Monthly Archives: Ekim 2016

Sorularınıza Cevaplar, Bölüm 137

Soru: Anlıyorum ki ıslah yolunda, başkalarıyla karşılıklı işbirliği yaptığımız sürece hayatın her anı çok önemli. Başka bir insanla ilişki kurmayı istisnasız olarak takdir etmek zorunda mıyız?

Cevap: No

Soru: Kabala Bilgeliği, alt bir manevi seviyede olanlarla bağımız yoluyla egonun ıslahını nasıl açıklamaktadır? Hangi derecede onlarla özgecillik ve karşılıklı bağ doğrudur?

Cevap: Onlarla hiçbir bağlantı doğru değildir.

Soru: Siz sık sık tüm insanlık ile manevi birleşme hakkında konuşuyorsunuz ve herkes sonunda bağ kuracak ve birleşecek. Tüm akıl hastalarına ne olacak ve onların ıslahı ne olacak?

Cevap: Biz ıslah olduğumuzda onları da ıslah edeceğiz.

http://laitman.com/2016/09/answers-to-your-questions-part-137/

Manevi Duyular

Soru: İnsanlar dünyanın tam olarak algılanmasına yardım eden belirli sayıda duyuya sahip: görme, işitme, dokunma vb.

Eğer sahip olsaydık, şu anda bilincimizde görünmeyen şeyleri göreceğimiz, ek duyular var mı? Ve sahip olmadığımız ancak sahip olsaydık, şu anda bilincimizde görünmeyenden daha fazlasını göreceğimiz böyle duygular var mı?

Cevap: Pratik Kabala Bilimi çalışmasının içimizde bu ek duyular gelişir.

http://laitman.com/2016/09/spiritual-senses/

Kişi Üst Dünyayı Nasıl İfşa Eder?

Soru: Üst dünyayı ifşa etmek için diğer insanlarla birleşmemiz mi gerekli? Örneğin, varsayalım ki psikolojik engellere sahibim, diğer insanlarla ilişki kurmamı güçleştiren, acı deneyimlere dayalı korkular gibi ve ben onlarla sadece yazı yoluyla ilişki kurabiliyorum.

Cevap: Başkalarıyla birlik, üst dünyayı keşfetmek için gereklidir ancak bu sadece bunun için tasarlanmış özel bir grubun içinde olabilir.

Soru: Kişi Yaradan’a tamamen nasıl bağlanabilir ve ne yapması gerekir?

Cevap: Belirli bir grup gereklidir ve sadece bu grubun içinde gerçekleşir.

http://laitman.com/2016/09/how-does-one-reveal-the-upper-world/

İnsanın Niteliklerinin Manevi Kökleri

Soru: Dünyada açık, dışa dönük insanlar var ve kapalı, sosyal olmayan, içe dönük olanlar var. Kabala bunu nasıl açıklıyor? Bu hangi manevi köklerden geliyor?

Cevap: Herkes farklıdır.

Bu, genel bedenin içindeki bireysel Sefirot’a bağlıdır. Eğer Hased ve Netzah Sefirotları bireyin içindeyse ve onu kontrol ediyorsa, onlar yayma ve genişlemekten sorumlu Sefirot’lardır. Öte yandan Gevura ve Hod içe dönüklük, ihtiyatlı, uyanıklık ve savunmada olma nitelikleridir.

Sefira Yesod, bütün Sefirotların genel bütünüdür. Bu Sefira bütün niteliklerin doğru kullanımına rehberlik eder, “olumsuz” ve “olumlu” her ikisini de, çünkü biri olmadan diğerine sahip olamazsınız. Karşılıklı tamamlamalar yoluyla, ulaşmak zorunda olduğumuz mükemmellik böyle doğar.

Soru: Bir üst seviyeye çıkmak, bizi insanlar arasındaki tüm ilişkileri yönetmekte yoksa sadece belli bir derecede mi imkân sağlar mı?

Cevap: Bir üst seviyeye çıkmak, size insanlar arasındaki tüm ilişkileri ve Yaradan’la olan tüm ilişkileri yönetmenizi sağlar.

http://laitman.com/2016/09/the-spiritual-roots-of-a-persons-attributes/

Hızlı Kabala İpuçları – 3/4/16

Soru: Para ihsan etmeye nasıl eşit olabilir?

Cevap: Bu para değildir, para ile ölçülen çabalardır. Para, yer çekiminin gücüne ve torbanın büyüklüğüne bağlı olarak bu torba üzerinde ihsan edebileceğim ne kadar güç olduğunun tartıldığı bir torba altın ya da gümüştür. Fizik açısından böyle açıklanabilir.

Soru: Borçların manevi kökü nedir?

Cevap: Bu yolda aramızda kendini ortaya çıkaran, Yaradan’a olan borcumuzdur.

Soru: Eğer benim mesleğim yasayı ihlal etmeyi içeriyorsa, Kabala Bilgeliği paranın nasıl kazanıldığını ayırt eder mi yoksa paranın kokusu yok mudur?

Cevap: Parayı başka insanlara zarar vermek için kullanmadığın sürece, paranın kokusu yoktur.

Soru: Benden borç para almış ama geri ödememiş biriyle ilişkim nasıl olmalıdır?

Cevap: Uygun bulduğunuz herhangi bir yolla paranızı geri isteme hakkına sahipsiniz; onu mahkemeye vererek ya da başka bir şekilde. Ama aynı zamanda size borçlu kişinin ekonomik durumunu da dikkate almak zorundasınız. Belki gerçekten borcunu ödeyemiyordur. Bu durumda onu “öldürmemelisiniz”.

Soru: Bankacılık sistemi, toplumun parasıyla yaşayan bir parazit mi yoksa dünyaya yararı dokunabilir mi?

Cevap: Günümüzde halen toplumun parasıyla yaşayan çok büyük parazitler. Bankacılık sistemi temel olarak az gelen yerlere para iletmeyi amaçlar. Örneğin, sanayide ödemeye aracılık ederek vb. ancak bankalar sadece kendilerini düşünmeye başladıklarından bu yana bankacılık sistemi parazit haline geldi. Bankacılar, bizim bankadaki mevduatlarımızdan büyük paralar alıyorlar. Dahası onlar halkın parasını kullanarak milyarlarca kazanç ediniyorlar.

Soru: Para ve başarı el ele gider. Kişi Kabala ilmini kullanarak başarılı olabilir mi?

Cevap: Evet, bu mümkün ama ancak ciddi olarak, grup aracılığıyla Üst Işığı kendinize çekmekle meşgul olmaya başlarsanız. Böylece mutlu, sağlıklı, başarılı ve zengin olacaksınız, hem manevi hem de dünyevi hayatta.

Soru: Eğer biraz para bulursam, kime ait olduğunu araştırmak zorunda mıyım?

Cevap: Paranın kime ait olduğu hakkında bilgiye sahip değilseniz, o zaman Tora’ya göre ait olduğu kişiyi aramak zorunda değilsiniz. Aynı zamanda Tora’ya göre parayı Polise götürmek zorunda olabilirsiniz.

Soru: Hayatını kazanmak için çalışma yükümlülüğü kadınları da içermekte midir?

Cevap: Günümüzde evet.

http://laitman.com/2016/09/blitz-of-kabbalah-tips-3416/

Her Şey Manevi Bir Köke Sahiptir

Soru: Dış gebelik veya düşük yapma gibi olgular manevi köklere sahip midir?

Cevap: Her şeyin manevi bir kökü vardır. Henüz bu şeyleri araştıramıyoruz ama bu olguları manevi seviyede iyileştirebiliriz ve insanların bunu yapabilecekleri zamanlar gelecektir. Tüm hastalıkların kökü, bizim dünyamızda değil tabi ki. Hastalıklar, ruhun ıslah olmamasının bir sonucudur.

http://laitman.com/2016/09/everything-has-a-spiritual-root/

Gelişmekte Olan Ülkeler İçin Olasılıklar

Soru: Siz elbette bir politikacı değilsiniz. Ama sizin görüşünüze göre Kabala Bilgeliği her şeyle ilgilenmekte, tüm bir dünyanın bilimi olarak. Uluslar nasıl gelişir?

Cevap: Egoist gelişmenin zamanı geçti. Bu nedenle birbirlerine üstün gelmeye çalışan, uluslararasındaki çatışmaların zamanı da geçti. Tüm çevremizdeki yüksek integral doğal ağ, tüm evren de dâhil olmak üzere, dünyanın yönetiminde giderek daha belirgin hale geliyor.

Yani mutlaka, yavaş yavaş karşılıklı egoist faydacılıktan, paylaşımcı karşılıklı yarara doğru özlem duyma gereği ortaya çıkacak ve burada değiş tokuşu ilkesi bir amaç olmaktan çıkacak ve birleşmek için bir araç haline gelecektir.

http://laitman.com/2016/09/prospects-for-developing-nations/

Feminizmin Kökleri

Soru: Feminizmin kökleri nelerdir? Yaradan neden böyle bir olgu yarattı?

Cevap: Feminizm, eğer erkek bu arzuyu vaktinde ıslah edemezse ortaya çıkan, doğanı her bölümünde yer alan dişi arzusunun bir çeşit aşırı büyümesi durumudur. Söyleyebileceğimiz tek şey, erkek arzusunun, kadının tüm yanlış ve sağlıksız davranışlarından sorumlu olduğudur çünkü o büyüyen kadın arzusuna vaktinde cevap vermez ve ıslah etmez.

Bu, her şey için erkekleri suçladıklarında, dünyamızdaki kadınların haklı oldukları anlamına gelir.

Modern ailelerle ilgili konuşmuyorum, normal sağlıklı, dengeli aileler hakkında konuşuyorum orada kadın erkekten bir şey istediğinde erkek yanlış bir şeyler yapmış ve rolünü yerine getirmemiştir ve bu yüzden bu rol kadın tarafından devralınmıştır.

http://laitman.com/2016/09/the-roots-of-feminism/

Erkek Ve Kadın –Üstünlüğün Manevi Kökü

Soru: Erkekler neden kaba fiziksel hareketlerle, çok sık kendi üstünlüklerini ifade ederler? Bunun manevi kökü nedir?

Cevap: Erkek, temelde bir kadın üzerindeki üstünlüğünü göstermek zorundadır ve kadın erkeğin bu şekilde davranmasını bekler ama sadece doğru nedenle. Bir yandan, erkeğe itaat etmek kadının doğasıdır. Öte yandan, kadın doğru güce itaat etme arzusuna sahiptir, böylece, ona rehberlik edecek ve bu arada birlikte doğru amaca, Yaradan’a ulaşacaklardır.

http://laitman.com/2016/09/a-man-and-a-woman-the-spiritual-root-of-supremacy/

Eğer Yaradan’ın Suretinde Yaratıldıysa Adamı Neden Islah Etmemiz Gerekiyor?

Yaradan, “Adem” denilen manevi bir erkeğin prototipini yarattı. O, ihsan etme ve sevgi vb. niteliğinin derecesindeydi, Yaradan ile form eşitliğindeydi.

Bizler “Adem’in oğulları” olarak adlandırılırız ve her birimizin içinde onun bir parçası vardır. Bugün bizler Yaradan’a tamamen zıttız ve görevimiz aramızdaki bağda ihsan etme ve sevgi niteliğini yeniden keşfetmek ve üst gücün seviyesine yükselmektir.

http://laitman.com/2016/09/why-do-we-need-to-correct-a-man-if-he-was-created-in-the-image-of-the-creator/