Korku İle İhsan Etme Arzusu Arasındaki Fark Nedir?

Soru: Rabaş, Yaradan karşısında korku, kişinin O’na memnuniyet getiremeyeceğinden korktuğu zaman ortaya çıkar diye yazar. Yaratan önünde korku ve ihsan etme arzusu arasındaki fark nedir?

Cevap: İhsan etme arzusu zaten sahip olduğum ve onu kullanabildiğim şeydir.

Dünyamızda böyle bir arzu olmadığı için bunun nereden geldiği belli değildir. Eğer birisine bir şey verirsek, bu bir ihsan değil, gizli bir almadır. Örneğin, çocuğuyla ilgilenen bir anne aslında ona ihsan etmez, çünkü anne çocuğu için her şeyi yapmaya hazır olduğundan, çocuk ona böyle bir tatmin sağlar. Bu, manevi dünyada öyle değildir.

Manevi dünyada, üst Işığın etkisi altında, ihsan etmenin gerçek niteliğini alırız ve ihsan etme, kendimizden çıkma ve kendimizin üzerine yükselmenin hazzını hissetmeye başlarız. İlk başta, bu egoistçedir: Kendimi iyi hissederim, çünkü kendimi aşar, ihsan eder, haz duyar ve bilinçsizce bunun uğruna çalışırım, yani ihsan etmek için çabalarım.

Bu henüz egoizmimden bir çıkış değildir, ama aslında ihsan etme eylemini kavramaya başladığım ara bir koşuldur, çünkü bu bana belirli bir kar getirmektedir.

Soru: Bir sonraki derece korkudur. Eğer Yaradan’ın önünde korkuyla titreyip, O’na ihsan etmek istersem, bu neden henüz son aşama değildir?

Cevap: Bu tam bir arzu değildir, çünkü bu bir niyettir. Niyet arzuyla bağlantılı olmalı ve sonra gerçekleştirilmelidir. Burada sadece korku yeterli değildir, Yaradan’ın önünde korku ile çalışabilecek net arzuları ifşa etmek gereklidir.

What Is The Difference Between Fear And The Desire To Bestow?

Ne yazık ki, bu ögeye yorum yapma özelliği kapatılmış.

"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed

Önceki yazı: