Hayat Veren

Şu anda aramızdaki birliği düşünüyoruz çünkü Yaratan’ı sadece bu birliğin içerisinde ifşa edebileceğimizi keşfettik. Kendimi aramızdaki bağın içerisinde hissetmek istemiyorum; diğerlerini hissetmek istiyorum. Ve hangi problemler başımıza gelirse gelsin bunlar bana sadece bağı daha da kuvvetlendirmek için bir fırsat vermek adına. O zaman problemler “yükselmek için bir düşüş” diye adlandırılır, ama onlar için hazırlanmalıyız. Hayal edin ki “kendi dışında” olmanın hissiyatını edindiniz. Eğer bağın bu alanının aramızda var olmasını istersek, o zaman düşüşlerin, hayal kırıklıklarının ve beraber kalmak için sarf edilen çabaların içinde bizi bir arada tutabilecek tek gücün Yaratan olduğunu hissederiz. Yaratan’a neden ihtiyacımız var? Neden kendi başımıza bağ kuramıyoruz? Aramızda bir bağın ortaya çıkması için içimizde gizlenen içsel gücü ifşa etmeliyiz. Bu güç hiç bir suretle bize ait değildir ama aramızdaki bağın alanı ancak eğer bu güç (Yaratan) ifşa olursa var olabilir. Yaratan’ın ifşasına ihtiyacımız var çünkü diğer türlü birliğimiz cansız olur. Farklı bedenlerden alınan ve bir araya getirilen ölü hücrelere benzer – ama yaşam gücünü (can) nereden alacaksınız? Bir bedenin içine yaşamı dışarıdan nasıl soluyacaksın? Bunun nasıl yapılacağını bilmiyoruz. Bu maddenin içinde olan ve onu canlandıran Yaratan’ın gücü. Atom ve molekülleri alıp onları ne şekilde isterseniz birbirine bağlayabilirsiniz. Fakat yarattığınız şeye hayat vermek için yaşam gücünü nereden temin edeceksiniz? Bunu yapamıyoruz ve hiç bir zaman da yapamayacağız. Halihazırda yaşayan şeyleri düzeltebiliriz, yani önceden orada olan birşeyi kullanabiliriz. Aynı şey bize oluyor: Birlik olabilir ve bir bağ yaratabiliriz ama ona kim hayat (can) verecek? Yaratan’ı bu yüzden talep edeceğiz! Artık bu bağın O’nsuz var olamayacağını hissetmeye başlıyoruz.

– 17/09/10 tarihli Yom Kippur’dan seçilmiş alıntılardan alıntıdır.

Tartışma | Share Feedback | Ask a question




"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed