Daily Archives: Ağustos 23, 2016

Sorularınıza Cevaplar, Bölüm 135

Soru: Son ıslahla (Gimar Tikun) birlikte hepimiz geçmiş hayatlarımızı, onların bütün detaylarını hatırlayacak mıyız ve bu dünyada yaşadığımız tüm hayatlar boyunca olan her şeyin anlamını görecek miyiz?

Cevap: Evet

Soru: Dünyalarda aldığımız tek şey Işık ise bu Işık zevk, acı ve yeni düşünceleri de getirir anlamına mı geliyor?

Cevap: Evet, ancak bu aşk acısı olacaktır.

Soru: Derslerinizden bir ruh kazanmamız ve Yaradan’la birleşmemiz gerektiği ortaya çıkıyor. Niçin ve neden Yaradan’la birleşmeliyim? Eğer şimdi O’nun “kutu”sundan bir şey elde etmek istiyorsam, o zaman neden bu “kutu”nun içinde olmak isteyeyim ki?

Cevap: Sadece onun içinde olduğun zaman başarıya ulaşman, hissetmen ve her şeyi değiştirmen mümkün olacak, aynen O’nun gibi.

Answers To Your Questions, Part 135

Yaradan’ın Gücüyle Gitmek

Tora, “Deuteronomy” 7:07-7:09: Siz diğer insanlardan daha çok sayıda olduğunuz için değil, tüm insanlardan daha az olduğunuz için Efendi sizden memnun kaldı ve sizi seçti. Ancak Efendi’nin size sevgisi nedeniyle ve O’nun atalarınıza içtiği andı tutması nedeniyle, Efendi güçlü elleriyle sizi esaret evinden, Firavun’un elinden, Mısır’ın kralından dışarı aldı. Bilin, bu nedenle o Efendi, senin Tanrın O Tanrı, sözünü tutan ve iyiliksever sadık Tanrıdır.

Şunu unutmamalıyız ki Yaradan bize bencillik durumundan çıkmamızda rehberlik eder ve O’nun gücüyle ilerleriz. Bu nedenle, her bir seviyede sadece O’nunla birlikte ilerlemeliyiz.

O’nunla kesin bir bağ içinde olmak için, O’nu içimizde tutmalıyız. Ve bu bağlantıyı kontrol etmek sadece grupta dostlarla, halkımla sahip olduğum bağ kadar mümkündür çünkü İsrail halkı tek bir amaçta birleşmiş bir gruptur –kendi birliğinde karşılıklı ihsan ve sevgi niteliğini ifşa etmek. Ve sonra bu niteliğin içinde üst güç yani Yaradan ifşa olur.

Bu daima aklımızda tutmamız gereken amaçtır. Ve böylece doğru yolda ilerliyor ve Tora’da söylenenleri uyguluyor oluruz.

Going With The Power Of The Creator

Aşk Cennettir

Soru: Dostlarımın birçoğu, uygun bir eş bulamadıklarından dolayı kendilerini mutsuz hissediyorlar. Gerçek aşkı bulmak isteyen kişi ne yapmalıdır?

Yanıt: Öncelikle, diğerinden sıra dışı nitelikler beklemeyi bırakmalı ve sevgi ilişkisinin nasıl inşa edilmesi gerektiğini bilen birini bulmalısınız. Sevgi yalnızca taviz vermeye dayanır, gerçekte her biri eşine boyun eğer ve bunu yapma fırsatına sahip olmaktan keyif alır.

Eşimden özel bir ilgi ve ihtimam talep etmem; aksine tüm keyfim onun için kendimi iptal etmektir.

Soru: Birisine boyun eğmekte ne zevk var?

Cevap: Buna sevgi denir. Çocuğunuza bir şey verdiğinizde büyük bir keyif duymaz mısınız? Eşinizle de aynı şey olabilir. Çocuğunuzu doğal bir yolla, hayvansal olarak kendinize daha yakın hissedersiniz çünkü onu kendi parçanız gibi hissedersiniz.

Karınız da bir şekilde size aittir, yanınızda ama gene de ayrı bir varlıktır ve bağımsız bir aklı fikri vardır. Ancak sevginin ıslahı ile bu mesafe – onun ve benim arzularım arasındaki fark – silinir.

Şimdilik ben sadece kendi arzularımı hissediyorum ama eşimin arzularını pek zor. Benim arzum onunkinden daha önemli. Ancak denir ki: “Arzunu, O’nun arzusu gibi yap, böylece, O da arzusunu senin arzun gibi yapacak” Sevginin koşulu, budur.

Arzularımızın bir tek olarak birleşmesi gereklidir. Buna “bir olma” denir. “Karı ve koca ve Şehina onların arasında,” adeta tek beden gibi. Bu çok basittir, sadece doğru eğitim eksiğimiz var.

Sevebilmek için, kişinin, yetiştirilmiş, eğitim almış ve özel kurslarda hazırlanmış olması gerekir. Bütün insanlık için böyle bir eğitimin eksikliği bulunmaktadır. Böyle ilişkilere nasıl ulaşacağımızı öğrenene kadar, mutsuz olmaya devam edeceğiz.

Soru: Herkes aşkı arıyor, ancak bu kurslara katılmaları için insanları nasıl ikna edeceksiniz? Benim, insanların kendilerini böyle feda etmeyi isteyeceklerine dair şüphem var.

Yanıt: Bu böyle; çünkü kendimizi kandırıyoruz. Bir tutumda direnmeyi sürdürürsek kazandığımızı sanıyoruz. Ancak bu aldatmadan kim kazançlı çıkar? Sevmek istiyoruz ve sevdiklerimizi, ailemizi kullanarak kendi arzularımızı yerine getirmek istiyoruz. Sonunda, bu bize ne keyif ne de mutluluk getirir.

Bizim kişiye, kendisini mükemmel ve kesintisiz olarak nasıl doğru şekilde tamamlayabileceğini öğretmemiz gerekiyor. Ve bu tamamlanma, sadece diğerini sevmekle mümkün, çünkü kişi, başkalarına daima verebilir ve onları durmadan doyurabilir, bundan sürekli keyif alarak.

Bu, daima bana geri gelen kesintisiz bir devri daimdir ve bu yoldan, mükemmel ve sonsuz sevgiye ve hatta dahası sonsuz yaşama ulaşırım.

Böylece o zaman, kendimi ve çevremi tüketmiyor tam aksine, etrafımdaki herkese sevgimle hayat getiriyor olurum. Böylelikle daha yüksek bir boyuta, Eden Bahçesi’ne, sonsuz hayata yönelik bitmek bilmeyen bir yükselişin hissine erişirim. Aşk, cennetin ta kendisidir.

Bu sebeple de bir yerlerde aşkı aramanıza gerek yok; kısaca aşkı inşa etmenize gerek var.

(Kab.Tv’den, Yeni Bir Yaşam, 30 Temmuz 2015)

Kişi Kabala Kitaplarını Nasıl Okumalı?

Soru: Zohar ve Şamati gibi kişiyi etkileyen kitapları nasıl doğru bir şekilde ve ne niyetle okumalıyız? Ne arzulamalıyız?

Cevap: Hayatın amacına ulaşmak, Yaradan’a benzemek, mutlak sevginin niteliği edinmek niyetiyle okumamız gerekir. Rabaş’ın ilk makalelerinde bahsedilen de budur.

Soru: Şamati makalelerini okurken, metnin gizli anlamlarını hissetmeyi arzulamak yeterli midir, böylece Or Makif (Saran Işık) okuyucuyu etkileyecek midir?

Cevap: Bu yeterlidir, ancak bu, kişinin bir grup içinde bu metnin uygulamasının gerçekleştirilmesine katılması koşuluyla mümkündür.

How Should One Read Books Of Kabbalah?

Tora’nın Yasaları Ne Der?

Soru: Neden basitçe Tora ve emirleri (Mitzvot) yerine getirmek için pratik yasaları Şulhan Aruh kitabından öğrenmek yeterli değil?

Cevap: Çünkü sadece onları yerine getirmek değil ama Tora’yı edinmek için “tek bir kalp tek bir adam” gibi olmalıyız. Bugün Tora’nın yasalarını yerine getirdiğimizi nasıl söyleyebiliriz ki? Biz önce bunların uygulanması için gerekli koşulları elde etmeye özlem duymalıyız ya da en azından birleşmek için özlem duymalıyız. Ve o zaman Tora’nın yasalarının birliğe nasıl ulaşılacağından söz ettiğini anlayacağız.

Tora’yı edinmek sadece onun yerine getirilmesinin başlangıcıdır. Onu aldıktan sonra, egoizm daha da çok ifşa olmaya başlar ve aramızdaki birliği arttırmamız gerekir. Bu ortak kalbimizin, içinde herkesi barındırana kadar nasıl geliştiğidir.

What The Laws Of The Torah Say

Yaradan İle Bağlantıyı Kaybetmeyin

Tora, “Deuteronomy,” 7:02 – 7:04: Ne onlarla (diğer uluslarla) antlaşma yapacaksın, ne de onlara yakınlık göstereceksin. Onlarla evlenmeyeceksin; kızını onun oğluna vermeyecek ve onun kızını oğluna almayacaksın. Çünkü o oğlunun Beni izlemesine engel olur; onlar başkalarının tanrılarına ibadet ederler ve böylece Efendi’nin gazabı size karşı tutuşturulmuş olur ve O çabucak sizi yok eder.
Kişi egoizmle hiçbir taviz vermez, diğerleriyle bağlantı kurmaz, belli çözümler yoktur. Egoizmi tamamen öldürmelidir, onun üzerine çıkmalı, doğal formunda kullanmayı durdurmalıdır ve onu sadece ilk kısıtlamadan sonra perde ile Yansıyan Işıkla, ihsan etme ve sevgi için kullanmalıdır.
Soru: “Onun kızını kendi oğlun için almayacaksın” ne anlama gelmektedir?
Cevap: Kendi içinde, sonunda bozuk niteliğin olarak sana tezahür edecek, bencil kökenli hiçbir şey bırakma. Çünkü böylece Yaradan’la bağlantını kaybedersin ve ıslahının saflığı için mücadele etmen ve maneviyatta yükselmen mümkün olamaz.
Yabancı bir insanın kızıyla oğul evlenmesinin anlamı, gelecekte egoizmle bazı bağlantılara imkân bırakmaktır. Bu eylemin içinde Yaradan var olamaz. Bu nedenle, şöyle söylenir “Çünkü o oğlunun Beni izlemesine engel olur; ve başkalarının tanrılarına ibadet ederler.”
http://laitman.com/2016/08/do-not-lose-connection-with-the-creator/

Kişi Hayatın Hızına Nasıl Entegre Olur?

Soru: Hayatın modern hızı içine maneviyatı nasıl sığdıracağımı anlamıyorum. Her zaman bir şeylerin zamanında yetişmediğini hissediyorum, telaşın zararlı olduğunu bilmeme rağmen. Öyle görünüyor ki amacı kaçırıyorum. Kişi acele etmeden nasıl herkese ayak uydurabilir? Kabala bilgeliği burada yardımcı olabilir mi?

Cevap: Sana günde en az 1-2 saat bizim Kabala derslerimize katılmanı öneririm, yapabildiğince fazla. Dinlemeyip ve içindeki her şeyi özümsemeye çalışmalısın ve eğer mümkünse, başkalarına da aktarmalısın.

Soru: Yeni başlayanlar içi gerçeklik ile uyum içinde olmalarını sağlacak genel bir kural var mı?

Cevap: Genel kural çok basittir. Yeni başlayanlar için olan dersleri veya günlük dersleri dinlemek ve dostlarla birlikteliğe katılmak.

How Does One Integrate Into The Pace Of Life?

Kişi Ne Zaman Adam Olur?

Soru: Kabala Bilgeliği Adem’in (adamın) yapısını nasıl görüyor? İlahi görüntüye göre düzenlenmiş bir adam olarak mı kabul ediyor? Ve Kabala Bilgeliğinde Adem ile ilgili bilgi ne kadar önemli?

Cevap: Bizim dünyamızda insan, iki ayakları üzerinde yürüyen, proteinden bir varlık. Ruha sahip değil ve diğer hayvanlardan hiçbir farkı yok.

Kişinin içinde Yaradan’a ulaşmak için özgün bir arzu uyandığı ve bu arzuyu doğru şekilde gerçekleştirdiği zaman, bu arzu yavaş yavaş büyür, genişler ve manevi on Sefirot’un özelliklerini edinir. Sadece bu parçamıza Adam denir. Bunun içinde bir sonraki dünyayı, Yaradan’ı hissederiz. Bu süreçe Yaradan’a benzer hale gelmek denir.

When Does A Person Become An Adam?

Mahsom’u Nasıl Geçeriz?

Soru: Kişi gerekli miktarda Saran Işığı (Or Makif) çekerek mi Mahsom’u geçer? Kişi Mahsom’u yeterince Saran Işığı çektikten sonra geçer mi yoksa Saran Işığı çekmesinden başka bir şeye daha ihtiyacı var mı?
Cevap: Saran Işık her şeyi yapar.
Soru: İnsan Mahsom’u geçip geçmediğini nasıl saptayabilir? Onun hislerinde önünde bir şey mi açılır? Yaradan’ın varlığını hissetmeye başlamasıyla onda altıncı his mi gelişir?
Cevap: Evet
http://laitman.com/2016/08/how-do-we-transcend-the-machsom/

Yapay Zekâ İnsanların Yerini Alacak Mı?

Soru: Yakında otomasyon ve robotların çalışan çoğu uzmanın yerini alacağı ve insanların sadece yaratıcı mesleklerle kalacağı iddia ediliyor. Bu konuda sizin düşünceniz nedir?

Cevap: Bu gelişmenin doğal yoludur. Bizim zamanımızda, teknoloji, otomasyon ve robotlar insan işgücünün yerini alıyor. Geçmişteki makinelerde sadece mekanik eylemler gerçekleştirilirken, şimdi insan mantığıyla eşleşen görevler yapabiliyor ve teknolojik rehberlik sağlayabiliyorlar. Otomatik olarak çalışan gemiler, uçaklar ve füzeler görmek mümkün. Yakında arabalar sürücüleri olmadan karayollarında seyahat edecek. Bu özel bir anlayış ya da teknoloji değil sadece algılayıcılar, yönlendiriciler ve koordinasyon gerektirir. Kişi gerekli manevi çalışma için tamamen serbest kalmış olacak.

Soru: Yapay zekâ, insan zekâsından daha üstün olursa ne olacak? Bunun önümüzdeki on yıl içinde olacağı söyleniyor.

Cevap: Gerçekten üstün olacak, zaten bir bilgisayar insandan çok daha hızlı hesaplıyor bile. Fakat biz bundan değil, manevi edinimden bahsediyoruz. Bilgisayar manevi çalışmada asla kişinin yerini tutamaz. Diğer her şey maddeseldir ve hayatın normal işleyişi, kolayca programlanabilir ve bir makinaya bağlanabilir.

Will Artificial Intelligence Replace People?