Monthly Archives: Ocak 2019

Kabala İpuçları- 6/24/18

Soru: Bir Kabalist, dünyada meydana gelen zor olaylarla nasıl ilgilidir? Akrabalarının ölümü ya da bir çeşit felaket gibi kişisel olduklarını varsayalım. Bunu nasıl kabullenir?

Cevap: Bir Kabalist, her insan gibi, her türlü duyguyu yaşar. Ancak, her şeyi, örneğin başkalarının ve kendi ölümünü; başkalarının veya kendi mutluluğunu, biraz farklı algılar. Manevi olarak gelişmiş bir insanda olduğu gibi, algısının yumuşaması vardır.

Soru: Kabala Bilgeliği’ni öğrenerek BaalHaSulam’ın seviyesine ve daha üste ulaşmak mümkün müdür?

Cevap: Hiç kimse için, neredeyse hiçbir sınırlama yoktur. Yaradan’ın seviyesine ulaşmak ister misiniz? Buyrunuz.

Her şey, herkese açıktır. Dahası, herkes bu seviyeye ulaşmalıdır. Ancak o zaman kendini doğru ve eksiksiz olarak gerçekleştirecektir.

Soru: Manevi gelişim için, dünyevi egoizmi kullanmak nasıl mümkün olabilir?

Cevap: Dünyevi egoizme ihtiyacımız vardır, böylece bir gruba geleceğiz ve içinde tam anlamıyla doğru bir şekilde hareket edeceğiz. Baal HaSulam ve Rabaş’ın tavsiye ettiklerini okuruz, makalelerinde önerdikleri her şeye uyarız ve dünyamızda dostlarımız arasındaki bağı korurken; egoizmin bulunduğu yerde nasıl birleşebileceğimize vb. dair açıklamalarla, her şeyi uygularız. Bu Kabala’nın gerçekleştirilmesidir.

Soru: Üst dünyaya doğru, aktif bir şekilde ilerleme sağlamak için, sadece oturmak ve sizi dinlemek dışında ne yapmalıyız?

Cevap: Azami içsel birleşme, anlayış ve sürekli destek için uygun koşulları yaratmanız gerekir. Bu, yapmamız gereken manevi eylemdir, Yaradan’ı keşfetmek için hazırladığımız aynı Kli (kap) dir.

Soru: Neden Yaradan şimdi, Musa zamanında olduğu gibi, daha fazla sayıda insanı ona ulaşma arzusuna çekmek için bir tür mucize gerçekleştirmiyor?

Cevap: Çünkü o zaman bu, bir kişi içinde yaratılan ve olgunlaşan bir arzu değil, dayatılan bir arzu olurdu.

Soru: Eğer çevremdeki her şey ve ben kendim, Yaradan isek, kötü eğilim, ego nerededir?

Cevap: Kafanızı karıştırmayın. Her şey çok basittir. Eğer egonuzu ve diğerleri hakkında bütün bozuk ve istenmeyen düşünceleri ortadan kaldırsaydık, o zaman bütün bu engeller yerine, Yaradan ifşa olurdu. Aranızda bunun gibi bir egzersiz yapmaya çalışın.

Blitz Of Kabbalah Tips – 6/24/18

Bire Bir

Bütün yaratılış, değişmeyen bir ruh, tek bir manevi kap (Kli), HaVaYaH’dır. Sadece onu anlayan bir kişinin algısında, her türlü formu alır. Bu nedenle manevi çalışmada, tüm dünyayı, genel ve özelin eşit olduğu ve her şeyin tek bir sistem içinde bağlı ve net olduğu tek bir bütün olarak görmek için çabalamak gereklidir.

Bu nedenle, her birimiz, herkesten sorumlu olduğumuz gibi, toplumun habercisi gibi hissetmek zorundayız. Herkes tüm onluyu, dünyayı ve genel olarak tüm dünyaları içerir. Özünde, her birimiz tek kişiyizdir ve eğer kişi çevresinde herhangi bir dışsal dünyayı hayal eder ve görürse, bunun tek nedeni, Yaradan’ın karşısında – bire bir- kimsenin olmadığı, kimsenin bulunmadığı dışında, tek yaratılışın kendisi olduğunu anlamak için henüz mükemmel bir algılaya ulaşmamış olmasıdır.

Bu nedenle, herkesten sorumlu biri gibi ya da herkesin benden sorumlu olması vb. gibi, toplumun bir hizmetlisi veya habercisi olarak hissetmek için çalışmalar/uygulamalar yaparız. Herkes beni korur ve ben de herkesi önemserim. Ve bütün bunlar, benim algılamamda, anlayışımda ve en önemlisi hissiyatımdadır, ben, toplum ve onlu arasındaki fark ortadan kalkar. Yukarıdan düzenlenmiş, yıkımın bir sonucu olarak, algıma yapılan bütün ayrımlar ortadan kalkmalı ki böylece tüm dünyayı on Sefirot’un içinde tek bir sistem olarak görebileyim.

Amaç budur, bu yüzden tüm incelemeler, analizler ve sentezler tüm detayları bir araya getirmeyi amaçlar. İlk olarak, kişinin, bir “hizmetli”nin, “toplumun habercisi”nin ve çalışmanın diğer rolleri ve biçimlerinin ne olduğunu analiz etmek için her şeyi küçük parçalara ayırması gerekir. Bu şekilde her bir rolü anlarız ve sonra her şeyi nasıl bir araya getirerek, tek bir sistem içinde birbirlerini tamamladıklarını buluruz.

Yani, her şeyin nasıl bir araya getirileceği konusunda her detayın çalışılması gerekir. Her bir rolü, programı, niteliği, eylemi seçip, sözde ayrı ayrı incelesek bile, onları Yaradan’ın yarattığı on Sefirot’tan tüm Kli’ye, direk Işığın dört safhası içinde bir HaVaYaH’a nasıl geri döndürüleceğini sürekli olarak kontrol etmeliyiz.

One On One

Toplumun Önemini Anlama

Rabaş, Rabaş Makaleleri, “Toplantının Gündemi 1” Makalesi: Benzer şekilde, dost sevgisinde de toplantının en başında, toplanırken, dostları ve her dostun önemini övmeliyiz. Kişi grubun yüceliğini kabullendiği ölçüde, onu takdir eder.

“Ve sonra dua et” demek, herkes kendini incelemeli ve gruba ne kadar çaba verdiğini görmeli demektir. Grup için bir şey yapma gücün olmadığını gördüğü zaman, Yaradan’a yardım etmesi ve dost sevgisine bağlanma gücü ve arzusu vermesi için dua eder.

Gerçek şu ki kişi toplumun yararı için bir şeyler yapmak istemez. Neden toplumu önemsemeli, neden onu düşünmeli? Bu kişinin arzularına karşı çok zor bir iştir. Bu nedenle, Rabaş makalesinde çok net ve kesin talimatlar verir.

Kişi, amacının tam olarak topluma bağlı olduğunu, toplumla olan bağın ve Yaradan’la olan bağın aynı ve tek olduğunu anlamalıdır. Toplum bize özellikle verilir, böylece onun içinde kendimizden kurtulmaya çalışabiliriz, yani böylelikle “ben”in önemini azaltabilir ve dışımızdakilerin önemini arttırabiliriz. Bu çok karmaşık bir sistem, çok zor bir durumdur.

Bunu tek başımıza yapamayız. Sadece bunun için talep edebiliriz ve hatta “Evet, istiyorum” diyerek, gerçekte istemememize rağmen yapay olarak yapabiliriz. Yaklaşmak bir yana, bunun hakkında düşünmek bile bizim için çok zordur.

Soru: Bütün gücümü topluma vermem ne anlama geliyor?

Cevap: Bu ancak, yukarıdan toplum için faydalı ve gerekli olanı düşünmemizi ve yapmamızı zorunlu kılacak böyle bir ihsan etmenin ve sevginin gücünü alırsak mümkündür. O zaman bunu yapabiliriz, aksi halde yapamayız. Beni kendi içime ve bana en yakın insanların çemberine kendiliğinden kilitleyen doğamın üzerinde olamam.

Realize The Importance Of The Society

Işığın Çağrısı

Soru: Mademki Yaradan’dan geliyorlar, düşüncelerimle ne yapmalıyım?

Cevap: Her şey Yaradan’dan gelir: iyi ve kötü. Bu kişiye verilir böylece kişi analiz eder ve doğru yolu seçer.

Soru: Peki, bana kötü düşünceler gelirse?

Cevap: Kötü düşünceler yoktur. Hedefe yönelik düşünceler vardır – ya kesinlikle aynı yönde ya da ona karşı. Fakat aynı şekilde, tüm bu düşünce ve arzular hedef odaklıdır, yalnızca nihai hedeften ilerlerler.

Işık, oradan üzerinizde etki eder ve sizi olumlu ya da olumsuz düşüncelerle celp eder. Bu düşüncelerin geldiği hedefe doğru ilerlemek için, onları analiz etmeli ve ona göre davranmalısınız: Hem iyi hem de kötü düşünceler için.

The Call Of The Light

Üst Dünyaya Geçişin İlkesi

Rabaş, ‘‘Toplantının Gündemi – 1’’, Makale No.17, Bölüm 2: … herkes kendini incelemeli ve gruba ne kadar çaba verdiğini görmelidir. Grup için bir şey yapma gücünün olmadığını gördüğü zaman, Yaradan’a yardım etmesi ve dost sevgisine bağlanma gücü ve arzusu vermesi için dua eder.

Soru: Rabaş sürekli, topluma özen göstermeye çalışmayı tavsiye eder. Bu bizi kasıtlı olarak umutsuzluk duvarına götürdüğü anlamına mı gelmektedir?

Cevap: Bir insanın toplumun yararına yönelik çabalarının tümünü gösterme ihtiyacına işaret eden Rabaş, topluma özverili bir şekilde hizmet etmenin imkansız olduğunu anlamamızı sağlar. Bununla ilgili olarak başka insanlarla konuşsak bile, “Neden olmasın? Zaten yaptığımız şey bu.” diyeceklerdir. Yine de prensip olarak bu imkansızdır.

Geçemeyeceğimiz eşiği ortaya çıkarmaya yavaş yavaş alışmamız gerekir. Ancak, bu eşik, onu geçemeyecek olsanız da geçmek istemeniz için var olmalıdır.

Bizim sorunumuz bu geçişi istemememiz, ona hiç dokunmamamızdır. Kabalist öğretmenler bizi ileriye itiyorlar, “Gidin. Deneyin. Bu engeli aşın, sanki kendinizden çıkabilirsiniz, sanki topluma girebilirsiniz; toplumu düşünebilir, kendinizi değil onu sevebilir ve kendinize değil, ona verebilirsiniz. Tekrar ve tekrar deneyin.’’

Peki neden? Egoizminiz tarafından açıkça işaretlenmiş olan bu sınırı bilmeniz için: Onun içinde hareket edebilirsiniz ve onun dışında hiçbir gücünüz ve fırsatınız yoktur. Aynı zamanda bu sınırın üstesinden gelmeniz gerektiğini anlayacaksınız, ama bunun nasıl yapılacağını bilmemektesiniz. Burada sormaya başlarsınız ve sonra bir dua ortaya çıkar.

İlke basittir: Manevi dünyaya girmek için, Yaradan’ın yardımına ihtiyacınız vardır. Yaradan, yalnızca O’ndan istediğinizde size yardım eder. Yalnızca gerçekten istediğinizde talep edebilirsiniz. Ulaşmak/elde etmek için defalarca denediğinizde ve istediğinizden emin olduğunuzda talep edebilirsiniz, ancak bunu yapamazsınız. İşte burası, başladığımız yerdir.

Bunların hepsi, bir kişinin üst dünyaya girmeden önce yapması gereken, birbirini izleyen eylemlerdir.

Principle Of Passing To The Upper World

“Kabalist” Terimiyle Kimi Kast Ediyoruz?

Soru: “Kabalist” derken kimi kast ediyoruz?

Cevap: Ruhu. Bir kişi, egoist arzularını ıslah ederken, onlardan Yaradan’a benzerlik yarattıysa, o zaman böyle bir arzu koşuluna “ruh” denir. Daha doğrusu ruh, Yaradan’a benzeyen arzuların parçası olarak adlandırılır. “Kabalist” terimi, böyle bir arzuya sahip olan kişi anlamına gelir.

Arzu, birinci kısıtlama, perde, yansıyan Işık, çarpışarak çiftleşme, ihsan etmek uğruna almak –bu Partzuf’tur, ruhtur.

Who Do We Mean By The Term “Kabbalist”?

Neşe Zamanı

Rabaş, “Toplantının Gündemi -1”, Madde 17, Bölüm 2, 1984: Dolayısıyla, tüm hesaplamalardan sonra neşe zamanı ve dost sevgisi gelir. O anda, herkes, sanki ona çok para kazandıracak, çok iyi bir anlaşmayı imzalamış gibi mutlu olur. Ve böyle bir zamanda kişinin, dostlarına içki ısmarlaması adettir.

Eğer bir kişi içtenlikle manevi çalışmaya yatırım yapmışsa, her şeyin iyi sonuçlanacağı konusunda mutlak bir memnuniyeti olacaktır. Özel koşullar beklediğinizde bu ne ihsanda ne de duada olduğunuz sadece egoizminizin içinde olduğunuz anlamına gelir.

Soru: Dostlar toplantısından ayrılırken nasıl hissetmeliyim?

Cevap: Sanki en azından aynı seviyede kalıyorsun ve şimdi ilerliyorsunuz. Dostlar sana bir yükselme verdi ve daha fazla ilerleme için güç aldın.

Çünkü şimdi mutludur, dostlarının da kendilerini iyi hissetmelerini arzular. Bu yüzden, toplantının dağılışı sevinç ve coşku içinde olmalıdır.

Neşe, dostlar toplantısının doğru gittiğinin bir işaretidir. Bu şekilde belirli bir manevi eylem, pratik çalışma gerçekleştirdiğiniz için memnunsunuzdur.

Bir insan kendini heyecan/coşku içinde tutabildiği sürece, bu ilerlemedir.

Time Of Joy

Kendi Hislerinizden Öğrenin

Soru: Sürekli, kalpteki noktaların içsel bağının bir kişi için üst Işığı çektiğini söylüyorsunuz. Kişi bu haykırışa nasıl gelir? Kalpteki noktaların içsel bağı nedir?

Cevap: Bu, Işık’ı çeken, büyük karşılıklı bir çabayla birbirine bağlanan, aşamalı bir çalışmadır. Sizler uygun şekilde düşürülürsünüz, sonra yükseltilirsiniz ve sonra tekrar sıkıştırılırsınız ve tekrar düşürülür, yükseltilir ve sıkıştırılırsınız. Bu, üst Işığın sizin üzerinizdeki bu tür çalışmalarının bir sonucu olarak, kendi içinizde onu hissetmeye başlayana kadar defalarca gerçekleştirilir.

Kabalistik kitaplarda içsel bağ hakkında yazılmıştır. Ancak, onu hissettiğinizde, yazarın onu tarif ettiği gibi olduğunu, muhtemelen aynı şeyi hissettiğini hatırlarsınız. Ona yakınlaşırsınız ve kitaptan değil, ondan öğrenmeye başlarsınız. Kendi içinizde onun hislerini ne kadar hissetmeye çalışırsanız, o sizi o kadar ileriye götürecektir.

Learn From Your Own Feelings

Arzuların Kölesi

Soru: Ben, hazların mı kölesiyim yoksa arzuların mı kölesiyim?

Cevap: Ben arzularımın kölesiyim. Eğer bir arzuyu diğeri için değiştirirsem, o zaman hep bana daha iyi görünen, küçük bir arzuyu daha büyük bir arzu için değiştiririm. Ben her zaman sadece arzularımın içindeyim.

Soru şudur: Onların üzerine nasıl yükselebiliriz? Onları aşmak için, bu eylemi üzerimizde uygulayacak bir gruba ve üst Işığa ihtiyacımız vardır.

A Slave Of Desires

Toplumu Övme

Soru: Rabaş, kişi toplumu övdüğünde, toplumun iyiliği için hiçbir şey yapma gücüne sahip olmadığını gördüğünü yazar. Ve bunun tam tersi olmalı gibi geliyor: Eğer toplumu översem, o zaman o önemlidir ve güce sahip olmalıyım?

Cevap: Toplumun yüceltilmesi üzerinde çalışırken, gözümde onun büyüklüğünü arttırmak için yeterli nedenim olmadığını görürüm/anlarım.

Soru: Toplumu ve dostları yüceltmek tek ve aynı şekilde midir?

Cevap: Hayır. Dostlarımdan, toplumu nasıl yücelteceğimi öğrenirim. Bu şekilde birbirimizden öğreniriz ve tüm resmi ediniriz.

Glorifying Society