Dejavü

Zohar kitabını okuduğumuzda birşeyler anlamıyorsak ancak o zaman öğrenebiliriz. Bundan korkmamalı ve asla kendimize yalan söyleyip anladığımızı söylememeli, aksine anlamadığımızı kabullenmeliyiz. Sonradan herşey anlaşılır olacaktır.

Zohar öğreniminde özel bir duyu gelişir, dejavü geçmişte okuduğum belli bir şeyi aniden farklı  bir sitüasyonda aynen hatırlamaya başlarım. Ve kitabı ilk okuduğumda hiçbir şey anlamazken sanki aniden özel bir anda herşey bağlanır bana, aynen dünyamızda bebeğin birden gerçeği yakalaması misali. En büyük yanılgı okuduklarımı anladığımı sanmamdır, bu düşünce benim gelişmemi engeller, oysa şuan okuduğum fenomenlerin hiçbiri henüz içimde oluşmamışlardır.

Fakat Neşamam ıslah ettikçe tüm bu fenomenleri doğru bir biçimde hissedebileceğim.  Ancak şuan onları sadece okuyor, haklarında işitiyor ve gerçekte ise ne olduklarını bilemiyorum. Bende noksan olan zıddımı algılama yetisi nedeniyle ancak almayı biliyorum, oysa kitabın kendinde sadece vermek üzerine okuyorum. Fakat tüm bunları benim anlayamamam ve tahayyül edemememin hiçbir önemi yok, çünkü önemli olan tek şey çaba, neticede ışığı davet eden ve beni tekamül ettirecek olan sadece o!

(30-12-09-Sefer haZohar) Dersinden alıntıdır.

Tartışma | Share Feedback | Ask a question




"Kabala ve Hayatın Anlamı" Yorumlar RSS Feed