Zorluk Seviyelerini Tırmanmak

thumbs_Laitman_703_01Soru: Gruptaki bağ problemlerinin üstesinden gelebilmek için büyük çaba sarf ettim ve başardığımı düşündüm. Ama sonra keşfettim ki, aslında bütün problemler daha ince ve tespit edilmesi zor hale gelmiş. Zamanla bu tür çalışmaya alışmalıyım değil mi?

Cevap: Kişi, her verilen anda aslında “yeni” durumdadır. Ve böylece her yeni anda atalarına dayanan puta tapan köklerini keşfeder. Burası, kişinin yeni seviyesinin başladığı yerdir. Kişi keşfeder ki, egoizm ve alma arzusu içindedir. Herkesten nefret eder ve kendisini gerçek bir ihsan etmeye getiremez. İhsan etmek için almaya yeteneği varsa da ihsan etmek için ihsan etmeye yoktur.

Bu, ıslah olmamış koşuldan kaynaklanır. Kişi, ihsan etmenin doğru formu olan “inanç”a yakınlaşabilmek için doğru desteği, kendi kişisel çıkarlarının üzerinde organize etmek zorundadır. Kişi, bunun mümkün olup olmadığını öğrenmek zorundadır.

Grup içinde farklı eylemler yapabilir ve eylemleri yerine getiren Saran Işığı uyandırabiliriz. Etrafımızda saran ışığı çekmeyen eylemler de vardır. Aksine, bu eylemler yukarıdan herhangi bir aydınlanma getirmezler. Bu nedenle, bu eylemleri büyük grup içinde yapmak, herhangi bir sonuç doğurmaz.

Islah aracı olarak ifşa olması gereken saran ışığı çektiğimiz, grup içindeki eylemler de vardır. Bu araç, henüz ıslah olmamıştır ama ıslaha odaklanmıştır. Bu, çalışıldığı, denendiği, bu uğurda terlendiği, süreç içinde çaba gösterildiği anlamına gelir. Bu çabaların karşılığı olarak, ışık işler… Ve her şey buna bağlıdır…

Bir alışkanlık, kasıtlı olarak sistemimize tanıtılan özel bir melek ve güçtür. Çünkü aslında bir alışkanlık gerçekte var olmaz. O, enerji almazsa aniden çalışmayı durduran bir tür elektrik sistemi gibidir. Elektrik daha önce vardı ama şimdi yok diye üzülemeyiz. Her an, yeniden başlamak zorundayız. Bu nedenle her koşul kendi gücüne ve kendi meleğine sahip olmadıkça alışkanlık denen şey de olmaz.

Bir kez bunun üstesinden geldiğimizde bu içimizde kaydedilir. Sistem zaten vardır ve işlemektedir ama bozuk sistem daha çok ortaya çıktıkça buna dikkat etmek zorundayız. Aslında bu aynı sistemdir sadece şeyleri bize daha yüksek çözünürlükte ve derinden görmemizi sağlar.

Her sabah kalkmak ve derse girmek için artık kendimle savaşmıyorum. Bunu yıllardır yapıyorum. Ama sonra yeni engeller görünür ve orada daha büyük bir kalp sertleşmesi vardır ve birden daha önce hiç yapmadığım şekilde derste uyuyakalırım…

Bizler sürekli karmaşıklık seviyesi artan seviyelere yükseliyoruz. Ama alışkanlık yoktur; Yaradan ile ilişkimizin her anı tamamen yenidir ve koşullar değişir. “O’ndan başkası olmadığı”nı keşfetmek ve buna göre devam etmek zorundayız. Bu, demektir ki, çok kısa ve etkili eylemlerle “yapışma”ya ulaşmalıyız.

Bu maddesel dünyada bu eylemler tüm dünyayı içerir. Birbirimize bağlanmamızı zorunlu kılan bu eylemler, aslında sadece birkaç eylemdir. Biz ilerledikçe, bu eylemler daha da netleşir.

“Kutsal ve Kutsanmış” (Kadoş Barukh Hu) yerine; “Yaradan”, onun on kutsal isimleri (ADNI, HaVaYah Elokim, vs), ihsan etme gücü, inancın gücü vardır. Çok basit kavramlar: Bina’nın Garı, Bina’nın ZAT’ı… Her şeyi, en özlü tanımına getirmeyi denemek zorundayız.

20.04.2013 Günlük Kabala Dersi Birinci Bölüm Rabaş Yazıları

Tartışma | Share Feedback | Ask a question




"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed

Önceki yazı: