Yabancı Topraktaki Yabancılar

Soru: Kişi neyin içinden geçmeli ki manevi dünyayı isteyebilsin?

Cevap: Bu çok basit, kişi Mısır’da sürgünde iken çok büyük manevi ıstırap hissetmelidir. Hz. İbrahim Yaradan’a şans eseri sormadı: “Bunun bana miras kalacağını nerden bileyim?” Diğer bir ifade ile manevi bir arzuyu nasıl alacağım? Her şeyden öte, “toprak” arzuyu ifade eder ve Hz. İbrahim’in sormuş olduğu “İsrail Toprağı” ihsan etmek için mutlak niyette olan manevi bir arzudur.

Öyleyse bizler buna doğru nasıl ilerleyeceğiz? Buna hiçbir arzum yok ne içsel ne de dışsal olarak.

Yaradan’ın buna cevabı şudur: Git senin gibi insanları araştır. Bağ kurmaya başla, çaba harca, tek bir çadırın altında hep beraber nasıl yaşanacağını onlara öğret. Ve sen gerçek anlamda onlarla bağ kurduğun zaman tüm sorunlarının sebebinin aranızdaki bağ olduğunu hissedeceksin.

Fakat bundan vazgeçme, daha güçlü bağ kurmaya devam et. Bunun çok kötü olduğunu hissedeceksin, bu, senin bağına hükmeden Firavunun, egonun olduğu yer olan Mısırdır.  Yedi yıl doyumdan geçeceksin yedi yıl ise eksiklikten. İlk önce her şey hoş, güzel fakat daha sonra kişisel sevgin seni boynundan yakalar ve seni boğazlar; devam edemezsin ne içsel ne de dışsal olarak. Gırtlağından seni kavrayacak ve kavrulduğunu hissedeceksin: “Dört yüz yıl! Bu durumda nasıl kalacağız?”

Öyleyse, Ben egoyu senin için öyle bir şekilde hazırlayacağım ki ego Mısır’dan çıkmak için seni zorlayacak. Eğer sen daha güçlü bağ kurmak için elinden geleni yaparsan mutlak surette Ben de sana yardımcı olacağım.

Bu durumda bağ kurmaya çalışarak, öyle ki bu çabada “İsrailoğulları manevi çalışmada haykırışa geldiler” sözündeki gibi, egonun içsel derinliğini keşfedeceksin çünkü göreceksin ki bağ kuramıyorsun. Kendini bu işe daha fazla verdikçe içsel ve dışsal sıkıntılarla karşılaşırsın. Artık bunlara dayanamayacaksın ta ki tek bir şey için haykırışa gelene kadar: sadece çıkmak, kendi doğandan ayrılmak. “Böyle bir hayattansa ölüm daha iyidir.”

Daha sonra, doğandan tamamen zıt olan yeni hayatı istediğin zaman, bunu keşfedeceksin bundan önce değil. Bunun sebebi kabın, arzun tam bütün olmalıdır. Buradaki işaret, denize atlamak için hazır olmandır.

Ek olarak, ortak sorumluluğa hazır olacaksın ki bu bile daha kötüdür ego için. Ortak sorumluluk demek ruhunu diğerlerine vermek demektir. Ortak sorumluluk kendimi bu dayanamadığım kişilere aklımda ve hissiyatımda satıyorum anlamına gelirken, ölüm hesabını kapatıyor.

Böylece Mısırdan kaçarız zira birbirimizden ne kadar çok nefret ettiğimizi keşfediyoruz. Kötülüğün bu maksimum keşfi bize başka seçim bırakmaz.

Hz. İbrahim tüm bunları kendi büyük tecrübesinden anladı. İbrahim Yaradan’ın cevabını anladı, “Senin soyun onların olmayan bir ülkede bir yabancı olacak” yani sürgünü hissetmemiz lazım. Maneviyata dönüşümün hemen olacağını düşünmeyin. Hayır, çok güçlü bir arzu ile donatılmış olmalısınız öyle ki bu arzu size kurtuluşun kapısını açacaktır.

02.10.2013 Tarihli Günlük Kabala Dersinin 4. Bölümünden ‘‘Toprakların Mirası’’

Tartışma | Share Feedback | Ask a question




"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed