Kabalistlerin Adımlarının Peşinden Üst Dünyaya

Makaleleri okurken yazarın düşüncesini takip etmeyi öğrenmeli, hocalarımızın tarif ettikleri koşullara girmeyi özlemlemeliyiz. Kişi sürükleyici bir film izlediğinde tüm dünyayı unutur ve perdedeki kahramanlarla birlikte olur, onların geçtiği herşeyi deneyimler.

Bizlerin de metinleri okurken ilişkili olmamız gereken durum budur. Kendimizi iptal etmeli ve yazara bağlanmalıyız, makaleyi yazmış olduğu zamandaki konumlarına ve onun düşüncesine bağlanmalı ve sabit bir şekilde onun düşüncesiyle akmalıyız, kendimizi bunun içinde tutmalıyız. Sanki yokmuşum gibi yani bu kitaplara ve bu kitapların yazarlarına bağlanmışım gibi.

Hocalarımıza ulaşmanın başka bir yolu yoktur.  Bu esnada, ben öğrencilerde bu kısımda gönüllülük görmüyorum. Hatta dersten önce, metni okumadan önce, özel birşeyler yapmak üzere olduğumuzu düşünmeliyiz. Bir Kabalist tarafından yazılmış olan bir metni okuyarak veya dinleyerek onun düşüncelerine bağlanmak için sürekli çabalar harcayarak, Yaratana tutunuruz.

Herhangi başka birşey veya herhangi hesaplamalar düşünmemeliyiz sadece basitçe Kabalistle aynı dalgada akmalıyız. Metnin ne dediğini anlamış olmam veya olmamam önemli değil. Yetişkin birinin kollarındaki bir bebek gibi hissederim. Birisi beni kolluyor ve bana özen gösteriyor. Böylelikle, yavaş yavaş büyümeye herşeyin nasıl ve neden olduğunu anlamaya başlarım.

İlkönce,  basit bir şekilde ne olduğunu keşfederim ve daha sonraları sebeplerini anlayacağım. Makaleleri okurken bu yaklaşım özellikle gereklidir.

22.04.2012 Tarihli Günlük Kabala Dersinin 1. Bölümünden, Rabaş’ın Yazıları

Tartışma | Share Feedback | Ask a question




"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed

Önceki yazı: