Kişi  Kendi Doğasında  Özgür mü  Yoksa  Köle midir?

thumbs_laitman_548_03-jpgSoru:  Ben kendimi esaret içinde hissetmiyorum; ben özgür bir adammışım gibi geliyor. Peki Pesah  bayramında, kendimi her sene uygun olacak şekilde, Mısır köleliğinden çıkacak şekilde sunmama ilişkin talimat nasıldır?

Cevap: Bize sanki özgürmüşüz gibi geliyor çünkü bizler birbirimize bağlı olduğumuzu hissetmiyoruz. Bizler yaşamımızı öyle şekilde düzenliyoruz ki, herhangi birisi ile alakalı olmak istemiyor, kimsenin bizi rahatsız etmesini istemiyoruz. Bu bizim doğamızdır.

Bağımsızlık uğruna bizler yeni bilgisayarlar ve cep telefonları keşfediyoruz. Her evde o kadar çok ev aleti var ki, bunlar ile en asgari şekilde diğerlerinden yardıma ihtiyacımız olur. Bu bizim bencil doğamız için kolaylık olup, onun taleplerini sürdürmeye devam ederiz: Ben kimseye dokunmam ve kimsenin bana dokunmasını da denemem.

Fakat temelde hepimiz birbirine bağlı ve bağımlıyızdır. Tüm durağan, bitkisel ve hayvansal doğalar da her şeyin diğer şeyler ile bağlı olduğu tek bir integral sistemi meydana getirir. Yani Kabala Bilgeliği, bizim birbirimize bağlı olduğumuzu ve bu bağımlılığı da gelecekte keşfedeceğimize dair bizi uyarır.

Bizler şayet birliği edinmezsek o zaman bu bizim için çok kötü olacaktır. Bu arada bizler bunun  gereklilik derecesini hissetmeyiz. Çünkü Kabala Bilgeliği önceki nesillerin birliğinde ifşa olmamıştı. Binlerce senedir saklıydı. Bizlerin buna ihtiyacı yoktu ve birbirimize bağlı olduğumuzu keşfetmeye hazır değildik.

Nitekim günümüzde bütün dünya bu karşılıklı bağımlılığı hissediyor. Bu olumsuz bağın derecesinin keşfedildiği oranda bunun etkisi de yahudilere yansıyacaktır. Onlar bu metodu öne sürerek tüm farklılıkların üzerinde birleşmenin mümkün olduğunu benimseyeceklerdir.

Günümüzde dünyada bu metoda çok büyük bir talep vardır. Bu nedenle şayet bizler bu metodu diğer insanlara yaymaz isek, güçlü bir baskıyı hissedeceğiz. Antisemitizm daha fazla büyümeye devam edecek ve dünya ulusları günden güne yahudilerden daha fazla hak iddia edecek ve kendi yaşadıkları sorunlar yüzünden bizleri suçlayacaklardır.

Onlar tam anlamıyla bizlere karşı olan nefretin nedenini bilmeyeceklerdir. Bu baskı değişik yöntemlerle ifade edilebilir. A.B.D’nin İsrail ile olan ilişkisinde günden güne gerileyen, bu bozulan tutumu aynı şekilde görebiliriz.

Soru: Günümüzde dünyaya baktığınızda bizim seviyemizi kölelik olarak tanımlar mısınız?

Cevap: Tabii ki, bizler kendi doğamızın kölesiyiz. Ben her zaman kendi içsel doğamın emirlerini devam ettiriyorum ve onları herhangi bir aydınlatma, eleştiri veya zıtlık olmadan yerine getiriyorum. Buna karşı olmaya basitçe pek hazır değilim.

Bencil arzum başarılı olmam ve diğerlerini katmadan fayda sağlamam konusunda başarılı olmamı talep eder. Yani eğer ben diğerleri ile bütünsel bir bağ içinde isem, onları nasıl dahil etmem? Ben tüm hareketlerim içerisinde kısıtlı hale gelirim.

Soru: Yani sorun benim iyi veya kötü yapmamda değil ama bir şeyi yaparken diğerlerinin pahasına bunu yapmak mı?

Cevap: Bu şekilde ben başarılı olamam. Bugün bütün bir ulus bile diğerlerinden izole olmuş şekilde başarılı olamaz. Hepsi birbiri ile bağın gerekliliğini keşfediyor. Fakat bunu doğru şekilde yapamıyorlar. Hiç kimse aralarında nasıl iyi bağlar inşa edileceğini bilmiyor: Amerika, Rusya, Çin, Avrupa, Yahudiler ve Araplar.

Bütünüyle iyi bir bağ vasıtası ile yapılmamışsa, kimse bu konuda öncelikle başarılı olamaz. En başarılı olacak olanlar, karşılıklı bağları bütünüyle dikkate alan ve buna göre hareket edenler olacaktır. İşte bu durum kölelikten çıkıp, özgürlüğe geçişi sembolize eder. Herkesin, her birimizin bunu öğrenmesi gerekir.

İsrail Radyo Programından, kanal 103FM, 15.3.2015

Tartışma | Share Feedback | Ask a question




"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed