açan yalnızca değişken, dalgalı bir mücadele vardır.

Sadece Kabala bilgeliği, her iki gücün karşılıklı olarak birbirini tamamlayacağı böyle bir dengeye ulaşmanın nasıl mümkün olduğunu açıklar.

Fiziksel dünyada, bu güçler karşılıklı olarak birbirlerini dışlar, birbirlerini yok etmeye ve iptal etmeye çalışırlar. İbranice’den “alma bilgeliği” olarak tercüme edilen “Kabala”, iki karşıtın, karşılıklı birleşiminin nasıl doğru bir şekilde inşa edileceğini açıklar, böylece manevi varoluş aralarında mümkün olabilir.

Dünyevi hayat basit ilkelere dayanır: cansız, bitkisel ve belirli bir süre için var olan ve sonra ölecek olan canlı varlıkların göreceli dengesi. Yani, fiziksel denge zaman testine karşı koyamaz.

Aksine maneviyat, Gimar Tikun (ıslahın sonu) olarak adlandırılan tüm tezahürlerinde mutlak dengeye ulaşana kadar sürekli gelişir.

Soru: Bu, mutluluk kavramının ancak çelişki varsa var olabileceği anlamına mı gelmektedir?

Cevap: Mutluluk, ancak bir çaba olduğunda mümkündür ve bu çabanın dengeye geldiği anlarda tam olarak hissedilir. Önceden boşluk hissetmiyorsanız, memnuniyet, mutluluk veya haz olamaz. Bu nedenle, onun olumlu sonucunu hissetmek için bir çaba olmalıdır. Bu her şeyde böyledir.

Harmony Is A Balance Of Contradictions

 

Ne yazık ki, bu ögeye yorum yapma özelliği kapatılmış.

"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed