Ne istiyorsan onu yap, sadece vazgeçme

Soru: Zohar dersi sırasında sanki fırtınada bir taraftan bir tarafa savruluyor gibi oluyorum; bazen iyi hissediyorum; diğer zamanlar korkuyorum. Bu iyi midir; yoksa tersi mi ?

Cevap: Okuduklarımız, hissettiklerimiz ve gerçekte içimizde olanlar arasında bir bağlantı olmadığını anlamamız gerekir. Ders sırasında; Zohar sanki fonksiyonlarını bilmediğimiz bir aletin düğmesine basılmışçasına çalışır. Bu durum babasının cebinden telefonu çekip alan, tuşlarıyla oynayan ve kazara birini arayan veya mesaj atan bir çocuk gibidir. Benzer olarak biz de Zohar çalışırken hangi güçleri uyardığımızı bilmeden tuşlara basıyoruz. Bu nedenle cevap olarak hissettiğimiz reaksiyonlar, yaptıklarımızla o kadar da bağlantılı olmayabiliyor. Dostlarımızı, tüm dünyayı ve Yaratanı sevgiyle düşünebiliriz ve aniden “Neden bunu yapıyorum ?”  diye kaygı ve endişe geliyor. Veya tersi olarak Yaratan’ı, grubu ve kendimizi göremezken; aniden hissetmediğimiz, ama arzuladğımız iyi şeyler oluverir.

Zohar, ebeveynlerin bebekleri hiçbirşey anlamasa bile onlara birşeyler anlatması gibidir. Ebeveyn bebek hakkında herşeyi bilir fakat bebek Ebeveynden birşey anlamaz. Manevi dünyada bir bebeğin seviyesindeyiz. Bu; uygun bağlantılar olmadığı sürece, duygularımızla neden bağlantı kurmamamız gerektiğini açıklıyor.

Gerçekte çok iyi bir düzenleme olsa bile herşeyin karışık olduğunu düşünebilir ve sadece problemleri görebiliriz. Biz olanlara ilgimizi kaybetmeden; kurtuluş gelene kadar çalışmalıyız. Bu yolda karşılaşabileceğimiz endişelerden uzak durmalıyız ve denir ki “Bu manevi yolda kayda değer bir süreklilik, bağlılık ve sabır’ a ihtiyacımız var. Baal Ha Sulam On Sefirot’ a Giriş Ders’ inde der ki:  ”Sadece bu gerçek sabıra sahip olan kahramanlar bu dağı tırmanabilir ve O’ nun sarayına girebilir: Zohar’ ın saran Işık aracılığıyla bizi etkilemesine izin vermeliyiz.

Tartışma | Share Feedback | Ask a question




"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed