Pesah Sederi: Dünya Ruhunun Doğum Emri

thumbs_laitman_540Matsa “Bina ekmeği”nin yendiği seviyeyi sembolize eder. Bu da Bina, ihsan etme seviyesinden gelir. Hala Malhut seviyesinde olmamıza ve yükselebilmekten yoksun olmamıza rağmen, mümkün olduğu kadar fazla şekilde ihsan etme hareketlerini uygulamayı ve birbirimiz ile bağ kurmayı denemeliyiz.

Bizler başarılı olamayacağımızı kesin olarak bilsek de, bu fark etmez. Bizler yine de bu hareketleri devam ettirmeliyiz çünkü o hareketler üst ışığı bize doğru çeker ve ardından bizim ”kurtuluş” dediğimiz ışık hareketini uygular.

İnsanın bu dünyadan çıkışı yani bencilce alma niteliğinden, egosundan, pragmatik bilgiden çıkışı muntazam şekilde değil, seviyelerin sırasına göre olur. Bu bütünüyle karanlıkta ve acele olan doğum sürecine benzer. Doğum esnasında ceninin baş aşağıya dönmesi, bir dünyadan diğer dünyaya geçmesi gerekir: annesinin içinden, kendi içsel seviyesine, dışsal dünyaya.

Bizim ruhumuz da kesinlikle aynı şekilde doğmuştur. İşte bu yüzdendir ki, başka hiç bir bayramın, bayram ziyafeti esnasında bu kadar kesin hareketler sırası yoktur. Genelde bizler yemeği ve şarabı kutsarız. Fakat Pesah yemeğinin (ibranicede seder) katiyetle uygulanması gereken bir sırası vardır. Çünkü insanın egosundan, dünyamızdan çıkışı budur. Nitekim manevi dünyanın algılanışını edinmek, daha yüksek bir boyut yani manevi doğum olarak nitelendirilen şey, bahsedilen genel kurallara göre gerçekleşmez.

Arzular çoğunlukla seviyelerin sırasına göre büyür: küçük seviyenin iki safhası (Katnut, Alef ve Bet), büyük seviyenin iki safhası (Gadlut, Alef ve Bet), birbirini takip eden içsel ve dışsal seviyeler ve yine yeniden: içsel ve dışsal. Yani başka bir deyişle, arzular ve Işık kademe kademe büyür.

Fakat doğum esnasında her şey sanki “yanlışmış” gibi, başka türlü şekilde meydana geliyormuş gibi gözükür. İşte bu sebepten dolayı Pesah yemeğine ”Seder” (sıra) adı verilir; bu özel bir sıra olup, ardışık büyüme kuralına göre değil, seviyelere göre tekabül eder.

“Mısır’dan çıkış” esnasında bizim şimdi deneyimlediğimiz seviye, bizim doğumumuzdur. Daha sonra doğmuş olan ruh büyümeye devam eder fakat gerçek bir “devrim” bu seviyede gerçekleşir. İşte bu yüzden Pesah yemeğinin bütünüyle sırası: “Kiduş” (kutsamak), “Urhats” (ellerin yıkanması), “Karpas” (yeşilliklerin tuzlu suya batırılması), “Yahats” (Matsa‘nın bölünmesi), “Magid” (Mısır’dan çıkışın hikayesi) ve devamı genel sıraya ilişkin şekilde, Işıklar ve arzuların karşılıklı ilişkilendirilmesi ile gerçekleşmez. Onlar büyümeye devam etmelilerdir.

Bu sebeple Mısır’da olunsa bile, bencilce arzularla, birbirimize karşı bencilce tavırlar içinde olsak ve kendimizi düşünsek bile (sonuçta  Firavun sizi yönetiyorsa), Firavun’un tüm gücüne rağmen, bunun üzerine yükselmek için elimizden gelen her hareketi yapmayı denemeli ve aramızdaki yeni bağı bulmamız gerekir. Mısır’ın dışında var olan bir bağı bulmamız gerekir. Bu gelecekteki kurtarılmaya doğru ayarı yapmak demektir.

18.4.2011 tarihli sabah dersinin 1.bölümünden, ”Bu Yehuda için”

Tartışma | Share Feedback | Ask a question




"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed