Daily Archives: Aralık 28, 2018

Grup, Hedefe Doğru Yönlendirmedir

Soru: Bir kişinin kendisini dostlarından daha düşük görmeye çalıştığını ve bu hedefi önünde tuttuğunu varsayalım. Aynı zamanda içsel bir çaba göstermelidir. Eğer onları henüz kendisinin üzerinde göremediği bir noktada ise gücü nereden alır?

Cevap: Arzu ve hedefin başarılmasının bana bağlı olmadığını kendime açıklamalıyım. Benim görevim grubun arzularını almak ve onları yerine getirmektir.

Kişiye bir hedefi, bir yönü varmış, her şeyi biliyormuş, her şeyi yapabilecekmiş ve her şeyin kendisine veya en fazla Yaradan’a bağlıymış gibi gelir. Yine de gerçekte, hedefe doğru yönlendirme, grup tarafından sağlanır ve hedefin kendisi grubun merkezinde, herkes arasındaki doğru bağlantıdadır.

Bu nedenle, ben tamamen gruba bağlıyımdır. Amacı ilk seçtiğimde, çabalarıma göre, bütün grubu ona yönlendireceğimi ve başarabilmek için ihtiyaç duydukları her şeyi kendimden ekleyeceğimi belirlerim.

Hedefe yönelik arzu ve heyecanlarını özümsemek için çaba sarf ederim. Yukarıda, aşağıda ve eşit olarak, onlara yakın olmaya çalışırım, çünkü onların içinde Yaradan’la yapışmaya ulaşacağım. Bütün çalışmam grubun içerisinde yoğunlaşmaktır.

The Group Is The Orientation Toward The Goal

Tek Yönlü İletişim

Açıklama: Rabaş’ın zamanında internet yoktu. Bugün sosyal ağlar oldukça gelişti. Sosyal ağlarda dağıtım yaparken, bedensel/maddi hazlara karşı koyamama riski vardır. Kelimenin tam anlamıyla insanları içlerine çekerler.

Benim Yorumum: Dağıtım sadece kendi görüşümü, Kabala’nın görüşünü veya öğretmenlerimin görüşlerini ifade ettiğimde olabilir.

Sadece tek yönlü iletişimimiz var! Kim isterse, sitemize gelir ve çalışır. İstemeyen ayrılmakta özgürdür. Herhangi bir diyalog veya tartışmaya girmeyiz.

Soru: Son nesil grubundaki insanlar, çevrelerindeki diğer insanlardan bir şeyler alacaklar mı?

Cevap: Onlardan alacak hiçbir şeyimiz yok. Sadece zamanlarını ve enerjilerini boşuna harcadıkları için üzüntü duyabiliriz.

Diğer insanlardan, yalnızca akılcı, iyi ve ebedi bir anlayışa yaklaşma arzularını fark edebiliriz, başka hiçbir şeyi değil.

One-Way Communication

İllüzyon İle Savaşta

Şu an Hanuka Bayramının özel bir zaman dönemidir. Fakat özünde Hanuka, ıslahın sonuna kadar var olan ve her yeni derecenin başlangıcında yaşanan bir süreçtir.

Her seferinde, kırılmadan dolayı yeni bilgi kayıtları (Reşimot) içimizde ifşa olur, her birini Hanuka ıslahının esası olan kısıtlama, perde ve yansıyan ışık yapmalıyız.

Her zaman mantık içinde kalmaya, dünyevi akıl ve tecrübemize, bu dünya tarafından kabul edilen alışılmış egoizmimize göre yaşamaya çalışıyoruz. Fakat aksine, farklı bir form oluşturmamız gerekiyor. Kalplerimiz ve akıllarımızla gördüğümüz, yaşadığımız ve anladığımız her şey, sadece bizim egoist algı organlarımızda ifşa olur, yazıldığı gibi: “Gözleri var görmezler; kulakları var ama duymazlar.”

Bizler ‘mantık ötesi inanç’ olarak adlandırılan ihsan etme arzusunda neler olduğunu deneyimlemek isteriz, her şeyin bir üst güçten geldiğine ve iyi ve iyilik yapan olduğuna karar vermek isteriz. Ve bunu her an isteriz.

Bunu yapabileceğimiz anlar vardır ve diğer zamanlarda başarılı olamayız, fakat bu savaş sürekli devam eder. Esasen, bu Makabiler’in Yunanlılar’a karşı savaşıdır. Bu savaş mantığımızda, bu dünyadaki deneyimlerimizde, akılcı zihinlerimizde ve felsefelerimizde, aramızda çok sayıda bağlantı sistemi kurduğumuz egoist zihnimizin içinde sürmektedir.

Tüm duyusal deneyimlerimizin ve algılarımızın yanlış olduğunu kabul ederek, farklı bir varoluş biçimi oluşturmak için savaşıyoruz. Bu sahte bir resimdir, gerçekliğin yanlış bir algısıdır; çünkü egoist akıl içinde ortaya çıkmaktadır.

Akılcı zihinlerimizdeki gerçeklik algısı vasıtasıyla, her şeyin sadece tek, tamamen iyiliksever üst güçten geldiğini hissetmeye çalışmamız gerekir. Ve akılda algılanan her form bize, yalnızca bizi farklı algıya, mantık ötesi inanca yükseltmek için verilir.

Başka bir deyişle, her şeyin Yaradan’dan geldiği ve bunun, Yaradan’ın bizi realitenin gerçek algısına, hakikatin dünyasına getirebileceği belirli bir form olduğu konusunda hemfikir oluruz. Şüpheye yer bırakmadan, yani mantık dahilinde, kişinin dünyevi hisleri ve akılcı zihnindeki tüm izlenimlere rağmen, her gün 24 saat gerçeği tesis etmeye çalışmalıyız.

Ayrıca, bu mantıksal algıdan da kaçmayız çünkü ‘‘…O, birini diğerine karşı yarattı.” Biz hiçbir şeyi iptal etmiyoruz, sadece doğru bir şekilde yönlendirmeye çalışıyoruz: Biri diğerine karşıdır; ta ki bizler mantık içindeki her bir anlayış için mantık ötesi bir anlayış geliştirebilene kadar.

Manevi gerçeklik algısını bu şekilde kazanır ve iki seviyede çalışmaya başlarız: bu dünyadaki insanlar arasında kabul edilen, onun tüm yasa ve kurallarını gözeterek materyal seviyede ve ayrıca gerçek manevi realitede.

Daha sonra üst Işık ifşa olur, çünkü artık tüm koşullara göre yağ kabını yakabiliriz ve bu şekilde Yaradan’ın ve üst dünyanın ifşasına ulaşırız.

Gün boyunca, bir günden ertesi güne ve her an, mantık içerisindeki resmi ve ona karşı olan mantık ötesindeki resmi yan yana koyup hayal ederek, bu savaşta kendimizi görmeye çalışmalıyız. Bu, Makabiler’in Yunanlılar’a karşı savaşıdır: Yunanlılar mantık içinde ve Makabiler onun üzerindedirler.

At War With Illusion

Hedefin Tutulması

Soru: Dostlarımı kendimden daha aşağıda gördüğüm zaman, bu benim normal egoistik durumumdur. Bütün çalışmam dostlarımdan daha küçük hissettiğim zaman mı gerçekleşir?

Cevap: Hayır, çünkü bu içsel çabalardan geçmemizin gerekli olduğu bir çalışma meselesidir. Sürekli diğerlerinden aşağıda hisseden insanlar vardır. Her zaman üstün hisseden insanlar vardır. Başkalarına hiç dikkat etmeyenler, onları fark bile etmeyenler vardır.

Tüm çalışma ilk önce hedefe, Yaradan’a tutunmaktır ve bundan şimdiki koşulumuzu belirlemektir. Hedefe birlikte tutunmaya çalıştığımız gerçeği, bizi eşit yapar.

Grab Hold Of The Goal

Tüm Aşamalarda Çalışma

Soru: Dostlara nasıl bakmalıyız: onlar benden daha mı yüksekler, yoksa hepimiz eşit miyiz?

Cevap: Daha yüksek veya daha düşük olmaları umurumda değil; ben bütün aşamalarda çalışmaya hazırım! Onlarla farklı bir şekilde ilişki kurmak zorundayım.

Sonuç olarak, birliğe ulaşmamız gereken alma ve ihsan etme koşullarında, daha yüksek ve daha düşük yoktur. Orada, her birimiz kendi özel niteliklerimize sahip olduğumuzdan, her birimiz diğerlerinden daha yüksek ve daha düşüktür. Bu özellikleri bütün büyük Kli’ye (kaba), tüm ruha vermeliyim ve doğru işleyiş için ihtiyacım olanı almalıyım.

Bu nedenle, sadece Adem ya da Yaradan olarak adlandırılan ruhun genel durumunu dikkate aldığımızda (ne hakkında konuştuğumuza bağlı olarak – sistemin kendi yapısı hakkında veya doldurulması hakkında) doğru çalışma hakkında konuşabiliriz. Sadece Yaradan’la bağ ya da bu bağ için özlem, bize doğru çalışma için temel oluşturur.

Soru: Dostların Yaradan’a duydukları özlemin benimkinden daha güçlü olduğu gerçeğine dikkat etmem gerekir mi?

Cevap: Bir kişi bu şekilde hissederse, bu onu ileri götürür.

Şöyle yazılmıştır: “Bir eylemin sonu, ilk düşüncededir”; yani, eylemin başlangıcını belirler. Bu nedenle, benim için asıl mesele Yaradan’ı belirlemektir: o nedir, ben ne arıyorum, nereye gidebilirim, neye özlem duyuyorum, hedefim olarak hangi koşulu görüyorum ve bunlara dayanarak, zaten bu hedefe ulaşmak için neye ihtiyacım olduğuna bakıyor olacağım.

Soru: Önümde bir hedef tuttuğumda, gruptaki manevi çalışmada dostlarımdan neden daha düşük seviyedeyimdir?

Cevap: Eğer büyük bir Kabalist kendisini en küçük grupta bulursa, hala onlardan daha düşük bir seviyede olacaktır; çünkü onlarla bir bağa sahip olması gerekir, böylece onların arzuları, umutları ve düşünceleri onu etkileyecektir. Onlardan arzularını ve özlemlerini almalıdır.

Bu olmadan, o en iyisi olsa bile, aktif olarak gruba katılamayacaktır. Onların Yaradan’a olan özlemlerini alıp onlara hizmet etmek için onlardan daha düşük olması gerekir. O zaman, bu arzularla çalışabilecektir.

Work In All Stages

Dostlarınızı Kendinizden Üstün Görme Gücünü Nereden Alabilirsiniz?

Soru: Eğer hedef size netse ve dostlarınızın önünde kendinizi iptal etmeniz gerektiği açıkça belliyse, onları kendinizden daha üstün görme gücünü nereden alacaksınız?

Cevap: Kolay gelmediğini anlıyorum, bazen bu yıllar almaktadır. Fakat sürekli çabalar üst Işığı çeker ve kişiye azar azar bu çalışmanın önemli ve gerekli olduğunun farkındalığını verir.

Soru: Bu yüzden amaca odaklanmamış görünen dostlarımın davranışlarına gözlerimi kapatmalı ve sadece onları neyin zorladığını/hareket ettirdiğini görmeye mi çalışmalıyım?

Cevap: Manevi çalışmada, birbirimize Yaradan’ın vizyonu bize bu şekilde görünüyormuş gibi davranmalıyız. Yani dostu değil sadece onda Yaradan’ın bana gösterdiği şeyi görürüm.

Elbette, davranışları çeşitli şekilde yorumlanabilir, ama ona her zaman sevgiyle davranmalıyım. Eğer ortak bir hedefe sahipsek, Yaradan’da birbirimize bağlıysak, o zaman başka bir ilişki olamaz.

Where Can You Get The Strength To See The Friends Above Yourself?