Daily Archives: Haziran 13, 2014

Modern Dünyanın Korkuları

İlya Pluznikov’un görüşleri (Moskova Devlet Üniversitesi Nöro-psikoloji ve Anormal Psikoloji Fakültesinde Yardımcı Doçent)“Korku evrimin bir ürünüdür. Tüm korkular evrim sırasında sabitlenmiş ve yaralı kabul edilmiştir ve bizimle yaşar.

Modern Batı Avrupa toplumu ruhsal çöküntünün yüksek olduğu bir toplumdur; narsisttir, her şeyin mükemmel olması gerektiği, kişinin en iyi olmak zorunda olması anlamına gelir; bu da kişi ile standartlar arasında uyumsuzluk oluşturarak endişeye neden olmaktadır.

Benim Yorumum: Çevre herkesin yaşam amacını tanımlar ve belirler. Bir ormanda gelişmiş olsaydık en iyi savaşçı olmak için çabalıyor olurduk. Bu nedenle kişinin değil, çevrenin ve nevrozların tedavi edilmesi gerekir.

En kısa zamanda toplum kalkınma vektör eşitliğini değiştirdiğinde, eşitlik, kardeşlik, maneviyat ve karşılıklı desteğin ideallerini varsaydığında ve kişiyi topluma vericiliği ile değerlendirdiğinde; herkes sanki iyi bir annenin kollarındaymış gibi hissedecektir.

Sosyal Eşitsizlik İnsanları Mutsuz Eder

Jan Delhey’in görüşleri (Sosyoloji Profesörü, Beşeri ve Sosyal Bilimler Fakültesi, Jacobs Üniversitesi, Almanya):  “Daha eşit toplumlar ‘daha iyi’ toplumlar mıdır? Bu makale gelir dağılımındaki eşitsizliğin Avrupalıların subjektif refah derecesine bağlı olup olmadığını veya nedenlerini ele almaktadır. Geniş bir uluslararası karşılaştırmada gelir eşitsizliğinin ve mutluluğun (veya mutsuzluğun) mevcudiyeti arasında genellikle kesin bir bağlantı olmadığını bununla birlikte Avrupalıların daha eşitsizlik içeren yerlerde daha az mutlu olduğunu göstermektedir. Bunu daha ayrıntılı tartışmak ve deneysel olarak üç testle Avrupalıların neden eşitsizlik karşıtı, güven/güvensizlik, durum endişesi ve çatışmalarını açıklayabiliriz.

Bu üç potansiyel uzlaştırıcılardan her biri, bir ülkenin gelir dağılımındaki eşitsizliğin ölçüsü ve buna karşın alt öznel refahı ile sonuçlanan bir varsayımla açıklanmaktadır. 30 ülkede yapılan Yaşam Anketi 2007 Avrupa kalitesi adlı çok kapsamlı bir arabuluculuk analizi verilerine göre; güvensizlik ve durum endişesinin eşitsizlikten kaçınmanın önemli bir uzlaştırıcısı olduğunu oysa algılanan çatışmanın öyle olmadığını ortaya koymaktadır. Bunu daha detaylı gösterebiliriz, güven varlıklı toplumlar arasında önemli bir uzlaştırıcı iken durum endişesi daha az varlıklı toplumlar arasında kritik bir öneme sahiptir.

Benim Yorumum: Güvenin inşası ve böylece bir toplumda esenlik duygusu sadece tam ve sürekli insan eşitliği ile mümkündür. Bu ancak integral eğitim ve yetiştirilme yöntemiyle ve bağ kurmanın bilgeliği ile mümkündür, böylece Üst Işık insan doğasını değiştirebilir.