Gerçeklik, Eylemler Tarafından Yaratılır

Baal HaSulam, Kabala Bilgeliği’nin Özü’nde şöyle yazar: “Düşünün ki Yaradan algısının olmadığı bir şey varsa, O’nun yarattıklarının herhangi birinin özüne ulaşmak mümkün müdür; ellerimizle hissettiğimiz somut nesneler bile olsa.”

Bizler, Yaradan’ı “Gel ve Gör” kuralı uyarınca algılarız. Yaradan’ın özünü bilmiyorum ancak “gelebilirim ve görebilirim.” Bunu yapmak için kesin eylemler uygularım ve bunlar vasıtasıyla Yaradan’ı tanırım, söylendiği gibi, “Seni eylemlerinden tanıyacağız.” Gerçekliğin tümü, O’nun ifşa olunduğu (açığa çıkarıldığı) tüm eylemleri ve yolları kişisel ıslahımızın (düzeltilmemizin) bir çözüm şeklidir ve bu yolla O’nu hislerimizde idrak ederiz. Her şeyi kaplarımda idrak ederim çünkü Yaradan dahil keşfettiğim tüm bilinmeyenler oradadır.

Benim ulaşabileceğim en üstteki seviye Yaradan’dır. Bu, gerçekliğin tümünü kontrol eden sevgi ve ihsan etmedir. O’nun yarattıklarına doğru iyi olmanın yasasını keşfederim, iyilik yapan iyiyi keşfederim. Bütün kaplarımda, bütün parçalarımda, bütün ruhum ve arzularımda bulunan bilinmeyeni keşfederim. O’nun ilk ve orijinal olduğunu anlarım ve algılarım. Daha önce düşüncelerimi, arzularımı ve eylemlerimi belirleyen bir şey olduğunu algılamayı ve hissetmeyi anlamaya başlamış olsam bile bu, hepsini ters yüz eder.

Ancak önce bunu benim algılamam ve o zaman O’nun ilk var olan olduğunu kabul etmem nasıl olabilir? Bu, olabilir mi? Evet, olabilir. O’nun ilk olan olduğunu eylemlerinin içinde algılarım ve keşfederim. Böylece her şey eylemlerden çıkıp gelmektedir. Maneviyatta hareket halinde olmayan ve eylemde bulunmayan herhangi bir şeyi bilemem ve tanımlayamam.

(Günlük Kabala Dersi, 19 Kasım 2012, Kabala Bilgeliği’nin Özü)

Tartışma | Share Feedback | Ask a question




"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed